Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • nwt Amos 1:1-9:15
  • Amos

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Amos
  • Kutsal Kitap Yeni Dünya Çevirisi (2025)
Kutsal Kitap Yeni Dünya Çevirisi (2025)
Amos

AMOS

1 Tekoalı+ koyun çobanlarından Amos’un* sözleri. Bu sözler ona Yahuda Kralı Uzziya’nın+ ve İsrail Kralı Yoaş+ oğlu Yeroboam’ın+ zamanında, depremden+ iki yıl önce İsrail hakkında aldığı görüntüde* bildirilmişti. 2 O şunları söyledi:

“Yehova Sion’dan* kükreyecek,

Sesi Yeruşalim’in dışından duyulacak.

Çobanların dolaştığı otlaklar yasa bürünecek,

Karmel’in doruğu kuruyacak.”+

 3 “Yehova diyor ki,

‘Şam tekrar tekrar* isyan ettiği* için kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü Gilead’ı demir düvenlerle* ezer gibi ezip geçti.+

 4 Bu yüzden Hazael’in+ evine ateş düşüreceğim,

Bu ateş Ben-hadad’ın hisarlarını yakıp yok edecek.+

 5 Şam’ın kapı sürgülerini kıracağım;+

Bikat-aven’in halkını,

Beyt-eden’in yöneticisini* yok edeceğim;

Aramiler* Kir’e sürgün gidecek’+ diyor Yehova.

 6 Yehova diyor ki,

‘Gazze tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü tüm sürgünleri Edom’a teslim etmek üzere aldı.+

 7 Bu yüzden Gazze surlarına ateş düşüreceğim,+

Bu ateş hisarlarını yakıp yok edecek.

 8 Aşdod’un+ halkını,

Aşkelon’un yöneticisini yok edeceğim,+

Ekron’u cezalandıracağım,+

Geriye kalan Filistiler de yok olacak’+ diyor Ulu Rab Yehova.

 9 Yehova diyor ki,

‘Sur tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü tüm sürgünleri Edom’a teslim etti

Ve kardeşlik anlaşmasını unuttu.+

10 Bu yüzden Sur’un surlarına ateş düşüreceğim,

Bu ateş hisarlarını yakıp yok edecek.’+

11 Yehova diyor ki,

‘Edom tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü öz kardeşinin peşine kılıçla düştü+

Ve merhametini esirgedi.

Öfkesiyle onları amansızca parçalıyor,

Gazabı hiç dinmiyor.+

12 Bu yüzden Teman’a ateş düşüreceğim,+

Bu ateş Botsra hisarlarını yakıp yok edecek.’+

13 Yehova diyor ki,

‘Ammonoğulları tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü topraklarını genişletmek için+ Gileadlı hamile kadınların karnını yardılar.

14 Bu yüzden Rabba surlarını ateşe vereceğim.+

Bu ateş, savaş günü yükselen naralarla,

Fırtınalı günde kopan kasırgayla,

Hisarlarını yakıp yok edecek.

15 Kralı da önderleri de sürgüne gidecek’+ diyor Yehova.”

2 “Yehova diyor ki,

‘Moab tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü o, Edom Kralı’nın kemiklerini kireç olana dek yaktı.

 2 Bu yüzden Moab’a ateş düşüreceğim,

Bu ateş Keriyot hisarlarını yakıp yok edecek.+

Moab kargaşa içinde ölüp gidecek,

Savaş çığlıklarıyla ve boru* sesiyle yok olacak.+

 3 Yöneticisini* içinden söküp atacağım,

Tüm önderlerini onunla birlikte öldüreceğim’+ diyor Yehova.

 4 Yehova diyor ki,

‘Yahuda tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü onlar Yehova’nın kanununu* reddetti,

O’nun kurallarına uymadılar.+

Atalarının peşinden gittiği yalanlarla onlar da yoldan saptı.+

 5 Bu yüzden Yahuda’ya ateş düşüreceğim,

Bu ateş Yeruşalim hisarlarını yakıp yok edecek.’+

 6 Yehova diyor ki,

‘İsrail tekrar tekrar isyan ettiği için+ kararımdan dönmeyeceğim,

Çünkü onlar doğru* insanı gümüş,

Yoksulu da bir çift pabuç karşılığında satarlar.+

 7 Düşkünlerin başını toz toprak içinde çiğnerler,+

Yumuşak başlıların yoluna engel koyarlar,+

Babayla oğul aynı kadına gider,

Kutsal* ismimi kirletirler.

 8 Her sunağın+ yanında, rehin aldıkları giysilerin üzerine uzanırlar,+

Tanrılarının tapınağında, ceza keserek aldıkları şarabı içerler.

 9 Ben ise onların önünden gidip Amorileri yok ettim.+

O halk sedir ağaçları gibi uzun, meşe gibi güçlüydü;

Üstten meyvesini, alttan köklerini kuruttum.+

10 Amorilerin diyarını ele geçiresiniz diye,

Sizi Mısır’dan çıkardım,+

Ve çölde yürüdüğünüz 40 yıl+ boyunca size yol gösterdim.

11 Oğullarınız arasından peygamberler,+

Gençleriniz arasından Nezirler* çıkardım.+

Bu doğru değil mi, ey İsrail halkı?’ diyor Yehova.

12 ‘Fakat siz Nezirlere durmadan şarap verdiniz,+

Peygamberlere de “Peygamberlik yapmayın!” diye emrettiniz.+

13 Bu yüzden ekin yığınıyla yüklü bir araba toprağı nasıl ezerse,

Ben de olduğunuz yerde sizi öyle ezeceğim.

14 Hızlı koşanın kaçacak yeri olmayacak,+

Güçlü olan gücünü kaybedecek,

Cesur savaşçı da canını kurtaramayacak.

15 Okçu ayakta duramayacak,

Çabuk davranan kaçamayacak,

Atlı da canını kurtaramayacak.

16 Savaşçılar arasında en yürekli olan bile,

O gün gelince giysilerini giyemeden kaçacak’+ diyor Yehova.”

3 “Ey İsrail halkı, Yehova’nın sizin hakkınızda, Mısır’dan çıkardığı soy hakkında söylediklerini dinleyin:

 2 ‘Yeryüzündeki bütün milletler arasında halkım olarak yalnız sizi seçtim.+

Bu yüzden de tüm suçlarınızın hesabını soracağım.+

 3 İki adam birlikte yola çıkmak için önce sözleşip buluşmaz mı?

 4 Ormandaki aslan, avı yoksa kükrer mi?

Hiçbir şey yakalamamışsa ininden ses verir mi?

 5 Yerde kapan yoksa,* kuş tuzağa düşer mi?

Hiçbir şey yakalamamışsa kapan yerden fırlar mı?

 6 Şehirde boru çalınır da halk titremez mi?

Şehre felaket gelir de, bu Yehova’nın işi olmaz mı?

 7 Ulu Rab Yehova, peygamber kullarına sırrını açmadıkça hiçbir şey yapmaz.+

 8 Aslan kükredi,+ kim korkmaz!

Ulu Rab Yehova konuştu, hangi peygamber sessiz kalır!+

 9 Aşdod hisarlarında bir ilan,

Mısır hisarlarında bir duyuru yapın,

Deyin ki, “Samiriye’nin dağları karşısında bir araya toplanın,+

Onun içindeki karışıklığı,

Ve dolandırıcılığı görün.+

10 Onlar dürüstlük nedir bilmiyor,

Servetleri zorbalık ve yıkımdır”’ diyor Yehova.

11 Bu yüzden Ulu Rab Yehova diyor ki,

‘Memleketin etrafını düşman saracak,+

O senin gücünü bitirip tüketecek;

Hisarların yağma edilecek.’+

12 Yehova şöyle diyor:

‘İsrailoğulları şimdi Samiriye’de göz alıcı sedirlerde,

Güzel* divanlarda oturuyor,+

Ama çoban nasıl aslanın ağzından koyunun sadece iki bacağını ya da kulağının bir parçasını kurtarabilirse,

Onlardan da kurtulan az olacak.’

13 ‘Dinleyin ve Yakup’un soyunu uyarın’* diyor Orduların* Hâkimi, Ulu Rab Yehova.

14 ‘Çünkü tüm isyanları* yüzünden İsrail’den hesap soracağım gün,+

Beytel’deki sunaklar+ için de hesap soracağım,

Sunağın boynuzları* kesilip yere düşecek.+

15 Kışlık evi yazlık evle birlikte yıkacağım.

Fildişi evler yok olacak,+

Görkemli evler* harap edilecek’+ diyor Yehova.”

4 “Sizler, Samiriye Dağı’ndaki+ Başan inekleri,

Muhtaç durumdakilerin hakkını yiyen,+ yoksulları ezen,

Kocalarına, ‘Bir şeyler getir de içelim!’ diyen kadınlar,

Şu söze kulak verin:

 2 Ulu Rab Yehova kutsallığı üzerine yemin etti,

‘Öyle günler geliyor ki, sizi et çengellerine asacak,

Sizden geriye kalanı da balık kancalarına takacak.

 3 Surlarda açılan gediklerden dışarı çıkacaksınız, her kadın önündeki gedikten çıkacak.

Ve Harmon’a atılacaksınız’ diyor Yehova.

 4 ‘Beytel’e gelin de suç işleyin,*+

Gilgal’e gelin de suçunuza suç katın!+

Sabahleyin kurbanlarınızı getirin,+

Üçüncü gün de ondalıklarınızı.*+

 5 Ateş üzerinde, mayalı hamurdan şükran kurbanı+ sunun,

Gönüllü sunularınızı yüksek sesle herkese ilan edin!

Çünkü siz bundan hoşlanıyorsunuz, ey İsrailoğulları’ diyor Ulu Rab Yehova.

 6 ‘Ben bütün evlerinize ekmek kıtlığı verdim,+

Sizi tüm şehirlerinizde yiyeceksiz bıraktım,*

Yine de Bana dönmediniz’+ diyor Yehova.

 7 ‘Hasada üç ay kala sizden yağmuru esirgedim,+

Bir şehre yağdırdım, diğerine yağdırmadım.

Bir tarla yağmur aldı, diğerine yağmur vermedim ve kurudu.

 8 İki üç şehrin halkı su içmek için bitkin halde başka bir şehre gitti,+

Ama kana kana su içemediler,

Yine de Bana dönmediniz’+ diyor Yehova.

 9 ‘Ürününüzü yakıcı sıcakla ve küfle mahvettim.+

Bağlarınızı ve bahçelerinizi çoğalttınız,

Fakat incir ve zeytin ağaçlarınızı çekirgeler yiyip bitirdi,+

Yine de Bana dönmediniz’+ diyor Yehova.

10 ‘Aranıza Mısır’dakine benzer bir salgın hastalık gönderdim.+

Delikanlılarınızı kılıçtan geçirttim,+ atlarınızı elinizden aldım.+

Ordugâhınızdan yükselen kokudan burnunuzun direği kırıldı,+

Yine de Bana dönmediniz’ diyor Yehova.

11 ‘Sodom ve Gomorra’yı altüst ettiğim gibi,+

Sizi de altüst ettim.

Ateşten çıkarılmış odun parçası gibi oldunuz,

Yine de Bana dönmediniz’+ diyor Yehova.

12 Bu yüzden seni tekrar böyle cezalandıracağım, ey İsrail.

Sana yapacaklarımdan ötürü,

Tanrınla karşılaşmaya hazırlan, ey İsrail.

13 Dağlara şekil veren,+ rüzgârı yaratan,+

Ne düşündüğünü insanlara bildiren,

Sabahın aydınlığını karanlığa çeviren,+

Dünyanın yüksek yerlerini çiğneyip geçen O’dur,+

İsmi Göklerin Hâkimi Yehova’dır.”

5 “Ey İsrail halkı, sizin için yaktığım ağıta kulak verin:

 2 ‘El değmemiş kız, İsrail düştü,

Bir daha doğrulamaz.

Kendi topraklarında terk edildi;

Onu tutup kaldıracak kimse yok.’

3 Çünkü Ulu Rab Yehova şöyle diyor:

‘İsrail’de bin asker çıkaran şehirden geriye yüz kişi kalacak;

Yüz asker çıkaran şehirden on kişi kalacak.’+

4 Bu yüzden Yehova İsrail’e şöyle diyor:

‘Bana yönelin de yaşayın.+

 5 Yardım için Beytel’e yönelmeyin,+

Gilgal’e gitmeyin,+ Beer-şeba’ya geçmeyin;+

Çünkü Gilgal kesinlikle sürgüne gidecek,+

Beytel’e gelince, ondan geriye hiçbir şey kalmayacak.*

 6 Yehova’ya yönelin de yaşayın;+

Yoksa O bir ateş gibi Yusuf’un soyunu yok eder,

Ve Beytel’in yangınını söndüren olmaz.

 7 Sizler, adaleti acı pelinotuna* çeviriyorsunuz,

Doğruluğu* ayaklar altına alıyorsunuz!+

 8 Kima takımyıldızını* ve Kesil takımyıldızını* yapan,+

Koyu karanlığı sabaha çeviren,

Gündüzü gece gibi karartan,+

Yeryüzüne dökmek için denizin sularını çağıran+ Yehova’dır,

O’nun adı budur.

 9 O, güçlü olanın başına yıkım getirecek,

Korunaklı yerleri darmadağın edecek.

10 Çünkü onlar şehir kapısında* yanlışlarını gösteren hâkimlerden nefret ediyorlar,

Doğru sözlü olanlardan hiç hoşlanmıyorlar.+

11 Yoksulun tarlasından kira* istiyorsunuz,

Ondan haraç kesip tahılını alıyorsunuz.+

Bu yüzden, yaptığınız yontma taştan evlerde artık oturamayacaksınız,+

Kurduğunuz güzel bağların şarabını artık içemeyeceksiniz.+

12 Ben isyanlarınızın* ne kadar çok,

Günahlarınızın ne kadar büyük olduğunu biliyorum.

Doğru insana rahat vermiyorsunuz,

Rüşvet* alıyor,

Şehir kapısında yoksulun hakkını yiyorsunuz.+

13 Bu yüzden o zaman geldiğinde, aklı olan sessiz kalacak,

Çünkü o zaman bir felaket olacak.+

14 Kötüye değil iyiye yönelin+ ki yaşayasınız.+

Böylece Göklerin Hâkimi Yehova, dediğiniz gibi sizinle olur.+

15 Kötüden nefret edin, iyiyi sevin,+

Ve şehir kapısına adalet hâkim olsun.+

Belki Göklerin Hâkimi Yehova Tanrı,

Yusuf’un soyundan geriye kalanlara merhamet eder.’+

16 Bu yüzden Yehova, Göklerin Hâkimi Yehova diyor ki,

‘Bütün meydanlarda ağıtlar yakılacak,

Bütün sokaklarda insanlar ah edip inleyecek.

Çiftçiler yas tutmaya,

Ağıtçılar feryat etmeye çağrılacak.’

17 ‘Tüm bağlarda ağıtlar yakılacak,+

Çünkü Ben aranızdan geçip sizi cezalandıracağım’ diyor Yehova.

18 ‘Yehova’nın gününü görmeye can atanların vay haline!+

Yehova’nın günü sizin için nasıl bir gün olacak?+

Işıksız, kapkaranlık bir gün!+

19 Tıpkı bir adamın aslandan kaçarken ayıyla karşılaşması,

Sonra evine girip elini duvara dayayınca yılanın sokması gibi.

20 Yehova’nın günü aydınlık değil karanlık olacak,

Hiç parıltının olmadığı zifiri bir karanlık.

21 Bayramlarınızdan nefret ediyorum, gözümde hiçbir değerleri yok,+

Özel toplantılarınızda sunulardan yükselen kokudan hiç hoşlanmıyorum.

22 Yakılan sunular* sunsanız,

Armağanlar getirseniz bile bunlardan zevk almayacağım,+

Paylaşma kurbanı* olarak sunduğunuz besili hayvanlara dönüp bakmayacağım.+

23 İlahilerinizin gürültüsünü benden uzak tutun;

Telli çalgılarınızın ezgilerini duymayayım.+

24 Fakat adalet sular gibi çağlasın,+

Doğruluk bir ırmak gibi hiç durmadan aksın.

25 Ey İsrail halkı, çölde 40 yıl boyunca Bana kurbanlar ve sunular mı getirdiniz?+

26 Şimdi, yaptığınız putları, tanrınızın yıldızını,

Evet, kralınız Sakkut’u ve Kayvan’ı* taşıyıp götürmeniz gerekecek.

27 Ben sizi Şam’dan öteye süreceğim’+

Adı Yehova olan Tanrı, Göklerin Hâkimi+ böyle söylüyor.”

6 “Sion’da kendine güvenenlerin,*

Samiriye Dağı’nda kendini emniyette hissedenlerin vay haline!+

Onlar ki, önde gelen milletin seçkin adamlarıdır,

Tüm İsrail halkı onlara bel bağlamıştır.

 2 Kalne’ye gidin de bakın,

Oradan Büyük Hamat şehrine+ geçin,

Sonra da Filistilerin Gat şehrine inin.

Onlar sizin krallıklarınızdan daha mı iyi,

Ya da toprakları sizinkinden daha mı geniş?

 3 Felaket gününü aklınızdan çıkarıp,+

Zorbalığı tahta mı geçiriyorsunuz?+

 4 Onlar fildişi+ yataklara uzanır, divanlara sere serpe yayılırlar,+

Sürüdeki koçları ve besili genç boğaları yerler,+

 5 Lir* çalarken+ müziğe göre söz düzerler,

Davut gibi müzik aleti icat ederler,+

 6 Kâseler dolusu şarap içer,+

En iyi yağları sürünürler,

Fakat Yusuf’un felaketine+ kayıtsız kalırlar.

 7 Bu yüzden sürgüne ilk giden onlar olacak,+

Divanlarına yayılanların yaptığı âlemler bitecek.

 8 ‘Ulu Rab Yehova varlığı üzerine ant etti’,+

Orduların Hâkimi Yehova’nın sözü,

‘Yakup’un gururundan tiksiniyorum,+

Onun hisarlarından nefret ediyorum,+

Şehri de içindekileri de düşmana teslim edeceğim.+

9 Diyelim ki bir evde on adam kaldı, hiçbiri ölümden kaçamayacak. 10 Bir akrabaları* gelip ölenleri bir bir çıkarıp yakacak. Böylece kemiklerini evden çıkarmış olacak. Sonra içeride kim varsa ona seslenip “Yanında başkası var mı?” diye soracak. O da “Kimse yok” diyecek. Bunun üzerine, gelen akraba “Sessiz ol! Yehova adını anmanın sırası değil” diye karşılık verecek.’

11 ‘Çünkü Yehova emir verince,+

Büyük evler yıkılıp enkaza çevrilecek,

Küçük evler de moloz yığınına.+

12 Sarp kayalarda at koşar mı,

Ya da orada sığırla saban sürülür mü?

Siz adalet yerine zehirli bitki,

Doğruluk meyvesi yerine de acı pelinotu veriyorsunuz.+

13 Değeri olmayan şeyle seviniyor,

“Bu gücü* kendi bileğimizin hakkıyla kazanmadık mı?” diyorsunuz.+

14 İşte bu yüzden, üzerinize bir millet gönderiyorum ey İsrail’+ diyor Orduların Hâkimi Yehova.

‘Lebo-hamat’tan,*+ Araba Vadisi’ne dek sizi ezecek.’”

7 Ulu Rab Yehova bana şunları gösterdi: Tanrı bir çekirge sürüsü gönderdi; kralın payı olan otların biçimi tamamlanmıştı ve son ürünün filizlendiği sıralardı.* 2 Çekirgeler topraklardaki tüm bitkileri yiyip bitirince şunları söyledim: “Ey Ulu Rab Yehova, ne olur bağışla.+ Yakup nasıl dayanır? O güçsüz bir halk.”+

3 Bunun üzerine Yehova kararından vazgeçti.*+ Yehova “Bu olmayacak” dedi.

4 Ulu Rab Yehova bana şunları gösterdi: Ulu Rab Yehova ceza olarak ateş yağmasını emretti. Ateş engin suları yuttu ve karanın bir kısmını yakıp bitirdi. 5 O zaman şöyle dedim: “Ey Ulu Rab Yehova, ne olur dur.+ Yakup nasıl dayanır? O güçsüz bir halk.”+

6 Bunun üzerine Yehova vazgeçti.+ Ulu Rab Yehova “Bu da olmayacak” dedi.

7 Yehova yine bana şunları gösterdi: O’nun elinde bir çekül* vardı ve çekülle yapılmış bir duvarın üzerindeydi. 8 Sonra Yehova bana, “Ne görüyorsun Amos?” diye sordu. “Çekül” dedim. Yehova da şöyle dedi: “Çekülle halkım İsrail’i denetleyeceğim. Artık onları bağışlamayacağım.+ 9 İshak’ın yüksek yerleri*+ ıssız kalacak, İsrail’in kutsal yerleri harabeye dönecek,+ Yeroboam hanedanının üzerine kılıçla yürüyeceğim.”+

10 Beytel Kâhini*+ Amatsya, İsrail Kralı Yeroboam’a+ haber gönderip şöyle dedi: “Amos İsrail’in ortasında sana karşı düzen kuruyor.+ Bu ülke onun sözlerini kaldıramaz.+ 11 O, ‘Yeroboam kılıçla ölecek ve İsrail halkı topraklarından sürülecek’ diyor.”+

12 Sonra Amatsya Amos’a şöyle dedi: “Ey Gören,* buralardan git! Yahuda topraklarına kaç, ekmeğini orada kazan, peygamberliğini de orada yap.+ 13 Bundan böyle Beytel’de peygamberlik yapmayacaksın,+ çünkü burası Kral’a ait kutsal bir yerdir,+ bir kraliyet evidir.”

14 Bunun üzerine Amos Amatsya’ya şu karşılığı verdi: “Ben ne peygamber, ne de peygamber oğluydum; koyun yetiştirir,+ firavuninciri* ağaçlarına bakardım.* 15 Ama Yehova beni sürünün arkasından aldı; Yehova bana ‘Git, halkım İsrail’e peygamberlik yap’ dedi.+ 16 Şimdi Yehova’nın şu sözlerine kulak ver: ‘“İsrail’e karşı peygamberlik yapma,+ dilinden İshak’ın soyu aleyhinde tek bir söz dökülmesin”+ mi diyorsun?’ 17 Bu yüzden Yehova şöyle diyor: ‘Senin karın şehirde fahişe olacak. Oğulların ve kızların kılıçtan geçirilecek. Toprağın da ölçü ipiyle başkalarına paylaştırılacak. Sen yabancı* bir ülkede öleceksin ve İsrail kendi toprağından sürülecek.’”+

8 Ulu Rab Yehova bana bir sepet yaz meyvesi gösterdi. 2 “Ne görüyorsun Amos?” diye sordu. “Bir sepet yaz meyvesi” dedim. Yehova da “Halkım İsrail’in sonu* geldi. Artık onları bağışlamayacağım” dedi.+ 3 “‘O gün mabetten yükselen ilahiler feryada dönecek’+ diyor Ulu Rab Yehova. ‘Etrafa cesetler saçılacak. Sessiz olun!’+

 4 Dinleyin, yoksulu ayaklar altında çiğneyenler,

Memleketteki yumuşak başlı insanların sonunu getirenler,+

 5 ‘Yeniay* kutlaması ne zaman bitecek?+ Bitse de ekinimizi satsak’ diyenler;

‘Sebt* günü+ geçse de tahılımızı pazara çıkarsak,

Ölçeği küçültüp fiyatı yükseltsek,

Hileli teraziyle sahtekârlık yapsak;+

 6 Düşkünleri gümüş karşılığında,

Yoksulları bir çift pabuca satın alsak;+

Tahıldan geriye kalan süprüntüyü satsak’ diyenler.

 7 Yakup’un gururu Yehova+ Kendi üzerine ant içip,

‘Onların bütün bu yaptıklarını asla unutmayacağım’ dedi.+

 8 ‘Memleket* bu yüzden sarsılacak,

İçinde oturan herkes yas tutacak.+

Bütün memleket Nil suları gibi yükselmeyecek mi?

Mısır’ın Nil’i gibi kabarıp alçalmayacak mı?’+

 9 Ulu Rab Yehova şöyle diyor: ‘O gün öyle olacak ki,

Öğle vakti güneşi batıracağım,

Apaydınlık bir günde memleketi karanlığa gömeceğim.+

10 Bayramlarınızı yasa,+

Tüm ilahilerinizi ağıta çevireceğim;

Herkesin beline çul* saracağım, herkesin başını kel edeceğim;

Biricik evlatları için yas tutar gibi olacaklar;

O günün sonu ne acı olacak!’

11 Ulu Rab Yehova şöyle diyor: ‘İşte, öyle günler geliyor ki,

Memleketi açlığa teslim edeceğim.

Ekmek ya da suya değil,

Yehova’nın sözlerine açlık olacak.+

12 Denizden denize,

Kuzeyden doğuya kadar,

Yalpalaya yalpalaya gidecekler.

Yehova’nın sözünü arayarak her yeri dolanacak, fakat bulamayacaklar.

13 O gün güzel kızlar ve delikanlılar susuzluktan bayılacak;

14 Samiriye’nin suçu üzerine yemin edip,+

“Senin tanrın üzerine, ey Dan!”+

Ve “Beer-şeba+ yolu üzerine!” diyenler,

Düşecek ve bir daha ayağa kalkamayacaklar.’”+

9 Yehova’yı gördüm,+ sunağın yukarısında duruyordu. Bana “Sütun başlıklarına vur da eşikler sarsılsın” dedi. “Hepsinin başını kesip at. Ben geride kalanları kılıçtan geçireceğim. Kaçmaya kalkışan başaramayacak, kurtulmaya çalışan canını kurtaramayacak.+

 2 Toprağı kazıp mezara* girseler,

Onları oradan elimle çıkaracağım;

Göklere çıksalar,

Oradan indireceğim.

 3 Karmel’in tepesinde gizlenseler,

Onları arayıp orada yakalayacağım.+

Gözümün önünden kaçmak için denizin dibine saklansalar,

Yılana emir vereceğim, onları orada sokacak.

 4 Düşmanları onları önüne katıp sürgüne götürse,

Kılıca emir vereceğim, onları orada öldürecek;+

Gözüm üzerlerinde olacak ama iyilik değil kötülük etmek için.+

 5 Bir dokunuşuyla o toprakları eriten,+

Göklerin Hâkimi, Ulu Rab Yehova’dır.

Orada yaşayanların hepsi yas tutacak,+

Bütün memleket Nil suları gibi yükselecek,

Ve Mısır’ın Nil’i gibi alçalacak.+

 6 ‘Göklere merdivenini yapan,

Dünyanın üzerine çatısını koyan,

Yeryüzüne dökmek için denizin sularını çağıran O’dur.+

O’nun adı Yehova’dır.’+

 7 ‘Ey İsrail halkı, Benim için Kuşilerden* ne farkınız var?’ diyor Yehova.

‘İsrail’i Mısır topraklarından,+

Filistileri Girit’ten+ ve Aramileri Kir’den+ çıkaran Ben değil miyim?’

 8 ‘Bakın, Ulu Rab Yehova’nın gözleri bu günahkâr krallığın üstünde;

Onu yeryüzünden söküp atacak.+

Yine de Yakup’un soyunu tamamen söküp atmayacağım’+ diyor Yehova.

 9 ‘İşte, emrediyorum,

İsrail’i elekten geçirir gibi silkeleyip tüm milletler arasına dağıtacağım,+

Ve tek bir taş bile aşağı düşmeyecek.

10 Halkımın içindeki bütün günahkârların,

“Bela yanımıza uğramaz, bize kadar erişmez” diyenlerin hepsi kılıçla ölecek.’

11 ‘O gün Davut’un yıkılan çardağını yeniden dikeceğim,+

Delik deşik yerlerini* onaracağım.

Kalıntılarını yerden kaldırıp,

Onu eskisi gibi kuracağım.+

12 Böylece Edom’dan ve ismimle anılan tüm milletlerden geriye kalan onların olacak’,+

Bu Yehova’nın sözü, bunları yapan O’dur.

13 ‘İşte, öyle günler geliyor ki’ diyor Yehova,

‘Orakçı işini bitirmeden tarlayı süren gelecek,

Üzümün çiğnenmesi bitmeden ekim vakti gelecek;+

Dağlardan tatlı şarap damlayacak,+

Tüm tepelerden akacak.+

14 Halkım İsrail’in sürgünlerini toplayıp geri getireceğim,+

Harap olmuş şehirleri yeniden yapıp içinde oturacaklar,+

Bağlar kurup şarabını içecekler,+

Bahçeler yapıp meyvesini yiyecekler.’+

15 ‘Onları topraklarına yeniden dikeceğim,

Kendilerine verdiğim memleketten,

O topraktan bir daha asla sökülüp atılmayacaklar’,+ Tanrın Yehova böyle diyor.”

Anlamı, “yük olan” ya da “yük taşıyan.”

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Orijinal dilde: “üç kez, hatta dört kez.”

Ya da “suç işlediği.”

Ekinin sapıyla tanelerini ayırmak için kullanılan, altına keskin taşlar çakılmış kızak biçiminde araç.

“Yönetici”, orijinal dilde: “asayı elinde tutan.”

Ya da “Suriyeliler.” Sözlük kısmındaki “Aramiler” maddesine bakın.

Orijinal dilde: “boynuz.” Sözlük kısmındaki “boynuz” maddesine bakın.

Orijinal dilde: “Hâkimini.”

Ya da “rehberliğini.”

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Alternatif çeviri: “Kapanda yem yoksa.”

Ya da “Şam işi.”

Ya da “soyuna karşı tanıklık edin.”

Ya da “Göklerin.”

Ya da “suçları.”

Sözlük kısmındaki “sunağın boynuzları” maddesine bakın.

Alternatif çeviri: “Çok sayıda ev.”

Ya da “isyan edin.”

Sözlük kısmına bakın.

Orijinal dilde: “dişleriniz temiz kaldı.”

Alternatif çeviri: “orası kötülüğün mekânı olacak.”

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Boğa takımyıldızındaki Ülker yıldız kümesi olabilir.

Avcı (Orion) takımyıldızı olabilir.

Sözlük kısmındaki “şehir kapısı” maddesine bakın.

Ya da “toprak vergisi.”

Ya da “suçlarınızın.”

Ya da “Sus payı.”

Sözlük kısmındaki “yakılan sunu” maddesine bakın.

Sözlük kısmındaki “paylaşma kurbanı” maddesine bakın.

İnsanlar Satürn’e tapınırdı ve bu iki tanrı ismi Satürn’e atfediyor olabilir.

Ya da “halinden memnun olanların.”

Ya da “Telli çalgı.” Sözlük kısmındaki “lir” maddesine bakın.

Orijinal dilde: “amcaları.”

Orijinal dilde: “boynuzları.”

Ya da “Hamat girişinden.”

Yani, ocak-şubat ayları.

Ya da “kararını yeniden değerlendirdi.”

Bir duvarın düz olup olmadığını tespit etmek için kullanılan inşaat aleti.

Sözlük kısmındaki “yüksek yer” maddesine bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Ya da “görüntüler gören.” Sözlük kısmındaki “gören” maddesine bakın.

Ya da “cümbez.” Bir tür incir ağacı.

Ya da “meyvelerini yarardım.”

Orijinal dilde: “kirli.” Sözlük kısmındaki “kirli” maddesine bakın.

İbranicede “son” ve “yaz meyvesi” için kullanılan kelimeler birbirine çok benzediğinden burada bir kelime oyunu yapılmıştır.

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Ya da “Yeryüzü.”

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmındaki “Habeş” maddesine bakın.

Ya da “Onların delik deşik yerlerini.”

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş