Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • nwt Nahum 1:1-3:19
  • Nahum

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Nahum
  • Kutsal Kitap Yeni Dünya Çevirisi (2025)
Kutsal Kitap Yeni Dünya Çevirisi (2025)
Nahum

NAHUM

1 Nineve*+ hakkında bildirilen hüküm: Elkoşlu Nahum’un* gördüğü görüntüyü* anlatan kitap.

 2 Yehova tam bağlılık isteyen+ ve düşmanlarından öç alan bir Tanrı’dır.

Yehova onlardan öç alır ve öfkesini göstermeye hazırdır.+

Yehova düşmanlarından hesap sorar,

Onlara olan öfkesini unutmaz.

 3 Yehova çabuk öfkelenmez+ ve gücü çok büyüktür,+

Fakat Yehova suçluya hak ettiği cezayı vermekten de geri durmaz.+

O, kasıp kavuran rüzgârla ve fırtınayla geliyor,

Yürürken bulutları toz gibi savuruyor.+

 4 Denizi azarlayıp kurutuyor,+

Tüm ırmakları susuz bırakıyor.+

Başan ve Karmel solup gidiyor,+

Lübnan’ın çiçekleri sararıyor.

 5 O dağları sarsıyor,

Tepeler eriyip gidiyor.+

O’nun karşısında yeryüzü yerinden oynuyor,

Toprak ve üzerinde yaşayanlar da altüst oluyor.+

 6 Gazabı karşısında kim durabilir?+

Kızgın öfkesine kim dayanabilir?+

Öfkesi ateş gibi yağacak,

Gücüyle kayaları parçalayacak.

 7 Yehova iyidir,+ sıkıntı zamanında bir kale gibidir.+

Kendisine sığınanları tanır.*+

 8 Silip süpüren sel sularıyla şehri* tamamen yok edecek,

O’na düşman olanlar karanlıktan kaçamayacak.

 9 Yehova’nın karşısında ne yapabilirsiniz?

O sizi tamamen yok edecek.

İkinci bir yıkım olmayacak.+

10 Dikenler gibi birbirlerine dolaşmışlar,

Bira içmiş gibi sarhoş geziyorlar,

Ama kuru anız* gibi yanıp bitecekler.

11 Senin içinden Yehova’ya karşı hain planlar yapan,

Yanıltıcı öğütler veren biri çıkacak.

12 Yehova şöyle diyor:

“Çok güçlü ve kalabalık olsalar da,

Yere yıkılacaklar ve yok olup gidecekler.*

Sana* sıkıntı çektirdim ama bir daha çektirmeyeceğim.

13 Üzerindeki boyunduruğu* kırıp atacağım,+

Sana vurulan zincirleri koparıp ikiye ayıracağım.

14 Ey Asur, Yehova senin hakkında şöyle emretti:

‘İsmini yaşatan olmayacak.

Tanrılarının tapınağındaki oyma putları ve döküm heykelleri söküp atacağım.

Senin mezarını hazırlayacağım, çünkü iğrençsin.’

15 İşte! İyi haber getiren barış habercisi dağları aşıp geliyor.+

Ey Yahuda, bayramlarını kutla,+ adaklarını yerine getir.

Artık kötü adam topraklarından geçmeyecek,

O tamamen yok edilecek.”

2 Karşına seni* dağıtacak biri çıktı.+

Surlarını koru.

Gözünü yoldan ayırma.

Kuvvetli ol,* bütün gücünü topla.

 2 Yehova, Yakup’u eski ihtişamına kavuşturacak,

İsrail’i de öyle.

Çünkü düşmanlar onların ülkesini harap etti+

Ve filizlerini kırıp mahvetti.

 3 Yiğit adamlarının kalkanları kızıla boyanmış,

Savaşçıları kırmızı giysiler içinde.

Savaşa hazırlandığı o gün, arabalarının demirleri ateş gibi parlıyor,

Ardıç ağacından mızrakları dalgalanıyor.

 4 Savaş arabaları sokaklarda çılgınca ilerliyor,

Meydanlardan bir aşağı bir yukarı hızla geçiyorlar.

Meşaleler gibi parlıyor, şimşek gibi yol alıyorlar.

 5 O,* güçlü askerlerini toplayacak.

Onlar ilerlerken sendeleyecekler.

Şehrin surlarına koşacaklar.

Barikat kuracaklar.

 6 Irmak kapıları açılacak

Ve saray dağılıp gidecek.

 7 Karar kesin: Şehir* çıplak bırakılıp rezil ediliyor,

Sürgüne götürülüyor ve köle kızları acı içinde bağırlarını dövüyor,

İnleyişleri kumru sesi gibi acıklı.

 8 Nineve+ bir zamanlar suyla dolu havuz gibiydi,

Fakat şimdi boşalıyor.

“Durun! Gitmeyin!” diyorlar.

Fakat geri dönen yok.+

 9 Gümüşü yağmalayın, altını yağmalayın!

Servetlerinin haddi hesabı yok.

Orası çeşit çeşit değerli malla dolu.

10 Şehir harabeye dönmüş, ıssız ve boş.+

Yürekleri korku içinde, dizlerinin bağı çözülmüş, bacakları titriyor,

Endişeleri yüzlerinden okunuyor.

11 Ne oldu aslanların* inine,+

Genç aslanların avlarını yediği yere?

Aslanlar yavrularıyla birlikte oradan çıkardı.

Onları korkutan olmazdı.

12 Aslan, yavrularını doyurmak için avlandı,

Dişileri için avlarını boğdu.

Mağaralarını avlarla,

İnlerini de parçaladığı hayvanlarla doldurdu.

13 Orduların* Hâkimi Yehova şöyle diyor: “Karşında Beni bulacaksın.+

Savaş arabalarını yakacağım, dumanlar içinde kaybolup gidecekler.+

Kılıç senin aslanlarını yiyip yok edecek.

Yeryüzünde bir daha avlanamayacaksın,

Habercilerinin sesi artık duyulmayacak.”+

3 Kanlı şehrin vay haline!

O şehir ki baştan aşağı hile ve soyguna batmış.

Avı hiç eksik olmuyor!

 2 Dinle, kırbaç sesleri, tekerlek takırtıları duyuluyor.

Atlar dört nala koşuyor, savaş arabaları gürleyerek ilerliyor.

 3 Savaşçılar at sırtında, kılıçları ışıl ışıl, mızrakları alev alev.

Öldürülenler çok, cesetler yığın yığın,

Cansız bedenler saymakla bitmiyor.

Yürüyenlerin ayakları cesetlere takılıyor.

 4 Bütün bunlar fahişelik yapan bu kadının,

Bu çekici ve alımlı büyücünün yüzünden.

O, milletleri fahişeliğiyle, halkları büyüleriyle ağına düşürdü.

 5 Orduların Hâkimi Yehova şöyle diyor: “Sen* karşında Beni bulacaksın!+

Eteğini yüzüne kadar kaldıracağım,

Milletlere edep yerlerini,

Krallıklara rezilliğini göstereceğim.

 6 Üzerine pislik yağdıracağım,

Seni küçük düşüreceğim,

Herkese rezil olacaksın.+

 7 Seni kim görse kaçıp uzaklaşacak,+

‘Nineve yerle bir oldu!

Onun haline kim acır?’ diyecek.

Seni teselli edecek kimse olmayacak.

 8 Sen eskiden Nil kanalları+ kenarında oturan No-amon’dan*+ daha mı iyisin?

Onun etrafı sularla çevriliydi,

Sular onun zenginliğiydi, çevresinde duvar olmuştu.

 9 Onun engel tanımayan gücü Habeş* ve Mısır’dan geliyordu.

Libya ve Put+ halkları da yardımcısıydı.+

10 Fakat o bile tutsak oldu,

Sürgüne götürüldü.+

Çocukları her sokak köşesinde paramparça edildi,

Soyluları için kura çekildi,

Tüm önderleri zincire vuruldu.

11 Sen de sarhoş olup sersemleyeceksin.+

Düşmandan saklanacak,

Kaçıp sığınacak bir yer arayacaksın.

12 Bütün surların, ilk meyveleri olgunlaşmış incir ağaçları gibi.

Silkelenince düşmanın ağzına düşecekler.

13 Askerlerine bir bak! Hepsi güçsüz kadınlar gibi.

Ülkenin kapıları ardına kadar düşmanlarına açılacak.

Ateş kapı sürgülerini yakıp kül edecek.

14 Su çekip kuşatmaya hazırlan.+

Surlarını güçlendir.

Çamura girip kili çiğne,

Tuğla kalıbını eline al.

15 Yine de ateş seni yakıp yok edecek,

Kılıç seni kesip atacak,+

Onlar seni istilacı yavru çekirgeler gibi yiyip bitirecek.+

Hadi sen de yavru çekirgeler gibi kalabalık ol!

Çekirgeler gibi büyük bir sürü olsan ne olacak!

16 Tüccarlarını öyle çoğalttın ki, göklerin yıldızlarından da çok oldular.

Yavru çekirgeler kabuk değiştirir ve sonra uçup giderler.

17 Senin muhafızların da çekirge gibi,

Askerlerin çekirge sürüsü gibi.

Soğuk günde duvarlardaki çatlaklara sığınır,

Güneş çıkınca kaçıp giderler,

Kimse nerede olduklarını bilmez.

18 Ey Asur Kralı, çobanların* uykulu,

Soyluların da evlerinden çıkmıyor.

Halkın dağlara dağıldı,

Onları bir araya toplayan yok.+

19 Başındaki felaketten sana kurtuluş yok.

Aldığın yara iyileşmeyecek.

Başına gelenleri duyanlar sevinçle el çırpacak.+

Çünkü tüm zalimliğinle ezip geçmediğin kimse kalmadı.”+

“Ninive” ya da “Ninova” olarak da bilinir.

Anlamı, “teselli eden.”

Sözlük kısmına bakın.

Ya da “sığınanlarla ilgilenir.”

Nineve.

Ekin biçildikten sonra tarlada kalan köklü sap.

Alternatif çeviri: “ve üzerlerinden geçilecek.”

Yahuda kastediliyor.

Sözlük kısmına bakın.

Nineve kastediliyor.

Orijinal dilde: “Belini kuşat.”

Asur Kralı kastediliyor olabilir.

Nineve kastediliyor.

Aslan, Nineve’nin ulusal sembollerinden biriydi.

Ya da “Göklerin.”

Nineve kastediliyor.

Teb şehri.

Sözlük kısmına bakın.

Sözlük kısmına bakın.

    Türkçe Yayınlar (1974-2026)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş