Mektup
Sevgili Kardeşler,
Nisan ayındaki iki günlük toplantı özellikle önümüzdeki işin kapsamını görmek açısından bizi çok bina etti. Evet “Faaliyete Sevk Eden Büyük Bir Kapı” hâlâ açık bulunuyor. Bu, bize taşıdığımız yükümlülüğü hatırlatır. Vakit az fakat iş çoktur.—Mat. 9:37, 38.
Resul Pavlus, ilham altında yukarıdaki sözleri yazdığında şunları da ilâve etmişti: “Ve karşı koyanlar çoktur.” (I. Kor. 16:9) Bu sözler faaliyete sevk eden büyük kapıdan girmenin kolay olmadığını gösterir. Muhalefet ve sıkıntılara rağmen sabırla ve cesaretle hizmet etmeğe devam etmeliyiz. Birçokları va’zetme faaliyetimizi yanlış yorumlayabilir. Veya hakikati istemediğinden kasten karşı koyabilir. O zaman ne yapacağız? Acaba korkarak faaliyet dolu kapıdan geri dönecek ve susacak mıyız? Hayır. Tanrı’nın sadık hizmetçileri bu bakımdan tarih boyunca güzel örnekler vermişlerdir. İlk yüzyıllarda olduğu gibi, son yüzyılda da bu faaliyet kapısını kapatmak isteyenler çıkmıştır. Hitler Almanyasında olduğu gibi birçok totaliter ülkeler, tehdit, zulüm ve işkencelerle bu kapıyı kapatmağa çok çalıştılar. Fakat netice ne oldu? Yehova’nın sadık şahitleri susturulamadı. Milyonlarca kişi hakikati kabul etti ve hayatını Yehova’ya vakfetti. Bu faaliyeti kimse durduramaz, çünkü bu evrenin egemeni olan Yehova’nın işidir.—Rom. 8:31.
Fakat acaba faaliyet kapısından girmek hangi işleri yapmamızı gerektirir? Resul Petrus şöyle cevap veriyor: “Her biri nasıl mevhibe aldı ise, birbirinize Allahın çeşit çeşit inayetinin iyi kâhyaları gibi o mevhibe ile hizmet edin.” (I. Pet. 4:10) Faaliyet gösterme açısından sahip olduğumuz mevhibeleri Romalılar 12:6-8’de buluruz: “Bize verilen inayete göre farklı mevhibelerimiz olup, eğer peygamberlikse, iman nispetine göre, eğer hizmet ise, hizmette, eğer öğretense öğretmekte olsun; yahut eğer nasihat edense nasihatte bulunsun; ihsan eden, cömertlikle, riyaset eden, gayretle, merhamet eden, sevinç ile yapsın.” Evet faaliyet gösterme açısından hizmet etme, riyaset etme, nasihat etme ve merhamet etme mevhibelerine sahibiz.
Hizmet etmek, şüphesiz isteyen insanlara hakikati öğretmeği kapsar. Acaba sadece bu kadar mıdır? Faaliyet kapısı daha geniş bir hizmet alanını kaplar. Meselâ, toplantı salonunun temizliği, teşrifatçılık, hasta kardeşleri ziyaret etmek, ihtiyaçları varsa onların ev işlerini yapmak. Bir salonun inşa veya tamiratında bizzat çalışmak. Bütün bunlar hizmet etmenin kapsamı içindedir.
Riyaset ve nasihat etme işi hakkında da kapsam açısından aynı şeyleri söyleyebiliriz. Bu işler, önce toplantılarda riyaset edip kürsüden nasihat etmeği ihtiva eder, fakat bununla bitmez. Bu tür işler, cemaatte ihtiyarlara düşer. Onlar bu sorumluluklarını yerine getireceklerdir. Fakat acaba evde kim riyaset edecek, kim nasihat edecek? Evde ailenin reisi olan koca riyaset eder. (I. Kor. 11:3) Bunu gereken şekilde yerine getirmelidir. Nasihat etme açısından hem baba hem de anne sorumluluk altındadır. Bu, önemli bir sorumluluktur. Mukaddes Kitap şöyle nasihat ediyor: “Babalar, çocuklarınızı . . . . Yehova’nın disiplin ve yetkili nasihatiyle yetiştirmeğe devam edin.” (Efes. 6:4, YD) Muntazaman aile tetkiki yapmak, bu sorumluluğu yerine getirmekte çok yardımcıdır.
Merhamet göstermek, her şeyden önce iyi haberi başkalarına ulaştırmağı ihtiva eder, fakat başka yönleri de vardır. Meselâ, hastaları ziyaret etmek, maddî sıkıntı içinde olan kardeşlerimize maddî yardımlarda bulunmak, bize karşı suç işleyenleri bağışlamak. Eğer bize karşı yapılanları bağışlayamıyorsak, gerçekten merhametli değiliz.—Mat. 6:14, 15.
Evet “Faaliyete Sevk Eden Büyük Kapıdan” girmek bütün bu mevhibelere uygun hareket etmeği kapsar. Tabiî, özellikle komşu sevgisinin gereği olarak iyi haberi dinlemek isteyen kimselere yardım etmenin önemini ve acilliğini daima göz önünde bulundurmalıyız. Hangi şart altında olursak olalım, insanlara iyi haberi ulaştırmağa gayret edelim. Böylece faaliyet kapısından girdikten sonra duraklamadan devam edelim. Resul Yuhanna birinci mektubunun 2. bap 6. ayetinde: “Onda duruyorum diyene, o nasıl yürüdü ise, öyle yürümek gerektir” demiştir. Bu sözler tüm yaşayışımızın Mukaddes Kitap prensiplerine uygun olması gerektiğini gösterir. Bu tür yaşayış bu dünyada birçok şeyden fedakârlık gerektirir. Resul Petrus, hakikî Hıristiyanların yaşayışını tarif ederek şöyle der: “Ey sevgililer, cana karşı cenkleşen nefsanî arzulardan garipler ve misafirler gibi çekinmenizi dilerim.” (I. Pet. 2:11) Evet, Hıristiyanlar bu dünyada sadece garipler ve misafirlerdir.—İbr. 11:8-10.
“Faaliyete Sevk Eden Büyük Kapıdan” girenler olarak sizinle birlikte hizmet ederken sevgi ve selâmlar gönderiyoruz.
Biraderleriniz.
MUKADDES KİTAP KURSLARI DERNEĞİ
İstanbul