Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • km 11/77 s. 7-8
  • Yehova’ya Karşı Öfkelenmeyin

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Yehova’ya Karşı Öfkelenmeyin
  • Krallık Hizmetimiz—1977
Krallık Hizmetimiz—1977
km 11/77 s. 7-8

Yehova’ya Karşı Öfkelenmeyin

1 İşler doğru gitmediğinde, bu yüzden başkalarını veya başka şeyleri suçlamak insanların eğilimidir. Zaten ilk insan olan Âdem de, günah işlemesinden ve Yehova’nın kendisinden o isyankâr davranışta neden bulunduğuna cevap vermesini talep etmesinden sonra, kusuru Tanrı’da bulmuştu. Sorumluluğunu kabul edeceği yerde, “yanıma verdiğin kadın o ağaçtan bana verdi, ve yedim” cevabını vermişti. (Tekv. 3:12) Havva’ya da soru sorulduğunda, o da itaatsiz hareketinden dolayı yılanı suçlamıştı. (Tekv. 3:13) Oysa onları günah işlemeğe sevk eden etken kendi itaatsiz davranışları olduğundan, onlar gerçekte kendilerini suçlamalıydılar.

2 Bu şekilde hareket etmek çok tehlikeli bir davranıştır, zira böyle yapan bir kimse, yüreğini Yehova’dan uzaklaştırır ve kendi bağımsız yolunu takip ederek sonunda Yehova’nın bir düşmanı bile olur, ki bu durum onu, en nihayetinde ebedî ölüme sevk eder. (Sül. Mes. 19:3) Günah içinde doğduğumuz, nakâmil ve kötü bir dünyada yaşadığımızdan dolayı Vaiz 9:11 ve 12’de belirtilmiş olduğu gibi üzerimize birçok fena şeylerin gelebileceğinden, bir kimse başına gelen felâketlerden her durumda kendisi sorumlu olmayabilirse de, insan, Yehova’nın yollarını takip edeceği yerde kendininkileri takip ederek üzerine birçok mutsuzluk verici şeyler getirir.—Vaiz 7:29.

3 Hıristiyan cemaatinde bile bazen bazı fertler, yanlış bir tutum geliştirip karşılaştıkları zorlukların sorumluluğunu Tanrı’ya yüklerler. Bir kimse, kendi hikmet noksanlığından veya kendisinin ya da başkasının nakâmilliğinden veya hatalarından doğan arzu edilmeyen durumlar yüzünden Tanrı’yı suçlayabilir. Meselâ, o kimse, cemaatteki bir kardeşin söylediği veya yaptığı bir şeye gücenebilir. Gücenmiş olan: “o, cemaatte bulunduğu sürece ben toplantılara katılmayacağım” veya “eğer Tanrı bu şeylerin böyle devam etmesine müsaade ediyorsa, ben bu cemaatte olmak istemiyorum” diyebilir. Hatta, “eğer bu, hakikatin bir insan için ne yaptığını gösteren bir örnekse, ben o hakikatle hiç bir ilişkiye sahip olmak istemiyorum” diye yakınabilir.

4 Fakat acaba bu sağlam bir düşünüş müdür? Hakikatin bir kimsenin fena olmasına sebep olduğunu söylemek, ne büyük bir çelişkidir! Eğer bir kimse şahsen gücenmişse, neden bunun hıncını cemaatten “çıkarıyor”? Eğer cemaatin bir ferdi kötü bir şey yapıyorsa, bu, hakikati değiştirir mi? Yahuda İskaryot, İsa’ya ihanet etti diye on bir sadık resul bu yüzden suçlanabilir miydi? Hıristiyan olduğunu iddia eden bir kimsenin, başka bir kimsenin veya belirli bir durumun, kendisinin Tanrı ile iyi ilişkilerini bozmasına neden müsaade etmesi gereksin?

5 Aynı şeyler, yaptığı bazı hatalardan dolayı bir kimsenin tedip edildiği veya bazı hizmet imtiyazlarının kendisinden alındığı zaman da söz konusu olabilir. O kimse, başkalarını, cemaatin ihtiyarlarını suçlayacağı yerde, hatalarını görüp kabul etmek, kendisine karşı dürüst olmak ve Yehova ve kardeşleriyle arasındaki mükemmel ilişkiyi muhafaza etmek yönünden alçak gönüllü olmalıdır. Acaba bazen üç, dört, beş ya da daha fazla olgun erkekten meydana gelen tüm heyetin veya ihtiyarlar kurulunun hatalı olduğu sonucuna varmak makul müdür? Yoksa, suçlanıp disiplin edilen bir kimsenin hatalı olduğunu kabul etmesi daha makul değil midir?

6 Toplantıları terk etmek veya cemaati bırakıp bu şekilde ihtimal tamamıyle masum olan ve hatta nelerin olup bittiğini bile bilmeyen kardeşlerle birlikte bulunmaktan kaçınmak, bir kimseye gerçekten yardımcı olmaz. Bu tarzda hareket eden bir kimse, iyi karar verip ayırt etme yeteneğini uygun şekilde kullanmıyor. (İbr. 5:14) Aksi halde, hakikî Hıristiyan cemaatinin sahibi olan Yehova’ya karşı makul ve vefakâr olmayan bu yolu veya tutumu benimsemezdi. Evet, cemaate kusur bulmak Yehova’ya kusur bulmak demektir. (Mezm. 119:165) Bir kimse, açık şekilde ve doğrudan doğruya Yehova’yı suçlamasa da, yüreğinden kendini haklı çıkarabilir. Bu düşünce, onun yüreğini Yehova’ya öfke duymağa sevk edecektir.

7 O halde, bir kimse, ne olursa olsun, hangi durumlar veya hangi insan kendisini incitmiş, ya da bir kimse kendisine hangi kusuru işlemiş olursa olsun, bütün bu şeyleri Mukaddes Kitap esasına göre halletmek üzere yoğun çalışmalıdır. Her şey kendisini tatmin edecek şekilde halledilmiyorsa bile, duygularının kendisini akılsızca davranmağa sürüklemesine izin vermemelidir. Hakikatte yürüdüğü yolun bozulmamasına dikkat etmelidir. Aksi halde, Tanrı ile ilişkisi zarar görecek, görüşü bulanacak ve yüreği Yehova’ya karşı öfke dolacaktır. Eğer değişmezse, bu durum onu ebedî hayat yolunu kaybetmeğe sevk edecektir.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş