Tanrı’nın Hizmetçilerinin İnsanlara Karşı Sorumlulukları
1 İsa Mesih, göğe dönmeden önce şakirtlerini bu iyi haberi Yeruşalim’den başlayarak bütün Yahudiye’de, Samiriye’de ve dünyanın en uzak yerine kadar va’zetmelerini emretti. (Res. İşl. 1:8; Matta 24:14 ile karşılaştır) Bu emir, daha sonra resul Pavlus’un yazdığıyla uyum halindedir, yani “(Tanrı) istiyor ki, bütün insanlar kurtulsunlar, ve hakikat bilgisine gelsinler.” (I. Tim. 2:4) Ve resul Petrus, Tanrı’nın neden sabırlı olduğunu izah ederek şunları yazdı: “Bazıların gecikmek zannettikleri gibi Rab vadi hakkında gecikmez, fakat bazılarının helâk olmalarını istemiyerek ancak bütün insanlar tövbeye dönsünler diye sizin hakkınızda tahammül ediyor.” (II. Pet. 3:9) Bütün bu ayetleri göz önünde bulundurarak, İsa’nın hakiki şakirtlerinin bütün insanlara karşı büyük bir sorumluluk altında olduklarını görebiliriz. Öyleyse bu sorumluluklarını nasıl yerine getirebilirler?
2 Onlar bunu bugün, İsa Mesih’in ve onun ilk şakirtlerinin uyguladıkları aynı yöntemleri uygulayarak yerine getiriyorlar. Onlar, insanların kendilerine gelmelerini beklemektense, iyi haberi onlara götürüyorlar, yani insanları evlerinde ziyaret ediyorlar. (Luka 9:1-6; 10:1-11; Res. İşl. 20:21) Bu sebepten Yehova’nın Hıristiyan Şahitleri, mümkün olan her ülkede, daha önce ilgi gösterilmemiş olsa da, bir evden diğerine giderek tüm aileleri ziyaret etmek üzere çaba sarf ederler. Şimdi altmış yıl boyunca “krallığın bu iyi haberi”ni ilan etmekte kullanılan başlıca yöntem budur.
3 Evden eve gitmek, karşılaşılan kimselere şahsen yardım etmeğe, onların sormalarına ve fikirlerini açıkça söylemelerine imkan verir. İnsanlar bugün dinsel konular hakkında evlerinde daha kolayca müzakere etmeğe genellikle fazla eğilimlidir. Bu nedenle kişilerle ve ailelerle evlerinde konuşmak, hem günlerimizdeki ortama, hem de kişisel yeteneklerimize çok uygundur.
4 Aynı zamanda her ne kadar birçokları getirilen mesajı reddediyorlarsa da, insanlara kişisel yoldan erişmek üzere sarf edilen bu çabalar, Tanrı’ya ve komşularımıza karşı sevgimizin bir ispatıdır. Böyle ziyaretlerin yapılması, sevgimizin tarafgir olmadığını gösterir, zira herkese hayat sözünü işitmesi için fırsat vermiş oluyoruz.
5 Bu önemli işi intizamlı şekilde başarabilmek için, her cemaate bir saha tahsis edilir ve her cemaat de müjdecilere bir saha tahsis eder. Bu hususta birinci yüzyılda bazı resuller arasında Tanrı’nın sevkiyle yapılan tanzim bir örnektir. (II. Kor. 10:13; Gal. 2:9) Bu sayede, çabanın boşa gitmesinden kaçınılacak, ziyaretlerin titizlikle yapılmasına yardımcı olunacak ve böylece de mümkün olduğu kadar çok kişinin işitmesine fırsat verilmiş olacak.
6 Böylece her müjdeci, cemaatinde sahanın tahsis edilmesine nezaret edene yaklaşıp, henüz tahsis edilmeyen bir sahanın kendisine verilmesini rica edebilir. Ondan sonra, orada nasıl çalışıldığı hususunda bilgi vermek üzere saha belirli bir zamandan sonra geri verilmelidir. Böyle bir sahaya sahip olan bir kimse birçok insanlarla tanışma fırsatı bulur ve de bazılarının Tanrı’nın kurtuluş için yaptığı tedariği takdir etmelerine yardımcı olmaktan doğan sevinci tadabilir. Aynı zamanda, mahalli cemaat tarafından bize tahsis edilen sahada çalışma düzeni sayesinde, faaliyetimizde bir karışıklık olmayacak ve aynı kapıya iki veya daha fazla müjdecinin ardı ardına gitmesiyle ev sahibinin rahatsız edilmesi önlenmiş olacaktır. Bu hususta işbirliği yaparak, hem kardeşlerimize, hem de sahamızdaki insanlara düşünceli davranmış oluruz.
7 Acaba insanları bu tarzda ziyaret ettiğimizde neler hakkında konuşmalıyız? Amacımız, onların Mukaddes Kitabı anlamalarına ve takdir etmelerine yardım etmektir. İsa ve İlk şakirtleri, insanlarla konuşurken, dikkati daima Mukaddes Kitaba çekmişlerdi. (Yuh. 7:16-18; Res. İşl. 17:2; 18:28) O halde okuyup müzakere edebileceğimiz bir veya daha fazla ayeti veya sohbet konularını zihnimizde tutmamız çok iyi olur. Ziyaret ettiğimiz insanların çoğunun Tanrı’nın Sözü hakkında da anlayışları nispeten az olduğundan müzakeremiz kolayca anlaşılır olmalıdır.
8 Tabii, herkesin hakikati duyar duymaz onu kabul etmeyeceğini bilmemiz gerekir. Bazı insanlar, Hıristiyanlığa karşı önyargılar beslerler veya Mukaddes Kitap konusunda tamamen bilgisizsidirler. Böyle bir durumda bir müjdeci, insanları Mukaddes Kitabın hakikatini kabul etmeğe ikna etmek üzere onları düşündürmek ve mantık yoluna baş vurmak zorunda kalabilir. (Res. İşl. 9:22; 17:2, 18-31) Hıristiyanlığa karşı olanlarla konuşurken, belki başlangıçta sadece Tevrat ve Zebur olarak tanınan yazılar hakkında konuşmak faydalı olabilir veya Yehova’nın Şahitlerinin genellikle Hıristiyanlar olarak tanınan teşkilatlardan (Katolik, Protestan veya Gregoryan gibi) tamamen farklı olduklarını, yani ilk Hıristiyanlığa bağlı olduklarını taktla ve sabırla izah etmek gerekir. Belki böyle bir anda, sadece birkaç söz söyleyerek ancak bir yayın takdim etmek en iyisi olabilir.
9 Bundan başka bazıları dindar olmayabilir. O zaman bir müjdeci, ayetleri Mukaddes Kitaptan okuyacağı yerde, onu sadece iktibas etmeyi veya kendi sözleriyle anlatmayı daha uygun bulabilir. Başkalarına ise, ayetleri kendi Mukaddes Kitaplardan göstermek faydalı olur, zira böyle bir durumda, bizzat Mukaddes Kitabın neler söylediğini görünce etkilenirler. (Res. İşl. 17:11, 12 ile karşılaştır) Böylece resul Pavlus gibi, insanların kurtulmaları için Tanrı’nın bir vasıtası olan hizmet etmek üzere “herkese her şey” olmağa çalışabiliriz.—I. Kor. 9:19, 23.
10 Son olarak bir noktadan daha bahsetmek istiyoruz. Bir apartmana girdiğimiz zaman, bütün daireleri ziyaret etmenin faydalı bir yöntem olduğu görüldü. Ancak bir ev sahibi büyük muhalefet gösterirse ve bu durumda aynı evde oturanların bizi dinlemelerine engel olabileceği tehlikesi baş gösterirse o evi terk etmek ve başka bir gün geri dönmek hikmetlilik olur. Bu şekilde insanları rahatsız etmekten kaçınabiliriz. Zaten hiçbir zaman insanları dinlemelerini zorlamamalı veya zorla yayınlar kabul ettirmeğe çalışmamalıyız. Herkes dinlemek veya yayınlar kabul etmekte veya reddetmekte serbesttir.
11 Öyleyse, Tanrı’nın, İsa Mesih’in şakirtlerine verdiği hayat kurtaran görevini ciddi telakki ederek insanları evlerinde ziyaret etme işine cesaretle iştirak edelim.