Yehova’nın Bize Verdiği İşle İlerleyelim
1 Yehova’nın Şahitleri olarak işimiz pek çok. Bu dünyada çok meşgul olan insanların yaptığı işin yanında cemaatle ilgili görevlerimiz ve tarla hizmetimiz var. İşimiz iyilik etmek. Bu iş bize emekli olana kadar değil, ömür boyunca sevinç verir. Bunu yapan Vaiz 3:12, 13’te kaydedilenleri tatmış oluyor. Yemek ve içmek, ölçülü olmak şartıyle insana sevinç verir, fakat en büyük sevinci Tanrı’nın bize verdiği işi yerine getirmekten duyabiliriz. Bütün dünyada kardeşlerimiz bunu tadıyor ve birçok ülkede yeni matbaalar, binalar ve Krallık Salonları inşa ediliyor. Büyük bir eğitim işi yapılmaktadır.
2 Yine de bazıları bu şeyler sisteminin sonuna bu kadar yaklaştığımız halde neden bunları yapıyoruz diye soruyorlar. Hatta Luka 17:26-29 insanların Nuh’un ve Sodom ve Gomorra’nın günlerinde işle çok meşgul oldukları gibi son günlerde aynı durumda olacaklarını İsa Mesih peygamberlik etmişti. O halde farkımız nedir? Onlar Tanrı’nın Sözüne ve uyarılarına aldırmıyorlar, biz ise ona önem veriyoruz. Ayrıca bizim ön plana koyduğumuz kişisel işlerimiz değil Tanrı’nın bize verdiği iştir. Ve bu son günlerde Rabbin işinde artmak üzere olmak Yehova’yı memnun eder, ve asla boş olmayacaktır.—I. Kor. 15:58.
3 Yaptığımız işin kişisel bir kazanç konusu olmamasıyla ilgili Luka 12:16-21’i incelememiz yararlı olacak. Sözü edilen zengin adam ambarlarını neden genişletti? Bol mahsul iyi bir şey. Bunların çürümemesi, başkalarına da verebilmesi için ambarlarını genişletmek aslında iyi bir şey olurdu, fakat ayetlerin gösterdiği gibi kendisi bunu: “Ve canıma derim: Ey can, çok yıllar için toplanmış çok malın var; rahatına bak, ye, iç, safa sür” saikiyle yaptı. Evet kendisi ne Tanrı’yı ne de hemcinslerini düşündü; bencildi, sadece kendini düşünerek çok çalıştı, fakat boşuna! Ayrıca Tanrı ile de iyi bir ilişkisi yoktu. Bugün de, bu dünyanın insanları aynı durumdadırlar, birçokları çok çalışabilir, fakat sonunda tüm işleri boşuna olacak ve büyük bir hayal kırıklığına uğrayacaklardır. Biz onlardan farklı olduğumuzu nasıl gösterebiliriz?
4 Her şeyden önce daima Yehova Tanrı ile iyi bir ilişki muhafaza etmeğe çalışıp iş konusunda Mukaddes Kitabın, yani Tanrı’nın görüşüne sahip olmağa gayret etmeliyiz. Ruhi şeyleri takdir etmeliyiz. İsa’yı örnek alarak Tanrı’nın günlerimizde yapılması için tayin ettiği işi bitirmeğe gayret etmemiz Yehova Tanrı’yı memnun edecektir. İsa bizzat bunu yaptı. (Yuh. 4:34) Kendi işini değil “onun”, yani Tanrı’nın işini yapmayı amaçlamıştı. Ve Yehova onu ruhuyla destekliyordu. (İş. 61:1, 2) İsa Mesih önce 12 resul ve daha sonra 70 kişiyi bizzat kendisinin de yaptığı Tanrı’nın işini yapmağa gönderdi. Ve öldürülmeden önce Babasına duasında “bana verdiğin işi başar”dım diyebildi. Evet İsa Mesih Tanrı’nın kendisine verdiği işi bitirdi, görevine sadıktı. Diriltildikten sonra şakirtlerine dünya çapında yapılacak bir iş verdi. Bunda gayretle çalıştılar, Yehova onları bereketledi ve büyük bir artış oldu, fakat muhalefet de baş gösterip gittikçe arttı. Vaz mı geçtiler? Hayır; “insanlardan ziyade Allaha itaat etmek gerektir” cevabını verip işe devam ettiler, çünkü bu iş Tanrı’nın onlara verdiği bir işti.—Res. İşl. 5:29.
5 Hatta o zamanki tanınmış hukukçulardan biri olan Gamaliel şakirtlere muhalefet edenleri şöyle uyardı: “Ve şimdi size derim: Bu adamlardan vazgeçin, ve onları bırakın ki, Allaha karşı da cenk ediciler olmıyasınız; çünkü bu niyet veya bu iş insanlardan ise, bozulacaktır; fakat Allahtan ise, onları bozmağa sizin gücünüz yetmez.” (Res. İşl. 5:38, 39) Fakat dikkate değer nokta şudur: Yehova’nın bir şahidi olmayan Gamaliel dahi şakirtlerinin iman, inanç veya diğer herhangi bir özelliğine değil, yaptıkları işe dikkat çekti. Ve bu iş Tanrı’nın verdiği bir iş olduğu takdirde buna karşı hiç bir şey başarılı olamayacağını belirtti. Evet Tanrı’nın verdiği bir iş olduğu ortaya çıktı zira kimse onu bozamadı, tam aksine o zamanki bilinen tüm dünyaya yayıldı.—Kol. 1:23.
6 Bu arada İsa’nın peygamberlik ettiği gibi M. S. 70 yılında Yeruşalim ve mabedi harap edildi, fakat Tanrı’nın verdiği iş ilerlemeğe devam etti. Resullerin ölümünden sonra bir irtidatın geleceği önceden bildirilmişti ve dördüncü yüzyılda Hıristiyan âleminin ortaya çıkmasıyle bu açıkça göründü. (Mat. 13:24-30; Res. İşl. 20:28-30) Ondokuzuncu yüzyılın sonlarına doğru Tanrı’nın verdiği iş bir daha önceden bildirildiği gibi ortaya çıktı ve I. Dünya Savaşının sonlarına doğru Hıristiyan âleminin ruhanileri ortamdan yararlanarak Yehova’nın Şahitlerine zulmetmek için politikacıları kışkırtıp onlara görünüşte bir ölüm darbesi indirdiler. Fakat İşaya 52:1, 2, 7 ve Vahiy 11:11-13’teki peygamberliğe göre Yehova Tanrı bu durumu birden bire düşmanlar tarafından hiç beklenmedik şekilde sona erdirecekti ve onlar Tanrı’nın kendilerine verdiği işe daha da büyük azim ve gayretle devam edeceklerdi. Ve bu gerçekten 1919’da Cedar Point Ohio’daki kongreden itibaren harfiyen gerçekleşti.
7 O zamandan bu yana bütün dünyada Tanrı’nın, kavmine verdiği iş fevkalâde gelişip ilerledi. İhtiyar ve hizmet yardımcıların bu işte önderlik etmekte gayretli olmaları gerekir. Ve ihtiyar olmak isteyen biri mevki değil, iş aramalı, evet “iyi bir iş arzu et”meli. (I. Tim. 3:1) Bu işi her türlü engellere Tanrı’nın ruhuyla karşı koyarak yerine getirmeğe hepimiz gayret edelim.—İş. 60:17, 22.