Cesur ve Kuvvetli Olun
1 İçinde yaşadığımız günler, Mukaddes Kitap ‘sonun vakti’ olarak işaretlenmektedir. Fakat aleni va’zetme ve şakirt etme işinde daha yapılacak daha çok iş var. Bu işe dolgun şekilde katılmak isteyenler cesur ve kuvvetli olmalıdırlar. Yeşu’nun verdiği örnek bize bu hususta yardımcı olabilir.
2 Yehova, Yeşu’yu şöyle dedi: “Kulum Musanın sana emrettiği bütün şeriate göre yapmağa dikkat etmek için kuvvetli ol, ve çok yürekli ol; yürüyeceğin her yerde muvaffak olasın diye, ondan sağa yahut sola sapma.” Yine şöyle dedi: “Kuvvetli ol ve yürekli ol; korkma ve yılgınlığa düşme; çünkü yürüyeceğin her yerde Allahın RAB seninle beraberdir.” Hepimiz, cemaatteki gençler ve yaşlılar, Yeşu gibi olmalıyız.—Yeşu 1:7, 9.
3 Bir kimse bir günde cesur ve kuvvetli duruma gelemez. Bu vakit, çaba ve Yehova’nın yardımını gerektirir.
4 Yeşu, Musa’nın yardımcısı ve hizmetkârı idi. Musa’nın yanında çalışarak birçok yönden mübareklenmişti. Eğer gençsen cemaatteki başka, örneğin daha yaşlı kardeşlerle çalışarak yararlanabilirsin. Sen de, yardım etme isteğini bildir. Ondan sonra senden yardım rica edilmesini de bekleme; fakat Krallık Salonunda çalışıldığında, tarla hizmetine gelindiğini veya başka birine kişisel yardım verildiğini gördüğün zaman onların yardımına koş. Bunun yapılması cesaret ve kuvvet ister, fakat ulaşabileceğin nimetler çoktur.
5 Çoğu kez bir işi bitirine kadar kendini ona vermek cesaret ve kuvvet gerektirir. Görüldüğü gibi Yeşu, Musa Sina dağının tepesinde Tanrı’nın verdiği emirleri alırken dağın eteğinde 40 gün sadakatle onu beklemişti. (Çık. 24:12-15; 32:15-17) Acaba sen de, teokratik görevlerin zannettiğinden çok vaktini alsalar bile, kendini onlara vermek ve devam etmek için hazır mısın?
6 Muhalefet gelince Yehova’nın sevgisinde ve hakikatinde sabit durmak, şüphesiz cesaret ve kuvvet ister. Bunu yapmak üzere çaba gösteriyor musun? Diğer 10 kişi onların iman dolu tutumlarıyla hemfikir olmayınca. Yeşu ve Kaleb’in tek başlarına imanda sarsılmadan durmaları kolay değildi. Ve getirdikleri haberleri işitenlerin çoğunluğu tarafından reddedilip öldürülmek üzere taşlanmakla tehdit edildikleri zaman bu durumları daha da zorlaşmıştı. Yeşu ve Kaleb, Yehova’nın sadık kavminin tümünü koruyacağından emin olduklarından sabit durdular, kokmadılar.—Say. 13:30, 31; 14:6-10.
7 Cemaatteki birçok gençler ve çocuklar geçen ay yeniden okula başladılar. Eğer onlardan biriysen, Yeşu’nun karşı koyanlarla karşılaştığı gibi, sen de seninle aynı düşüncede olmayanlarla ve karşı koyanlarla karşılaşabilirsin. İmanın ve cesarete dayanan Hıristiyan duruşun yüzünden tehdit edilsen, sabit durup Hıristiyan bütünlülüğünü muhafaza etmeğe devam edecek misin? Evden eve ve uygun olan diğer olanaklarla iyi haberi cesaretle ilan ederek cesaret ve Yehova’ya güven göstermeğe de devam edecek misin? Böyle bir cesaret ve Hıristiyan imanını göstermek şüphesiz Yehova’ya güven gerektirmektedir.—Mezm. 118:6; 55:22.
8 Yeşu ve Kaleb’in Yehova’nın kendilerine özen göstereceğine güvenip imanla O’nun rehberliğini takip ettiklerinden, Yehova, onlar için: “Tamamen RABBİN ardınca geldiler” dedi. (Say. 32:12) Bu tür bir imanın ve cesaretin var mı?
9 Sonunda Yeşu’nun kararı şu idi: “Ben ve evim halkı, biz Yehova’ya (YD) kulluk edeceğiz.” (Yeşu 24:15) Cemaatin ister genç, ister yaşlı bireyleri olalım, hepimiz kişisel olarak Yeşu gibi olmalıyız. Daima Yehova’nın yardımı için dua edelim. Bereketi sayesinde cesur ve kuvvetli olabilip O’na şeref getirecek tutUmla hizmet edebiliriz.