“Göklerin Krallığını” İlan Etmek
1 “Göklerin Krallığını” ilan eden ilk kişi Vaftizci Yahya oldu. Onun: “Tövbe edin, çünkü göklerin kırallığı yaklaşmıştır” dediğini okuyoruz. (Mat. 3:2) Vaftizci Yahya’nın başı kesildikten sonra, bizzat İsa, okuduğumuz gibi, şu önemli mesajı ilan etmeğe başladı: “İsa vâzedip dedi: Tövbe edin çünkü göklerin kırallığı yaklaşmıştır, demeğe o vakitten başladı.” (Mat. 4:17) Tanrı’nın Krallığının neden göklerde olacağını belirtti? Çünkü Yahudiler, Davudi Krallığı, yani yeryüzünde kurulacak bir krallık bekliyorlardı. Oysa, bu asla olmayacaktı, zira Tanrı’nın maksadı, krallığının gökte kurulması ve oradan bütün yeryüzünü yönetmesiydi. Böylece İsa Pilatus’un önünde açıkça : “Benim kırallığım buradan değildir; eğer benim kırallığım bu dünyadan olsaydı, Yahuiler eline verilmeyeyim diye hizmetçilerim uğraşırladı; fakat şimdi benim kırallım buradan değildir”—Yuh. 18:36.
2 Günlerimizde Yehova’nın Şahitleri aynı şeklide bu “gökteki” Krallığı ilan ediyorlar. Onların bu krıllık uğruna savaşmaları gerekmez, zaten savaşmayacaklar da, ziar krallığ kuran bizzat Yehova’dır; onu zaten MS 1914’te göklerde kurmuş bulunuyor. Tanrı, yakında bütün yönetimleri yok edecek ve O’nun Krallığı bütün yeryüzünü gökten yönetecektir. (Dan. 2:44) Böylece Yehova’nın Şahitleri sadece Tanrı’nın Krallığının yaklaştığını, bütün insanların tutmlarının ne olacağına bizzat karar vermelerine olanak sağlamak amacıyla ilan ediyorlar.—Mat. 24:14.
3 Fakat yeryüzüne ebedi barışı getirecek tek veasıta olarak Tanrı’nın gökteki Krallığını ilan etmek Hıristiyan âleminin ruhanilerinin ilan ettikleri sahte krallığı teşhir etmeyi talep etmektedir. Bu sahte krallık acaba nedir? O, Milletler Cemiyeti ve halefi olan Birleşmiş Milletler teşkilatıdır. “Bilimsel Seri”nin 17. kitabını okursak, bu kuruluşlar hakkında daha da anlayış kazanacağız ve onların dinsel yönlerini göreceğiz. Tarihin gösterdiği gibi, Milletler Cemiyetini sunun çok dindar bir adam olan bakkan Wilson’du ve Tanrı’nın, Milletler Cemiyeti vasıtasıyla yeryüzüne barış getirmek için bizzat kendisini kullanacağına inanıyordu. (sayfa 4) O, şöyle bile dedi:“İsa Mesih, şimdiye kadar dünyanın kendi öğretilerinde yürümesini acaba neden sağlayamadı? Çünkü o, ideal olanı, ona ulaşabilmek için pratik bir yol göstermeden öğretti. Ben ise, onun amaçlarını yerine getirecek pratik bir plan teklif ediyorum.” (s. 5) Evet, başkan Wilson barış için Milletler Cemiyetini Tanrısal bir düzen olarak gördü.
4 Hıristiyan âleminin kiliseleri acaba ne yaptı? Aynen “Seri” kitabında okuduğumuz gibi (sayfa 6 ve 7) Katolik Kilisesi, Protestan kiliseleri ve bağımsız diğer kiliseler, Milletler Cemiyetinin İncil’e dayanarak desteklediklerini iddia ettiler. Amerika’daki Mesih Kiliselerinin Federal Konseyi, Milletler Cemiyetinin “Tanrı’nın Krallığının yeryüzündeki siyasal ifadesi” olduğunu bile ilan etti.
5 Bütün bu beyanları, bizzat İsa’nın ve Mukaddes Kitabın söyledikleriyle karşılaştıracak olursak ruhanilerin, gerçek Krallığı değil, sadece sahtesini ilan ettiklerini fark edeceğiz. Bu nedenle Yehova’nın Şahitleri ruhanilerin iddialarına baştan beri itiraz ettiler. Ve Milletler Cemiyetinin başarısızlığa uğrayacağını ve asla yeryüzüne barışı getireceğini söylediler. Acaba tarihsel olaylar neyi gösterdi? Milletler Cemiyeti gerçekten başarısızlığa uğradı. Küçük savaşları önleyemediği gibi II. Dünyü Savaşını da önleyemedi. Milletler Cemiyeti şimdi acaba nerededir? Yoktur. (Vah. 17:7, 8) Birleşmiş Milletler Teşkilatı, Milletler Cemiyetinin mirasını ve amacını devralmak sanki yeniden canlandı. Her ne kadar kiliseler onu desteliyorlarsa da Mukaddes Kitabın gösterdiği gibi, bu teşkilat da, yeryüzüne barışı getiremeyecektir. Yehova’nın Şahitleri olan bizler sadece “Tanrı’nın (gerçek) göklerin Krallığı’nın ebedi barışı getirebileceğine inanıyoruz. Bu nedenle Şahitler, günlerimized Vaftizci Yahya ve bizzat İsa’nın yaptığı gibi, bu göklerin Krallığını ilan etmeğe devam ediyorlar.