Denemeleri Karşılamaya Hazır Mısın?
1 Resul Pavlus’un, Resullerin İşleri 14:22’de belirttiği gibi, Tanrı’nın Krallığına denemelerden geçerek girmeliyiz. Vahiy 2:10’da da, sıkıntılarla deneneceğimizi okuyoruz. Resul Petrus, birinci mektubunda, 1. babın 6 ve 7. ayetlerinde bu tür denemelere imanımızın denenmesi için izin verildiğini söylüyor. Bu nedenle, eğer denemelerle karşılaşırsak, bu, bizi hayrete düşürmemeli.
2 Ancak gafil avlanmamak için ne yapmalıyız? Bunu, denemelere karşı hazırlıklı olup, doğru bir tutum göstererek yapabiliriz. İblis’in görünür teşkilatı, Tanrı’nın kavmine saldırdığında, Armagedon’a yol açan bu tür denemeleri karşılamaya genel olarak hazırız. Bu tür saldırılarla ilgili uyarıldık. Aynı zamanda, Armagedon’dan önce de zulüm beklememiz gerektiğini biliyoruz. Gerçekte, Tanrı’nın kavmi birçok ülkede zulüm gördü veya hâlâ görüyor. Böyle şeyleri bekliyoruz, çünkü onlar, Şeytan’ın nefretinin bir ifadesi olarak geliyor. Fakat günlük yaşamımızdaki başka tecrübe ve denemeler için ne denilebilir?
3 Örneğin, Vaiz 9:11 şöyle der: “Döndüm, ve güneş altında gördüm ki, yarış ayağına tez olanlar için değil, ve cenk yiğitler için değil, ekmek de hikmetliler için değil, zenginlik de anlayışlı adamlar için değil, inayet de bilgili adamlar için değil; çünkü onların hepsini vakit ve tali (beklenmedik olaylar) karşılar.” Evet, her günkü yaşamımızda, önceden düşünülmemiş ve beklenmedik birçok olay olur. Hepimiz nakâmiliz; bu nedenle hepimiz yaşlanabilir, hastalanabilir ve de ölebiliriz. Ekonomik ortam yüzünden işimizi kaybedebiliriz. Veya bazı kazalar olabilir. Armagedon’dan önce bunları beklemeliyiz. Tanrı’nın kavmi, günlük hayatının her yönünde insanüstü bir korunma beklemez. Bir kimse hastalık veya kazadan dolayı ölürse, başkasından daha az sadık olduğu veya Tanrı’nın onu reddettiği anlamına gelmez. Böyle şeyler olağandır. (Luka 13:4) Örneğin Petrus ve Yakub’un olayını düşünelim; Yehova, Yakub’un öldürülmesine izin verdi, fakat Petrus’u kurtardı. Olayların bu şekilde gelişmiş olması, Yakub’un sadık olmadığını göstermez.—Res. İşl. 12:1-8.
4 Bu nedenle, ister İsa’nın bir şakirdi olduğumuzdan gelen zulüm, ister doğal bir olay olsun, önemli olan, onu Yehova’ya tam bir güven gösterek karşılamaya hazır olup olmadığımızdır. Sevdiğimiz bir yakınımızın ölümü çok acı veren bir olaydır. Fakat bu durumda önümüzde duran soru şudur: Dirilme ümidine karşı güçlü bir imanımız var mı? Acaba böyle bir olayın imanımızı zayıflatmasına izin veriyor muyuz? Denemeler ne kadar büyük ve acı olursa olsun, yıllardan beri bize hatırlatılan şu gerçeği asla unutmamalıyız: Yehova’nın isminin hakkının teyit edilmesi, insanın kurtuluşundan daha önemlidir! Bir binanın yanında dururken bina çok büyük görünür, fakat uçaktan bakarken, bir kibrit kutusu kadar küçük görünür. Bu nedenle, denemeleri, yalnız insan açısından değil, Tanrı’nın açısından da görmeye çalışalım. Öyle ise Yehova neye izin verirse, onu, evrensel egemenlik davasında imanımızı ve vefamızı kanıtlayabilme fırsatı olarak görelim—Eyub 1:21, 22.
5 Bu nedenle denemelerle karşılaştığımızda, resul Pavlus’un I. Korintoslular 10:13’teki şu sözlerini hatırlayalım: “İnsanî olandan başka bir tecrübeye tutulmadınız; fakat Allah sadıktır, iktidarınızdan ziyade denenmenize izin vermeyecektir; fakat dayanabilesiniz diye tecrübe ile beraber kurtuluş yolunu yapacaktır.” Öyle ise, hangi deneme altında olursak olalım, paniğe kapılmayalım, daha ziyade Yehova’ya bütün yüreğimizle güvenelim, çünkü Kendisi sadıktır ve vaat ettiği şeyleri yerine getirecektir. Eğer sadık kalırsak, hiçbir zaman bizi terk etmeyecektir.