Tütünün Gitgide Artan Tehlike Listesi

PEKÇOK insan, artık sigara içmenin, her yıl yüzbinlerce insanı öldüren akciğer kanseri, kalp krizi ve başka birçok hastalığa yol açtığını biliyor.a Kanada Kanser Derneğinin genel eğitim müdürü, “Bizim tüm yönlerden en ciddi sağlık sorunumuz budur” diyor. A.B.D. kamu sağlık hizmetinin baş görevlisi, sigara içmeyi, “toplumumuzda önlenemeyen ölümlerin ana nedeni” olarak adlandırıyor.

Bütün bunlar yeterince kötü değilmiş gibi araştırıcılar, sigara içmekten kaynaklanan daha birçok sağlık tehlikesini bulmaya devam ediyorlar. Aşağıda, tütünün gitgide artan tehlikeler listesine, son zamanlarda ortaya çıkmış olan birkaçı daha sıralanmıştır.

New England Journal of Medicine adlı tıp dergisinde çıkan bir araştırmaya göre, sigara içmeyenlere oranla içenlerin, grip salgınında hastalanma olasılığı daha büyüktür ve genellikle daha ağır geçer. Rapor şöyle diyor: “Hem hafif, hem de ağır bir grip türüne yakalanma riski sigara içmeyenler için yüzde 47 iken, az içenlerde [günde bir paketten fazla] yüzde 72’ye çıkıyor.” Sigara içenler grip yüzünden yüzde 20,5 oranından diğerlerinden fazla çalışma günlerini kaybettiler. Rapor, sigara içmeyenler, içenlerle sık sık aynı odalarda olmasalardı, bu fark daha da büyük olacaktı, diyor. İçmeyenler bu tehlikeye dikkat etsinler.

Sigara, bir insanın yiyip içtiği besinlerden aldığı vitamin C’yi de yok ediyor. Nature’s Medicines adlı kitabında, Richard Lucas şöyle diyor: “Tek sigara vücuttaki 25 miligram vitamin C’yi yok ediyor; böylece her içilen paket için 500 mg. vitamin C yok ediliyor.” American Journal of Digestive Diseases yayında çıkan bir rapor, nikotinin kandaki asorbik asidi (C vitamini) 24 ile 31 oranında azalttığını ekliyor. Böylece sigara içenlerin bu önemli vitamine daha çok ihtiyaçları vardır. Lucas şöyle diyor: “Bu, sigara içenlerin içmeyenlere oranla daha çok bulaşıcı hastalıklara yakalandıklarının bir nedeni olabilir.”

Family Health dergisine göre, sigara içmek “yüksek gürültü düzeyi olan çevrelerde oturan veya çalışan insanlar için işitmeyi kaybetme bakımından büyük bir risk oluşturuyor.” Oklahoma Üniversitesinin Sağlık Bilimleri Merkezinden iki araştırmacı, birkaç dakika yüksek seslerin etkisinde kalan sigara içenlerin, “normale dönmek için” sigara içmeyenlerden “çok daha vakte ihtiyaçları olduğunu” buldular. Fakat 12 saat boyunca sigara içmeyen kişinin işitme oranı hemen hemen aynı hızla normale dönüyor. Family Health dergisindeki makale, endüstrilerde meydana gelen işitme kayıplarını azaltmak için, “‘Sigara içilmez’ levhaları asıp kuralları yürütme”nin etkili bir yöntem olacağını öneriyor.

Rotterdam Üniversite Hastanesinin Göğüs Merkezinde çalışan Hollandalı bir araştırmacıya göre, kadının hamileyken sigara içmesi, ceninin atardamarlarına zarar veriyor. Medical World News dergisinde çıkmış olan bir rapor şöyle diyor: “Günde 10 veya daha fazla sigara içen kadınların doğurdukları bebeklerin göbek atar damarlarının tarayıcı elektron mikroskopla alınan resimlerinde, damar duvarlarında ciddi değişikliler görüldü.” Araştırmacıya göre, “bazı hücrelerin düzensiz şekilleri, anormal büyüklükleri ve çok pürüzlü çatlak yüzeyleri vardı . . . . Sigara içmeyen annelerin hiçbirinin göbek atardamarında böyle bir bozukluk görmedik.” Cornell Üniversitesinde çalışan bir profesör bununla ilgili şöyle dedi: “Sanırım ki, ceninin damarlarının zarar gördüğü gerçeği, sigara içen kadınların bebekleri arasında düşük oranın yükseldiği, vakitsiz doğumun ve yüksek orandaki doğuştan sakatlıkları bulunanlar hakkındaki bildiğimiz şeylerle uyum içindedir.”

The New York Times gazetesi, “babaların sigara içmesinin ceninlere zarar verebileceğini” haber veriyor. Cleveland Metropolitan General Hospital Case Western Rezerve Üniversitesinde yapılan araştırmada, “sigara içmeyen hamile bir kadın, başkalarının [babanın gibi] sigara dumanlarına maruz bırakıldığı zaman, ceninin kanında önemsiz sayılmayacak oranda tütün dumanının yan etkilerinin bulunduğu” gösterilmektedir.

Ana-babaları sigara içen bebekler için ne söylenebilir? Science News dergisine göre, “beynin ilaca karşı koyma kuvvetini ve nikotini zararsız hale getiren karaciğerin, bebeklerde yetişkinlerdekinden daha az geliştiği için” başkalarının sigara dumanının etkisinde kalmaları özellikle onlar için zararlıdır. Zararlar, tütün dumanından meydana gelen mide bulantısı yüzünden bazı yemeklere karşı duyulan tiksintiden dolayı bebeğin ani ölmesi sendromuna bile neden olabilir.

● ‘Ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ atasözü sadece sembolik anlamda anlaşılmamalıdır. New York şehri itfaiye Teşkilatına göre, evlerde çıkan yangınların sonucu meydana gelen ölüm ve yaralanma olaylarının hemen hemen üçte biri, yanan sigaralarla başlayan yangınlar yüzünden oluyor. A.B.D.’de her yıl sigaranın neden olduğu yangınlarda en azından 2.300 kişi ölüyor ve 5.800 kişi yaralanıyor. San Fransisko’daki Burn Council’in müdürü buna rağmen sigaranın getirdiği “sağlık sorunu halkın dikkatini çok az çekiyor” diye yakınıyor.

Meydana çıkmaya devam eden böyle sağlığı tehdit eden tehlikeler karşısında, birçok kuruluşun, sigara paketlerinin üzerinde ve reklamlarında yapılan uyarıların feci yetersizliğini protesto etmesine şaşmamak gerekir. Bir anketin açıkladığı gibi, uyarılara uymak şöyle dursun, ancak halkın yüzde üçünden azı onlara dikkat eder. Fakat tütün sanayinin güçlü kulis faaliyeti hâlâ galip geliyor. Böylece dünya çapında, milyonlarca kişi “günlerimizin en önemli sağlıkla ilgili sorunu” olarak adlandırılan sigara dumanının yenilgisine uğramaya devam ediyor.

[Dipnotlar]