Astroloji—Zararsız Bir Eğlence Mi?
İNGİLİZ astronom Patrick Moore kısa bir süre önce şöyle dedi: “Hayatımızın ve geleceğimizin yıldızlar tarafından kontrol edildiğine inanmak gülünçtür ... [Astroloji] zararsız bir şeydir, ancak herhangi bir bilim dalı olarak temelsizdir.”
Bu soruna pratik açıdan bakıldığında, astrolojinin zararsız olmaktan çok uzak olduğunu kabul etmenin zorunlu olduğu anlaşılıyor.
‘KABAHATİ YILDIZLARA AT’
En açık tehlikelerden biri, astrolojinin, insanları, kendi haraketlerinin sorumluluğunu taşımaktan kaçmaya teşvik etmesidir. Örneğin evlilik konusunu ele alalım. Güney Afrikalı bir falcı, uyumsuz burçlardan gelen çiftlerle ilgili şunları söyledi: “Ben birçok kişiye evliliklerinin yürümeyeceğini, boşanmaları gerektiğini söyledim.”
Ancak, şunu düşünün: Sadece, yıldızlar ve gezegenler birbirilerine uymuyorlar diye bir evliliğe son vermek akla yakın mıdır? Sorunları olan çiftlerin, hareketlerinin sorumluluklarını yüklenip, yardım istemeleri daha iyi olmaz mı? Evlilik sorunlarını çözmek için Mukaddes Kitapta birçok pratik öğüt vardır. (Örneğin, Efesoslular 5:22-25’e bakın.) Bu öğütleri uygulayan birçok kimse, onların gerekli yardımı sağladığını gördü ve evliliklerini kurtardı. Bu, bir kimsenin sorunlarının yıldızlardan kaynaklandığını söylemesinden herhalde daha yararlıdır!
Oysa hayatımızda yaptığımız çok sayıdaki hatalar için ne denilebilir? Kendimizi haklı çıkarmak için astrolojiye başvurmak doğru mudur? Birkaç yıl önce Miami’de (A.B.D.) bir adam hırsızlık, tecavüz ve saldırı suçlarından yargılanıyordu. Savunması neydi? Üç falcı bulup, bu duruma “gezegenlerin olumsuz sıralanışının” neden olduğunu iddia etti. Bu tür bir mantık, bir kimsenin çok daha yanlış işler yapmasına rahatlıkla neden olabilir.
Aynı zamanda, milli liderler gibi büyük sorumlulukları olan kimselerin de rehberlik için yıldızlara başvurduklarında neler olabileceğini düşünün. Gwyn Turner İnsanın Kaderi—Astrolojinin Psikolojisi adlı kitapta (İngilizce) şu korkutucu hatırlatmada bulunuyor: “Eskiden krallar ve hükümdarlar, falcılarını hep yanlarında bulundururlardı ve hatta İkinci Dünya Savaşında bile Macar falcı Louis de Wohl gizlice İngiltere Savaş Bakanlığı için çalışıyordu.” O, İngilizlere bazı subayların başarıları ve belirli muharebelerde kazanılabilecek zaferlerle ilgili kehanetlerde bulunuyordu. O, aynı zamanda Hitlerin, yıldız falına göre kendi falcılarından ne tavsiyeler aldığını İngiltere Savaş Bakanlığına söyleyebiliyordu. Günlerimizde bile birçok politikacının rehberlik için yıldızlara baktırdığı iddia edilmektedir!
Ölüm-kalım meselelerinin gezegenlerin konumlarına bağlı olması, size zararsız gibi mi geliyor?
KEHANET GÜÇÜNÜN ARKASINDA
Astrolojik kehanetler kimi zaman doğru çıkabilir. Ancak bunun nedeni gerçekten yıldızları okumak mıdır? Psikolog Vernon Clark birkaç yıl önce bazı falcıların yeteneklerini denedi. Falcılara on kişinin özgeçmişini verdi ve her birinin burçlarını bulmalarını istedi. Falcılar şaşırtıcı şekilde başarılı oldular! Hatta üç falcı onların tümünü doğru şekilde tespit etti!
Amerikalı falcı Dal Lee ise, onda yedisini bildi. Ancak onun başarısının nedeni acaba neydi? Herhalde bu işin içinde, yıldızları okumaktan daha fazlası vardı. Lee şöyle dedi: “Normal olarak her falcının her konuyu incelemesi, en azından yarım saat sürmeliydi, yani toplam on saat kadar denilebilir.” Ancak Lee, o anda meşgul olduğu için “her konuya sadece bir dakika ayırabildi.” Dolayısıyla kendisinin de kabullendiği gibi, başarısı, “sadece astrolojik” değildi. Lee şunu itiraf etti: “Bunun, daha çok ‘duygu ötesinde bir algılama’ olayı olduğuna inanıyorum.”
Birçok falcının benzer şekilde, ruhların güçlerine danışmaya kadar varan başka yöntemler kullandıklarını itiraf etmesi ilginçtir. Bu durum Tanrı’yı memnun etmek isteyen insanları yakından ilgilendirmelidir. Çünkü Tanrı, İşaya 1:13’te açıkça şöyle der: “Fesat[a] (tekin olmayan güce) dayanmıyorum.” Acaba neden? Mukaddes Kitap, kehanet gücünü kullanan insanların, çoğu kez cinlerin kontrolü veya etkisi altında olduklarını söyler. (Resullerin İşleri 16:16-18 ile karşılaştır.) Bu nedenle astrolojik kehanetler, bazen Tanrı’nın ve O’na hizmet edenlerin, azılı düşmanı olan cinlerin sözleri olabilir! Cinlerin yardımını arayan bir kimse ancak zarar görür.
ASTROLOJİ—BİR DİN Mİ?
Bazı kimseler ise astrolojiyle sadece biraz ilgilendiklerini iddia eder. Ancak bu şekilde başlayan ilgi, zamanla bir tür dinsel bağlılığa dönüşebilir. Yukarıda sözü edilen astrolojiye karşı bildiriyi imzalayan bilim adamlarından biri şöyle demiştir: “Astroloji, bazıları için şüphesiz bir tür kaçıştır .... Başkaları için ise, Tanrısal bir açıklama, tam gerçektir—yani gerçek bir din haline gelmiştir.” Yetkililer bazı kimselerin, yıldız falının kendi kendine gerçekleşen peygamberlikler haline gelmesine izin verdiklerini söylüyorlar. Astroloji, bir kimseyi bu kadar kontrolu altına alabiliyorsa, gerçekten bir din haline gelmiş demektir.
Astroloji, eski Babil’de, dinin tam bir resmi parçası olmuştu. Oysa bu din onların işine yaramış mıydı? Aksine, eski Babil’e karşı Mukaddes Kitap şu hükmü yazar: “Aldığın öğütler çokluğundan yoruldun; müneccimler, yıldızlara bakanlar, ay başlarında ne olacağını bildirenler, şimdi kalksınlar da başına gelecek şeylerden seni kurtarsınlar.” (İşaya 47:13) Babil’in falcılarının kehanetleri, şehrin ebediyen harap edilmesini engelleyemedi.—İşaya 13:19, 20.
Bununla beraber Babil’in dinsel etkisinin hayatta kalmış olması ilginçtir. Astrolojinin Tarihi adlı kitapta (İngilizce), “Kildaniler, astrolojiyi Babil’den Mısır’a ve daha önemlisi Yunanistan’a taşıdılar” denilmektedir.
Dolayısıyla astrolojiyi izlemek tehlikelidir. Acaba neden? Çünkü Mukaddes Kitaba göre Babili inançlara dayanan tüm dinler, yok olma hükmü altındadırlar. Eski Babil’in düşüşü gerçekten gelecekteki bu harabiyetin bir habercisidir. Vahiy 18:4 bizi şöyle uyarır: “Onun günahlarına şerik olmıyasınız, ve onun belalarından hisse almıyasınız diye, ondan [Babil’den] çıkın.”
Bu yüzden astroloji ‘zararsız bir eğlence’ olarak adlandırılamaz. (Tesniye 18:10-12 ile karşılaştır.) Onu izlemek, bir kimsenin Tanrı ile kurduğu dostluğu kaybetmesine ve tehlikeli cinlerin etkisi altına girmesine doğru atılan ilk adım olabilir! (II. Korintoslular 6:17, 18) Gerçi, hepimizin bir rehberliğe ihtiyacı var. Ancak bu rehberlik için Mukaddes Kitaba yönelmek ne kadar güven verici ve iyi olacaktır! (Mezmur 119:105) Hayatın sorunlarıyla başa çıkabilmek için Tanrı’nın Sözüne yönelenler pratik yardım bulabilirler; bu ise, astrolojinin asla veremeyeceği bir şeydir.
[Sayfa 8’deki resim]
Güney Afrikalı bir falcı şöyle dedi: “Ben birçok kişiye evliliklerinin yürümeyeceğini, boşanmaları gerektiğini söyledim.”
[Sayfa 9’daki resim]
Eski Babil’in falcılığa güvenmesi harap edilmesini engelleyemedi