Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g 4/89 s. 9-12
  • Uyuşturucular—Bir Ümit Var Mı?

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Uyuşturucular—Bir Ümit Var Mı?
  • Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • UYUŞTURUCU ARZINA KARŞI YAPILAN SAVAŞ KAYBEDİLDİ
  • TALEBİ AZALTMAK ÇARE MİDİR?
  • ÜMİT İÇİN BİR NEDEN
  • Uyuşturucular—Sorunlar Tırmanıyor
    Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
  • Uyuşturucular—Tehlikeli Ve Öldürücü
    Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
  • Bağımlılık Yapan Maddeler Neden Kullanılıyor?
    Uyanış!—2001
  • Bağımlılık Yapan Maddeleri Kimler Kullanıyor?
    Uyanış!—2001
Daha Fazla
Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
g 4/89 s. 9-12

Uyuşturucular—Bir Ümit Var Mı?

KANUN DIŞI uyuşturucu kullanımını durdurmak amacıyla gösterilen tüm gayretler, neden boşa gitmektedir? Bunun nedeni, tek kelimeyle: PARA’dır. Uyuşturucu ticareti çok kazanç getiren bir iştir. Kâr, milyarlarca dolarla (trilyonlarca Türk Lirası) ölçülmektedir.

Sadece Amerika Birleşik Devletlerinde, uyuşturuculardan elde edilen yıllık gelirin 60 milyar ila 120 milyar dolar arasında olduğu tahmin edilmektedir. 20 milyar doların masraf olarak düşülmesinden sonra geriye 40 milyar dolar (80 trilyon TL) ila 100 milyar dolar (200 trilyon TL) arasında net kâr kalmaktadır. World Press Review (Dünya Basın Özetleri) raporu; “300 milyar dolarlık (600 trilyon TL) cirosuyla uyuşturucu ticareti, dünyanın en büyük ticari işidir” demektedir.

Kullanım için bu kadar çok parası olan uyuşturucu tüccarları, insanın miras aldığı hırs ve bencilliği istismar ederek, istedikleri hemen hemen her şeyi yapabilir hale gelmişlerdir. Bir polis: “Paralarını artık saymıyorlar—tartıyorlar, tanıkları satın alabiliyorlar, istedikleri herkesi satın alabiliyorlar” demiştir. Hükümetin uyuşturucularla ilgili kanunları uygulamaktan vazgeçmesi halinde, bir uyuşturucu ticareti yapanın, Bolivya’nın tüm dış borcu olan 3,8 milyar dolar (yaklaşık 7,5 trilyon TL) ödemeyi teklif ettiği belirtilmiştir.

Batı yarıküresinin kokain ve marijuana krallarının etkisi, daha köklü olan Asya’nın afyon krallarının etkisini geçmiştir. Time dergisi: “Uyuşturucu işi yapan baronlar, rüşvet vererek ve gerektiğinde de silah kullanarak, Bolivya’dan Bahama adalarına kadar fesat ve yolsuzluk doğurmuşlar ve birden çok ülkede de iktidara geçen hükümetleri devirmekle tehdit etmektedirler” demektedir. Kolombiya’nın eski devlet başkanı olan Belisario Betancur da şunları belirtmektedir: “Devletten daha güçlü bir kuruluşla karşı karşıyayız.”

Betancur bu sözü söyleyebilecek durumdadır. Kolombiya kokain ticaretinde en yüksek paya sahip olan uyuşturucu kralları olan Medellin kartelinin üyeleri, kendilerine direnen ya da dava açanlara karşı bir şiddet kampanyası açmışlardır. Öldürülenlerin arasında bir adalet bakanı, 21 hâkim, bir gazete editörü, bir düzineden fazla gazeteciyle onlarca asker ve polis bulunmaktadır. Newsweek dergisi, “daha önce hiçbir cinayet şebekesi böyle büyük bir ülkeyi bu kadar yıldırmayı başaramamıştır. Kolombiyalı hâkimler, korkudan hüküm verememekte, polisler de aynı nedenle tutuklamak istememektedirler. Hayatlarını kurtarmak için Kolombiya’dan kaçan birçok kişi arasında eleştiri yapan gazeteciler de bulunmaktadır; bu gazeteciler makalelerini kaçtıkları ülkede yazabilmektedirler” demektedir.

UYUŞTURUCU ARZINA KARŞI YAPILAN SAVAŞ KAYBEDİLDİ

Para faktörü nedeniyle, uyuşturucu arzını kesmek üzere yapılan savaş, her alanda kaybedilmiştir. Çiftçiler, alışılagelen mahsullerden kazanabilecekleri miktarın birçok katını kazandıran koka, marijuana ve afyon ekimine devam etmektedirler. Onlara göre uyuşturucu kralları ekonomiyi destekleyen velinimetlerdir. Birçok polis ve gümrük görevlisi, uyuşturucu kaçırılırken başka tarafa bakmaya ve her böyle yapışta da, 50.000 dolar gibi yüklü bir para (100 milyon TL) kazanmaya devam etmektedir.

Uyuşturucu satıcıları, dokuz ya da on yaşındaki çocukları da kazançlı oyunlarına dahil etmektedirler. Çocuklar, sokaklardan topladıkları her boş “crack” şişesi için 25 cent (500 TL), polise karşı uyarmak için yaptıkları bir günlük gözcülük hizmeti için 100 dolar (200.000 TL), uyuşturucu taşıyıcılığı yaptıkları her gün için 300 dolar (600.000TL) ve doğrudan uyuşturucu satışı yaptıkları her gün için ise, 3.000 dolara kadar (6.000.000 TL) kazanabilmektedirler. Satın aldıkları kürkler, ağır altın kolyeler ve pahalı arabalarla okul arkadaşlarına yaptıkları gösteriş ise, başkalarını bu işe çekmektedir.

Teröristler de uyuşturucuları, faaliyetlerini finanse eden kaynak olarak görmekte ve uyuşturucu trafiğini desteklemektedir. Bazı siyasal liderler de, hem kendilerini zengin etmekte, hem de düşman hükümetleri düşürmek amacıyla uyuşturucu ticaretini kullanmaktadırlar. Tutuklama ve mahkûmiyetler, onlara mani olmamaktadırlar. Bu işin kârı o derece büyüktür ki, bir satıcı ya da görevlinin devreden çıkması halinde, yerini iki kişi alabilmektedir.

Mart 1988’de yayımlanan A.B.D. Dışişleri Bakanlığı raporu şöyle demektedir: “Uyuşturucu üretimi ve trafiği, maalesef büyük iş olmaya devam etmekte ve tüm dünyada her seviyedeki kanun dışı uyuşturucu kullanımı ise daha da artmaktadır.” Rapor şöyle devam ediyor: “Hükümet ve kanun görevlilerinin yolsuzlukları, rüşvet, uyuşturucu kaçakçılarının şiddet ve korku salmaları, ülkelerin adam, silah ve bu konudaki harcamalar konusunda uyuşturucu kaçakçılarından çok aşağı kaldıkları acı gerçeği, uyuşturucu üretimi ve trafiğine karşı dünya çapında gösterilen gayreti etkisiz kılmaktadır.” Şu halde bir ümit var mı?

TALEBİ AZALTMAK ÇARE MİDİR?

Bazıları, çarenin, uyuşturucu ticaretinde, talebi azaltmak olduğu gibi, uluslararası uyuşturucu ticareti de arz ve talebe bağlıdır. Bugünkü doymak bilmeyen uyuşturucu talebi olmayınca, akışı da duracaktır. Fakat uyarılara, artan eğitime, uyuşturucu deneylerine, ‘uyuşturuculara hayır’ kampanyalarına rağmen uyuşturucu kullanımı aynen devam etmektedir. Daha da kötüsü, uyuşturucu kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır.

Time dergisinde yayımlanan bir rapor, “dünyada diğer ülkeler buna yeni yeni yakalanıyor” demekte ve şöyle devam etmektedir: “Amerika’nın uyuşturucu kültürü, Avrupa ve Asya gençliğine ihraç edilmiştir. İstatistikleri elde etmek güç olmakla birlikte, görünüşte, uyuşturucu kullanımı dünya çapında artıyor ve bu artış, genellikle A.B.D.’ne uyuşturucu ihraç eden ülkelerde olmaktadır.” Örnek olarak, Bolivya’da uyuşturucu kullanımında bir yükselme görülmüştür. Bu ülkede koka bitkisi yasal olarak yetiştirilmekte ve yaprakları çiğnenmekte veya çay gibi kullanılmaktadır. Ancak sayıları gittikçe artan genç insan, kokainin sigara gibi içilebilir bir türü olan basuco’ya bağımlı olmaktadırlar. Hem kuzey, hem de güney Vietnam’dan ise, gençler arasındaki afyon ve eroin tiryakiliğinin korkutucu şekilde arttığına dair raporlar gelmektedir. Bugün dünyada yaklaşık olarak 40 milyon kanun dışı uyuşturucu kullananın var olduğu rapor edilmektedir.

Artık kabul edilmektedir ki, uyuşturucu maddeler sorunu, herhangi bir ülkenin tek başına kontrol altına alabileceği bir sorun değildir. O halde, bütün ülkeler bir araya gelip bu afeti engelleyebilecek mi? Aralarındaki siyasal farklılıkları bir kenara bırakabilseler bile, kanun dışı uyuşturucu ticaretindeki hırs ve aşırı kârın oluşturduğu cazibe, ülkeler arasında kurulacak tam bir işbirliğini adeta olanaksız hale getirmektedir. Bazı ülkeler, uyuşturucu ticaretinin merkezi durumunda olan siyasal müttefiklerine karşı, ciddi müeyyideler uygulamaktan kaçınmaktadırlar. Ayrıca, milyonlarca kişinin geçimi de uyuşturucu ekimine bağlıdır. World Press Review dergisi, “eğer uyuşturucu ticareti bir gecede kalksa, o anda yok olacak ülkeler vardır” demektedir.

ÜMİT İÇİN BİR NEDEN

Yetkililerin en iyimser beklentisi, kanun dışı uyuşturucu kullanımının azalması ve zamanla, bugün görülen uyuşturucu çılgınlığında giderek bir azalma olmasıdır. Bununla birlikte, uyuşturucu sorununun tamamen yok edilmesi de geçerli bir ümittir. Bu, Mukaddes Kitabın şu vaadinde bulunmaktadır: “Bütün mukaddes dağımda zarar vermiyecekler, ve helak etmiyecekler; çünkü sular denizi nasıl kaplıyorsa, dünya da RAB (Yehova) bilgisi ile dolu olacak” (İşaya 11:9; Habakkuk 2:14) “Zarar vermiyecekler ve helak etmiyecekler” ifadesi, kanun dışı uyuşturucu kullanımından kaynaklanan bütün zararlı sorunları da içermektedir.

Fakat nedenine dikkat edin: ‘Yehova bilgisi ile dolu olacak.’ Kanun dışı uyuşturucu kullanmaktan uzaklaşabilmek için güçlü bir saik şarttır. Yehova ve onun yolları hakkında alınan tüm bilgiye dayanan Tanrı sevgisi ve O’nu memnun etme arzusu birçoklarının, uyuşturucuların etkisinden kurtulabilmelerine yardım etmiştir. Ancelo’nun örneğini ele alalım.

Şimdi 60 yaşında olan Ancelo’nun, yasadışı uyuşturucu kullanıcısı olarak, 1964 yılına kadar uzanan bir geçmişi var. Çok iyi zaman geçiriyor gibi görünen arkadaşlarının etkisiyle uyuşturucu kullanmaya başlayan Ancelo, marijuana ile başlayıp daha sonra kokain, haşhaş, morfin ve “beş yıldızlı asit” (LSD) kullanmaya başladı. Ancelo, “sürekli olarak uçuyordum” demekte ve şöyle devam etmektedir: “Her gün uçuyordum. Kendimi dünyayı yönetebilecek kadar güçlü hissediyordum. Kafam yörüngedeydi. O zamanlar astronotlar aya gidiyorlardı ve ben daha ileriye gitmek istiyordum.”

Fakat sonraları küskünlüğe, toplumdan uzaklaşma ve intihar etme arzularına da neden oldu. Ancelo, “1979 yılının mart ayında Mukaddes Kitabı okumaya başladım” diyor ve ekliyor: “Devamlı sanrılar görüyor ve intihar etmek istiyordum. Fakat önce, öldüğüm zaman nereye gideceğimi öğrenmeye karar verdim. Yehova’nın Şahitleri, kapıma geldiler ve Mukaddes Kitabı bana açıklamalarını rica ettim. Onu tetkik ederek, uyuşturucu kullanmanın Tanrı’nın kanunlarına ters düştüğünü, bedenlerimizin Tanrı’ya ait olduğunu ve II. Korintoslular 7:1 ayetinin söylediği gibi, kendimizi her murdarlıktan temiz etmemiz gerektiğini anladım.”

Ancelo, uyuşturucudan nasıl kurtulabildi? Şöyle demektedir: “Samimi olarak dua ederek ve her gün Mukaddes Kitabı tetkik ederek. Uyuşturucuları bırakabilmek için çok kararlı olmanız gereklidir. Bu hiç de kolay değildir. Fakat Yehova’nın yüreğimi bildiğini ve Süleymanın Meselleri 3:5, 6’nın belirttiği gibi, O’na güvenebileceğimi hissettim. Şahsen, Yehova’nın, yalvarışlarımı duyarak beni doğrulttuğunu fark ediyorum.”

Ancelo gibi birçok kişi de, güçlü bir saikle, imanla ve Tanrı’nın yardımına güvenerek, kendisine ilgi duyan ve kendisini seven dostların desteğiyle bu öldürücü alışkanlıktan kurtulabilmiştir. Fakat Mukaddes Kitabın Romalılar 10:14 ayeti, “işitmedikleri zata, nasıl iman edecekler?” diye sormaktadır. Bu yayını yayımlayanlar Tanrı hakkında bu “tam bilgi”yi almanız ve artık uyuşturucuların kullanılmayacağı yeni bir dünyada ebedi hayat ümidine sahip olmanıza yardımcı olmaktan mutluluk duyacaklar.—Efesoslular 1:17; Romalılar 15:14.

[Sayfa 10’daki pasaj]

“Yıllık 300 milyar dolarlık hacmiyle uyuşturucu ticareti dünyanın en büyük ticari işidir”

[Sayfa 11’deki pasaj]

Kanun dışı uyuşturucu kullanımından kurtulmak için güçlü bir saik şarttır.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş