Gençler Soruyor . . .
Neden Farklı Olmak Zorundayım?
“FARKLI olmak zordur.” İsa’nın takipçisi bir genç böyle söyledi. Sen de İsa’nın bir takipçisiysen, onun tam olarak neler hissettiğini şüphesiz anlarsın. Çoğu genç gibi, sen de başkaları tarafından sevilmek ve kabul edilmek istersin. Sorun şudur: kabul edilmek, genellikle akranlarına uymak, yani onlar gibi konuşmak, giyinmek ve hareket etmek anlamına gelir. Farklı olmaya cesaret eden bir genç, toplumda dışlanmayı ve alay edilmeyi göze alır.
Bu nedenle, Yehova’nın Şahitlerinin arasındaki gençler zor bir durumla karşı karşıya kalır. Açıktır ki onlar, İsa’nın takipçisi olduklarından, diğer gençlerden farklıdırlar. Bu, onların üstünlük taslayan bir tutuma sahip oldukları veya kendilerini diğer insanlardan daha iyi durumda gördükleri için değildir. Daha ziyade, aldıkları Mukaddes Kitap eğitimi nedeniyle, konu ahlaksal meselelerle ilgili olduğunda, onlar çoğunlukla akranlarıyla tamamen aynı görüşte olmazlar. Mukaddes Kitap prensipleriyle çelişen kutlamalar ve flört etme konusundaki görüşleri de onları yaşıtları arasında göze çarpar duruma getirebilir.
Bir genç Şahit, farklı olmayı “İsa’nın bir takipçisi olmanın en zor tarafı” olarak adlandırıyor. Başka biri şöyle diyor: “Çocuklar seni hor görür. Ben çoğu defa ‛muhallebi çocuğu’ ve ‛ot’ olarak nitelendim.” İsa’nın takipçisi olan ana baban daha da ileri giderek, sadece ahlaksal konularda değil, aynı zamanda giyiniş, görünüş ve müzik zevki gibi konularda da farklı olman gerektiğinde ısrar edebilirler.
Tanrı’nın Kavmi Farklıdır!
‛Diğer çocuklar gibi olmak neden bu kadar yanlış?’ diye merak edebilirsin. Evet, farklı olmak en başından beri Tanrı’nın kavmini tanımlayan özelliklerden biridir. Bir zamanlar, Tanrı eski İsrail’i kendisine “has kavm” olması için seçti. (Çıkış 19:5) Bu, bütün diğer kavimlerden farklı olmak anlamına geliyordu. Levililer 18:3’te Tanrı şöyle emretti: “İçinde oturmuş olduğunuz Mısır diyarının işleri gibi yapmıyacaksınız, ve sizi götürmekte olduğum Kenân diyarının işleri gibi de yapmıyacaksınız, ve onların kanunları ile yürümiyeceksiniz.”
Eski Mısırlılar alçaltıcı hayvan tapınmasına iyice bulaşmış durumdaydı. Canın ölmezliği inancı tüm yaşamlarına hâkim olmuştu. Akrabalar arasında cinsel ilişki yaygındı. Benzer şekilde Kenan, putperestlik, cinsel sapıklık, kan dökme, çocuk kurbanları ve fahişelikle lekelenmiş bir diyardı. Bu yüzden Tanrı şöyle uyardı: “Bu şeylerin hiç birile kendinizi murdar etmeyin. . . . bütün bu menfur (iğrenç) şeylerden birini yapmayacaksınız”—Levililer 18:24-26.
Yehova bu tembihi, gerçekten onların yaşamlarının her yönünü yöneten kanunlarla pekiştirdi: yiyecekler (Levililer 11), temizlikle ilgili uygulamalar (Tesniye 23:12, 13), cinsel ilişki (Levililer 18:6-23). Kanun onların giyiniş ve görünüşlerini bile düzenliyordu! Yehova şöyle dedi: “Nesillerince esvaplarının eteklerine saçak yapsınlar, ve her eteğin saçağı üzerine lâcivert kordon koysunlar.” (Sayılar 15:38) Erkeklerden sakal bırakmaları talep edilirdi ve “sakal köşelerini” kesmek yasaktı. (Levililer 19:27; 21:5) Bir Yahudi saçaklı giysilerden hoşlanmıyor veya tıraşlı görünmeyi tercih ediyor olsaydı bile, bu kanunu dikkate almalıydı.
Şimdi sana sakal bırakmak ve belirli bir giysiyi giymek zorunda olduğunun söylendiğini farz et. Bunu kişisel haklarının çiğnenmesi olarak görüp, içerlemeyecek miydin? Bununla birlikte Tanrı’nın kanunu önemli ve yararlı bir amaca hizmet ediyordu. Yehova bunu şöyle açıklıyor: “Ta ki, bütün emirlerimi hatırlıyıp tutasınız, ve Allahınıza mukaddes olasınız. ... Ben Allahınız RAB’İM (Yehova’yım).” (Sayılar 15:38-41) Giyim hakkındaki bu kanun, Yahudilerin farklı—Yehova’ya mukaddes olarak ayrılmış bir kavim—olduklarının güçlü bir görsel hatırlatıcısı olarak görev yapıyordu. Yiyecekle ilgili kısıtlamalar sadece sağlıklarını korumakla kalmıyor, aynı zamanda onların Yahudi olmayanlarla toplumsal veya dinsel ilişki içine girmesini de engelliyordu. Evet, Tanrı’nın Kanununun bazı kısımlarını ihlal etmeden bir putperestle ilişki kurmak gerçekten imkânsızdı. Bu nedenle, Musa Kanunu, Tanrı’nın kavmini diğer milletlerden ayıran bir “duvar” vazifesi gördü.—Efesoslular 2:14 ile karşılaştır.
İsa’nın Takipçileri Farklı Olmalı
İsa’nın takipçileri bugün Musa ‛kanunundan azat oldu’ ve onlar kişisel seçim konusunda büyük ölçüde özgürlüğe sahip durumdadır. (Romalılar 7:6) Bununla birlikte, İsa Mesih takipçilerine şöyle dedi: “Dünyadan değilsiniz, .... ben sizi dünyadan seçtim, bunun için dünya sizden nefret ediyor.” (Yuhanna 15:19) İsa, takipçilerinin yer gezegenini terk etmeleri gerektiğini söylemedi. (I. Korintoslular 5:10 ile karşılaştır.) O sadece, onların “dünyadan”—insanlığın Tanrı’ya yabancılaşmış kısmından—ayrılmaları gerektiğini söyledi. Neden? Çünkü, daha sonra resul Yuhanna’nın söylediği gibi: “bütün dünya şerirdedir (kötü olanın kudretinde bulunmaktadır).”—I. Yuhanna 5:19.
Şimdi, okulda tanıdığın gençlerden bazılarını gözünün önüne getir. Onların düşünüşleri, davranışları, konuşmaları, müzik zevkleri ve giyinişleri hakkında ne dersin? Böyle gençler sana Tanrısal standartlarla yönlendiriliyor gibi görünüyor mu?—yoksa ‛bu sistemin tanrısı” İblis Şeytan tarafından konmuş kurallara göre mi yönlendiriliyorlar? (II. Korintoslular 4:4) Sonraki seçenek doğruysa, sen de onlar gibi hareket eder, konuşur, hatta onlar gibi dağınık görünürsen, kendini ne kadar kötü bir duruma sokarsın. En azından, söylediğin gibi, Yehova’nın bir Şahidi olduğun konusundaki iddianı zayıflatırsın. Daha da kötüsü, zamanla kendini kötü etkilere yenik düşmüş bulabilirsin.
Seda isimli genç bir kadın şunu kabul etti: “Arkadaşların, davranışlarını gerçekten etkiliyor. Okuldayken, [İsa’nın takipçisi olarak] hakikatte fazla kuvvetli değildim, bu yüzden birçok dünyevi arkadaşım vardı. Fakat bu iyi bir şey değildi, çünkü birçok kötü işe karıştım.” Bununla birlikte, Tanrı ile ilişkini tehlikeye atmak için, mutlaka ciddi yanlışlar yapman gerekmez. Mukaddes Kitabın Yakub 4:4’te ne dediğine iyice dikkat et: “Bilmiyor musunuz ki dünyaya dostluk Allaha düşmanlıktır? İmdi kim dünyaya dost olmak isterse, kendini Allaha düşman eder.”
Tanrı’nın düşmanı haline gelmeyi gerçekten göze almak ister misin? Tabii ki hayır! Öyleyse bu dünyanın bir kısmı olmadığını açıkça göster. Bununla birlikte, bu sadece uyuşturucudan ve ahlaksızlıktan uzak durmaktan daha fazlasını kapsar.
Farklı Olmak—Nasıl?
Örneğin, giyim zevkini ele alalım. Giydiğin şeyler, senin kim olduğun, neyi temsil ettiğin ve neye inandığın konusunda mesajlar verir. Yahudilik düzenlemesinden farklı olarak, İsa’nın takipçisi olmak sana kişilik ve kişisel tercih konusunda daha çok fırsat verir. Fakat bu, yeni çıkan bütün moda akımlarını benimseyip uygulamak anlamına mı gelir?
İsa’nın takipçisi bir genç kız okula giderken o zamanlar çok tutulan, yırtık kot modasına uymak istedi. Doğal olarak hiç kimse demode görünmek istemez. Bununla birlikte ana baban, pasaklı, açık saçık, acayip veya çirkin görülen giyiniş tarzları hakkında sana bir sınır çizerse hikmetli davranmış olurlar. Bu şekilde giyindiğinde, başkalarında hangi izlenimi uyandıracaktın? Ceyda isimli bir genç kız saçını son modaya uygun bir tarzda kestirdiğinde bu sorunun cevabını aldı. Şöyle anlatıyor: “Bunun sadece ‛farklı’ bir görünüş sağlayacağını düşünmüştüm. Fakat insanlar bana ‛Sen gerçekten Yehova’nın bir Şahidi misin?’ diye sormaya başladılar, bu çok utanç vericiydi.”
I. Timoteos 2:9’da dengeli bir öğüt verilir. Orada İsa’nın takipçileri “hicap ve vekar ile” giyinmek üzere uyarılıyor. Genellikle, dikkat çekecek ölçüde demode görünmeden de mütevazı şekilde giyinebilirsin. Evet, ölçülü şekilde giyinmek belki de sana beğenilme yarışlarından hiçbirini kazandırmayacak; fakat bu senin farklı biri olarak göze çarpmana yardımcı olacak—bu da sana Tanrı’nın tasvibini kazandırabilecek bir şeydir.
Müzik zevkin konusunda ne denilebilir? Birçok gencin uyku dışındaki saatlerini müzik doldurur. Dengeli tutulduğunda, müzik hoş ve yapıcı olabilir. Bununla birlikte, Çıkış 32:17-22, müziğin adi duyguları ve tutkuları harekete geçirebileceğini gösterir. Ayrıca günümüz müziklerinin çoğu, İsa’nın bir takipçisi için uygun değildir. Örneğin, rap ve Heavy-metal türü müzik çok tutulmaktadır, fakat—hepsinin değilse de—çoğunun konusu ahlaksızlık, isyan, şiddet ve hatta ispritizma etrafında dönüyor. Müzik seçiminde diğer gençlerle birlikte mi hareket ediyorsun, yoksa seçici olma cesaretine sahip misin?
Evet, farklı olmak cesaret gerektirir. Dostlarının ve sınıf arkadaşlarının eğlence, konuşma veya giyim konusundaki seçiminde seni etkilemelerine izin vermediğin zaman, bu doğal olarak bir tepki uyandırır. İsa şöyle uyardı: “Madem ki dünyadan değilsiniz, .... bunun için dünya sizden nefret ediyor.” (Yuhanna 15:19) Bu nedenle, farklı olmak yapmak zorunda olduğun en zor şeylerden biri olabilir—fakat olanaksız değildir. Tanrı’nın standartlarını tutmak için istenilen hareket tarzı budur. Bu sana özsaygı ve temiz bir vicdan kazandırır.
[Sayfa 18’deki resimler]
Akranlarından farklı olmayan bir genç, İsa’nın bir takipçisi olduğu iddiasını zayıflatır.