Gençler Soruyor . . .
Orada Burada Takılmak Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?
ZENGİN olsun fakir olsun hemen hemen tüm mahallelerde, atari salonları, fast food restoranlar, sokak köşeleri ve büfeler gençlerin takıldıkları buluşma yerleri olmuştur.
Amerika Birleşik Devletleri’nde ise en çok takılınan yerler alışveriş merkezleridir. Buralarda saatlerce boş gezen gençler görmek mümkündür. Bir genç kız şöyle diyor: “Alışveriş merkezleri her zaman gidilecek yerlerdir, çünkü oralarda hep birşeyler oluyor, dikkatini çekecek bir şey daima bulabiliyorsun—örneğin delikanlılar!”
Yakınlarda bir alışveriş merkezi yok mu? O zaman boş bir alan veya bir köşebaşı yeterlidir. 15 yaşındaki Tari’nin dediği gibi: “Arkadaşlarımla arabalarımızı yakındaki bir parkın kenarına çekiyor, kaputun üstüne oturup saatlerce laklak ediyoruz.”—’Teen dergisi, Eylül 1990.
Tabii ki, bir yerlere takılmak yeni bir şey değildir. Mukaddes Kitap eski zamanlarda meydanlarda buluşup “yeni bir şey söylemek yahut dinlemekten başka şeyle vakit geçirme”yen insanlardan söz ediyor. (Resullerin İşleri 17:21) Ancak takılmak bugün gençler arasında neden böylesine yaygındır?
F. Philip Rice tarafından yazılan The Adolescent adlı kitaba göre, ergenlik çağındakiler “bir gruba ait olma ihtiyacının daha çok farkında olmaya başlar. Arkadaşları tarafından sevilmek ister.” Böylece, arkadaşlarla bir yere takılmak dostluk ve desteğe duyulan ihtiyacı karşılıyormuş gibi gelir.
Başka gençler ise, bir yere takılmayı can sıkıntısıyla savaşmanın bir yolu olarak görürler. Genç Michelle’in açıkladığı gibi: “Akşamları evde oturmak can sıkıcıdır. Çıkıp eğlenmek istersin, eğer bunu yapmazsan sıkıcı bir akşam seni bekliyor demektir.” On altı yaşındaki Ed’e göre takılmak “gerekli bir şeydir ve bir bakıma başını derde sokmaktan korur.” Ancak bu gerçekten böyle midir?
İnsanlar Bir Yerlere Takılınca
Mukaddes Kitap arkadaşlarla iyi vakit geçirmeyi mahkûm etmiyor. Buna rağmen şöyle bir uyarıda bulunuyor: “Hikmetlilerle yürüyen adam hikmetli olur; fakat akılsızların arkadaşı zarar görür.” (Süleymanın Meselleri 13:20) Buna göre sokak köşelerinde boş boş duran gençlerden kaçınan bir kimsenin akıllı ve Mukaddes Kitap prensiplerine gerçekten saygılı olduğu söylenebilir mi? Onların mutlaka mesele çıkaranlar olduklarını söylemek doğru değildir, fakat sıkkın, denetimsiz kalabalık bir grup genç, bol bol boş vakitleri de varsa kolayca belayı satın alabilir.
Bu nedenle Mukaddes Kitap bir yerlere takılmaya iyi gözle bakmıyor. Resul Pavlus ile Silas’ın Selânik şehrini ziyaretlerini ele alalım. İsa’nın mesajına karşı koyan bazı kişiler “çarşı halkından bazı kötü adamları [“boşta gezen bazı belalı adamları,” Müjde, İncil’in Çağdaş Türkçe Çevirisi] kendilerine çekip bir kalabalık topladılar, ve şehirde gürültü çıkardılar.” (Resullerin İşleri 17:5) Vine’s Expository Dictionary of Old and New Testament Words’a göre, boşta gezen bu “çarşı halkı” “sık sık çarşıya gelip, amaçsızca gezinen” kişilerdi. Bu ifade kulağa yabancı gelmiyor değil mi? Şüphesiz boş boş gezinen bu kişiler Pavlus’un getirdiği mesaja ya çok az ilgi duydular ya da hiç duymadılar; yine de, yapacak başka şeyleri olmadığından rahatlıkla ayaklanmaya sürüklenebilirlerdi.
Haylazlık ve Taşkınlıklar
Boş gezen bir grup genç bir araya geldiğinde başlarının nasıl derde girebileceğini düşünün. Bunu planlamamış olabilirler. Arkadaşlarıyla bir okulun park yerine takılan 16 yaşındaki Ken: “Pek bir şey yapmıyoruz, arabalarımızın üstüne oturup aptalca fıkralar anlatıyor veya sadece kızlarla yaptığımız randevular hakkında konuşuyoruz” diyor. Evet, bir süre için spor, müzik ve karşı cins hakkında olur olmaz konuşmak herkesi eğlendirebilir. Ancak, gençler genellikle sadece konuşmaktan da çabuk sıkılabilir.
Araştırmacı Mihaly Csikszentmihalyi ve Reed Larson şunları söylüyor: “[Gençler orada burada takıldıkları] bu zamanlar hakkında tekrar ve tekrar, ‘serserilik’, şamata, çılgınlık ve zırzopluk gibi terimler kullanıyorlar . . . . Söz konusu gençler buna şahsen eğilimli olmasa bile, yaşıtlardan oluşan bir grup içindeki etkileşim öyle bir şeydir ki, taşkınlıklar ortaya çıkabilir . . . . Serseriliklere, avaz avaz bağırarak arabayla dolaşmak, insanların bahçelerine içki kutuları atmak ve kavga çıkarmak gibi şeyler de dahildir.” (İtalikler tarafımızdandır.)—Being Adolescent.
Gerçi, arkadaşlarının yaptığı aptalca bir şeyi sen yapmaya eğilimli olmayabilirsin. Ancak kötülük yapanlar arasında bulunurken, aynı şeyi yapmak üzere kendini çok büyük baskı altına sokabilirsin. (I. Korintoslular 15:33) Yapılan taşkınlıklara katılmasan da, orada bulunman bile, başkalarında senin hakkında yanlış bir izlenim uyandırabilir. İbrani ata Yakub’un genç kızı Dina’nın başına gelen buydu.
Dina, cinsel sapıklık ve putperestlikle dolup taşan Kenân diyarında oturduğu halde, ailesi tarafından Yehova Tanrı’nın bir tapıcısı olarak büyütülmüştü. Babası Yakub, ahlaksız Kenânlılarla ilişkilerini çok sınırlı tutmaya çalışarak çadırını Şekem şehrinin dışında kurup ayrı bir su kaynağı yapmıştı. (Tekvin 33:18; Yuhanna 4:12) Buna rağmen Dina, belki de düzenli olarak, “memleketin kızlarını görmek için çıktı.” (Tekvin 34:1) Dina, Kenânlılarla gezmeyi zararsız bir eğlence olarak görmüş olabilirdi. Ancak, Kenânlı kadınlar düşük ahlak standartlarıyla tanınıyordu. Böylece Kenânlı bir erkek olan Şekem, Dina’yı böyle kadınlarla birlikte gördükten sonra “onu alıp kendisile yattı, ve onu alçalttı.”—Tekvin 34:2.
Benzer şekilde, uygun olmayan bir grupla takılmak senin de başını büyük derde sokabilir. Leonard adlı genç bir adam, İsa’nın bir takipçisi olarak yetiştirildiği halde, “asi gençlerden oluşan bir grupla takılmaya” başladığını hatırlıyor. “Reşit olmadığım halde, onlarla dolaşıp bira içerdim. On sekiz yaşına geldiğimde, esrar içiyordum.”
Vakti En İyi Şekilde Kullanmak
Bir araştırma, soru sorulan gençlerin yüzde 44’ünün bir alışveriş merkezine her gittiklerinde orada üç ila beş veya daha fazla saat geçirdiklerini ortaya koydu; yüzde 14’ü altı saat geçiriyordu. Oysa akıllı bir genç, vaktini boş şeylerle geçireceğine ‘fırsatı satın alır, çünkü günler fenadır.’—Efesoslular 5:15, 16.
Gençlerle orada burada takılarak harcadığın vakit yüzünden okul ve ev ödevlerini yapamadığın oluyor mu? Mukaddes Kitapla ilgili kişisel tetkikin, ibadetler ve vaaz etme işi gibi ruhi faaliyetlerin ne durumda? Bu tür sorumluluklarını ihmal ediyor musun? “Daima Rabbin işinde artmak üzre ol”ursan herhalde fazla boş vaktin kalmayacak.—I. Korintoslular 15:58.
Sağlıklı Seçenekler
Dinlenip eğlenmek hayatın önemli bir kısmıdır. (Vaiz 3:4) Ancak, orada burada takılmak hoşça vakit geçirmenin tek yolu değildir. Lucy adlı genç kadın “ben yalnız olmaktan hoşlanıyorum,” diyor. “Kitap okumayı seviyorum ve bu sayede yabancı kültürlere, onların tarih ve dillerine ilgi duymaya başladım. Boş zamanlarımda müze ve sergileri gezerim, dikiş dikerim ve yemek yaparım. Resim yapmak ve mektup yazmaktan da hoşlanıyorum, bazen şiir yazmaya bile çalışıyorum.” Evet, tek başına olmak her zaman sıkıcı bir durum değildir.
Ailen de senin için sağlıklı bir dinlenme ortamı oluşturabilir. Şimdi bu fikre hemen hayır demeden önce, Jack adlı genç bir adamı dinle. Şöyle hatırlıyor: “Ana-babamın yapacağımız şeylerle ilgili her zaman bazı planları olurdu. Buz pateni veya tekerlekli paten yapardık; parklara, hayvanat bahçelerine ve müzelere giderdik. Ailece yapıldığı zaman evi veya bahçeyi temizlemek bile hoş olurdu.” Belki senin ailen beraber bir şeyler yapma alışkanlığını kaybetmiş olabilir. Eğer böyle ise, neden sen ailece yapabileceğiniz bir gezinti hakkında bazı fikirler öne sürmeyesin? Bu, sana umduğundan da çok sevinç verebilir.
Bu, sohbet etmek veya sadece birlikte olmak için yaşıtlarınla vakit geçiremeyeceğin anlamına gelmez. Ancak arkadaş seçiminde seçici ol. Enrique adlı gencin dediği gibi: “Dünyevi arkadaşlarla orada burada takılırdım, ama Yehova’ya hizmet etmek için hayatımı O’na vakfettikten sonra, cemaatteki gençlerle beraber olmaya başladım. Birlikte vaaz etme işine gittik, top oynadık ve onlarla birlikte mümkün olduğu kadar çok şey yapmaya çalıştım.”
Shelleace de uygun olmayan gruplarla takılırdı. Eski arkadaşlarıyla ilgili şunu hatırlıyor: “Hayatlarında seçtikleri bir hedef veya yol yoktu. Onlardan vazgeçmem biraz zaman aldı, ama bunu başardıktan sonra çevremi iyi arkadaşlarla doldurabildim. Ancak o zaman ruhi yönden ilerlemeye başladım.”
Sonuç olarak arkadaşlarla takılmak hoş hatta bazen heyecanlı gelse de sana ruhi yönden yarar sağlamaz, hatta zarar verebilir. Akıllı ol. Vaktini daha iyi kullanmanın yollarını ara.
[Sayfa 14’teki resim]
Bir yerlere takılmak vakit geçirmenin en iyi yolu mudur?