İçimizdeki Bahçe Sevgisi
GÜNLÜK yaşamın telaşı ve gürültüsünden bir bahçenin insanı yatıştıran dinginliğine sığınmak hoşunuza gitmez miydi? Ailenizle bir piknik ya da dostlarla bir gezinti yapmak üzere, içinde çiçekler, gölge veren ağaçlar, çimenlikler ve gölcükler bulunan sakin bir parkı tercih etmez miydiniz? Gerçekten de, bahçeler son derece canlandırıcı, tazelendirici, huzur dolu ve hatta tedavi edici yerlerdir!
Her ne kadar bazı insanlar bir bahçenin bakımıyla uğraşmaktan, belki vakit kıtlığı nedeniyle kaçınırsa da, hepimiz bahçenin renklerinden, aromasından, seslerinden ve meyvelerinden hoşlanırız. Mimar, bilgin, avukat ve mucit olan Amerika Birleşik Devletleri başkanı Thomas Jefferson bahçeyi çok severdi. Şöyle yazdı: “Benim için toprakla uğraşmaktan daha zevkli bir iş yoktur. . . . . Hâlâ tam bir bahçe tutkunuyum. Yaşlı bir adam olmama rağmen genç bir bahçıvan olarak kaldım.”
Birçokları onun görüşüne katılmaktadır. Her yıl milyonlarca ziyaretçi dünyanın tanınmış bahçelerine akın etmektedir; birkaçını saymak gerekirse İngiltere’deki Kew Gardens (Kraliyet Botanik Bahçeleri); Japonya’daki Kyoto bahçeleri; Fransa’daki Versailles Sarayı bahçeleri; Pennsylvania’daki (ABD) Longwood Gardens’tan söz edilebilir. Birçok ülkede, yüksek çalılarla, ağaçlarla, parlak renkli çiçeklerle kuşatılmış evlerin iki tarafı ağaçlı caddeler boyunca uzandığı, minyatür bir cenneti andıran alanlar var.
Bahçeyle Uğraşmak Sağlık Kazandırabilir
Doğa ile ilişkide kalan insanların, bu ilişki çiçekleri, ağaçları, çalıları ve kuşları sadece pencereden görmekten öte gitmese bile, sağlıklarının daha iyiye gittiği gözlenmiştir. Bu durum bir New York hastanesine damda bahçe yapmak fikrini verdi. Bir hastane görevlisi bunun herkesçe büyük sevinçle kabul edildiğini söylüyor. Kendisi, “Bahçe hem hastane görevlilerine hem de hastalara moral verdi . . . . Bunun birçok tedavi olanağı sağladığını kavradık” dedi. Gerçekten de araştırmalar duyularına doğadan bir ziyafet çeken insanların bundan bedensel, zihinsel ve duygusal olarak yararlanabileceğini göstermiştir.
Bunun da ötesinde ruhi konulara eğilimli olan biri, çevresi Yaratıcı’nın eserleriyle çevriliyken kendini Tanrı’ya daha yakın hissedebilir. Ve bahçenin bu yönü Tanrı’nın insanlarla ilk olarak konuştuğu, dünyanın ilk bahçesiyle, yani Aden Bahçesiyle bağlantılıdır.—Tekvin 2:15-17; 3:8.
Bahçe sevgisine her yerde rastlanabilir. Ve göreceğimiz gibi bu çok anlamlı bir durumdur. Fakat bu konuyu ele almadan önce, cennet özleminin tüm toplumlarda insanların içinde gerçekten ne derece derin bir yer tuttuğunu görebilmek için sizi birkaç tarihsel bahçede gezintiye davet ediyoruz.