Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g05 Nisan s. 21
  • “İşe Yaramaz” DNA mı?

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • “İşe Yaramaz” DNA mı?
  • Uyanış!—2005
  • Benzer Malzeme
  • Kanıtları Değerlendirelim
    Uyanış!—2011
  • “Talimatlar” Nereden Geldi?
    Yaşamın Kökeni Hakkında Beş Önemli Soru
  • DNA: Hayat Kitabı
    Uyanış!—2015
  • DNA’nın Depolama Kapasitesi
    Uyanış!—2013
Daha Fazla
Uyanış!—2005
g05 Nisan s. 21

“İşe Yaramaz” DNA mı?

BİRÇOK araştırmacı biyoloji, genetik ve bunlarla ilgili alanlardaki araştırmaları evrim kuramının bakış açısıyla ele alıyor. Bu görüş, onların çoğu kez yanlış sonuçlara varmasına yol açmıştır. Örneğin, ilk Darwinciler apandis, hipofiz bezi ve bademcikler gibi belirli organları “körelmiş” organlar olarak sınıflandırmıştı. Bu organların artık işlevleri yokmuş gibi göründüğünden, onların evrim sırasında kalan artık dokular olduğunu düşünmüşlerdi. Fakat zamanla bu organların önemli bir rol oynadığı anlaşılmaya başlandı. Böylece, evrimciler önceki görüşlerinden vazgeçmek zorunda kaldılar.

Yakın zamanlarda genetik alanında da benzer bir gelişme oldu. İlk araştırmalar insanın ve başka organizmaların DNA’sının yaklaşık yüzde 98’sinin bir işlevi olmadığını ileri sürmüştü. Dolayısıyla, evrim kuramından etkilenenler DNA’nın bu kısmının “evrim sırasında kalan işe yaramaz” bir bölüm olduğunu sandılar. Bu görüş çabucak kabul gördü.

Ancak Darwinciliğe dayanan bir varsayımın yanlış olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Yakın zamanlarda, bilim adamları bu “işe yaramaz” DNA’nın vücutta yaşamsal bir rol oynayarak, hayat için çok önemli olan RNA’nın (ribonükleik asit) özel türlerini meydana getirdiğini buldular. Queensland Üniversitesi’nde (Avustralya) Moleküler Biyoloji Enstitüsü müdürü olan John S. Mattick “işe yaramaz” DNA kuramının çabucak kabul görmesinin “bu konudaki yerleşik görüşe bağlı kalmanın, 25 yıldır gerçeklerin nesnel analizini nasıl çarpıttığını gösteren tipik bir örnek” olduğunu düşünüyor. O, bu başarısızlığın “moleküler biyoloji tarihindeki en büyük hatalardan biri olarak hatırlanabileceğini” de sözlerine ekliyor.

DNA’nın zekâ sahibi bir Tasarımcının eseri olduğunu düşünmek çok daha akıllıca değil mi? Bu görüş açısına sahip olanlar, Tanrı’nın eserlerinin şaşırtıcı yönlerinin zamanla ortaya çıkacağını fark ediyorlar. Böyle buluşlar bu kimseleri düş kırıklığına uğratmaktansa, onlarda daha büyük bir hayranlık uyandırıyor (Süleyman’ın Meselleri 1:7; Vaiz 3:11).

[Sayfa 21’deki resim tanıtım notları]

DNA: Foto: www.comstock.com; araştırmacı: Agricultural Research Service, USDA

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş