Bölüm 7
Kötü Ruhlar Var Mı?
1. (a) İsa, kötü ruhların varlığına inanıyor muydu? (b) İsa, İblis’i nasıl adlandırdı?
RUH diyarından yeryüzüne gelen İsa Mesih, kötü ruhların varlığını doğrulamıştır. Kendisinin İblis’ten sık sık bahsettiğini ve onu “yalanın babası” ve “katil” olarak adlandırdığını herhalde okudunuz. (Yuhanna 8:44) Yalancılığın ve cinayetlerin artış gösterdiği bu zamanda, kendimizi koruyabilmemiz için bu konuyu incelemek yerinde olacak.
2. (a) İsa’nın öğrettiğinin tersine, bazı kimseler İblis’in ne olduğuna inanırlar? (b) İsa, İblis ile ilgili olarak hangi tecrübeyi geçirdi?
2 Tabii, birçok insan kötü ruhi yaratıkların varlığına inanmıyor. Mukaddes Kitaba inandığını iddia eden bazı kimseler bile, İblis Şeytan’ın sadece insandaki bir kötülük niteliği olduğunu, görünmez ruhi bir kişi olmadığını ileri sürüyor. Fakat gerçekler, onların inançlarına uyuyor mu? Ya İblis tarafından denendiğinde İsa Mesih’in yaşadıkları hakkında ne söylenebilir? Mukaddes Kitap bize İblis’in İsa’ya yerin bütün krallıklarını göstererek şunları söylediğini bildirir: “Eğer yere kapanıp bana tapınırsan, bütün bu şeyleri sana veririm.” İsa, İblis’e şöyle cevap verdi: “Çekil, Şeytan, çünkü ‘Rab Allahına tapınacak, ve yalnız ona kulluk edeceksin,’ diye yazılmıştır.” Daha sonra İblis İsa’yı bıraktı.—Matta 4:1-11.
3. (a) Bu tecrübe İblis’in sadece bir kötülük niteliği olmadığını nasıl gösterir? (b) Öyleyse, İblis Şeytan nedir?
3 Bu tecrübe sırasında, İsa Mesih kim tarafından denendi? Gerçek bir kişi tarafından mı, yoksa sadece bir kötülük niteliği tarafından mı? Eğer kendisini sadece bir kötülük niteliği denediyse, bu nitelik kimde bulunuyordu? Bu kötülük bizzat İsa Mesih’in içinde miydi? Eğer böyleyse, o zaman onda günah olmadığı doğru değildir. Ancak, Tanrı’nın hakikat Sözü olan Mukaddes Kitap, İsa’nın “suçsuz, lekesiz, günahkârlardan ayrılmış” olduğunu açıkça ifade eder. (İbraniler 7:26) Mukaddes Kitap aynı zamanda şunu da söyler: “O, günah işlemedi, ve onun ağzında hile bulunmadı.” (I. Petrus 2:22) Bu nedenle, İsa, bizzat kendi içindeki “kötülükle” konuşuyor olamazdı. Kendisi yaşayan bir ruhi yaratıkla konuşuyordu. Böylece, gerek Mukaddes yazılar, gerekse yürütülen sağlam bir mantık, İblis’in görünmez ruh diyarında yaşayan gerçek bir kişi olduğunu açıkça gösterir.—I. Petrus 5:8.
O KENDİ KENDİNİ İBLİS HALİNE GETİRDİ
4. Tanrı hakkında bildiğimiz şeylere dayanarak, Kendisinin kötü bir varlık yaratmayacağından nasıl emin olabiliriz?
4 Acaba İblis nasıl meydana geldi? ‘İşi tam olan’ Tanrı’nın, kötü bir varlık yaratmayacağı açıktır. (Tesniye 32:4) Kendisi, ilişkide bulunamayacağı zekâ sahibi varlıklar yaratamazdı. Böyle bir şey hem mantığa, hem de Tanrı’nın sevgisine aykırı olurdu.—Mezmur 5:4-6.
5. (a) Bir ruhi yaratık, yanlış bir yol tutarak nasıl İblis haline geldi? (b) Havva’nın zihnine isyan fikrini koyan sadece bir yılan mıydı?
5 Dolayısıyla, daha sonra İblis haline gelen bu görünmez ruhi varlığın, bir zamanlar, Tanrı’nın bir yaratığı olarak diğer milyonlarca melek, yani “Allah oğulları” gibi kâmil ve kusursuz olması gerekir. (Eyub 38:7) Öyleyse, kendisi nasıl kötü oldu? İlk erkek ve kadın yaratıldıktan sonra, bu ruhi yaratık, Tanrı’ya karşı isyancı bir yola saptı. Tapınılma arzusu geliştirdi ve böylece Âdem ile Havva’yı Tanrı’ya karşı isyan etmeleri için kışkırttı. Bunu nasıl yaptı? Mukaddes Kitap bir yılanın yalan söyleyerek Havva ile konuştuğunu gösterir. Sonuç olarak Havva Tanrı’ya itaatsizlik etti. Sonra da Tanrı’ya karşı isyanda kocasının da kendisine katılmasına neden oldu. Fakat isyan fikrini Havva’nın zihnine aslında kim koydu? Konuşma organlarından yoksun bir yılan mı? Hayır, yılanın arkasında, yılanın konuştuğu görünümünü yaratan biri vardı. Bazı becerikli kişilerin, dudakları neredeyse kapalıyken konuşabildiklerini ve sanki yanlarındaki bir hayvan veya bir kukla konuşuyormuş görünümü verdiklerini hepimiz biliriz. İnsanüstü görünmez bir kişi için bunu yapmak çok daha kolay olmalı! Tanrı, Balam’ın eşeğini konuşturmuştu. (Sayılar 22:28) Aden’de Şeytan yılanı kullandı. Böylece Mukaddes Kitap, İblis veya Şeytan’ı, “eski yılan,” dolayısıyla da evrene isyanı ve kötülüğü sokan varlık olarak tanıtır.—Vahiy 12:9; II. Korintoslular 11:3.
6. Kâmil bir yaratık kötülüğe nasıl sapabilir?
6 Fakat, şunu merak edebilirsiniz: Bu üstün zekâya sahip ruhi yaratık, kâmil olduğuna ve kendisini ayartacak birisi bulunmadığına göre, kötü yola nasıl sapabildi? Mukaddes Kitap, onun yanlış bir fikir üzerinde düşündüğü için böyle olduğunu gösterir. (Yakub 1:14, 15) Belirli bir durumda, bazı şeylerin mümkün olduğunu görmekte herhangi bir yanlışlık yoktur. Örneğin, bir kimse başkasının evindeyken, bir masanın üzerinde para bulunduğunu görebilir. Bu parayı alması ve cebine atması mümkündür. Fakat bu hırsızlık olduğu için, bu fikri aklına bile getirmemeli, aklına böyle bir fikir gelse bile, bunu derhal atmalıdır. Fakat bu fikri zihninde tutar ve büyümesine izin verirse, yanlış bir arzuyu geliştirmiş olur. Çok geçmeden, bu arzu onu kötü bir davranışa yöneltebilir.
7. (a) Öyleyse, bu ruhi yaratık nasıl kötü oldu? (b) İblis Şeytan nasıl meydana geldi?
7 Bu kâmil ruhi yaratık için de durum aynıydı. Tanrı’nın istediğini yapmak yerine, insan çiftini kendi amacı uğruna kullanma imkânı vardı. İyi veya kötüyü seçmekte özgür olan bu ruhi yaratık, bu imkânı hem aklına getirdi, hem de onu zihninden atmadı ve bu da onu günaha yöneltti. Hayatı boyunca dürüst olarak yaşayan bir insan, bir şey çalmakla, nasıl kendi kendini bir hırsız haline getirirse, aynı şekilde bu ruhi yaratık da Tanrı’ya karşı koyan biri olarak davranmakla kendisini Şeytan haline getirmişti; ayrıca Tanrı’ya iftira etmekle de, kendisini İblis veya İftiracı haline getirdi; çünkü bu isimler bu anlamları taşımaktadır.
8. Şeytan’ın yaptığı şey neden sadece bir hata değildi?
8 Doğal olarak bir kişi şöyle sorabilir: “Acaba onun yaptığı sadece bir hata olamaz mı? Özür dileseydi bu mesele orada bitirilemez miydi?” Bu soruların cevabını düşünürken, kâmil bir kişinin bizden farklı olduğunu unutmamalıyız. Kendisi özgür iradesini kullanarak bir seçim yaptığı zaman, bu seçim zayıflığın veya nakâmilliğin etkisi altında değildir. Nakâmil insanlar, miras olarak aldıkları zayıflık yüzünden genellikle hatalar işlerler. Onlar, hatalarını kabul ederek özür dileyebilir ve yollarını değiştirebilirler. Oysa kâmil bir yaratık yanlış olanı yapmayı seçtiği zaman, bunu kasten yapar ve bu nedenle iyi olanı yapmak üzere daha sonra geri dönmez. Kendi kendini İblis haline getiren yaratık için de durum böyleydi.
BAŞKA RUHİ YARATIKLAR DA KENDİLERİNİ CİNLER HALİNE GETİRDİLER
9. Tanrı’nın diğer mukaddes meleklerinden bazıları da nasıl kendilerini cinler haline getirmişlerdir?
9 İblis, itaatsizliğe ve kötülüğe sapan tek ruhi yaratık değildi. Tanrı pek çok sayıda, milyonlarca mukaddes melek yaratmıştı. Daniel 7:10, bunların bir bölümünün sayısının 100.000.000 olduğunu açıklar. Mukaddes Kitap, Tekvin 6:1-5’te Nuh’un günlerindeki tufandan önce, bu ruhi “Allah oğulları”ndan bazılarının maddi bedenler aldıklarını, yani ruhi yaratıklar olarak meskenleri olan göğü terk edip, insan şekline girdiklerini açıklar. Bunu neden yaptılar? Güzel görünüşlü insan kızlarıyla evlenerek insanlara özgü arzulardan zevk almak için. Bu, Tanrı’ya karşı bir itaatsizlikti ve Mukaddes Kitap, bu eylemi “zina etmiş ve başka bedenler ardına düşmüş” Sodom ve Gomorra halkının davranışlarına benzetir. (Yahuda 6, 7) Aynı şekilde, meleklerin cinsel ilişkide bulunmak üzere yere inmeleri ve insan bedeni almak istemeleri, onların semavi yapılarına aykırıydı. Onların bu hareket tarzı, anormal bir nesil olan ve “Nefilim” diye adlandırılan “zorbalar”ın ortaya çıkması gibi, kötü sonuçlara yol açmıştır. Tanrı’nın bu ruhi oğulları, isyankâr davranışlarıyla kendilerini cin haline getirmişler ve “cinlerin reisi” olan İblis’in tarafına geçmişlerdir.—Matta 9:34.
10. (a) Nuh’un günlerindeki tufan geldiği zaman, insan kızlarıyla evlenmiş itaatsiz meleklere ne oldu? (b) Günümüzde görülen kötülüğün artışı bizleri hangi konuda uyanık tutmalıdır?
10 Nuh’un günlerindeki küresel tufan, bütün kötü insanları yok ettiği zaman, bu sadakatsiz melekler insan bedenlerini bırakarak ruh diyarına döndüler. Fakat Tanrı’nın mukaddes meleklerinden oluşan teşkilatında tekrar yer almalarına izin verilmedi. Bunun yerine, onlar alçaltılmış bir ruhi karanlık durumuna getirildiler. (II. Petrus 2:4) Tufandan bu yana Tanrı, cin olmuş bu meleklerin daha önce yapmış oldukları gibi, maddi bedenler almalarına artık izin vermemiştir. Fakat onlar erkek ve kadınlar üzerindeki etkilerini tehlikeli bir şekilde hâlâ sürdürebilirler. Gerçekte Şeytan, bu cinlerin yardımıyla “bütün dünyayı saptır”maktadır. (Vahiy 12:9) Bugün, dünyanın her yanında kötülüğün büyük çapta artışı, bizi onlar tarafından saptırılmaktan korunma ihtiyacı konusunda uyanık tutmalıdır.
İBLİS “BU DÜNYANIN REİSİ”DİR
11. Bütün milletler için Şeytan hangi mevkii işgal etmektedir?
11 Mukaddes Yazıların Yuhanna kitabında, Rab İsa Mesih’in, İblis’i üç defa “bu dünyanın reisi” olarak tanımladığını okuyoruz. (Yuhanna 12:31; 14:30; 16:11) II. Korintoslular 4:4’te ondan “bu dünyanın ilâhı” olarak söz edilmektedir. Öyleyse bu, yerin bütün milletlerinin İblis Şeytan’ın kontrolü altında bulunduğu anlamına mı gelir? Mukaddes Kitap buna şöyle cevap veriyor: “Bütün dünya kötü olanın kudretinde bulunmaktadır.” (I. Yuhanna 5:19) Böylece, İblis “bu dünyanın reisi” olarak, insanları büyük ölçüde etkiliyor, onları aldatıyor ve hatta siyasal hükümetleri bile kontrolü altında tutuyor.—Vahiy 16:13, 14.
12. (a) Vahiy 13:1, 2’ye göre, İblis kime kudret ve yetki vermektedir? (b) İblis’in İsa’ya yaptığı teklif, “canavar”ı teşhis etmemize nasıl yardım eder? (c) Hem “canavar” ile ilgili Vahiy 13:1, 2’deki kayıtta, hem de Daniel’in hayvanlarla ilgili rüyetinde aynı cins hayvanlara değinilmesi, “canavar”ın neyi temsil ettiğini gösterir?
12 Mukaddes Kitabın Vahiy 12:9 ayetini açacak olursanız, burada İblis’in “büyük ejder” olarak tanımlandığını göreceksiniz. Sonraki babın 1 ve 2. ayetleri ejderin, yani İblis’in, denizden çıkmış ve simgesel bir dille “canavar” olarak adlandırılmış olana kudret, taht ve büyük yetki verdiğinden söz eder. Bu simgesel “canavar” nedir? Şeytan kimin üzerinde yetkiye sahiptir? Acaba o İsa Mesih’e ne teklif etmişti? “Bütün bunların hükümdarlığını.” (Luka 4:5-8) İsa, bu teklifi derhal reddettiği halde, İblis’in yerin bütün siyasal krallıkları üzerinde hüküm sürdüğünü yalanlamadı. Buna uygun olarak Vahiy 13:7, bu simgesel “canavar” hakkında, “ona her sıpt ve kavm ve dil ve millet üzerine salâhiyet” verildiğini söylüyor. Bundan başka, peygamber Daniel de bazı hayvanları “krallıklar” ve siyasal hükümetler olarak tanıtmıştı. (Daniel 7:2-7, 17, 23) Daniel’in rüyetindeki simgesel hayvanlarla Vahiy’deki “canavar”ın benzer anlamda olması gerektiği, her iki durumda da aynı cins yaratıklardan söz edilmesinden anlaşılabilir: Bir aslan, bir ayı, bir kaplan ve on boynuzlu bir canavar. (Vahiy 13:1, 2) Dolayısıyla “canavar,” İblis’in, yüzyıllardır yeryüzü üzerinde bir canavar gibi hüküm süren siyasal teşkilatının tümünü temsil eder. Bu nedenle, İsa Mesih’in, “benim krallığım bu dünyadan değildir” demesine hayret etmemeli. Aynı zamanda, onun takipçilerinin de bu dünyadan olmamalarına, yani bu dünyanın işlerine karışmaktan sakınmalarına da hayret etmemeli.—Yuhanna 18:36; 17:14-16.
HER ÇEŞİT İSPRİTİZMACILIKTAN UZAK DURUN
13. İspritizma nedir ve Mukaddes Kitap neden bundan uzak durmamızı bildirerek bizi uyarır?
13 Kötü ruhların birçok erkek ve kadını saptırmak için kullandığı yöntemlerden biri de ispritizmadır. İspritizma nedir? Doğrudan doğruya veya bir medyum aracılığıyla, kötü ruhi yaratıklarla ilişkiye geçmek demektir. İspritizma bir kişiyi cinlerin etkisi altına sokacağından Mukaddes Kitap, ispritizma ile ilişkisi olan her şeyden uzak kalmamız konusunda bizi uyarır.—Galatyalılar 5:19-21; Vahiy 21:8.
14. İspritizma ile ilgisi olan bazı uygulamalar hangileridir ve Tanrı bu gibi şeylerle uğraşanlara hangi gözle bakar?
14 Tanrı her çeşit ispritizmacılığı mahkûm eder. Mukaddes Kitap onaylanmayan bu şeylerden bazılarını bize şöyle tanımlar: Falcılık, sihirbazlık, afsunculuk, başkalarını büyülemek (ipnotizma, kara büyü, vs. ile), bir medyuma, falcıya ya da ölülere danışmak. (Tesniye 18:10-12; İşaya 8:19) Bunların tümü cinciliktir ve bu gibi şeylerle uğraşanlar, kendilerini Tanrı’ya düşman ederler.—Levililer 19:31; I. Tarihler 10:13, 14.
15. (a) Falcılık nedir ve insanların bugün kullandıkları bazı şekilleri hangileridir? (b) Astroloji ve büyücülük nerede başlamıştır?
15 Falcılık, ispritizmanın yaygın şekillerinden biridir. Bu, fala bakarak veya cin kudreti vasıtasıyla, bilinmeyenler hakkında veya gelecekle ilgili bilgi almaya çalışmaktır. (Resullerin İşleri 16:16) Bugün falcılık birçok şekillerde yapılmaktadır; örneğin, falcılık değnekleriyle, sarkaçlarla, billur küreye bakmakla, alfabetik levhalarla, altıncı hisle, el falıyla, bazı kuşların uçuşlarına bakmakla, bir kişinin rüyalarına ya da yaşamındaki başka olaylara dayanarak kehanetlerde bulunmak ve bunlarla geleceği yorumlamakla. Aynı zamanda astroloji, yani yıldızlar vasıtasıyla fala bakmak da vardır. Bunlar diğer çeşitli büyü sanatları gibi, eski Babil’de başlamıştır. Mukaddes Kitap, falcılıkla ilgilenen herkesin Tanrı’ya karşı günah işlediğini gösterir.—I. Samuel 15:22, 23.
16. Görünmez diyardan bir “ses”in bizle konuştuğunu duyduğumuz zaman ne yapmalıyız?
16 Kötü ruhların insanları saptırmak için başvurdukları yaygın yöntemlerden biri, onlarla ya bir medyum aracılığıyla ya da görünmez diyardan gelen bir “ses” vasıtasıyla konuşmaktır. Bu “ses,” ölmüş olan bir akraba ya da iyi bir ruh olduğu kanısını uyandırır; fakat bu sahtekârlıktır! Gerçekte bu ses, konuşan kötü bir ruhi yaratıktır. Böyle bir “ses” sizle konuşursa ne yapmalısınız? Acaba kendisiyle kötü ruhların reisi konuştuğu zaman, İsa Mesih ne yapmıştı? İsa, İblis’in tekliflerini şu sözlerle reddetmişti: “Çekil, Şeytan!” (Matta 4:10) Siz de böyle yapabilirsiniz. Aynı zamanda, yüksek sesle dua ederek ve ismini kullanarak Yehova’nın yardımını dileyebilirsiniz. Bu hikmetli yolu izleyin ve görünmez diyardan gelen bu gibi seslere kulak vermeyin.—Süleymanın Meselleri 18:10; Yakub 4:7.
17. Bir kişi Efesos’taki ilk Hıristiyanların örneğini izleyerek bugün ispritizmadan nasıl kurtulabilir?
17 Fakat bir kişi ispritizmaya dayalı dinler veya bilimlerden bazılarıyla uğraşmaktaysa ve şimdi ispritizmadan kurtulmak istiyorsa, ne yapmalı? Efesos’taki ilk Hıristiyanlardan birçoğu, sihirbazlıktan kurtulmak istedikleri zaman ne yapmışlardı? Mukaddes Kitap onların, resul Pavlus tarafından vaaz edilen “Rab sözü”nü kabul ettikleri zaman, 50.000 gümüş değerinde olmasına rağmen “kitaplarını toplayıp herkesin önünde yaktı”klarını söyler. (Resullerin İşleri 19:19, 20) Onların, ispritizma ile ilgili şeyleri imha etmeleri, izlememiz gereken en hikmetli örnektir.
18. (a) Bütün kötü ruhlara ne olacaktır? (b) O halde ebediyen yaşamak istiyorsak, ne yapmalıyız?
18 Gizemciliğe ve gizli güçlere ait şeylere karşı artan ilgi sizi aldatmasın. Böyle ispritizma faaliyetlerini teşvik edenler, kötü ruhi yaratıklardır. Fakat İblis dahil bu kötü ruhi kuvvetler sonunda yok edilecekler. (Matta 25:41) Eğer ebediyen yaşamak istiyorsanız, her çeşit ispritizmacılıktan sakınarak onların etkisinden uzak kalmanız gerekmektedir.
İBLİS SAHTE DİNİ DESTEKLİYOR
19. (a) İnsanlığı Tanrı’dan uzaklaştırmak için İblis’in kullandığı başlıca yol nedir? (b) Sahte din nedir? (c) Bir kimse sahte dini uygulamakla aslında kime hizmet etmiş olur?
19 İblis ve cinlerinin, insanları saptırmak için birçok yöntemleri olmasına şaşmamalıyız. İspritizma bunlardan sadece biridir. Öyleyse, “yalanın babası” olan İblis’in insanlığı Tanrı’dan uzaklaştırmak için kullandığı başlıca yol nedir? (Yuhanna 8:44) Sahte din! Sahte din, sahtekârlık üzerine kurulu tapınmadır; ve bu, Tanrı’nın hakikat Sözü olan Mukaddes Kitapla çelişki içindedir. Mukaddes Kitabın, Tanrı’nın Sözüne uygun olmayan şekilde tapınan bir insanın aslında cinlere hizmet ettiğini belirtmesinin bir nedeni budur; çünkü bu kişi onların isteklerine uygun olanı yapmakla Tanrı ile çelişki içine düşer.—Tesniye 32:16, 17; I. Korintoslular 10:20.
20. İblis, suç örgütü liderleri gibi, insanları nasıl aldatıyor?
20 Sahte din, oldukça saygı değer görünebilir; fakat İblis’in, saygı değer bir maske arkasında gizlenen, yeraltı dünyasının ya da suç örgütlerinin günümüz liderlerine benzediğini unutmamalıyız. İnsanları aldatmak ve kendisine hizmet etmelerini sağlamak için, dıştan adil görünen dinsel bir kisveye bürünmekten daha kurnazca bir yol olabilir miydi? Mukaddes Kitap İblis’in, insanları dış görünüşte Tanrı’ya hizmet ettiğini iddia eden dinlerle saptıracağını açıklar. (Matta 7:22, 23) Gerçekten de, resul Pavlus; “Şeytan kendisi nur meleğinin suretine girer” ve “onun hizmetçileri de salâh hizmetçileri suretine girer”ler demişti.—II. Korintoslular 11:14, 15.
21. (a) Kötü ruhi yaratıklar için kalan vakit hakkında Mukaddes Kitap ne der? (b) Bir kimse neden ispritizmacılıktan ve diğer bütün sahte dinlerden uzaklaşmalıdır?
21 Böylece İsa Mesih, İblis’i “bu dünyanın reisi” olarak adlandırdığı zaman, İblis, İsa’nın hayalinin bir ürünü değildi. (Yuhanna 12:31) “Bütün dünyayı” saptıran kötü ruhların var olduğu bir gerçektir. Fakat İblis ve onun kötü meleklerinin faaliyetsiz hale getirilmesine ‘az vakit’ kalmıştır. (Vahiy 12:9, 12) O zamana kadar her çeşit ispritizmacılıktan uzak kalın ve saygı değer görünen, fakat gerçekte sahtekârlığa dayanan dinlerle bağlarınızı koparın. Hem ispritizmacılığa ya da herhangi bir dinsel sahtekârlığa bağlı kalıp hem de Tanrı’nın yeni şeyler sisteminde ebedi hayata kavuşmak imkânsızdır; çünkü ancak hakikat ebedi hayata götürür.—Efesoslular 6:12, 16.