Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • po böl. 12 s. 158-170
  • Mesih’in İzzetlendirilmesi

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Mesih’in İzzetlendirilmesi
  • İnsanın İyiliği İçin Tanrı’nın Şimdi Zafere Ulaşan “Ebedi Maksadı”
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • MUCİZELER VE PEYGAMBERLİKLERLE DE TANITILDI
  • ÖLÜM VE İZZETLENDİRİLME
  • İsa Nasıl Musa Gibi Bir Peygamberdi?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1992
  • Musa’yla Temsil Edilen Kişiyi Tam Olarak Tanıyın
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2009
  • İsa Mesih Tanrı Bilgisinin Anahtarı
    Sonsuz Yaşama Götüren Bilgi
  • Tanrı’nın Gönderdiği Kurtarıcı: Mesih!
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2009
Daha Fazla
İnsanın İyiliği İçin Tanrı’nın Şimdi Zafere Ulaşan “Ebedi Maksadı”
po böl. 12 s. 158-170

Bölüm 12

Mesih’in İzzetlendirilmesi

1. Yehova, Mesih’in izzetlendirilmesinden önce olması gereken şeyler hakkında, peygamberi İşaya’ya (53:7-12) neler söylemeği ilham etti?

İZZETLENDİRİLMEDEN önce acı çekmek şarttır. Tanrı’nın mesihi “Hizmetçisi”nin de başına bu gelmeliydi. Bunun, Mesih hakkında Tanrısal bir maksat olduğunu önceden bildiren Tanrı, peygamberi İşaya’ya Milattan Önce sekizinci yüzyılda şunları söylemeği ilham etmişti:

“Ona kötü muamele ettiler, fakat alçaltıldığı zaman ağzını açmadı; boğazlanmağa götürülen kuzu gibi, ve kırkıcılar önünde dilsiz duran koyun gibi, ağzını açmadı. . . . . Bundan dolayı, büyüklerle beraber ona pay vereceğim, ve çapul malını zorlularla beraber paylaşacak; çünkü canını ölüme döktü, ve günahkârlarla sayıldı; çoğunun suçunu da o taşıdı, ve günahkârlar için şefaat etti.”—İşaya 53:7-12; Resullerin İşleri 8:32-35.

2. İsa, Yahya’nın tutuklandığını duyduğu zaman hangi mesajı vaaz etmeye başladı?

2 Mesih’in habercisi dahi Tanrı’nın kanununa sadakati yüzünden acı çekmeliydi. O, vaftiz edilmiş birçok şakirdini İsa’ya doğru yönelttikten sonra, Büyük Hirodes’in oğlu Galile bölgesinin yöneticisi Hirodes Antipas tarafından hapishaneye atılmıştı; ve sonra Hirodes’in bir doğum günü kutlanmasında başı kesilmişti. (Matta 14:1-12) Yahya’nın tutuklanıp hapsedildiğini duyduktan sonra, İsa, Yahya’nın bildirdiği mesajı vaaz etmeyi üzerine aldı. “İsa vâzedip: Tövbe edin, çünkü göklerin melekûtu (krallığı) yakındır, demeğe o vakitten başladı.”—Matta 4:12-17.

3. Musa neyi tercih ettiği için acı çekti ve İsa’nın başına gelenler buna nasıl eşit olmalı?

3 Vaftizci Yahya gibi İsa da birçok Yahudinin yeniden canlandırılmasını istedikleri Makabilerin yeryüzündeki krallığını vaaz etmiyordu. Kendisi ‘göklerin krallığını’, eski Kral Davud ile ilişkisi olan Tanrı’nın Krallığını vaaz ediyordu. Acı çekmesi, Musa’dan farklı değildi. Musa’nın kuvvetli imanı hakkında İbraniler 11:25, 26’da şöyle yazılmıştır: “Allahın kavmı ile beraber hakaret görmeği, bir müddet günahın safasını sürmeğe tercih etti; Mesih sitemini Mısırın hazinelerinden daha büyük zenginlik saydı; çünkü karşılık mükâfata bakıyordu.” Mesih, Musa gibi bir peygamber olacağına göre—ve Musa Yehova’nın peygamberi olarak tayin edildikten (meshedildikten) hem önce hem de sonra acı çekti—Mesih İsa’nın da acı çekmesi beklenilebilirdi. Aslında onun çektiği acılar Musa’nın çekmiş olduğu acılardan daha büyük olmalıydı.—Tesniye 18:15.

4. Musa, kendi kavmine kimin ismiyle geldi ve bu durum İsa Mesih’in durumuyla ne gibi bir benzerlik taşıyor?

4 Musa, kavmini kölelikten kurtarmak üzere Kadirimutlak Tanrı Yehova’nın ismiyle Mısır’a geri gönderilmişti. (Çıkış 3:13-15; 5:22, 23) Tıpkı Musa’nın muhalefetle karşılaştığı gibi, onun ilk yüzyıldaki benzeri de aynı güç duruma düştü. Kendisine Tanrı tarafından gönderilen Mesih olarak iman etmek istemeyenlere İsa şöyle demişti:

“Ben Babamın namına geldim ve beni kabul etmiyorsunuz; eğer bir başkası kendi namına gelirse, onu kabul edersiniz. Siz ki, birbirinizden izzet kabul eder, ve bir olan Allahtan gelen izzeti aramazsınız, nasıl iman edebilirsiniz? Sanmayın ki, ben sizi Babanın önünde suçlu çıkaracağım; sizi suçlu çıkaran kendisine ümit bağladığınız Musadır. Çünkü, eğer siz Musaya iman etmiş olsaydınız, bana da iman ederdiniz; zira o benim için yazmıştır. Fakat eğer onun yazılarına iman etmiyorsanız, benim sözlerime nasıl iman edersiniz?”—Yuhanna 5:43-47.

5. Yahudiler, neden İsa’nın semavi Babasının ismiyle geldiğine inanmalıydılar ve bir kalabalık ne zaman böyle bir inancı ifade etti?

5 Kendisini Mesih olarak kabul etmek istemeyenlere ve ona şu sözleri söyleyenlere İsa’nın ne cevap verdiğine dikkat edelim: “Ne vakte kadar yüreğimizi tereddütte bırakacaksın? Eğer Mesih [Maşiah] isen bize açıkça söyle.” İsa onlardan cevap olarak Mesihi faaliyetine bakmalarını istedi:

“Size dedim, ve iman etmiyorsunuz. Babamın ismile yaptığım işler, benim için onlar şehadet ediyor. Fakat siz iman etmiyorsunuz; çünkü koyunlarımdan değilsiniz. Koyunlarım sesimi işitirler, ben de onları tanırım, ve ardımca gelirler.”—Yuhanna 10:24-27.

Fakat İsa’nın Babasının ismiyle geldiğine inanan Yahudiler vardı. Böylece, MS 33 yılının Fısh’ından beş gün önce Zekarya 9:9’daki peygamberliğin yerine gelişi olarak bir sıpaya binmiş durumda Yeruşalim’e girdiği zaman bu inananlardan oluşan bir kalabalık İsa’ya seslenip şöyle haykırmıştı: “Osanna, Rabbin [Yehova’nın] ismile gelen İsrailin Kıralı mubarek olsun!”—Yuhanna 12:1, 12, 13; Matta 21:4-9; Markos 11:7-11; Luka 19:35-38; Mezmur 118:26.

6. İsa, sadık resullerini kimin ismiyle korudu?

6 Nihayet Fısıh gecesi, sadık şakirtleri veya resulleriyle Fıshı kutladıktan sonra, İsa duada Yehova’ya şunları söylemişti:

“Dünyadan bana verdiğin adamlara senin ismini gösterdim; senin idiler, onları bana verdin, ve senin sözünü tuttular . . . . Ey Mukaddes Baba, bana verdiğin kimseleri isminle koru da, bizim gibi bir olsunlar. Onlarla beraber olduğum zaman ben onları bana verdiğin isminle saklıyordum; ve korudum.”—Yuhanna 17:6, 11, 12.

Böylece, Yehova’nın ismiyle gelmekle İsa, Musa gibi bir peygamber olduğunu gösterdi.

MUCİZELER VE PEYGAMBERLİKLERLE DE TANITILDI

7. Musa, neden Mısırlıların ve İsraillilerin önünde alametler yaptı ve onun yaptığı alametler, Mesih’in yaptıklarıyla sayı yönünden nasıl karşılaştırılabilir?

7 Peygamber Musa, kendisinin yegâne yaşayan Tanrı’nın ismiyle geldiğini birçok mucizelerle hem İsraillilere, hem de Mısırlılara ispat etmişti. Bunlar Yehova’nın bizzat Musa’yı gönderdiğini ispatlayan Tanrısal “işaretler” idi. (Çıkış 4:1-30; 7:1-3; 8:22, 23; 10:1, 2; Tesniye 34:10, 11) Eski İsrailliler, Musa’dan ‘gökten alâmet’ istememişlerdi, bu nedenle MS birinci yüzyılda İsraillilerin İsa’dan böyle bir şeyi istemeleri yersizdi. (Matta 16:1-4) Mesih olduğunun ispatı olarak İsa’nın yaptığı mucizelerin Musa’nın yaptığı mucizelerden çok daha fazla olduğunu söylemek, Musa’yı küçük düşürmez.

8. İsa, “alâmetlerine” neyle başladı ve onun alametlerinin gerek kendi şakirtleri, gerekse Nikodimos üzerinde nasıl bir etkisi oldu?

8 İsa, Musa gibi suyu kana çevirmedi, fakat Galile’nin Kana şehrinde bir düğünde şarap bittiği zaman, suyu en iyi kalitede bir şaraba dönüştürdü. Yuhanna 2:11’de yazılı olanlara göre bu sadece bir başlangıç idi: “Kendi alâmetlerinin bu başlangıcını İsa Galilenin Kana şehrinde yaptı; ve izzetini gösterdi; şakirtleri de ona iman ettiler.” MS 30 yılının Fıshı hakkında kayıt bize şunları söylüyor: “Ve Fısıhta, bayram günlerinde Yeruşalimde iken, yapmış olduğu alâmetleri görerek çokları onun ismine iman ettiler.” (Yuhanna 2:23) Örneğin, Yahudilerin bir yöneticisi ve Yeruşalim’deki Sanhedrin’in bir üyesi olan Ferisi Nikodimos bir gece İsa’yı ziyaret edip kendisine şunları söylemişti: “Rabbi, senin Allahtan gelmiş bir muallim olduğunu biliyoruz; zira Allah kendisi ile olmadıkça, kimse senin yaptığın alâmetleri yapamaz.”—Yuhanna 3:1, 2; 7:50, 51; 19:39, 40.

9. Türü bakımından İsa’nın mucizeleri Musa’nın mucizeleriyle nasıl karşılaştırılabilir?

9 Acaba Musa, cüzamlı bir kimseyi tedavi etti mi? İsa, İsrail diyarındaki birçok cüzamlıyı tedavi etti. Musa kendi kavminin kurtuluşu için Kızıl Deniz’in sularını ayırdı mı? İsa, Galile Denizi’nin suları üzerinde yürüdü ve tehlikeli bir fırtınada onun sularını sakinleştirdi. İsrailliler çölde kırk yıl gökten gelen man ile beslendiler ve sonra öldüler. İsa, kendi kâmil insan hayatının kurban edilmesi sayesinde iman vasıtasıyla bundan yiyen herkesin ebediyen yaşayabilmesi için gökten gelen bir man sağlamış oldu. (Yuhanna 6:48-51) Musa, hiçbir zaman İsa’nın tedavi ettiği kadar hasta ve sakat tedavi etmedi. Musa hiçbir zaman kimseyi ölümden kaldırmadı. İsa, peygamber İlya ve Elişa’nın dirilttiğinden daha fazla kişiyi diriltti ve bunlardan biri dört gün önce ölmüş ve mezara konulmuş olan Beytanyalı Lazar idi. (Yuhanna 11:1-45; 12:1-9) İsa’nın düşmanları dahi onun çok alametler yaptığını kabul etmek zorundaydılar, çünkü şöyle demişlerdi:

“Ne yapıyoruz? Çünkü bu adam bir çok alâmetler yapıyor. Böylece onu bırakırsak, herkes ona iman edecek; Romalılar da gelip hem yerimizi, hem de milletimizi kaldıracaklar.”—Yuhanna 11:46-48; 12:37.

10. Petrus, Pentikost gününde Yeruşalim’de bulunan Yahudilere ve daha sonra Kayseriye’deki milletlerden olanlara nasıl şahadet etti?

10 M.S. 33 yılının Şavuot (haftalar) bayramında Resul Petrus olayı abartmadan binlerce Yahudiye hitaben şunları söyleyebilirdi: “Ey İsrail erleri, bu sözleri dinleyin: Nâsıralı İsayı, onun vasıtası ile Allahın aranızda yaptığı kudretli işler, harikalar ve alâmetlerle size Allah tarafından tasdik edilmiş olan adam, nasıl ki, siz kendiniz de bilirsiniz.” (Resullerin İşleri 2:22) Yıllar sonra, yine Petrus Kayseriye’de Milletlerden Yahudilere dost olan bazı ilgililere bu olayın ayrıntıları hakkında şunları söylemişti:

“Yahyanın vâzettiği vaftizden sonra, Galileden başlıyarak bütün Yahudiyede vaki olan şeyi, yani, Nâsıralı İsayı Ruhülkudüsle [mukaddes ruhla] ve kudretle Allahın nasıl meshettiğini, onun iyilik yaparak İblis tarafından eza edilenlerin hepsine şifa verip dolaştığını bilirsiniz; çünkü Allah onunla idi. Ve Yahudilerin memleketinde, ve Yeruşalimde yaptığı bütün şeylere biz şahitleriz.”—Resullerin İşleri 10:37-39.

11, 12. (a) Bir peygamber olarak İsa Musa’ya nasıl benzerdi? (b) İsa’nın en geniş peygamberliğinin gerçekleşmesi hakkında ne söylenebilir?

11 Acaba Musa bir peygamber miydi? Muhakkak! Ve Mesih İsa da peygamberdi. O, peygamberane birçok mesel söyledi. Resulü Yahuda tarafından ele verileceğini, kendi ölümünün nasıl ve kimin tarafından olacağını, ölümünün üçüncü gününde mezardan kalkacağını ve Yeruşalim’in MS 70 yılında Romalılar tarafından yıkılacağını önceden bildirdi. Onun en geniş peygamberliği, Matta’nın yirmi dört ve yirmi beşinci baplarında, Markos’un on üçüncü ve Luka’nın yirmi birinci babında kaydedilmiştir. Bu peygamberlik, şakirtlerinin Yeruşalim ve onun mabedinin ne zaman harap edileceği ve onun mesihi dönüşünün ve “huzurunun” (parousia) alameti ve “bu şeyler sisteminin sona erişi” hakkında sordukları sorulara cevap teşkil ediyordu.

12 Bu peygamberliğin doğruluğu hakkında bir şahadet olarak, peygamberliğin bazı özellikleri ilk yüzyılda, o nesilde yerine gelmiş ve bunun karşılığı olan özellikleri ve diğer ayrıntıları daha da göze çarpan şekilde, MS 1914’ten beri neslimizde yerine gelmiştir. O yıldan beri savaşlar, kıtlıklar, depremler, salgın hastalıklar, İsa’yı izleyenlere yapılan ezaları ve dünya çapında sıkıntıları gördük, böylece şimdiye kadar eşi görülmemiş “büyük sıkıntı” yaklaşmaktadır.—Matta 24:21.

13. Kendisi hakkında önceden haber veren ve kendi üzerinde yerine gelen peygamberlikler bakımından İsa, Musa ile nasıl karşılaştırılabilir?

13 Peygamber Musa hakkında önceden haber verilen ve kendisi üzerinde yerine gelen hiçbir peygamberlik yoktu. Fakat İbranice Mukaddes Yazıların Tekvin’den Malaki’ye kadar, tümünde, doğumundan ölümüne ve diriltilmesine kadar İsa Mesih’in bizzat hakiki Maşiah, Büyük Yılan, İblis, Şeytan tarafından “topuğu ezilecek” “zürriyet”in kendisi olduğunu ispat eden onun şahsında gerçekleşen yüzlerce peygamberlik vardır. Tanrı, kendisini dirilttikten sonra, İsa, şakirtlerinin dikkatini bunun üzerine çekmişti. Luka 24:25-48’deki kayıt bize şunları söyler:

“Ve onlara dedi: Ey anlayışsız adamlar, ve peygamberlerin bütün söylediklerine yürekleri geç inananlar! Mesihin bunları çekip izzetine girmesi gerek değil miydi? Ve Musa ile bütün peygamberlerden başlıyarak kitapların hepsinde kendi hakkındaki şeyleri onlara açtı. . . . . Ve onlara dedi: Benim hakkımda Musanın şeriatinde [kanununda], peygamberlerde ve mezmurlarda yazılmış olan bütün şeylerin yerine gelmesi gerektir, diye daha sizin ile beraberken, söylediğim sözler bunlardır. O zaman kitapları anlamak için onların zihnini açtı; ve onlara dedi: Böyle yazılmıştır, Mesih elem çekecek, üçüncü gün ölülerden kıyam edecek, ve Yeruşalimden başlıyarak bütün milletlere günahların bağışlanması için onun isminde tövbe ilân edilecektir. Siz bu şeylerin şahitlerisiniz.”

14. İsrail üzerine gelecek lanetler ve bir suçlunun Tanrı tarafından lanetli sayılması hakkında Musa kimi göz önünde bulundurarak neler yazdı?

14 Levililer’in yirmi altıncı babında ve Tesniye 28:15-68’de peygamber Musa, Yehova Tanrı ile yapılan Kanun ahdinin kavminin kendi paylarına düşen kısmını yapmadıkları takdirde, İsrail kavminin üzerine gelecek bütün lanet ve belaları yazmıştır. Musa aynı zamanda şunları da belirtmişti:

“Ve bir adam ölüme müstahak bir suç işlemiş olup öldürülürse, ve onu bir ağaç üzerine asarsan; cesedi bütün gece ağaç üzerinde kalmıyacaktır, fakat o günde onu mutlaka gömeceksin; çünkü asılmış olan adam Allah tarafından lânetlidir; ve Allahın RABBİN [Yehova’nın] miras olarak sana vermekte olduğu diyarını murdar etmiyeceksin.”—Tesniye 21:22, 23.

Tanrı bu kanunu herhalde Kendi Mesihini düşünerek verdi. Neden? Tanrı ile olan Kanun ahdini ihlal etmek yüzünden İsrail kavminin üzerine gelen lanetten kurtulabilmesi için, İsrail’in yerine Mesih’in lanetli olarak bir direk üzerinde ölmesi gerekecekti.

ÖLÜM VE İZZETLENDİRİLME

15. MS 33 yılının Fısıh gününde, Tanrı Kuzusunun Yahudi olmayanlar tarafından idam edilmesi için neler yapıldı?

15 M.S. 33 yılının 14 Nisan Fısıh gününde, Fısıh kuzusu kesilmiş ve İsa’nın resulleri tarafından dahi yenmek üzere hazırlanmıştı. (Matta 26:1-30; Markos 14:1-26; Luka 22:1-39) Fakat Vaftizci Yahya’nın “Dünyanın günahını kaldıran Allah kuzusu” diye bahsettiği kişiye ne oldu? (Yuhanna 1:29, 36) O gece geç vakitte, Fısıh akşam yemeğinden sonra, kendisi resul Yahuda İskaryot tarafından ele verilmiş ve silahlı bir grup tarafından Yeruşalim’deki dini liderlere teslim edilmek üzere tutuklanmıştı. Sanhedrin mahkemesi tarafından yargılanmış ve mahkemenin Kanunu kendine göre yorumuyla ölüme mahkûm edilmişti. Ölüm cezasının infazındaki yetkileri kısıtlı olduğundan, bu adli heyet mahkûm edilen İsa’yı sulh bozucu ve fesat dolu bir suçlu olduğu ithamıyla Yahudi olmayan Pontuslu Pilatus’a teslim etmişti. Onu itham edenler, ölünceye kadar bir direğin üzerinde asılması için direnmişlerdi.

16. İsa, Pilatus’un önünde krallık ve hakikat hakkında neler söyledi?

16 İsa, Pontuslu Pilatus’un önünde yargılanırken, kendi Mesihi Krallığının Orta Doğudaki Yeruşalim’de bulunan türabi bir krallık değil, semavi bir krallık olacağını belirtti. Pilatus kendisine “Yahudilerin Kıralı sen misin?” diye sorduğu zaman İsa, şöyle cevap vermişti: “Benim kırallığım bu dünyadan değildir; eğer benim kırallığım bu dünyadan olsaydı, Yahudiler eline verilmiyeyim diye hizmetçilerim uğraşırlardı; fakat şimdi benim kırallığım buradan değildir.” Bunun üzerine Pilatus şu soruyu sordu: “Öyle ise, sen kıral mısın? İsa cevap verdi: Kıral olduğumu sen diyorsun. Ben bunun için doğmuşum, ve bunun için dünyaya geldim ki, hakikate şehadet edeyim. Hakikatten olan herkes benim sesimi işitir.”—Yuhanna 18:33-37.

17. İsa, o zaman nasıl “günahkârlarla sayıldı” ve suçlulardan birine hangi ümidi verdi?

17 Pilatus, İsa’nın bir direk üzerinde asılmasında ısrar eden suçlayıcıların arzularına istemeyerek boyun eğdi. İdam yeri Yeruşalim’in surlarının dışındaki Golgota (Kafa Kemiği) idi. Kendisi iki suçlu veya “Kanunu ihlâl edenler” arasında asılmıştı. Musa Kanunu hakkında bilgisi olanlar, direk üzerinde asılı bulunan İsa’ya “Allahın lânet ettiği” biriymiş gibi bakıyorlardı. Bu şekilde “günahkârlarla sayıl”mış olmasına rağmen, onun zihninde hâlâ insanlık için gelecekteki mesihi hükümeti altındaki türabi cennet vardı. Bundan dolayı İsa’nın masum bir insan ve günahkârlar için bir kurban olduğunu anlayan suçlulardan birisi ona “Ey İsa, sen melekûtunda (krallığında) geldiğin zaman, beni an”, dediğinde İsa şöyle cevap vermişti: “Doğrusu sana derim: Bugün sen benimle beraber cennette olacaksın.”—Luka 23:39-43; 22:37.

18. İsa’nın kabri nasıl kötüler ve zenginlerle beraber oldu ve o Şeol’da ne durumda idi?

18 O Fısıh günü öğleden sonra İsa öldü. “Canını ölüme döktü.” (İşaya 53:12) Tesniye 21:22, 23’de yazılı söze uygun olarak İsa, o gün öğleden sonra gömüldü. Zengin bir adama ait olan henüz yeni oyulmuş bir kabre konuldu. Böylece “haksızlık etmediği, ve ağzında hile bulunmadığı halde, kabrini kötülerin yanında yaptılar, ve ölümünde zengin adamla beraberdi.” (İşaya 53:9) Böylece İsa’nın canı da insanlığın müşterek mezarı olan Şeol’a gitti. Ölmüş olan İsa için de şu sözler geçerliydi: “Ölüler bir şey bilmezler . . . . gitmekte olduğun ölüler diyarında iş ve düşünce, bilgi ve hikmet yoktur.”—Vaiz 9:5, 10.

19. Yehova, Mezmur 16:10’daki ilham ettiği peygamberliğin ne zaman ve nasıl yerine getirilmesini sağladı? İsa’nın bulunduğu yer hakkında neden bir soru doğdu?

19 Bununla beraber, Kral Davud şu peygamberlikte bulunmuştu: “Çünkü sen canımı ölüler diyarına terketmezsin; mukaddesini çürüme görmeğe bırakmazsın. Hayat yolunu bana bildirirsin; sevinçler tokluğu senin önündedir.” (Mezmur 16:10, 11) Bizzat ilham ettiği bu peygamberliğe sadık olan Kadirimutlak Yehova Tanrı, üçüncü günde Başkâhin Kayafa’nın mabette Yehova’ya arpa hasadının “turfandasının demetini” takdim ettiği gün olan 16 Nisan’da Mesih İsa’yı diriltti. (Levililer 23:9-14; I. Korintoslular 15:20, 23) İsa’nın içine konulduğu kabrin boş bulunduğu bir gerçektir, fakat şakirtlerinin onu hiçbir yerde bulamamalarının nedeni acaba neydi? Diriltilmesinden sonra kırk gün boyunca yaşadığını ispat etmek üzere onlara birdenbire görünüp yine birdenbire kaybolmasının nedeni acaba neydi?—Resullerin İşleri 1:1-3; Yuhanna 20:1-31; Matta 28:1-18.

20. Petrus, İsa’nın diriltilmesini nasıl açıklar ve Pavlus, İsa’nın şakirtlerinin buna benzer diriltilmelerini nasıl belirtiyor?

20 İsa’nın, kendisine bir defa özel olarak göründüğü resul Petrus, ruh olan meleklerin önceki peygamberlerin günlerinde buna benzer beden almalarını açıklıyor. Petrus şöyle diyor:

“Çünkü bizi Allaha götürsün diye, salih olan Mesih de, salih olmıyanlar uğruna günahlar için, bedende öldürülmüş, fakat ruhta diriltilmiş olarak, bir defa öldü; o ruh ile de gidip zindanda olan ruhlara vâzetti.”—I. Petrus 3:18, 19; I. Korintoslular 15:5; Luka 24:34.

Diriltildiği zaman şakirtlerinin diriltilmelerinde yapılacağı önceden söylenenlerin aynısı olmuştu:

“Hürmetsizlikte ekilir, izzette kıyam eder; zayıflıkta ekilir, kudrette kıyam eder; tabiî beden olarak ekilir; ruhanî beden olarak kıyam eder. Tabiî beden olduğu gibi, ruhanî beden de vardır. Böyle de yazılmıştır: ‘İlk insan Âdem, yaşıyan can oldu.’ Son Âdem dirilten ruh oldu.” “İmdi ey kardeşler, bunu diyorum ki et ve kan Allahın melekûtunu [Tanrı’nın krallığını] miras alamaz; . . . . çünkü bu çürüyücü çürümezliği giymek, ve bu ölücü ölmezliği giymek gerektir. Fakat bu çürüyücü, çürümezliği giymiş, ve bu ölücü ölmezliği giymiş olunca, yazılmış olan kelâm o zaman vaki olacaktır: ‘Ölüm zaferde yutuldu.’ ”—I. Korintoslular 15:43-45, 50-54. “Çünkü eğer ölümünün benzeyişinde onunla birleşmiş olduksa, kıyamının benzeyişinde de olacağız.”—Romalılar 6:5.

21. Tanrı, İsa’yı ne tür bir kişi olmak üzere diriltti ve böylece İsa, insan kurbanlığının değerini nasıl korumuş oldu?

21 Bundan dolayı, Mukaddes Kayıtlardaki deliller, İsa Mesih’in ölmezlik ve çürümezlik giyerek Tanrı’nın ruh olan Oğlu olarak diriltildiğini ispat eder. (Resullerin İşleri 13:32-37) Böylece İsa diriltildiğinde kendi insan bedenini tekrar alıp onu bir kurban olarak Tanrı’nın mezbahından geri çekmedi. (İbraniler 10:1-10) Yıllık Kefaret Gününde günahlar için kanları En Mukaddes Yere götürülen hayvan kurbanlarının bedenleri ortadan kaldırıldığı gibi, aynı şekilde Tanrı, İsa’nın insan doğasının kurbanlığını kabul edip insan bedenini ortadan kaldırmıştı. Ne şekilde? Biz bunu bilmiyoruz. (İbraniler 13:10-13; Levililer 16. bap) Her ne kadar Kadirimutlak Tanrı kendi Oğlunu, İsa Mesih’i insan bedeniyle diriltmediyse de, Tanrı’nın diriltilen Oğlu, Yahudi başkâhinin günah için kefaret etmek üzere mabedin En Mukaddes Yerine götürdüğü kurban kanının benzeri olan kendi insan kurbanlığının değeri veya hakkını korumuştur.

22, 23. (a) Diriltilme vasıtasıyla ruh olan bir kişi olarak şimdi İsa Kefaret Gününde başkâhin tarafından temsil edilen hangi şeyi yapabilirdi? (b) Şimdi İsa, Yılan’ın “başını ez”mek üzere nasıl daha kuvvetli bir durumdaydı?

22 Tanrı’nın ruh olan bir Oğlu olarak, İsa Mesih, diriltilmesinden kırk gün sonra göğe geri dönebilirdi. Onun sadık izleyicilerinden bazıları bu dönüşe şahadet ettiler. (Resullerin İşleri 1:1-11) Tıpkı Yahudi başkâhinin En Mukaddes Yerde Kefaret kanını Ahit Sandığına serptiği gibi, aynı şekilde İsa, Tanrı’nın semavi huzuruna girip kendi kâmil insan kurbanlığının değer veya hakkını takdim etmiştir. (İbraniler 9:11-14, 24-26) Sonra da Yüce Tanrı, onu “Melkisedek tertibi üzre . . . . ebediyen kâhin” olarak kendi sağına oturtmuştur.—Mezmur 110:1-4; Resullerin İşleri 2:31-36; İbraniler 5:10; 10:11-13.

23 Bu şekilde Tanrı’nın Oğlu, kâmil bir insan olarak gelip Büyük Yılan tarafından ‘topuğu ezilmiş’ olmasından önce sahip olduğundan daha yüksek bir semavi mevkiyle ödüllendirilmiştir. İnsan olmadan önceki Mikael ismini geri almış ve böylece gökte tekrar “baş melek Mikael” olmuştur. (Yahuda 9; Vahiy 12:7) Tanrı’nın “kadın”ının izzetlendirilmiş “zürriyet”i Tanrı’nın tayin etmiş olduğu zamanda Yılan’ın başını ezmek üzere şimdi çok daha kuvvetli bir durumdaydı.—Tekvin 3:15.

24, 25. (a) Gerek Yahudiler, gerekse milletlerden olanlar Tanrı’nın Oğlu’nun nasıl bir Mesih olmadığına neden mutlu olmalıdır? (b) Filipililer 2:5-11’de bizim nasıl bir zihni tutuma sahip olmamız tembih ediliyor?

24 Bedeni Yahudiler ve milletlerden müteşekkil tüm insanlık, Tanrı’nın vaat edilen Mesih’inin Kral Davud gibi basit türabi, insan ve “meshedilmiş olan” değil, ölümsüz semavi bir Mesih olmasına, ne kadar müteşekkir ve mutlu olmalıdır! Peygamber Davud, ilham altında, yükseltilen bu kişiyi alçakgönüllülükle kendi Rabbi olarak kabul etmiştir. Bizim de tutumumuz aynı olmalıdır. Aşağıdaki ilham edilmiş sözlerle bu, tabi olmağa hazır zihni tutuma sahip olmamız tembih ediliyor:

25 “Mesih [Maşiah], İsada olan düşünce [zihni tutum] sizde de olsun; o Mesih ki, Allahın suretinde olduğu halde, Allaha müsavi olmağı bir ganimet saymadı [Tanrı’ya eşitliği kapmayı düşünmedi, NEB]; fakat kul suretini aldı, ve insanların benzeyişinde olarak, kendini hâli kıldı, ve şekilde insan gibi bulunarak ölüme, hattâ haç ölümüne kadar itaat edip nefsini alçalttı. Bunun için de Allah onu pek çok yükseltti, ve her ismin fevkinde olan ismi ona ihsan etti; ta ki İsanın isminde bütün göktekiler ve yerdekiler ve yer altındakiler diz çöksün, ve Baba Allahın izzeti için her dil İsa Mesih Rabdir diye ikrar etsin.”—Filipililer 2:5-11; II. Korintoslular 5:16’ya da bak.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş