Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • gt böl. 63
  • Düzeltici Nitelikte Ek Öğütler

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Düzeltici Nitelikte Ek Öğütler
  • Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
  • Benzer Malzeme
  • Günah ve Tökezletici Davranışlarla İlgili Öğüt
    İsa Mesih: Yol, Hakikat, Yaşam
  • “Dünyanın Tuzu Sizsiniz”
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1985 (Dinsel Seri 48-60)
  • Tüm Vaazların En Ünlüsü
    Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
  • Tuz Kadar Değerli
    Uyanış!—2003
Daha Fazla
Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
gt böl. 63

Bölüm 63

Düzeltici Nitelikte Ek Öğütler

İSA ve resulleri hâlâ Kefernahum’daki evdeyken, resullerin kimin en büyük olduğu konusunda yaptıkları tartışmanın yanı sıra, başka bir konu da ele alındı. Herhalde Kefernahum’a dönüşleri sırasında, İsa’nın yanlarında olmadığı bir ara geçen bir olay söz konusuydu. Resul Yuhanna olayı şöyle aktardı: “Biz senin isminle cinleri çıkaran bir adam gördük ve ona mani olduk, çünkü ardımızca gelmiyordu.”

Herhalde, Yuhanna’nın gözünde resuller iyileştirme işini tekelinde tutan, seçkin bir ekipti. Böylece, kendi gruplarına dahil olmadığından bu adamın kudretli işler yapmasının uygun olmadığını düşünüyordu.

Ancak İsa şu öğüdü verdi: “Ona mani olmayın; zira hiç bir adam yoktur ki, benim ismimle kudretli iş yapsın da hemen beni kötülesin. Zira bize karşı olmıyan bizim tarafımızdandır. Çünkü, doğrusu size derim: Siz Mesihin olduğunuz için kim size bir bardak su içirirse, karşılığını hiç zayetmiyecektir.”

Bu adamın, İsa’nın tarafında yer alması için fiziksel anlamda onu izlemesi şart değildi. İsa’nın takipçilerinin cemaati henüz kurulmamıştı; bu nedenle onun, resullerin grubundan olmaması ayrı bir cemaatten olduğu anlamına gelmiyordu. Adam İsa’nın ismine gerçekten iman etmişti, böylece de cinleri çıkarmakta başarılı olmuştu. Onun yaptığı, İsa’nın söylediği türden, ödüle değer bir davranıştı. İsa, böyle yaptığı için ödülü kaçırmayacağını gösterdi.

Fakat ya adam resullerin sözleri ve davranışları yüzünden sürçtüyse? Bu çok ciddi bir mesele olacaktı! İsa bu konuda şöyle söyledi: “Bana iman eden bu küçüklerden birini kim sürçtürürse, boynuna büyük bir değirmen taşı takılıp denize atılması kendisi için daha iyidir.”

İsa, takipçilerine, kendileri için bir el, bir ayak ya da bir göz kadar değerli bir şey bile olsa, sürçmelerine yol açacaksa, bunu yaşamlarından çıkarmaları gerektiğini söylüyordu. Değer verilen bu şeyler olmaksızın Tanrı’nın Gökteki Krallığına girmek, bunlara sahip olarak sonsuz yok oluşu simgeleyen Gehenna’ya (Yeruşalim’in dışında yanar haldeki çöplük) atılmaktan daha iyidir.

İsa ayrıca şöyle uyardı: “Bu küçüklerden birini hor görmekten sakının; zira size derim ki, göklerde onların melekleri daima göklerde olan Babamın yüzünü görürler.” Sonra, yüz koyuna sahip olup onlardan birini kaybeden bir adamdan söz ettiğinde, örnekleme yoluyla ‘küçüklerin’ değerini gösterdi. İsa, adamın diğer 99’unu bırakıp kaybolan koyunu arayacağını ve onu bulduğu zaman 99’u için duyduğundan daha büyük sevinci bu koyun için duyacağını açıkladı. İsa sözünü şöyle bağladı: “Böylece bu küçüklerden birinin helâk olması göklerdeki Babanızın muradı değildir.”

İsa, herhalde resullerinin arasında geçen tartışmayı düşünerek önemle şu teşvikte bulundu: ‘Kendinizde tuz olsun, ve aranızda barışı koruyun.’ Tatsız yiyecekler tuzla daha lezzetli duruma getirilir. Böylece, mecazi tuz da kişinin söylediklerinin kabul edilmesini kolaylaştırır. Böyle bir tuza sahip olmak barışın korunmasına yardımcı olacaktır.

Fakat insanın kusurluluğu yüzünden bazen ciddi uyuşmazlıklar da başgösterir. İsa böyle durumlarda nasıl davranılacağına ilişkin yönlendirici kurallar da verdi. “Eğer kardeşin sana karşı günah işlerse,” dedi, “git, yalnız onunla senin aranda kabahatini kendisine göster; seni dinlerse, kardeşini kazandın.” Eğer dinlemezse, İsa’nın öğüdü şöyleydi: “Yanına bir ya iki kişi daha al da, iki veya üç şahidin ağzı ile her söz sabit olsun.”

İsa, ancak son çare olarak, meselenin ‘cemaate,’ yani cemaatin adli karar verebilecek konumdaki sorumlu nazırlarına bildirilmesini söyledi. Günah işleyen kişinin onların kararına uymaması durumunda, İsa’nın öğüdü şuydu: “O sana putperest ve vergi mültezimi gibi olsun.”

Nazırlar böyle bir karar verirken, Yehova’nın Sözündeki talimatlara sımsıkı bağlı kalmalıdırlar. Bu nedenle, onlar bir kimsenin suçlu ve cezayı hak eden biri olduğu sonucuna vardıklarında, verdikleri hüküm zaten “gökte bağlanmış olur.” Ve ‘yeryüzünde çözerlerse,’ yani bir kimseyi suçsuz bulurlarsa, o zaten “gökte çözülmüş olur.” İsa, bu gibi adli görüşmelerde, “iki veya üç kişi nerede benim ismimle bir araya toplanmış olurlarsa, ben orada onların ortasındayım” dedi. Matta 18:6-20; Markos 9:38-50; Luka 9:49, 50.

▪ İsa’nın günlerinde, ona eşlik etmek neden şart değildi?

▪ Küçüklerden birinin sürçtürülmesi ne derece ciddi bir meseleydi ve İsa örnekleme yoluyla bu küçüklerin önemini nasıl gösterdi?

▪ İsa’nın, kendilerinde tuz olması yönünde resullerini teşvik etmesine hangi durum yol açmış olabilir?

▪ ‘Bağlamak’ ve ‘çözmek’ ne anlama gelir?

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş