Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • gt böl. 103
  • Mabedi Yeniden Ziyaret

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Mabedi Yeniden Ziyaret
  • Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
  • Benzer Malzeme
  • Mabet Yeniden Temizleniyor
    İsa Mesih: Yol, Hakikat, Yaşam
  • “Saat Geldi”
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
  • İsa’nın Yeryüzündeki Son Günlerini Yeniden Yaşamak
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1998
  • İsa Mabedi Temizliyor
    Kutsal Kitaptan Değerli Dersler
Daha Fazla
Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
gt böl. 103

Bölüm 103

Mabedi Yeniden Ziyaret

İSA ve öğrencilerinin Eriha’dan dönüşlerinden bu yana Beytanya’da geçirdikleri üçüncü geceydi. Ertesi sabah, 10 Nisan Pazartesi günü şafak sökerken onlar Yeruşalim’e doğru yola çıktılar. İsa acıkmıştı. Yapraklanmış bir incir ağacı görünce üzerinde birkaç incir olabileceği düşüncesiyle yaklaştı.

İncir mevsimi hazirandan önce başlamazdı ve henüz mart sonuydu; dolayısıyla, ağaç mevsiminden önce yapraklanmıştı. Böylece İsa’nın erken yapraklanan ağacın erkenden incir de verebileceğini düşündüğü anlaşılıyor. Fakat düş kırıklığına uğradı. Yapraklar ağaca aldatıcı bir görünüm vermişti. İsa bunun üzerine ağacı lanetleyip “artık hiç kimse senden ebediyen meyva yemesin” dedi. İsa’nın davranışının sonuçları ve önemi ertesi sabah öğrenildi.

İsa ve öğrencileri yola devam ederek çok geçmeden Yeruşalim’e vardılar. İsa önceki günün öğle sonrasında denetlediği mabede gitti. Ancak, o gün, tıpkı üç yıl önce MS 30 Fıshına geldiğinde yaptığı gibi bir işe girişti. Mabetteki satıcıları ve alıcıları dışarı attı ve para bozanların masalarını ve güvercin satanların tezgâhlarını devirdi. Kimsenin mabedin içinden bir kap bile geçirmesine izin vermedi.

Mabette para bozanları ve hayvan satanları kınayarak şunları söyledi: “ ‘Bütün milletler için benim evime dua evi denilecek,’ diye yazılmış değil midir? fakat siz onu ‘haydut ini’ ettiniz.” Onlar, kurban için gerekli hayvanları kendilerinden satın almanın dışında pek fazla seçeneği olmayan kişilerden aşırı yüksek fiyatlar istiyorlardı; bu yüzden soyguncuydular. Böylece İsa bu ticari işleri bir tür haydutluk ya da soygunculuk olarak görüyordu.

Önde gelen kâhinler, yazıcılar ve halkın ileri gelenleri İsa’nın yaptıklarını işitince yine onu öldürtmenin bir yolunu aradılar. Böylece ıslah edilmez kişiler olduklarını kanıtladılar. Ancak, tüm halk İsa’yı dinlemek için peşine takıldığından, onu nasıl yok edeceklerini bilemiyorlardı.

Bedenen Yahudi olanların yanı sıra diğer milletlerden de Fısha gelenler olurdu. Bu kimselere Yahudi dinini benimsemiş kişi anlamında mühtedi denirdi. O gün, mühtedi oldukları anlaşılan bazı Yunanlılar Filipus’a yaklaşıp İsa’yı görmek istediler. Filipus, belki de böyle bir görüşmenin uygun olup olmayacağını sormak üzere, Andreas’a gitti. Yunanlıların onu görebilme olanağının bulunmasından İsa’nın hâlâ mabette olduğu anlaşılıyor.

İsa yaşamının sonuna sadece birkaç gün kaldığını biliyordu, böylece kendi durumuyla ilgili güzel bir örnekleme yaptı: “İnsanoğlunun taziz olunacağı saat geldi. Doğrusu ve doğrusu size derim: Buğday tanesi yere düşüp ölmezse, o yalnız kalır; fakat ölürse, çok mahsul verir.”

Tek bir buğday tanesinin pek değeri yoktur. Fakat toprağa konulup “ölürse,” yani tohum olarak yaşamı son bulursa ne olur? Filizlenir ve zamanla büyüyüp üzerinde pek çok buğday tanesi olan bir başak haline gelir. Benzer şekilde, İsa sadece tek bir kusursuz insandı. Fakat Tanrı’ya sadık şekilde ölürse, kendisi gibi özveri ruhuna sahip sadık kimselere sonsuz yaşam vermek üzere bir araç olacaktı. Bu nedenle şunları söyledi: “Canını seven onu zayeder; ve bu dünyada canından nefret eden ebedî hayat için onu saklar.”

İsa’nın yalnızca kendisini düşünmediği belliydi, çünkü devamen şunları açıkladı: “Bir adam bana hizmet edecekse, ardımca gelsin; ben nerede olursam hizmetçim de orada olacaktır; bir kimse bana hizmet ederse, Baba onu saydırır [onurlandırır].” İsa’yı takip edip ona hizmet edenler için gerçekten şahane bir ödül! Bu, Gökteki Krallığında Mesih ile birlikte olmak üzere Baba tarafından onurlandırılmak demekti.

İsa kendisini bekleyen büyük çileyi ve ıstıraplı ölümünü düşünerek sözlerini sürdürdü: “Şimdi canım çok sıkılmaktadır; ve ne diyeyim? Ey Baba, beni bu saatten kurtar mı..?” Keşke başına geleceklerden kaçınma olanağı olsaydı! Hayır, bu olamazdı, çünkü kendisinin de dediği gibi, “bunun için bu saate” gelmişti. İsa, kendisinin kurban niteliğindeki ölümü de içinde olmak üzere, Tanrı’nın yaptığı düzenlemeye tam olarak rıza gösteriyordu. Matta 21:12, 13, 18, 19; Markos 11:12-18; Luka 19:45-48; Yuhanna 12:20-27.

▪ İsa mevsimi olmadığı halde neden incir bulacağını ummuştu?

▪ İsa mabette satış yapanları neden “haydut” diye adlandırdı?

▪ İsa hangi bakımdan ölen bir buğday tanesine benziyordu?

▪ İsa başına gelecek ıstırap ve ölüm hakkında ne düşünüyordu?

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş