Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • gt böl. 110
  • Mabetteki Hizmetini Tamamlıyor

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Mabetteki Hizmetini Tamamlıyor
  • Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
  • Benzer Malzeme
  • Mabetteki Son Günü
    İsa Mesih: Yol, Hakikat, Yaşam
  • “Saat Geldi”
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
  • Bir Ferisiyle Yemekte
    İsa Mesih: Yol, Hakikat, Yaşam
  • Bir Ferisi İle Yemek Yiyor
    Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
Daha Fazla
Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
gt böl. 110

Bölüm 110

Mabetteki Hizmetini Tamamlıyor

İSA mabette son kez görünüyordu. Aslında, üç gün sonraki yargılanması ve idamı sırasında gelişecek olayların dışında, yeryüzündeki aleni hizmetini neredeyse tamamlamıştı. Bu arada yazıcıları ve Ferisileri şiddetle eleştirmeyi sürdürüyordu.

“Vay başınıza, yazıcılar ve Ferisiler, ikiyüzlüler!” ifadesini üç kez daha kullandı. İlkinde, “bardağın ve çanağın dışını temizlersiniz, fakat onların içi soygunculuk ve taşkınlıkla doludur” diyerek bu yüzden felakete uğrayacaklarını bildirdi. Sonra şöyle uyardı: “Önce bardağın ve çanağın içini temizle ki, dışı da temiz olsun.”

Ardından, yazıcılara ve Ferisilere, dindarlık kisvesiyle saklamaya çalıştıkları, içlerindeki çürümüşlük ve kokuşmuşluk nedeniyle sonlarının kötü olacağını bildirdi. Şöyle dedi: “Siz badanalı kabirlere benzersiniz ki, dıştan güzel görünürler, fakat içten ölü kemikleri ve her türlü murdarlıkla doludurlar.”

Son olarak, onların ikiyüzlülüğü, kendi hayır işlerine dikkat çekmek amacıyla peygamberlerin kabirlerini yapıp hevesle bezemelerinden görülüyordu. Oysa, İsa’nın açıkladığı gibi, onlar “peygamberleri öldürenlerin oğulları” idiler. Gerçekten de, onların ikiyüzlülüğünü sergilemeye cesaret eden kişi tehlikedeydi!

İsa sonraki sözleriyle onlara en ağır kınamaları yöneltiyordu. “Siz, ey yılanlar, siz, ey engerekler nesli!” dedi, ‘Gehenna hükmünden nasıl kaçacaksınız?’ Gehenna, Yeruşalim’in çöplüğü olarak kullanılan vadiydi. Böylece İsa, kötü yollarına devam ettiklerinden yazıcıların ve Ferisilerin ebediyen yok olacaklarını söylüyordu.

İsa temsilcisi olarak gönderdiği kimselerle ilgili şunları söyledi: “Onlardan bazılarını öldürecek, ve haça [direğe] gereceksiniz; ve bazılarını havralarda dövecek, ve şehirden şehre kovacaksınız; ki, salih olan Habilin kanından, mabetle mezbah arasında öldürdüğünüz Barahiya [İkinci Tarihlerde Yehoyada olarak adlandırılır] oğlu Zekaryanın kanına kadar, yeryüzünde dökülen her salih kan, üzerinize gelsin. Doğrusu size derim: Bütün bu şeyler bu neslin üzerine gelecektir.”

Zekarya kendilerini ağır bir dille suçladığından, İsrail liderleri “ona karşı düzen kurdular, ve onu kıralın emrile RAB evinin avlusunda taşlarla taşladılar.” Fakat İsa’nın önceden bildirdiği gibi, İsrail döktüğü tüm bu adil kanların bedelini ödeyecekti. Bu, 37 yıl sonra, MS 70’te Roma orduları Yeruşalim’i yıkıp bir milyondan fazla Yahudiyi yok ettiğinde gerçekleşti.

İsa bu korkunç durumu düşündükçe büyük üzüntü duyuyordu. ‘Yeruşalim, Yeruşalim,’ diyerek bir kez daha şu duyuruda bulundu: “Tavuk, yavrularını kanatları altına nasıl toplarsa, ben de senin çocuklarını kaç kere öyle toplamak istedim, ve siz istemediniz. İşte, eviniz size ıssız bırakılacak.”

Ardından şunları ekledi: ‘Yehova’nın ismiyle gelen mübarek olsun! deyinciye kadar, artık siz beni görmeyeceksiniz.’ O gün, Mesih’in gökteki Kral konumunda hazır bulunacağı ve insanların onu iman gözleriyle göreceği sırada olacaktır.

İsa o sırada mabetteki hazine kutularını ve bunlara para atan halkı izleyebildiği bir yere oturdu. Zenginler çok para atıyorlardı. Fakat sonra yoksul bir dul kadın gelip değeri çok az olan iki ufak para attı.

İsa öğrencilerini yanına çağırıp onlara şöyle dedi: “Doğrusu size derim: Bu fakir dul kadın hazineye atanların hepsinden çok attı.” Onlar bunun nasıl olabileceğini merak etmiş olmalılar. Bu nedenle, İsa şu açıklamayı yaptı: “Onların hepsi kendilerine artakalandan attılar; fakat bu kadın eksik olanından bütün varını, hep nafakasını attı.” İsa bunları söyledikten sonra son kez geldiği mabetten ayrıldı.

Mabedin büyüklüğüne ve güzelliğine hayran kalan öğrencileri, duygularını şöyle dile getirdiler: “Muallim, bak, ne biçim taşlar, ne biçim binalar!” Gerçekten de, söylendiğine göre, taşların uzunluğu 11 metre, genişliği 5 metreden fazla ve yüksekliği 3 metrenin üstündeydi!

İsa şu karşılığı verdi: “Bu büyük binaları görüyor musun? burada taş üstünde yıkılmadık taş bırakılmıyacak.”

İsa bu şeyleri söyledikten sonra, resulleriyle birlikte Kidron Vadisini geçip Zeytinlik Dağına çıktı. Görkemli mabedi buradan kuşbakışı görebiliyorlardı. Matta 23:25–24:3; Markos 12:41–13:3; Luka 21:1-6; II. Tarihler 24:20-22.

▪ Mabedi son ziyaretinde İsa ne yaptı?

▪ Yazıcıların ve Ferisilerin ikiyüzlülüğü nasıl ortaya kondu?

▪ ‘Gehenna hükmüyle’ ne kastediliyordu?

▪ İsa, neden dul kadının zenginlerden fazla bağışta bulunduğunu söyledi?

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş