Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • lv böl. 4 s. 36-49
  • Neden Otoriteye Saygı Göstermeliyiz?

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Neden Otoriteye Saygı Göstermeliyiz?
  • “Tanrı’nın Sevgisinden Ayrılmayın”
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • NEDEN ZOR?
  • OTORİTEYE NEDEN SAYGI GÖSTERMELİYİZ?
  • AİLEDE SAYGI
  • CEMAATTE SAYGI
  • BAŞTAKİ YETKİLİLERE SAYGI
  • Üzerinizde Yetki Sahibi Olanlara Onur Verin
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
  • İsa’nın Takipçilerinin Otorite Konusundaki Görüşü
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Yehova’nın Otoritesini Kabul Edin
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2008
  • Otoriteye Saygı—Neden Gerekli?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
Daha Fazla
“Tanrı’nın Sevgisinden Ayrılmayın”
lv böl. 4 s. 36-49
Bir baba karısıyla birlikte çocuklarına Kutsal Kitabı öğretiyor

4. BÖLÜM

Neden Otoriteye Saygı Göstermeliyiz?

“Her tür insanı sayın” (1. PETRUS 2:17).

1, 2. (a) Otoriteye saygı konusunda hangi zorluğu yaşıyoruz? (b) Hangi soruları ele alacağız?

BİR anne çocuğuna bir şey yapmasını söylüyor. Çocuk annesinin ne dediğini duyuyor ve onun otoritesine saygı duyması gerektiğini biliyor. Fakat itaat etmek istemiyor. Çocuğun içindeki bu mücadele hepimizin yaşadığı bir gerçeği ortaya koyar.

2 Otoriteye saygı göstermek bizim için her zaman kolay olmayabilir. Üzerinizde bir ölçüde yetki sahibi olan kişilere saygı göstermek size bazen zor geliyor mu? Cevabınız evetse, böyle hisseden yalnız siz değilsiniz. Herhalde yaşadığımız dönem insanların otoriteye en az saygı duyduğu dönemdir. Bununla birlikte, Kutsal Kitap üzerimizde yetki sahibi olan kişilere saygı göstermemiz gerektiğini söyler (Özdeyişler 24:21). Aslında Tanrı’nın sevgisinde kalmak istiyorsak bunu yapmamız şarttır. Bu durumda bazı sorular ortaya çıkıyor. Otoriteye saygı göstermek bizim için neden zor olabilir? Yehova neden bizden bunu istiyor? İtaat etmemize ne yardım eder? Son olarak da, otoriteye saygımızı hangi yollarla gösterebiliriz?

NEDEN ZOR?

3, 4. (a) İnsanlar nasıl günahkâr ve kusurlu duruma geldi? (b) Kusurlu yapımız otoriteye saygı duymamızı neden zorlaştırıyor?

3 Otoriteye saygı göstermeyi zorlaştıran iki nedeni kısaca ele alalım. Birincisi biz kusurluyuz; ikincisi üzerimizde yetki sahibi olan kişiler de kusurlu. İnsanlar uzun zaman önce günahkâr ve kusurlu duruma geldi. Âdem ile Havva Aden bahçesinde Tanrı’nın otoritesine isyan etti ve bu isyanla insanlar günahkâr oldu. O zamandan beri hepimizde doğuştan gelen bir isyan etme eğilimi var (Başlangıç 2:​15-17; 3:​1-7; Mezmur 51:5; Romalılar 5:12).

4 Günahkâr yapımız nedeniyle gurur ve kibir çoğumuzda kolayca görülebilir. Alçakgönüllülük ise geliştirmesi ve koruması zor bir niteliktir ve çok az kişide görülür. Tanrı’ya yıllarca sadakatle hizmet ettikten sonra bile dik başlılığa ve gurura yenik düşebiliriz. Örneğin Musa’nın zamanında yaşayan Korah’ı düşünelim. O, birçok sıkıntıya rağmen sadakatini koruyup Yehova’nın halkından ayrılmamıştı. Fakat daha çok yetki istedi ve o dönemin en yumuşak başlı insanı olan Musa’ya karşı küstahça isyan başlattı (Sayılar 12:3; 16:​1-3). Kral Uzziya’yı da düşünelim. O, gururuna yenilip Yehova’nın mabedine girdi ve sadece kâhinlerin yapabileceği kutsal bir görevi yapmaya kalkıştı (2. Tarihler 26:​16-21). Böyle kişiler isyanlarının bedelini çok ağır ödediler. Fakat onların yaşadıklarından ders almak hepimiz için yararlı olur. Evet, otoriteye saygı duymamızı zorlaştıran gururla mücadele etmeliyiz.

5. Kusurlu insanlar yetkilerini nasıl kötüye kullanıyor?

5 Öte yandan, yetkili konumda bulunan kusurlu insanlar da otoriteye saygıyı baltalayan çok şey yapıyor. Birçoğu yetkisi altındakilere gaddarca davranıyor. Aslında tarih insanların güçlerini kötüye kullandığı olaylarla doludur (Vaiz 8:9’u okuyun). Örneğin, Yehova Saul’u kral olarak seçtiğinde o iyi ve alçakgönüllü biriydi. Fakat zamanla gurura ve kıskançlığa yenik düştü, sonra da sadık biri olan Davut’a eziyet etmeye başladı (1. Samuel 9:​20, 21; 10:​20-22; 18:​7-11). Davut daha sonra İsrail’in en iyi krallarından biri oldu, ancak o da gücünü kötüye kullandı. Hititli Uriya’nın karısını elinden aldı ve o masum adamı savaşta ölsün diye ön saflara gönderdi (2. Samuel 11:​1-17). Gerçekten de kusurluluk insanların gücünü doğru kullanmasını zorlaştırır. Üstelik yetkili konumdakiler Yehova’ya saygı duymayan kişilerse daha da kötü şeyler yapıyorlar. Bir İngiliz devlet adamı bazı Katolik papaların birçok insana nasıl zulmettiğini anlattıktan sonra şöyle yazdı: “İktidar yozlaştırır, mutlak iktidar mutlaka yozlaştırır.” Bu gerçeği aklımızda tutarak şimdi şu soruyu ele alalım: Otoriteye neden saygı göstermeliyiz?

OTORİTEYE NEDEN SAYGI GÖSTERMELİYİZ?

6, 7. (a) Yehova’ya duyduğumuz sevgi bizi ne yapmaya yöneltiyor? Neden? (b) Ne zaman boyun eğmemiz gerekir?

6 Otoriteye saygı göstermemizin en önemli nedeni Yehova’ya, insanlara, hatta kendimize duyduğumuz sevgidir. Yehova’yı her şeyden çok sevdiğimiz için O’nun yüreğini sevindirmek istiyoruz (Özdeyişler 27:11 ve Markos 12:​29, 30’u okuyun). Biliyoruz ki, O’nun egemenliğine, yani evreni yönetme hakkına Aden’deki isyandan beri yeryüzünde meydan okunuyor ve insanlığın büyük kısmı Yehova’nın yönetimini reddedip Şeytan’ın tarafında yer alıyor. Biz Yehova’nın tarafında yer almaktan sevinç duyuyoruz. Vahiy 4:11’deki etkileyici sözler bizi heyecanlandırıyor. Evrenin haklı yöneticisinin Yehova olduğunu açıkça görüyoruz. Günlük yaşamımızda Yehova’nın yönetimini kabul ederek O’nun egemenliğini destekliyoruz.

7 Yehova’nın otoritesine saygı, itaat etmeyi ve boyun eğmeyi gerektirir. Yehova’yı sevdiğimiz için O’na istekle itaat ederiz. Fakat itaat etmenin çok zor olduğu zamanlar mutlaka olacaktır. Böyle zamanlarda biz de bölümün başında söz ettiğimiz o küçük çocuk gibi boyun eğmeyi öğrenmeliyiz. Hatırlarsak İsa, Babasının isteğine itaat etmek çok zor göründüğünde bile boyun eğdi. Babasına “Benim değil Senin isteğin yerine gelsin” dedi (Luka 22:42).

8. (a) Yehova’nın otoritesine boyun eğdiğimizi göstermenin bir yolu nedir? (b) Yehova’nın bu konuda ne hissettiğini bir örnekle açıklayın. (c) ‘Öğüt dinleyip verilen terbiyeyi benimsememize’ ne yardım edebilir? (“Öğüt Dinle, Verilen Terbiyeyi Benimse” başlıklı çerçeveye bakın.)

8 Tabii Yehova bugün bizimle doğrudan konuşmuyor; yazılı Sözünü ve yeryüzündeki temsilcilerini kullanıyor. Bu nedenle Yehova’nın otoritesine boyun eğdiğimizi ortaya koymanın bir yolu, O’nun cemaatte atadığı kişilere saygı göstermektir. Bu kişiler yetkili konumda kaldığı sürece onlara itaat etmeliyiz. Onlara isyan edersek, örneğin onlardan gelen Kutsal Yazılara dayalı öğüt ya da düzeltmeleri reddedersek Yehova’yı öfkelendiririz. İsrailoğulları Musa’ya karşı söylendiğinde ve ona isyan ettiğinde, Yehova bunu doğrudan Kendisine yapılmış kabul etti (Sayılar 14:​26, 27).

9. İnsanları sevmek ile otoriteye saygı göstermek arasında nasıl bir bağlantı var? Bir örnekle açıklayın.

9 Otoriteye saygı göstermemizin diğer bir nedeni de insanlara duyduğumuz sevgidir. Örneğin bir orduyu düşünün. Ordunun başarısı, hatta hayatta kalması büyük olasılıkla her bir askerin emir komuta zincirine itaat etmesine, saygı duymasına ve işbirliği yapmasına bağlıdır. Bir asker isyan ederek bu düzeni bozarsa yanındaki tüm arkadaşlarını tehlikeye atmış olur. Yehova da güçlü meleklerden oluşan muazzam büyüklükte bir ordunun komutanıdır. Kutsal Kitap yüzlerce kez O’ndan “gökteki orduların hâkimi” diye söz eder (1. Samuel 1:​3, dipnot). Yehova bazen yeryüzündeki hizmetçilerini de bir orduya benzetir (Mezmur 68:11; Hezekiel 37:​1-10). O’nun otorite olarak atadığı insanlara isyan edersek, birlikte ruhi savaş verdiğimiz kardeşlerimizi tehlikeye atmış olmaz mıyız? İsa’nın bir takipçisi atanmış ihtiyarlara isyan ettiğinde, cemaatteki diğer kardeşler de acı çekebilir (1. Korintoslular 12:​14, 25, 26). Benzer şekilde bir çocuk anne babasına isyan ettiğinde tüm aile acı çekebilir. Dolayısıyla insanları sevdiğimizi, yetkili konumdaki kişilere saygı duyarak ve onlarla işbirliği yaparak gösteririz.

10, 11. Otoriteye itaat etmek neden kendi yararımızadır?

10 Kendi yararımız için de otoriteye saygı gösteriyoruz. Yehova otoriteye saygı göstermemizi istediğinde genellikle bunu yapmanın bize sağlayacağı yararlara dikkat çeker. Örneğin çocuklara uzun ve iyi bir yaşam sürmek için anne babalarına itaat etmelerini söyler (Tekrar 5:16; Efesoslular 6:​2, 3). Cemaatteki ihtiyarlara saygı göstermemizi öğütler, çünkü bunu yapmazsak ruhen zarar görürüz (İbraniler 13:​7, 17). Ayrıca baştaki yetkililere itaat etmemizi, bu sayede korunacağımızı söyler (Romalılar 13:4).

11 Yehova’nın neden itaat etmemizi istediğini bilirsek otoriteye saygı göstermemiz kolaylaşır. O halde şimdi üç temel alanda otoriteye saygıyı ele alalım.

AİLEDE SAYGI

12. Yehova ailede kocaya hangi rolü vermiştir? O, bu rolü nasıl yerine getirmelidir?

12 Aile düzenlemesini bizzat Yehova yapmıştır. O düzen Tanrısı olduğundan, aileyi de işlevini başarıyla yerine getirecek şekilde düzenlemiştir (1. Korintoslular 14:33). Kocaya aile reisi olma yetkisi vermiştir. Koca, kendi başı olan İsa Mesih’in cemaate reislik etme tarzını örnek alırsa ona saygı göstermiş olur (Efesoslular 5:23). Dolayısıyla sorumluluktan kaçmamalı, onu mertçe yüklenmelidir. Ailesine despotça değil sevgi dolu, makul ve nazik şekilde davranmalıdır. Kendi otoritesinin mutlak olmadığını, asla Yehova’nın otoritesinden üstün olamayacağını aklında tutmalıdır.

İsa’nın takipçisi bir baba, reisliğini yerine getirirken Mesih’i örnek alır

13. Bir kadın ailedeki rolünü nasıl Yehova’yı memnun edecek şekilde yerine getirebilir?

13 Kadın, kocasını tamamlayacak bir yardımcı olmalıdır. Ailede ona da bir otorite verilmiştir, çünkü Kutsal Kitap “annenin öğrettiği kanundan” söz eder (Özdeyişler 1:8). Kuşkusuz kadının otoritesi kocasının otoritesinden sonra gelir. Hıristiyan bir kadın, kocasının otoritesine saygı duyduğunu onun reislik görevini yerine getirmesine yardım ederek gösterir. Onu küçümsemez, kurnazlıkla etkilemeye ya da onun konumunu ele geçirmeye çalışmaz. Aksine eşini destekler ve onunla işbirliği yapar. Kocasının kararları hoşuna gitmediğinde, kendi düşüncelerini saygıyla dile getirmekle birlikte ona boyun eğmeye devam eder. Kocası imanını paylaşmayan biriyse kadın çeşitli zorluklarla karşılaşabilir, fakat onun boyun eğmeye hazır olması kocasını hakikate çekebilir (1. Petrus 3:1’i okuyun).

Bir baba çamurlu ayakkabılarıyla içeri giren çocuğunu sevgiyle terbiye ediyor

14. Çocuklar anne babalarına ve Yehova’ya nasıl sevinç verebilirler?

14 Çocuklar anne babalarına itaat ettiklerinde Yehova’nın yüreğini sevindirirler. Ayrıca anne babaları için gurur ve sevinç kaynağı olurlar (Özdeyişler 10:1). Tek ebeveynli ailelerde de çocuklar itaatli olmalıdır. Onlar anne ya da babalarının daha çok desteğe ve işbirliğine ihtiyacı olabileceğinin farkındadırlar. Bir ailenin tüm fertleri Tanrı’nın onlar için belirlediği rolleri yerine getirdiğinde o ailede barış ve sevinç dolu bir ortam olur. Bu da ailenin kurucusu olan Yehova’yı yüceltir (Efesoslular 3:​14, 15).

CEMAATTE SAYGI

15. (a) Yehova’nın otoritesine saygı duyduğumuzu cemaatte nasıl gösterebiliriz? (b) Cemaatte önderlik edenlere itaat etmemize hangi ilkeler yardım edebilir? (“Size Önderlik Edenlere İtaat Edin” çerçeveye bakın.)

15 Yehova, Hıristiyan cemaatinin yöneticisi olması için Oğlunu atadı (Koloseliler 1:13). İsa da Tanrı’nın yeryüzündeki toplumunun ruhi ihtiyaçlarını karşılamak üzere ‘sadık ve sağgörülü hizmetkârını’ görevlendirdi (Matta 24:​45-47). Günümüzde “sadık ve sağgörülü hizmetkâr”, Yehova’nın Şahitlerinin Yönetim Kuruludur. Birinci yüzyıldaki cemaatlerde olduğu gibi bugün de ihtiyarlar talimatları ve öğütleri Yönetim Kurulundan alır. Bu bazen mektup yoluyla bazen de gezici gözetmenler gibi temsilciler aracılığıyla olur. Bireyler olarak cemaatteki ihtiyarların otoritesine saygı gösterdiğimizde Yehova’ya itaat etmiş oluruz (1. Selanikliler 5:12 ve İbraniler 13:17’yi okuyun).

16. İhtiyarların kutsal ruh tarafından atanması ne anlama gelir?

16 Tabii ihtiyarlar ve hizmet görevlileri kusursuz değildir. Hepimiz gibi onlar da hata yapar. Ancak ihtiyarlar cemaatin ruhen güçlü kalmasına yardım etmek için ‘hediye olarak verilmişlerdir’ (Efesoslular 4:8). Onlar kutsal ruh tarafından atanırlar (Elçiler 20:28). Nasıl? Bu erkekler öncelikle Tanrı’nın ruhuyla kaleme alınan şartları karşılamalıdır (1. Timoteos 3:​1-7, 12; Titus 1:​5-9). Ayrıca ihtiyarlar bir biraderin niteliklerini değerlendirirken kutsal ruhun kendilerine rehber olması için içtenlikle dua ederler.

17. Hemşireler teokratik bir görev yerine getirirken neden bazen başını örter?

17 Bazen bir cemaatte tarla hizmeti buluşmasını idare etmek gibi normalde ihtiyarlara ve hizmet görevlilerine verilen bir görevi yapacak kimse bulunmayabilir. Bu gibi durumlarda, vaftiz edilmiş başka bir birader görevi yerine getirebilir. O da yoksa, cemaatte yeterli durumdaki bir hemşire bunu yapabilir. Fakat bir hemşire normal koşullarda vaftiz edilmiş bir erkeğin yerine getirmesi gereken bir görevi üstlenirken başını örtmelidira (1. Korintoslular 11:​3-10). Bu, kadını küçük düşüren bir talep değildir. Aksine, hem ailede hem de cemaatte Yehova’nın yaptığı reislik düzenlemesine saygısını göstermek için ona fırsat sağlar.

BAŞTAKİ YETKİLİLERE SAYGI

18. Romalılar 13:​1-7’de belirtilen ilkeleri nasıl açıklarsınız?

18 Gerçek Hıristiyanlar Romalılar 13:​1-7’de belirtilen ilkelere sıkı sıkıya bağlı kalırlar (Okuyun). Bu ayetleri okuduğunuzda sözü edilen ‘baştaki yetkililerin’ yönetimler olduğunu anlayabilirsiniz. Yehova var olmalarına izin verdiği sürece bu yönetimler, bir ölçüde düzeni koruyarak ve gerekli hizmetleri sağlayarak önemli bir iş yapıyorlar. Kanunlara uyarak onların otoritesine saygı gösteririz. Örneğin bütün vergilerimizi öderiz ve yetkililerin istediği belge ya da evrakları uygun şekilde doldururuz. Ayrıca bizi, ailemizi ya da işimizi ilgilendiren veya mal varlığımız nedeniyle uymamız gereken tüm kanunlara uyarız. Bununla birlikte baştaki yetkililer Tanrı’ya itaatsizlik etmemizi isterse onlara boyun eğmeyiz. Geçmişte elçilerin yaptığı gibi şöyle yanıt veririz: “Biz insanlardan önce Tanrı’ya itaat etmeliyiz” (Elçiler 5:​28, 29; “Kimin Otoritesine İtaat Etmeliyim?” başlıklı çerçeveye bakın).

KİMİN OTORİTESİNE İTAAT ETMELİYİM?

İlke: “Hâkimimiz Yehova’dır, kanun koyucumuz Yehova’dır, kralımız Yehova’dır” (İşaya 33:22).

Kendinize sorabileceğiniz bazı sorular:

  • Benden Yehova’nın standartlarına aykırı bir şey istenseydi ne yapardım? (Matta 22:​37-39; 26:52; Yuhanna 18:36).

  • Yehova’nın emirlerine uymamam talep edilseydi ne yapardım? (Elçiler 5:​27-29; İbraniler 10:​24, 25).

  • Yetkili konumda olanlara istekle itaat etmeme neler yardım eder? (Romalılar 13:​1-4; 1. Korintoslular 11:3; Efesoslular 6:​1-3).

19. Yetkililere başka hangi yolla saygı gösteririz?

19 Davranış tarzımızla da baştaki yetkililere saygı gösteririz. Bazen hükümet görevlileriyle doğrudan görüşmemiz gerekebilir. Pavlus Kral Herodes Agrippa ve Vali Festus gibi yöneticilerle görüşmüştü. Bu adamların ciddi kusurları olmasına rağmen Pavlus onlarla saygılı şekilde konuştu (Elçiler 26:​2, 25). Konuştuğumuz kişi ister nüfuz sahibi bir yönetici isterse de bir polis memuru olsun Pavlus’u örnek alırız. Genç Şahitler de okulda öğretmenlerine, okul yetkililerine ve çalışanlarına benzer bir saygı göstermeye gayret ederler. Elbette sadece inançlarımızı onaylayan kişilere saygı göstermekle yetinmeyiz; Yehova’nın Şahitlerine karşı olanlara da saygılı davranırız. İmanımızı paylaşmayan kişiler bizim saygılı olduğumuzu görebilmelidir (Romalılar 12:​17, 18’i okuyun; 1. Petrus 3:15).

20, 21. Otoriteye saygı göstermenin getirdiği bazı nimetler nelerdir?

20 Her zaman insanlara saygı gösterelim. Petrus şöyle yazdı: “Her tür insanı sayın” (1. Petrus 2:17). İnsanlar onlara saygımızın içten olduğunu hissettiğinde derinden etkilenebilirler. Bunun günümüzde giderek daha nadir görülen bir nitelik olduğunu unutmayın. Dolayısıyla bu niteliği sergilemek İsa’nın şu emrine uymamızın bir yoludur: “Sizin ışığınız da insanların önünde parlasın ki, iyi işlerinizi görsünler ve göklerdeki Babanızı yüceltsinler” (Matta 5:16).

21 Yaşadığımız karanlık dünyada, iyi yürekli insanlar ruhi ışığa geliyorlar. Bu nedenle ailede, cemaatte ve başka insanlarla birlikteyken saygılı olmamız bazılarının dikkatini çekebilir. Bu sayede onlar da bizimle birlikte ışıkta yürümeye başlayabilir. Böyle bir sonuç bizi çok mutlu eder. Bu olmasa bile, kesin olan bir şey var. İnsanlara saygımız Yehova Tanrı’yı memnun eder ve O’nun sevgisinde kalmamıza yardımcı olur. Bundan daha büyük bir ödül olabilir mi?

a Ek bölümünün “Kadın Ne Zaman ve Neden Başını Örtmeli?” başlıklı kısmında bu ilkenin nasıl uygulanması gerektiği ele alınıyor.

“ÖĞÜT DİNLE, VERİLEN TERBİYEYİ BENİMSE”

Şeytan’ın ruhu, yani onun isyankâr ve kavgacı tutumu günümüz dünyasının her yerine yayılmış durumdadır. Bu nedenle Kutsal Kitap Şeytan’a “havanın etkili gücünü denetiminde bulunduran hükümdar” olarak değinir, ayrıca onun etkisiyle ortaya çıkan ‘itaatsiz kimseler üzerinde şimdi de etkili olan ruhtan’ söz eder (Efesoslular 2:2). Günümüzde birçok kişi herhangi bir otoriteye bağlı olmak istemiyor. Üzücüdür ki, bu bağımsızlık ruhu cemaat içindeki bazı kişileri bile etkilemiştir. Örneğin bir ihtiyar ahlaksızlık veya şiddet içeren eğlencelerin tehlikeleri konusunda nazikçe öğüt verdiğinde bazıları bu öğüde karşı çıkabilir, hatta sinirlenebilir. Aslında her birimiz Özdeyişler 19:20’deki şu sözleri uygulamalıyız: “Öğüt dinle, verilen terbiyeyi benimse ki, ileride hikmetli olasın.”

Bu konuda bize ne yardım edebilir? İnsanların öğüt ya da terbiye kabul etmemesinin üç yaygın nedenini ele alalım ve Kutsal Yazıların bu konudaki görüşüne bakalım.

  • “Bu öğüdün yerinde olduğunu düşünmüyorum.” Bir öğüdün bizim koşullarımıza gerçekten uygun olmadığını düşünüyor olabiliriz. Ya da öğüdü veren kişinin durumumuzu tam olarak kavramadığı sonucuna varabiliriz. Hatta ilk tepkimiz öğüdü küçümsemek olabilir (İbraniler 12:5). Hepimiz kusurlu olduğumuza göre, asıl düzeltilmesi gereken bizim bu meseleyle ilgili görüşümüz olamaz mı? (Özdeyişler 19:3). Bu öğüdün verilmesi için en azından bazı geçerli nedenler yok mu? O halde dikkat etmemiz gereken şey budur. Tanrı’nın Sözü bize şöyle der: “Terbiyeye sımsıkı sarıl, bırakma onu. İyi koru, o senin hayatındır” (Özdeyişler 4:13).

  • “Öğüdün veriliş tarzı hoşuma gitmedi.” Tanrı’nın Sözünün öğüt verme tarzıyla ilgili yüksek bir standart belirlediği doğrudur (Galatyalılar 6:1). Fakat Kutsal Kitap şunu da söyler: “Hepsi günah işledi ve hiç kimse Tanrı’nın yüceliğini yansıtamadı” (Romalılar 3:23). Yalnızca kusursuz biri kusursuz şekilde ve kusursuz bir öğüt verebilir (Yakup 3:2). Yehova bize öğüt vermek üzere kusurlu insanları kullanıyor; dolayısıyla öğüdün veriliş tarzına odaklanmamalıyız. Bunun yerine öğüdün içeriğine bakmalı ve bunu nasıl uygulayacağımızı dua ederek düşünmeliyiz.

  • “O bana öğüt verebilecek durumda değil!” Birinin verdiği öğüdün onun hataları yüzünden geçersiz olduğunu düşünüyorsak yukarıda belirtilen noktaları hatırlamalıyız. Aynı şekilde yaşımız, deneyimimiz ya da cemaatteki sorumluluklarımız nedeniyle öğüde ihtiyacımız olmadığını düşünüyorsak bu düşünce tarzımızı düzeltmeliyiz. Eski İsrail kralları, büyük sorumluluklara sahip olmalarına rağmen peygamberlerin, kâhinlerin ya da halktan başka kişilerin öğütlerini kabul etmeliydi (2. Samuel 12:​1-13; 2. Tarihler 26:​16-20). Bugün de Yehova’nın teşkilatı kusurlu insanları öğüt vermekle görevlendiriyor ve olgun Hıristiyanlar bunları seve seve kabul edip uyguluyor. Başkalarından daha çok sorumluluğa veya tecrübeye sahipsek öğüt kabul edip uygulamaya daha da dikkat etmeliyiz. Böylece makullük ve alçakgönüllülük konusunda örnek oluruz (1. Timoteos 3:​2, 3; Titus 3:2).

Hiçbirimiz öğüde ihtiyacımız olmadığını söyleyemeyiz. O halde aldığımız öğüdü istekle kabul etmeye, itaatle uygulamaya ve bu hayat kurtaran armağan için Yehova’ya yürekten şükretmeye kararlı olalım. Öğüt gerçekten de Yehova’nın bize duyduğu sevginin bir ifadesidir ve bu sevgiden asla ayrılmak istemiyoruz (İbraniler 12:​6-11).

“SİZE ÖNDERLİK EDENLERE İTAAT EDİN”

Eski İsrail’de teşkilatlanmaya acilen ihtiyaç duyulan bir dönem yaşanmıştı. Musa tehlikelerle dolu bir çölde yolculuk eden milyonlarca insanın gözetimini tek başına yürütemezdi. Peki ne yaptı? “Tüm İsrailoğulları arasından yetenekli adamlar seçti. Onları halkın; biner, yüzer, ellişer ve onar kişilik grupların başına koydu” (Çıkış 18:25).

Bugünkü cemaatlerde de benzer bir teşkilatlanmaya ihtiyaç var. İşte bu yüzden her tarla hizmeti grubunun bir gözetmeni, her cemaatin ihtiyarları, cemaatlerden oluşan her grubun bir çevre gözetmeni ve her ülkenin bir Ülke Heyeti ya da Temsil Heyeti var. Bu düzen sayesinde, cemaatte çoban olarak hizmet eden her erkek kendisine emanet edilen Yehova’nın koyunlarına yakın ilgi gösterebiliyor. Bu çobanlar Yehova’ya ve Mesih’e karşı sorumludur (Elçiler 20:28).

Böyle bir teşkilatlanma her birimizin itaatli ve boyun eğen kişiler olmasını gerektiriyor. Önderlik edenlere hiç saygı göstermeyen Diotrefis’in tutumuna sahip olmayı asla istemeyiz (3. Yuhanna 9, 10). Aksine elçi Pavlus’un şu sözlerine uymak isteriz: “Size önderlik edenlere itaat edin ve boyun eğin; çünkü onlar hesap verecek kişiler olarak canınızı gözetiyorlar; böyle davranın ki, görevlerini iç çekerek değil sevinçle yapsınlar; yoksa bundan siz zarar görürsünüz” (İbraniler 13:17). Bazıları önderlik eden kişilerin talimatlarını uygun buluyorsa itaat eder, fakat uygun bulmuyorsa ya da nedenini anlamıyorsa boyun eğmek istemez. Bununla birlikte, boyun eğmenin istemediğimiz şeylere bile itaat etmek anlamına gelebileceğini unutmayalım. O halde her birimiz kendimize şunu soralım: “Önderlik eden kişilere itaat ediyor ve boyun eğiyor muyum?”

Elbette, Tanrı’nın Sözü cemaatin işleyişine yardım edecek bütün düzenleme ve yöntemlere tek tek değinmez. Yine de Kutsal Kitap şöyle der: “Her şey uygun ve düzenli biçimde olsun” (1. Korintoslular 14:40). Yönetim Kurulu bu talimata uyarak birçok yararlı yöntem belirler ve rehberlik sağlar; böylece cemaatte işler sorunsuz ve düzenli şekilde yürür. Cemaatteki sorumlu erkekler bu düzenlemelere hemen uyar, böylece itaat konusunda örnek olurlar. Ayrıca ‘makuldürler’ ve gözetim işini yapanlara ‘itaate hazırdırlar’ (Yakup 3:17). Böylece her grupta, cemaatte, çevrede ve ülkede mutlu Tanrımızı güzel şekilde yansıtan, birlik ve düzen içinde bir kardeşler topluluğu oluşur (1. Korintoslular 14:33; 1. Timoteos 1:11).

Öte yandan Pavlus’un İbraniler 13:17’deki sözleri itaatsiz bir tutumun neden zararlı olduğunu da açıklar. Böyle bir tutum, sorumlu konumda bulunanların görevini adeta “iç çekerek” yapmasına neden olabilir. Bir birader cemaatte işbirliğine yanaşmayan ve isyankâr bir tutuma sahip kişilerle uğraşmak zorunda kaldığında, ayrıcalık olarak görmesi gereken kutsal hizmetini yük olarak görmeye başlayabilir. Sonuç olarak bu ‘size’, yani tüm cemaate zarar verir. Tabii bir kişinin teokratik düzene boyun eğmeyi reddetmesinin yol açtığı başka bir zarar da söz konusudur. Kişi boyun eğmeyecek kadar gururluysa, gökteki Babasıyla arasına mesafe koyar ve ruhi durumu bozulur (Mezmur 138:6). O halde, hepimiz teokratik düzene itaat etmeye ve boyun eğmeye kararlı olalım.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş