Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w80 1/9 s. 29-35
  • Takdimede Bulunurken Temiz Kalmak

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Takdimede Bulunurken Temiz Kalmak
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • KANUNUN DİĞER HÜKÜMLERİNDEN MAKBUL KURBANLAR HAKKINDA ÖĞRENMEK
  • YEHOVA BİZE DERİN İLGİ BESLER
  • İyi İşlerde Gayretli Temiz Bir Toplum
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2002
  • Buhur Yakmanın Hakiki Tapınmada Yeri Var mı?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2003
  • Elimizde Olanın En İyisini Yehova’ya Vermek
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
  • ‘Duayı İşitene’ Nasıl Yaklaşmalıyız?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2006
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
w80 1/9 s. 29-35

Takdimede Bulunurken Temiz Kalmak

“İsminin izzetini Yehova’ya (YD) verin, takdime getirin ve avlularına girin. Mukaddes süs içinde Yehova’ya (YD) secde kılın.”—Mezm. 96:8, 9.

1, 2. Tanrı’nın kavmi neden pak olmalıdır? Bu İsraillilerin zihnine nasıl aşılanmıştı?

YEHOVA mukaddes, pak ve temiz olduğundan kavmı de öyle olmalıdır. (I. Pet. 1:14-16) Bu gerçek Musa kanunu vasıtasıyla İsraillilerin zihnine aşılanmıştı. Onlar çevrelerindeki kavimlerin ahlaksız ve yozlaştırıcı alışkanlıklarından uzak kalmalı ve mümkünse bir ölüye dokunmaktan veya kendilerini kirletecek herhangi bir şeyden kaçınmalı ve murdar hayvanlar yememeliydiler.—Lev. 11:4-8, 10-20, 24, 25; 18:3-24.

2 Sefere çıktıklarında İsrailliler ordugâhlarını temiz tutma emri altındaydılar. Kanun şöyle diyordu: “Bunun için, [Yehova] sende çirkin bir şey görmesin, ve senden yüz çevirmesin diye ordugâhın mukaddes olacaktır.” (Tesn. 23:14) Bir İsrailli herhangi bir şekilde kirlendiği takdirde ‘esvabını yıkamalıydı ve akşama kadar murdar olacaktı.’ (Lev. 11:40) Yıkamak bile yeterli değildi. İbranilerin takvimine göre güneş batıp yeni bir gün başlamadan önce bu kimse Yehova’nın gözünde tekrar uygun durumda olamazdı. İsrailin çölde yürüyüşü süresince onların kampları milyonlarca kişiyi barındırdığından, Tanrısal temizlik prensibi hafife alınabilecek bir konu değildi.

3. Harun’dan gelen kâhinlerin temiz kalma konusunda hangi sorumlulukları vardı?

3 Makbul bir takdime vermek için bir İsrailli törensel şekilde temiz olmalıydı. (Lev. 15:31) Tanrı’nın temizlik standardını yürütmek, şahsen temiz kalmak ve diğer İsraillilerin Tanrı tarafından makbul takdimelerde bulunabilmelerine yardım etmek kâhinlerin göreviydi.—Mal. 2:7.

4. Yehova kendi taleplerine göre hareket etmeyen İsraillilerin kurbanlarını nasıl saydı?

4 İsrailliler doğru davranış hakkındaki Tanrısal talepleri görmezlikten geldikleri zaman kurbanları sadece anlamsız değil Yehova Tanrı’nın gözünde mekruh hale geliyordu. Mukaddes Yazılar şöyle diyor: “Kötülerin kurbanı Yehova’ya (YD) mekruhtur, fakat doğruların duası onun makbulüdür.” (Sül. Mes. 15:8) “Sığır boğazlıyan, adam öldüren gibidir; kuzu kurban eden, köpek boynu kıran gibidir; ekmek takdimesi arzeden, domuz kanını takdim eden gibidir; anma takdimesi olarak günnük yakan, putu mubarek kılan gibidir. Evet, bunlar kendi yollarını seçtiler, ve onların canı kendi mekruh şeylerinden hoşlanıyor.”—İş. 66:3.

5. Tanrı’nın önünde bulunduğumuz durum neden bizi ilgilendirmelidir?

5 Tanrı’nın İsraillilere verdiği kanundaki adil prensipler değişmedi. Onlar her zamana, duruma ve şarta atfederler. Bundan dolayı günümüzde Yehova’nın Hıristiyan Şahitleri, Tanrı’nın önünde bulundukları durumu açık zihinle incelemek istiyorlar. Herbiri kendisine şöyle sorabilir: ‘Zihnen, ahlaken, bedenen ve ruhen temiz kalmak için mücadele ediyor muyum? Hıristiyan cemaatinin bu kötü, pis nesille tam bir tezat halinde olan temizliğine şahsen katkıda bulunuyor muyum? Evime ve kendi bedenime de dahil olmak üzere sahip olduğum diğer şeylere bakma ve onları kullanma tarzım Yehova’nın yoluna tam bir şekilde bağlı olduğumu gösteriyor mu? Bu tüm hayatım için geçerli mi? Bu sorulara vereceğimiz olumlu cevap “bedenin ve ruhun her murdarlığından” kaçınmamızla ilgili ilham edilmiş tembihi takip ettiğimize dair bir delildir.—II. Kor. 7:1.

KANUNUN DİĞER HÜKÜMLERİNDEN MAKBUL KURBANLAR HAKKINDA ÖĞRENMEK

6. Kanun mesh yağı hakkında ne söyledi?

6 Musa Kanunundaki mesh yağı hakkındaki talep Tanrı’nın mukaddes olma standardını tutmanın önemini gösterir. Mesh yağının yapılması hakkındaki özel tarifename Musa’ya verildiğinde, kendisine bu maddenin kullanışı hakkında kesin kurallar da verildi. Şöyle okuyoruz: “Bu nesillerinizce bana mukaddes mesh yağı olacak. İnsan bedeni üzerine dökülmiyecek, ve onun tertibine göre onun gibisini yapmıyacaksınız; o mukaddestir, ve sizin için mukaddes olacaktır. Onun gibisini tertip eden yahut yabancı üzerine ondan koyan adam kavmından atılacaktır.” (Çık. 30:31-33) Mesh yağının amacına saygı göstermemek idamı gerektiren bir suçtur.

7. Mesh yağı hakkında Tanrısal emirden hangi dersleri alıyoruz?

7 Bu bize hayati dersler veriyor. Mukaddes Kitap yağın, Yehova’nın mukaddes ruhunu temsil ettiğini söylüyor. (Zekarya 4:2-6 ile karşılaştır.) Büyük Kral Kâhin İsa Mesih mesh yağı ile değil, mukaddes ruhla meshedildi. (Mat. 3:16, 17; Luka 4:18; İbr. 1:8, 9) Bundan ötürü Tanrı’nın ruhuna en büyük saygıyı göstermek ve onun rehberliğini takip etmek için elimizden geleni yapmak istiyoruz. Buna, ‘mukaddes ruhu mahzun etmemek için,’ temiz bir vicdan muhafaza etmek de dahildir. (Efes. 4:30) Ayrıca, Yehova Tanrı Hıristiyan cemaatini ruhu vasıtasıyla bina ettiğinden, başarılarının şerefini insanlara vermekten kaçınmalıyız. (I. Kor. 3:5, 6) İlham edilmiş peygamberliklere olan sağlam imanımız da bu peygamberliklerin sorumlusu olan ruha karşı doğru tutuma sahip olduğumuzun ispatıdır. (II. Pet. 1:21) Sözlerimiz ve hareketlerimiz “yeni gökler ve yeni yer” beklediğimizi ve mümkün olduğu kadar çok kişinin kurtulmasını istediğimizi gösteriyor mu?—II. Pet. 3:13, 14.

8. Buhur hakkında Kanun ne emretti?

8 Tanrı’nın İsraile verdiği kanunda mesh yağıyla ilgili olduğu gibi buhur hakkında da kesin talimatlar vardı. Buhurun hazırlanması için gerekli maddeleri ve hazırlama yöntemini tarif ettikten sonra Mukaddes Kitap şöyle diyor: “Size ziyadesile Mukaddes olacaktır. Ve yapacağın buhurun tertibine göre kendiniz için buhur yapmıyacaksınız; senin için Yehova’ya (YD) mukaddes olacaktır. Koklamak için onun gibisini kim yaparsa, kavmından atılacaktır.” (Çık. 30:34-38) Bu şekilde mukaddes buhurun kutsal olmayan amaçlar için kullanılması kesin olarak yasaklanmıştı. Bundan ne öğrenebiliriz?

9. (a) Buhurun anlamı hakkında Mezmur 141:2 ve Vahiy 5:8’den ne öğreniyoruz? (b) Dua imtiyazını takdir ettiğimizi nasıl gösterebiliriz?

9 Buhur, Tanrı’nın sadık hizmetçilerinin makbul dualarını temsil ediyordu. Bu hakikat Mezmur 141:2’de açıklanıyor: “Duam senin önünde tütsü gibi, el kaldırışım akşam takdimesi gibi olsun.” Ayrıca Vahiy kitabında (5:8) “mukaddeslerin duaları olan buhurlar”dan söz edildiğini okuyoruz. Dua imtiyazına büyük değer vermemiz ne kadar önemlidir! Takdirimizi muntazaman dua etmekle ve Tanrı’nın iradesine uygun dileklerde bulunmakla gösterebiliriz. (I. Yuh. 3:21, 22; 5:14, 15) Bencil ve yanlış saiklere dayanan dualar buhurun kötü şekilde kullanılmasına benzetilebilir. Tanrı onları olumlu bir kulakla dinlemeyecektir.—Yak. 4:3.

10. Cemaati duada kimin temsil edebileceği hakkında Mukaddes yazılarda hangi nasihat bulunmaktadır?

10 Dua hakiki tapınmanın bu kadar önemli bir kısmı olduğu için, cemaati duada temsil eden erkekler de örnek kimseler olmalıdırlar. Resul Pavlus Timoteos’a şu ilham edilmiş nasihati verdi: “İsterim ki erkekler her yerde vefakâr (YD) eller kaldırarak gazapsız ve nizasız dua etsinler.” (I. Tim. 2:8) Tanrı’ya veya insanlara vefasız davranarak lekelenmemiş, kötü niyetten uzak olan böyle kimseler cemaati iyi bir şekilde temsil edebilirler. Duanın ciddiyetini aklımızda tutarak, biri bizim için Yehova’ya duada bulunurken zihnimizin başka yerde olmasına engel olacağız.

11, 12. (a) Adak nedir? (b) Kanuna göre adağını yerine getirmemek ne kadar ciddi bir şeydir?

11 Adak adamak için Kanundaki hüküm kurban vermekle ilgili düzenlemeyle sıkı bir şekilde ilişkiliydi. İsraillilere şöyle emredildi: “Adak ifa etmek için yakılan takdime olsun, kurban olsun, Yehova (YD) ateşle yapılan takdime”de bulunacaksınız. (Say. 15:3) Tanrı’nın lütfu ve yardımı için birçok adak adanırdı. Adak adayan kimse, Yüce Olan onun dileğini yerine getirdiği takdirde, gönüllü olarak bir şey yapma mecburiyeti altına girer veya yapmakta hür olduğu bir şeyi yapmamağa karar verirdi.

12 Aslında bir adak bir yemin gücündeydi. Adağa uymak ciddi bir sorundu. Bunu Kanunun aşağıdaki sözünden anlıyoruz. “Tanrın Yehova’ya (YD) adak adadığın zaman onu ödemekte gecikmiyeceksin; çünkü Tanrın Yehova (YD) mutlaka onu senden arıyacaktır; ve senin için suç olur. Fakat adak adamaktan çekinirsen, senin için suç olmaz.”—Tesn. 23:21, 22.

13. Tanrı’nın adakları hakkındaki Kanuna göre bizim Hıristiyan olarak verdiğimiz söz hakkında ne denilebilmelidir?

13 Bundan semavi Babamızın hayatın her yönünde dürüst ve doğru olmamızı beklediğini anlıyoruz. Mezmur Yazarı Davud gibi biz de şunu dilemeliyiz: “Ağzımın sözleri ve yüreğimin düşüncesi senin önünde makbul olsunlar, ya Yehova (YD) kayam ve kurtarıcım.” (Mezm. 19:14) Böyle davranırsak şakirt Yakub’un uyarısına uyacağız: “Hüküm altına düşmiyesiniz diye. . . .evetiniz evet hayırınız hayır olsun.” (Yak. 5:12) Evet, sözümüz imzalı bir belgeninki kadar sağlam olmalıdır. Başkaları sözümüzün güvenilir ve şaşmaz olduğuna itimat edebilmelidirler. Yehova hizmetçilerinden ‘komşularıyla hakikati konuşmalarını’ beklediğinden hakikilik ve dürüstlük konusunda eksiği olan bir kimse Yüce Olan’ın takdimelerini kabul etmesini herhalde bekleyemez.

14, 15. (a) Kanun hangi bayramları düzenledi? (b) Günümüzdeki Hıristiyan kongreleri bu bayramlara benzer mi? I. Korintoslular 5:7, 8 bu konuda ne gösteriyor?

14 Kanunun emrettiklerini düşünmemizin iyi olacağı bir Hıristiyan faaliyet alanı daha vardır. Yehova kavmi İsrail’in yıllık üç bayramı kutlamasını emretti. Her İsrailli erkek bunlara katılmak sorumluluğu altındaydı. (Tesn. 16:16) Birçokları için bu uzun bir seyahat ve evin konforundan uzak olma demekti. Günümüzde, yılda iki veya üç kongreye katılma imkânımız olabilir. ve bu bazı şeylerden feragat etmemizi gerektirebilir. Kardeşlerimizle birlikte olmak ve bol ruhi gıdadan faydalanmak istediğimizden bu kongrelerde hazır bulunmak için gereken çabayı gösteriyor muyuz?

15 Tabii ki, Tanrı’nın kavminin kongrelerini sadece takdir etmekten daha fazlası gereklidir. Neden? Çünkü biz, İsrailliler gibi bazı gün ve bayramları tutma sorumluluğu altında değiliz. (Kol. 2:16, 17) Resul Pavlus şöyle yazdı: “Eski mayayı kaldırın, ta ki mayasız olduğunuz gibi, yeni hamur olasınız. Çünkü bizim fıshımız olan Mesih de kurban edilmiştir; bunun için ne eski maya ile, ne de şerirlik ve kötülük mayası ile, fakat hulûs (samimiyet, YD) ve hakikatin mayasız ekmeği ile bayram edelim.” (I. Kor. 5:7, 8) Fısıh kuzusunun temsil ettiği gerçek olan İsa Mesih sadece bir defa kurban edilmişti. Dolayısıyla Hıristiyan yaşayışımızın tümü mayasız ekmek bayramına benzemektedir. Günahkâr olanı ortadan kaldırıp şahsi temizliğimizi ve cemaatin temizilğini korumağa gayret ediyor muyuz? Tanrı’nın adil taleplerine her uymamız, hizmetimizin O’nun gözünde makbul olması olması için hayatidir.

YEHOVA BİZE DERİN İLGİ BESLER

16. (a) MÖ. 5’inci yüzyılda Yehova kimin vasıtasıyla nasıl kuvvetli bir uyarıda bulundu? (b) O zaman kim nasıl hüküm sürüyordu?

16 Yehova’nın bizi takdime getirmeğe davet etmesi O’nun çıkarı için değil, bizim ebedi iyiliğimiz için olduğundan O’nun takdimelerimizin nasıl makbul olabileceğine dair lütufla verdiği uyarılara kulak vermemiz yerinde olur. MÖ. beşinci yüzyılda Yehova Tanrı, peygamberi Malaki vasıtasıyla, O’na tapındıklarını iddia edenlere kuvvetli bir uyarıda bulundu. Pers Dünya İmparatorluğu hüküm sürmekteydi. Bir zamanlar ufak krallıklar tarafından idare edilen bölgeler şimdi eyaletlerin idaresi altındaydı ve eyalet valileri Pers İmparatorluğunu temsil ediyorlardı. Valilerin imparatorluk idaresini hakim kılabilmeleri ve imparatorluk hazinesi için vergi tahsil edebilmeleri için, bu memurlara idareleri altında bulunan eyalette oturanlar üzerinde hayat ve ölüm hükmü verme yetkisi tanınmıştı. Valinin sahip olduğu bu büyük yetkiden ötürü, vatandaşların çoğunluğu vergilerini öderler, hatta valiye ayrıca takdimelerde bulunurlardı. Onu hoşnutsuz edip kendi hayatlarını tehlikeye atmak istemiyorlardı.

17. Malaki’nin zamanında İsrail kavmi ve kâhinleri neden Yehova’ya kabul edilebilir takdimeler sunmuyorlardı?

17 Bunları göz önüne aldığımızda Yehova’nın Malaki’ye söylediği sözlerin ne kadar yerinde olduğunu anlayabiliriz. Yüce Olan, İsraillileri paylamak için Malaki vasıtasıyla kavmin kör, sakat ve hastalıklı hayvanları kurban olarak takdim etmek üzere getirmelerinin ve kâhinlerin bu kusurlu takdimeleri kabul etmelerinin ne kadar büyük bir günah olduğunu gösterdi. Onlara şu şekilde meydan okudu: “Haydi, kendi valine onu (takdimeni) takdim et, senden razı olur mu? yahut sana itibar eder mi? (Mal. 1:7, 8) İnsan olan bir idareciye böyle davranmanın istenmeyen sonuçlarını tahmin etmek için İsraillilerin büyük bir hayal gücüne sahip olmaları gerekmezdi. Bundan ötürü Kral Yehova’nın tasvibini kazanmayı nasıl ümit edebilirlerdi? Tabii ki edemezlerdi; Malaki’nin onlara verdiği teşvike göre hareket etmek onların yararınaydı: “Ve şimdi, haydi Allahın lûtfunu dileyin de, bize inayet etsin.” (Mal. 1:9) Sadece Yehova’nın taleplerine göre yaşamakla Tanrısal tasvibi tekrar kazanabilirlerdi.

18. Hıristiyanlar, Malaki’nin zamanında İsraillilerin işlediği hataya nasıl düşebilirler?

18 Günümüzde, Mukaddes Yazılarda kayıtlı öğretici örneklerden faydalandığımızdan emin olmalıyız (Rom. 15:4) Hananya ve Safira’nın yaptığı gibi aslında bencil arzularımızın peşinde giderek cömert takdimelerde bulunduğumuzu iddia etmemeliyiz. (Res. İşl. 5:1-11) Enerjimizi, elimizde olanları ve yetkilerimizi başkalarına maddeten ve ruhen yardım etmek için elimizde hiçbir şey kalmayana kadar, zevkimiz için sarf etmemiz uygun olmaz. Bu sanki Yehova’ya ‘işte kalanı sana veriyorum’ demeye gelir. Bu, Yehova’ya hakaret gibi değil mi? O’nun böyle göstermelik bir hizmete olumlu gözle bakmasını bekleyebilir miyiz? Bütün hayat tarzımız, günlük yaşamımızın, tutum ve saiklerimizin Yehova’ya verdiğmiz takdimelere bağlı olduğu ne kadar bellidir! Her yönden pak kalmalıyız.

19. Elimizde olanın en iyisini verip vermediğimizi saptamamıza ne yardım edebilir?

19 İsraillilerin durumunda olduğu gibi, biz de Tanrı’mız Yehova’nın verdiği berekete göre elimizden geldiği kadar verebiliriz. (Tesn. 16:17) Semavi Babamızın bize verdiği bütün bereketleri takdirle kabul edelim, bir tanesini bile gözümüzden kaçırmayalım. Bunun sayesinde Yehova’ya, bize verdiği oranda geri verip vermediğimizi şahsen anlayabiliriz. O’nun, bizim yeteneklerimizi bildiği halde O’na vermemiz gerekeni herbirimiz için ayrı ayrı saptamaması ne kadar harikuladedir. Takdirimizin yürekten gelmesine izin vermektedir. Acaba O’na, layık olduğu şeyi, yani elimizde olanın en iyisini vermek istemez miyiz? Bundan daha azı yetersiz olur. Sahip olduğumuz her şeyi bize verene elimizde olanın en iyisini verelim!

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş