Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w80 1/6 s. 14-22
  • Bizi Sevk Eden “Diri Ümidimiz”

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Bizi Sevk Eden “Diri Ümidimiz”
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • TEMİNATLANDIRILMIŞ BİR ÜMİT
  • “İMANIMIZI TAMAMLIYAN”
  • ‘BUNDAN DAHA BÜYÜK İŞLER’
  • ÇAĞIMIZDAKİ ŞAHİTLER
  • ‘DİRİ ÜMİDİMİZİ’ İLAN ETMEK
  • “Emek Veriyor ve Uğraşıyoruz”
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
  • “Ümit Tanrısı” ile Sevinmek
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
  • Günlerimiz Ne Kadar Acildir?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
  • Hüküm Günü ve Sonrası
    Yeryüzündeki Cennette Ebediyen Yaşayabilirsiniz
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1980 (İnceleme Serisi 52-59)
w80 1/6 s. 14-22

Bizi Sevk Eden “Diri Ümidimiz”

“Bunun için emek veriyor ve uğraşıyoruz (YD); zira bütün insanların, bilhassa iman edenlerin Kurtarıcısı olan yaşayan Tanrı’ya (YD) ümit etmişiz”—I. Tim. 4:10.

1. Tanrı’nın Sözü neden bizi harekete sevk etmelidir?

TANRI’NIN Sözü olan Mukaddes Kitapta ‘hoş sözler ve doğrulukla yazılmış olan, hakikat sözleri’ buluyoruz. (Vaiz 12:10) Bu sözler, özellikle içimizde diri bir ümit oluşturduklarından hoşturlar. Bu ümit, Egemen Rab Yehova’nın, Oğlu İsa Mesih vasıtasıyla büyük sevgiyle düzenlediği Krallıkta ebediyen yaşama ümididir. (Yuh. 3:16; Rom 5:12, 13) Vaiz’in belirttiği gibi, “hikmetlilerin sözleri üğendireler gibidir.” Dinleyenleri harekete sevk eder. Şu halde Tanrı’nın Sözünde okuduğumuz hikmet ve ümit sözleri de bizleri, adil krallığın menfaatlerine hizmet yolunda emek verip uğraşmağa sevk etmelidir.—Vaiz 12:11.

2. İmanlı insanlar neyi beklemişlerdir?

2 Tanrı’ya iman eden insanlar, Yehova’nın Aden’deki vaadi vermesinden beri, Mesihi zürriyetin, Yılan’ın başını ezeceği hüküm gününü beklemişlerdi. (Tekv. 3:15; Rom. 16:20) Bu, Yehova’nın Mesih’in yönetimindeki krallığına ümit bağlayanların kurtuluşuyla zirveye ulaşacak Şeytan’ın dünyasının hüküm günü olacaktır—II. Tim. 4:1, 18; Luka 21:28.

TEMİNATLANDIRILMIŞ BİR ÜMİT

3. (a) Bu ümit neden teminatlandırılmış bir ümittir? (b) Ümidimizi alenen ilan etmeğe bizi ne sevk etmelidir?

3 Mukaddes Kitabın, İbraniler kitabının 11. babı, iman hususunda örnek teşkil eden kadın ve erkeklerin uzun bir listesini vermektedir. Onlar, ‘ümit ettikleri şeylerin teminatlandırılmış bir bekleyişi’ içindeydiler. Ümitleri kendilerine gerçek görünüyordu. ‘Tanrı’nın mimarı ve yapıcısı (YD) olduğu temelli şehri beklerken’ buna göre davranıyorlardı. Vaat edilen şeyler onların günlerinde yerine gelmemesine rağmen, “onları uzaktan görmüş ve selâmlamış ve dünya üzerinde garip ve misafir olduklarını ikrar etmiş”lerdi. (İbr. 11:1, 10, 13) Bugün krallık çok yakınımızda olduğundan bu ümit artık “uzakta” değildir! Şu halde, ümidimizi alenen ilan etmemiz için ne kadar çok nedene sahibiz!

4. Hanok neyi peygamberlik etmişti? Bu, bugün bizleri nasıl ilgilendirir?

4 ‘Ümit ettikleri şeylerin teminatlandırılmış bekleyişi’ içinde olan o sadık insanlardan bazıları, bugün bizlerin de içinde bulunduğu gibi, Tanrı’nın bir hüküm vakti içinde yaşamışlardı. Yehova, onları kötüleri uyarma işinde kullanmıştı. Bu nedenle, Hanok, Tufan’dan önceki günlerde, kötü insanlarla ilgili şu peygamberlikte bulunmuştu: “Bütün insanlara karşı hükmü icra için, fısk ile yaptıkları bütün fasık işleri hakkında, ve kendisine karşı fasık günahkârların söyledikleri bütün sert şeyler hakkında, bütün tanrısızları cezalandırmak için, işte Rab (Yehova, YD) onbinlerce mukaddeslerile geldi.” (Yah. 14, 15, YD) O hüküm, Tanrı’nın bugün Tanrı’dan uzaklaşarak sertleşen dünyaya karşı uygulayacağı hükmün bir tipiydi.

5. Nuh, imanı gösteren işler yapmakta bize nasıl bir örnek bırakmıştır?

5 Yehova’nın, Tanrı’dan uzak dünya üzerinde hükmünü icra ettiği zaman hayatta kalan Nuh da bir “adalet (YD) vaizi” idi. (II. Pet. 2:5) İmanını gösteren işler yapmağa uğraşıp, ‘evinin kurtuluşu için bir gemi hazırlamış; bununla dünyayı mahkûm etmişti.’ (İbr. 11:7) Nuh, bugün bizler için mükemmel bir örnektir. Çok yakında, “Allahı bilmiyenler. . . .Rabbin yüzünden ve kudretinin izzetinden ebedi helâk cezasını çekeceklerdir.” Böylece “Allahın adil hükmü” icra edilecektir. Bu hükmün icrasına yaklaştığımızdan, Yehova’nın adaletini yeryüzünde va’zetmek şimdi her zamankinden daha acildir.—II. Sel. 1:5-10.

6. (a) Eskiden icra edilmiş olan hangi hüküm ‘büyük sıkıntının’ kesinliğini belirtir? (b) Bu hükümden nasıl kaçabiliriz?

6 Tanrı’nın krallığına karşı duydukları ümidi ‘alenen ilân edenler’ arasında İbrahim, Sara, İshak ve Yakub da bulunmaktadır. İbrahim, Tanrı’nın, Sodom ve Gomorra üzerinde hükmünü icra ettiği bir zamanda yaşamıştı. Sodom’da (yeğeni Lût gibi) 10 adil kişi bulunduğu takdirde, kentin esirgenmesini istemişti. Tanrı, sonunda ona: “On kişinin hatırı için harap etmiyeceğim” demişti. İbrahim gibi bugün belki biz de, yakında olacak ‘büyük sıkıntıda’ harabiyetten çok sayıda insanın esirgeneceğini ümit edebiliriz. Fakat hayır! Cennetin tekrar kurulmasına hazırlık olarak yeryüzünün temizlenmesi için, Sodom ve Gomorra gibi bu Tanrı’dan uzak dünya da harap edilmelidir. Tanrı’nın, hükmü icra ettiği zaman hayatta kalmanın tek yolu, Lût ve ailesini Sodom’dan ateş harabiyetinden önce kaçtıkları gibi, dünyanın işlerinden kaçmak, yani bu ‘dünyadan olmamaktır.’ Dünyadaki şeylere geri dönüp bakmak feci olacaktır. “Lûtun karısını hatırlayın”—Luka 17:26-32; Tekv. 18:22-32; 19:15-26; Mat. 24:21; Yuh. 15:19.

7. Hezekiel gibi, bugün bizler de hangi imtiyaza sahibiz? Bu hususta ne yapmalıyız?

7 Pavlus, İbraniler kitabının 11. babında, ‘ümit edilen şeylerin teminatlandırılmış bekleyişi’ içindeki “şahitler bulutu” arasında ‘Samuel ve peygamberleri’ de sayıyor. Onlar, Yehova’nın sözünü ne büyük cesaretle ilan etmişlerdi. (İbr. 11:32; 12:1) Aralarında Hezekiel de bulunuyordu. O, Babil’de, Yehova’nın irtidat eden Yeruşalim’e karşı hükmünü peygamberlik etmişti. O hüküm MÖ  607 yılında icra edilmişti. Hezekiel’e birçok kere gelen ‘Yehova’nın (YD) sözü’, ona görevinin ciddiyetini açıklamıştı. Şunları demişti: “Kılıcın gelmekte olduğunu bekçi görür de boru çalmazsa, ve kavm sakındırılmış olmazsa, ve kılıç gelir, ve onlardan bir canı alırsa; o kendi fesadında alınır, fakat onun kanını bekçinin elinden ararım. Ve sen, âdem oğlu, İsrail evine seni bekçi koydum; ve sözü benim ağzımdan işiteceksin, ve benim tarafımdan onları sakındıracaksın.” (Hez. 33:6, 7; 3:17-21) Acaba bizler de bugün “kılıcın gelmekte” olduğunu” görüyor muyuz? Şimdi milletlerarası görülen “ağrıların”, Tanrı’nın Armagedon savaşına doğru, amansızca yöneldiğini fark ediyor muyuz? Şu halde, insanlara, tek ümitleri olan Tanrı’nın krallığına giden yolu gösteren ‘sakındırma borusunu’ biz de çalmalıyız. Geçmişte Hezekiel’in yapmış olduğu gibi, şimdi bu hüküm gününde sakındırma işine katılmak ne büyük bir imtiyazdır!—Mat. 24:3-8; 25:31, 32; Vah. 16:13-16.

“İMANIMIZI TAMAMLIYAN”

8. İsa, uyarıda bulunmak hususunda hangi mükemmel örneği vermişti?

8 Pavlus, birçokları Hıristiyanlıktan önceki zamanlarda birer uyarı mesajı va’zetmiş olan ‘büyük şahitler bulutunu’ tanımladıktan sonra, “imanımızı başlıyan ve tamamlıyan İsaya” dikkati çekiyor. Tanrı’nın bu Oğlu, Babasının Krallığını yine bir hüküm günü esnasında korkusuzca ilân etmişti. Bu hüküm , MS 70 yılında Yeruşalim’in harabiyetiyle icra edilmişti. Pavlus, başka bir hüküm gününde yaşayan bizleri, baskı altında kaldığımızda ‘canlarınızda gevşiyerek yorulmamamız’ için İsa’nın örneğine ‘bakıp’ onu ‘düşünmeğe’ teşvik ediyor.—İbr. 12:1-3; Yuh. 12:31.

9, 10. (a) İsa hangi yemeği daha değerli görmüştü? (b) İsa, şakirtlerine ne hususta talimat vermişti?

9 Yehova’nın krallığının menfaatleri için hiç kimse Tanrı’nın Oğlundan daha yoğun çalışmamıştır. O, bunu yaparken gökteki Babasının örneğini takip etmişti. “Babam şimdiye kadar işlemektedir; ben de işliyorum” demişti. İsa için Krallık hizmeti maddi yemekten çok daha fazla şeyler ifade etmişti. “Benim yemeğim beni gönderenin iradesini yapmak, ve onun işini başarmaktır. . . .İşte, size diyorum: Gözlerinizi kaldırın da, hasat edilsin diye ağarmış olan tarlalara bakın. . . .Biçen ücret alır, ve ebedî hayat için meyve (YD) toplar” demişti.—Yuh. 5:17; 4:34-36.

10 İsa, bu sözleriyle “çobanı olmıyan koyunlar gibi şaşırmış ve dağılmış” insanların hasadına değinmişti. Krallık ümidini va’zedip öğreterek, şehir ve köylerde dolaşmak suretiyle o hasat işine dair bir örnek vermişti. O iş, aynı zamanda bir uyarı işiydi de. Zira İsa 12 şakirdini gönderip onlara şu teminatı vermişti: “Kim sizi kabul etmez ve sözlerinizi dinlemezse, o evden veya şehirden çıkarken ayaklarınızın tozunu silkin. Doğrusu size derim: Hüküm günü, o şehirden ziyade Sodom ve Gomorra diyarına kolaylık olacaktır.—Mat. 9:35–10:15.

‘BUNDAN DAHA BÜYÜK İŞLER’

11. İsa direğe gerilerek öldürülmesinden kısa bir zaman önce hangi alışılmamış açıklamada bulunmuştu?

11 İsa, direğe gerilerek öldürülmesinden bir gün önce, Babasıyla yakın bir ilişkide olup O’nun işlerini yaptığını söyleyip devamen: “Doğrusu ve doğrusu size derim: Bana iman eden, ettiğim işleri kendisi de edecektir; bundan daha büyüklerini de edecektir; zira ben Babaya gidiyorum” demişti. (Yuh. 14:9-12) Acaba hangi işlere değinmişti? Bu işler, Tanrı’nın Oğlunun, Babasıyla yakın bir ilişkide bulunarak yaptıklarından nasıl daha büyük olabilirdi?

12. İsa, bu ‘daha büyük işlerin’ neleri kapsadığını nasıl göstermişti?

12 İsa, öldürülüp diriltilmesinden birkaç gün sonra Galile’de şakirtlerine görünüp, bu ‘daha büyük işlerin’ neleri kapsadığını göstermiştir. Şunları demişti: “İmdi, siz gidip bütün milletleri şakirt edin, onları Baba ve Oğul ve mukaddes ruh (YD) ismile vaftiz eyleyin; size emrettiğim her şeyi tutmalarını onlara öğretin; ve işte, ben bütün günler, şeyler sisteminin sona erişine (YD) kadar, sizinle beraberim.” İsa, onlara 40 gün boyunca Tanrı’nın krallığı hakkında bilgi vermiş ve göğe çıkmasından hemen önce: “Ancak mukaddes ruh (YD) üzerinize gelince, kudret alacaksınız; Yeruşalimde, bütün Yahudiyede, Samiriyede ve dünyanın en uzak yerine kadar şahitlerim olacaksınız” demişti.—Mat. 28:16-20; Res. İşl. 1:3-8.

13. Resullerin günlerinde hangi “şehadet” işi yapılmıştı?

13 İsa, böylece yerin her köşesine kadar erişecek olan büyük bir şahadet ve öğretme işinden söz etmişti. Pentikost’ta şakirtlerinin üzerine mukaddes ruhun dökülmesinden sonra, Yehova’nın bereketi sayesinde bu va’zetme kampanyası başlamıştı. Bu kampanya, Mukaddes Kitabın Resullerin İşleri kitabında sık sık sözü edilen “şehadet” işiyle sonuçlanmıştı. Bu işe önderlik edenlerden biri de resul Pavlus idi. O, Efesos’daki Hıristiyan cemaatinin ihtiyarlarına haklı olarak şunları demişti: “Size faideli olan hiç bir şeyi beyan etmekten çekinmedim, ve Allaha tövbe ve Rabbimiz İsa Mesihe imanı Yahudilere hem de Yunanlılara tam şekilde (YD) şehadet ettim.”—Res. İşl. 20:20, 21, 24; 2:40; 10:42; 23:11; 28:23.

14. (a) M.S. 70 yılından önce ne boyutta va’zedilmişti? (b) İşçiler ‘tanrısal bağlılığa’ ne gözle bakmışlardı?

14 Birinci yüzyıldaki o Hıristiyanlar, insanları uyarıp onlara ‘iyi haberi’ öğretme işini yüklenmişlerdi. Böylece Yahudilere, Yeruşalim’in yakında olacak harabiyeti duyurulmuştu. O harabiyet, tıpkı İsa’nın peygamberlik etmiş olduğu gibi, M. S.  70 yılında ansızın şaşırtıcı bir şekilde gelmişti. (Mat. 23:37, 38; 24:15-22) Resul Pavlus, bu hükmün icra vaktinin yaklaştığı bir sırada, “iyi haber” ümidinin, ‘gök altında olan bütün yaratılışa (YD) va’zedildiğini’ yazabilmişti. (Kol. 1:23) Gerçekten de, bu şahadet işi, İsa’nın yaptığından ‘daha büyük işlerle’ sonuçlanmıştı! Acaba işçiler kimlerdi? Tanrı’ya yaptıkları vakfı hayatlarında ön planda tutan alçak gönüllü kadın ve erkeklerdi. Onlar da resul Pavlus ile birlikte “. . . . Tanrısal bağlılık (YD) şimdiki ve gelecek hayatın vadine malik olarak her şey için faidelidir. . . . Bunun için emek veriyor ve uğraşıyoruz (YD); zira bütün insanların, bilhassa iman edenlerin Kurtarıcısı olan yaşayan Tanrı’ya (YD) ümit etmişizdir” diyebilmişlerdi. (I. Tim. 4:8-10) Tanrı, onların, o hüküm gününde yaptıkları ‘şahadeti’ ve katıldıkları ‘daha büyük işleri’ bol bol bereketlemişti.

ÇAĞIMIZDAKİ ŞAHİTLER

15. Yehova’nın Şahitlerinin faaliyeti, Hıristiyan âleminin ruhanilerininkinden nasıl farklıdır?

15 Tanrı’dan uzak dünyanın, ‘milletlerin tayin edilmiş zamanlarının’ sona erdiği M. S. 1914 yılında başlayan bu nihai hüküm gününde, şahitlerin büyük kalabalığı, Yehova’nın ismini ve krallığını yeryüzünün her tarafında bildirmektedir. Yahudi dinsel liderlerin İsa’yı ve resullerini hor gördükleri gibi, bugün Hıristiyan âlemi de bu şahitlerin ümitleriyle ilgili şahadet yöntemleri sebebiyle onları hor görmektedir. (Luka 21:24; Yuh. 7:45-52; Res. İşl. 5:27-29) Yehova’nın Şahitleri insanların dinsel seminerlerle kendilerini kilise kürsüsü, televizyon ya da radyoda temsil etmeleri için seçtikleri, ruhanilere bel bağlamazlar. Bunun yerine, bizzat kendileri bir vaizler toplumu oluştururlar. Bu toplum, insanlara fert fert şahadet eden iki milyondan fazla Şahitten oluşmuştur. Yüreklerine indirmiş oldukları ‘iyi haberin’ ümidini, evden eve, umumi yerlerde ve raslantılarda insanlara bildirirler. (Res. İşl. 5:42; 20:20, 21; I. Pet. 3:15) Bu dünyanın, hüküm gününde yaşadığına ve ‘dünyanın başlangıcından şimdiye kadar olmamış ve hiç olmıyacak büyük sıkıntıyla karşı karşıya bulunduğuna dair sadakatle uyarıda bulunurlar.—Mat. 24:21, 22.

16. Yehova, bugün işini yaptırmak üzere ne tür insanları seçmektedir?

16 Böylece çağımızda Yehova’nın Hıristiyan Şahitleri, O’nun ruhunun yardımıyla, İsa’nın yeryüzünde bulunduğu zaman yapmış olduğundan ‘daha büyük’, daha geniş boyutlu işler yapmaktadırlar. Bu işlerin şerefini kendilerine mal etmezler. Pavlus’un tanımladığı şu türden insanlara ferden benzediklerinden mutludurlar: “[Tanrı’dan gelen] davetinize bakın, ey kardeşler; bedene göre çok hikmetliler, çok kuvvetliler, çok asilzadeler davet olunmamıştır; fakat Allah, hikmetlileri utandırmak için, dünyanın akılsız şeylerini seçti; ve Allah, olan şeyleri iptal etmek için, olmıyan şeyleri, dünyanın âdi ve hor görünen şeylerini seçti; şöyle ki, beşerden hiç biri Allahın huzurunda övünmesin.” (I. Kor. 1:26-29) Dünyevi standartlara göre ‘akılsız’ fakat imanda zengin olan alçakgönüllü krallık şahidi, durup dinleyen insanların yüreklerine genellikle erişir.

‘DİRİ ÜMİDİMİZİ’ İLAN ETMEK

17. Mezmur 145:10-14’e uygun olarak, Yehova, 1979 hizmet yılı boyunca kavmini nasıl bereketlemiştir?

17 Yehova, 1979 hizmet yılı boyunca, dünya çapında kavminin şahadet faaliyetini şahane bir şekilde bereketlemiştir. O, yasaklamalara, zulümlere ve ekonomik baskılara rağmen, kavminin ‘daha büyük işler’ başarmasına yine yardımcı olmuştur.

18. (a) Vaftiz edilenlerle ilgili durum nasıldır? (b) Krallık hizmeti nasıl meyve vermektedir? (c) 1979 yılında Anma Töreninde hazır bulunanlara dair rapor nasıldır? Orada hazır bulunan birçok kişinin ne yapacağını umuyoruz?

18 Raporun göze çarpar bir kısmı, vaftiz edilenlerin sayısıdır. Dünya çapında 113.672 kişi vaftiz edilmiştir. Bu, önceki yıl vaftiz edilenlerin sayısına oranla yüzde 19,6 bir artıştır. Aynı zamanda, tarla hizmetine katılan Şahitlerin, Krallık hizmetinde çalışılan saatlerin, ilgi gösteren insanlara yapılan tekrar ziyaretlerin ve samimi yüreğe sahip insanlarla evlerde yapılan Mukaddes Kitap tetkiklerinin sayısında da bir artış olmuştur. Bu tetkik işi meyve vermektedir. Yılın en önemli toplantısı olan İsa’nın ölümünün Anma Törenine katılanların yüksek sayısı bunu doğrulamaktadır. Dünya çapında toplam 5.323.766 kişi hazır bulunmuştur. Önceki yıla oranla yüzde 4,4 bir artış olmuştur. Yehova’nın Şahitleri, o toplantıda hazır bulunan, fakat hâlâ Şahitler olmayan üç milyon kişinin, ‘kurtuluş için aleni ilanda bulunma (YD)’ yönünde aşama göstermeğe devam edeceklerini ümit ediyorlar.—Rom. 10:8-10.

19. (a) Öncü faaliyetine dair hangi rapor heyecan vericidir? (b) Öncü hizmeti, hangi yönden ‘daha büyük işlere’ katkıda bulunuyor?

19 Krallığı dolgun – vakitle ilan eden ‘öncülerin’ sayısının devamlı çoğaldığını görmek de heyecan vericidir. Dünya çapında ayda ortalama 127.558 kişi bu işe katılmıştır. 1978 yılına oranla yüzde 10,5 artış olmuştu. Bunun, bu ‘sonun vaktinde’ ‘daha büyük işler’ başarmakta çok katkısı olmuştur. Bu öncülerden birçoğu, dünya çapında iki hafta süreyle devam eden Öncü Okulları sayesinde faaliyetlerini geliştirmek üzere bereketlenip bina edilmişlerdir. (Dan. 12:4) Diğer birçokları da, dolgun-vakitli ‘daimi öncülüğe’ katılma bakımından büyük ilgi göstermektedirler. Sadece Ağustos ayında, Birleşik Devletlerde 896 ve Japonya’da 777 kişi bu hizmete başlamıştır. Birçok ülke, ‘öncü yardımcılığına’ (sadece bir ya da daha fazla ay yapılan öncülük faaliyeti) katılanların sayısında da birer zirve rapor etmektedir. Bu faaliyet de, cemaatleri ‘daha büyük işlere’ isteklendirmeğe devam etmektedir.

20. (a) 1979 Yıllık Raporu bizi nasıl isteklendirmelidir? (b) O halde, ‘diri ümidimiz’ hususunda nasıl davranmalıyız?

20 1979 Hizmet Yılı Raporu, Yehova’nın Şahitlerine her yerde, her yönden kuvvetli sevinç vermelidir. Bu rapor, her ferdi ve herkesi, henüz vakit varken ‘daha büyük işlere’ tam anlamıyla katılmağa sevk etmelidir. Bizi, ‘ümidin aleni ilanını (YD) tereddütsüzce sıkı tutmağa’ isteklendirmelidir. Böylece İsa vasıtasıyla ‘Allaha daima hamt kurbanını, yani, onun ismini alenen ilan (YD) eden dudakların meyvasını takdim edebiliriz.’ (İbr. 10:22; 13:15) Evet, ‘diri ümidimiz’ bizim için gerçek olabilir!

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş