Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w84 1/3 s. 29-32
  • Dostlarına Muhtaçtırlar

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Dostlarına Muhtaçtırlar
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1984 (Dinsel Seri 37-47)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • BAZEN NEDEN TEREDDÜTTE KALIYORUZ?
  • NELER SÖYLENEBİLİR?
  • KORKUNU YEN
  • “TERK OLUNMUŞ DEĞİLİZ”
  • YAS TUTAN DOSTLARINI HATIRLA
  • Hasta Bir Dostunuza Nasıl Yardım Edebilirsiniz?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2010
  • Ölümcül Bir Hastalığa Yakalanmış Kişiyi Teselli Etmek
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2008
  • Nasıl Gerçek Dostlar Bulabilirsiniz?
    Uyanış!—2005
  • Gerçek Dostlarım Kimler?
    Uyanış!—2011
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1984 (Dinsel Seri 37-47)
w84 1/3 s. 29-32

Dostlarına Muhtaçtırlar

YEHOVA’NIN bir Şahidinin işyerine telefon edildi. Telefon eden bir iman kardeşinin karısıydı: “Ah, birader, doktor bana kocamın sadece üç aylık ömrü kaldığını söyledi. Bunu kendisine nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. Birdenbire seni düşündüm. Lütfen, kocamla konuşur musun?” Birkaç saniye sonra birader şu cevabı verdi: “Hay hay. Yarın sabah onunla görüşmeye çalışacağım.”

Ertesi sabah bu iki dost candan selamlaştı. Bir kahve içtikten sonra ziyaretçi, hasta dostuna nasıl olduğunu sordu. “Çok iyi, ameliyat başarılıydı. Tek mesele, artık benim kuvvetlenmemdir.”

“Bu, iyi bir haber. Durumuna olumlu gözle baktığını gösteriyor. Tanrı’nın bir hizmetçisi olarak daima neşeli olabilirsin; iyileşmen belki şimdi zannettiğinden daha da geçikse bile. Ama ne olursa olsun, semavi Babamızın verdiği güçle her şeye katlanabiliriz, değil mi?”

Hayatta olgunlaşmış olan hasta adam, dostunun gözlerine dikkatle baktı! “Nasıl? Acaba sen hakkında benim bilmediğim bir şeyi mi biliyorsun?” Ziyaretçi sakin bir şekilde cevap verdi: “Evet, öyle. Doktorun, karınla konuşmuş; söyledikleri ciddi! Hayatının tehlikede olduğunu sanıyor. Tabii, o, bu fikri söyleyen ilk doktor, ama bu, bir şey yapmamız gerektiğini gösterir. Sana farklı bir tedavi yöntemi uygulanabilecek bir doktoru aramamız iyi olmaz mı? Sen, doktorların tahmininden çok daha uzun yaşayan ilk hasta olmayacaksın. Öte yandan, şayet hastalığın ağırlaşırsa, bazı meseleleri şimdi halletmemiz yerinde olmaz mı? Sana istediğin şekilde yardım etmeye hazırım.”

Bu sohbet uzun sürdü, ama bunun ne kadar dürüst ve yararlı geçtiğini açıkça görmeye yetecek kadarını işittik. Hastaların, özellikle istedikleri zaman, durumları hakkında gerçeği öğrenmeye hakları vardır.

BAZEN NEDEN TEREDDÜTTE KALIYORUZ?

Hayatı yakında sona erecek olan birini belki ziyaret etmeğe biraz tereddüt ediyoruz. Ölümün yıkıcı gücünü yakından izleriz ve bu bizi korkutur. (İbraniler 2:14, 15) Ama, lütfen, dostlarının büyük güçlüklerle karşılaştıkları bütün durumlarda olduğu gibi, böyle zamanlarda kendini düşünme. Süleymanın Meselleri 17. babının 17. ayeti şunu boşuna söylemiyor: “Dost her vakit sever; ve sıkıntı için kardeş doğmuştur.” Çünkü cemaatin bir üyesi olarak kardeşin, sana her zamankinden daha muhtaçtır. Hasta dostunun ıstırap içindeki durumu, onun gerçek ihtiyaçlarıyla ilgilenmene engel olacak duyguların seni etkileyebilir; buna asla izin verme. Kardeşinin yararını düşün ve iyi bir dost ol. Böylece gerginliğin kalkacak ve başkalarına hizmet etmenin derin sevinci acıyı yenecektir.

NELER SÖYLENEBİLİR?

Ağır hasta olan birini ziyaret ettiğin zaman, yapmacık bir neşenin, ona yardımcı olmayacağını fark etmelisin. Ona yönelteceğin “yanına oturmamı ister misin?” şeklindeki nazik soru, iyi bir başlangıç olabilir. “Nasılsın?” veya “Senin için bir şey yapabilir miyim?” gibi sorular da hastanın seninle hangi konular hakkında konuşmak istediğni gösterebilir. O, başına gelecek bilinmeyen şeylerden korkuyorsa, bunlar hakkında pek konuşmak istemeyecektir. Onun zihninden ve yüreğinden neler geçtiğini söylemesi kolay değildir. Ama hastalığın kötü olabilecek sonucu hakkında konuşmak isterse, şöyle yanlış tavsiyelerle sözünü kesme: “Aman, böyle düşünme! İyileşeceksin!” Durumunun kötü bir sonucu olabileceğini, fakat o zaman bile, her şeyi semavi Babasının yetenekli ellerine bırakabileceğini dürüstlükle kabul et.—Filipililer 4:6, 7.

Şöyle diyebilirsin: ‘Mukaddes Kitaptan bazı güzel sözler okumamı ister misin?’ Tanrı’nın teselli edici sözleri onun imanını kuvvetlendirecektir. Hastalar genellikle Mezmurları severler, çünkü sıkıntıda olan kişinin derin duyguları ve yardım için Yehova’ya baş vuruları mezmurlarda çok güzel bir şekilde açıklanmıştır.

Çok tehlikeli bir hastalığa yakalanmış olanlar genellikle yorgun olduklarından, uzun bir sohbete dayanamazlar. Bu nedenle, böyle durumlarda çok konuşmaya gerek yoktur. Ziyaretçinin, yatağın yanında oturması ve hastanın elini tutması, aslında bir teselli kaynağı olabilir. Her ne kadar dua için istek belirtmiyorsa da, ölümle karşı karşıya gelen dostlarımız, iman kardeşlerinin dua etmek için fırsat aramalarını çok takdir edeceklerdir. Dostunun zor durumda Yehova’nın bizi destekleme arzusuna ve gücüne karşı iman ifade eden sözleri bulabilirsen, ikiniz de ruhta bir olarak sevinçli bir an geçireceksiniz.

Her ne kadar ağır hasta olan kişiye artık hayatta olmayacağı zaman için gereken düzenlemeleri yapması yolunda asla baskı yapılmaması gerekirse de, bunlar hakkında konuşmak istediğini belirteceği zamana dikkat etmek iyidir. Hasta kişi, iman kardeşlerinin kendisinin ölüm uykusuna yatmasından sonra gerekli olan her şeye, özellikle karısıyla çocuklarına veyahut bir kadının durumunda, kocasına bakacaklarını vaat etmelerinde büyük ölçüde teselli bulacaktır. Velilik için bir düzenleme yapılması veya bazı yetkilerin bir başkasına devredilmesi gerektiği durumlarda ise, düzenlemeleri kaleme almak şart olabilir. Bir avukata danışmak, o kişiye son isteklerinin yerine geleceğine dair kuvvetli bir güvence verir.

Tabii, yaptığımız ziyaretlerin daima yukarıda tarif ettiğimiz kadar ciddi olması gerekmez. Bu, hasta dostunun durumuna bağlıdır. Hastalar, genellikle hayatlarının mutlu anlarında oldukları gibi hatırlanmak isterler. Kendisiyle paylaşacağın güzel bir tecrübeyi hatırlıyor musun? Onu anlat; sen gittikten sonra, hastanın, böyle sıcak hatıraların etkisinde kalacağından emin olabilirsin. Bunu yapmakla, “iyi haber”i va’zetme alanında artık bir şey yapamayan Yehova’nın gayretli bir hizmetçisinin yüreğinde derin bir mutluluk duymasına neden olabilirsin. Onlara bu alanda geçmişte neler yaptıklarını hatırlat. Gösterdikleri sebat ve çektikleri ıstıraplara karşı kuvvetli bir iman ve neşeyle tahammül ederken, bıraktıkları iyi örnekler için kendilerini öv.—İbraniler 6:10.

KORKUNU YEN

Bir hastalığın veya kazanın hayatımıza son verebileceğini içten kabul edenlerin, ölümle pençeleşen kişilere daha iyi yardım edebilecek durumda olduklarında herhalde hemfikirsin. Hepimizin karşılaşabileceği gerçekleri inkâr etmemek, bir olgunluk ifadesidir.

Ancak ölüm korkusu içimizi kemiriyorsa, duygularımızı ve karanlık fikirleri yenmek için acaba ne yapabiliriz? Her şeyden önce, sen korkularını görmezlikten gelme. Şimdiki hayatta her şeyin belirsiz olduğunu ve Tanrı’nın bunlara getireceği çareleri düşünmek için vakit ayır. Hayatın semavi Kaynağı olan Tanrı’nın dostları, bu meseleyi gerçekçi ama dengeli bir şekilde ele alabilirler. Onlar, ölümün aslında ne olduğunu bilirler. Ölüm, acısı ve dehşeti olmayan bilinçsiz bir uykudur. (Yuhanna 11:11-14) İsa, ölülerin diriltileceklerini açıkça öğretti; şöyle dedi: “Buna hayret etmeyin, çünkü saat geliyor, o saatte hatıra kabirlerinde olanların hepsi onun sesini işitecekler, . . . . çıkacaklardır.” (Yuhanna 5:28, 29, YD) İsa, düşmanlarının eliyle idam edildiği halde, semavi Babası tarafından tekrar hayata getirildi. Resul Pavlus’un açıkladığı gibi, bu mucizevi olaydan sonra, İsa, “beş yüzden ziyade kardeşlere bir defada göründü, onlardan ekserisi şimdiye kadar bakidirler.” (I. Korintoslular 15:3-8) Evet, Mesih’in gerçekten diriltildiğine tanıklık edenlerin sayısı çoktu.

Mesih’in takipçileri, sahip oldukları şimdiki hayatın, kendileri için en önemli şey olmadığını biliyorlar. Tanrı’nın tasvibine sahip olmak, çok değerli bir şeydir; çünkü bu “şimdiki ve gelecek hayatın vaadine malik” olmak demektir. (I. Timoteos 4:8) Ölümle baş başa kalırken, muhtaç olduğumuz kuvveti Yehova’nın kesinlikle bize vereceğinden emin ol.—Mezmur 46:1.

“TERK OLUNMUŞ DEĞİLİZ”

Yakalandığın hastalığın kötü bir sonucu olacağından eminsen, ruhi dengeni koruman gerçekten çok önemlidir. Belki ‘neden bu benim başıma geldi’ gibi sorular aklına gelebilir. Korkular ve terk edilmiş olduğuna dair duygular seni rahatsız edebilirler. Bunlarla mücadele et. Düşüncelerine hâkim ol ve onları kontrol altında tut. Hâlâ hayattasın ve Yehova sana yakındır. Tanrı’ya ve O’nun vaadine karşı beslediğin imanını zayıflatmaya çalışan İblis’in, senin zayıf durumunu sömürmek isteyeceğinin farkında ol. Unutma, ölümle tek başına savaşmıyorsun. Yehova seni asla ‘terk etmeyecektir.’—II. Korintoslular 4:9.

Sana yardım etmeleri için dostlarını ara ve özellikle Yehova’nın verdiği güçle zaten birçok zorluğu yenmiş olanları hatırla. Tanrı’nın tüm vaatlerine karşı beslediğin imanın sıkı tut. Zihninde, hayata dönüp, Yehova’nın tüm bereketlerini tadacağın zamanı canlandır. Bu, ne şahane bir an olacaktır! Gerçek dostlarla birlikte acı ve üzüntü çekmeden ebediyen yaşamak; Yehova Tanrı hepimizin ebediyen yaşamasını istiyor. İsa Mesih şöyle demişti: “Dirilme (YD) ve hayat benim; bana iman eden ölmüş olsa da, yaşar.”—Yuhanna 11:25.

YAS TUTAN DOSTLARINI HATIRLA

Bir iman kardeşimiz ölüm uykusuna yattığı takdirde, onun yakın akrabalarını unutma. Bir an kendini onların yerine koy. Böyle bir kaybın acısını çekenlerin kendilerini nasıl hissettiklerini zihninde canlandırabilir misin? Günlük normal hayatlarına devam etmek zorundadırlar, oysa içleri hâlâ kan ağlıyor. Şimdi gerçek dostlara muhtaçtırlar, ama dinlemeyi bilen dostlara. Bir kocanın veya zevcenin, ya da çocuğun söylediklerini veya yaptıklarını yeniden dinlemeye hazır olmanın acıyı yatıştırıcı ve teselli edici bir etkisi olabilir. Onlar, kaybettikleri sevgileri hemen unutamazlar. Bu arada sen, yaşamlarını devam etmelerine yardımcı olabilirsin.

Yas tutan dostların için çok şeyler yapabilirsin. Onları telefonla arayabilir veya yemeğe davet edebilirsin. Onların, senin şahsi Mukaddes Kitap tetkikine katılmaları acaba mümkün mü? Tüm resmi ve mali işlemler yapıldı mı? Geçinecek kadar paraları var mı? Eğer yoksa, Yehova’nın sana verdiği bazı maddi şeyleri onlarla paylaşmağa hazır mısın?

Dostlarımızın, bize muhtaç oldukları belirli vakitler vardır. Bu, acı, kaygı, hatta korku çektikleri zamanlardır. Böyle durumlarda bulunduğumuz zaman, biz de İsa Mesih’in iyi Samiriyeli hakkında verdiği meselden yararlanabiliriz. Hakkımızda asla şöyle yazılmasın: O, İsa’nın meselindeki kâhin ve Levili gibi, “öteden geçip gitti.” (Luka 10:29-37) Vaiz 7. bap 2. ayetinde yazılmış olanları şimdi çok daha iyi anlayabiliriz: “Yas evine gitmek ziyafet evine gitmekten iyidir.” Yakub da ayrıca şöyle yazdı: “Allahın ve Babanın indinde temiz ve lekesiz dindarlık şudur: Öksüzleri ve dulları sıkıntılarında ziyaret etmek, ve kendisini dünyadan lekesiz tutmaktır.” (Yakub 1:27) Biz böyle yaparken, Tanrı’mız Yehova bizi bereketlesin!

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş