Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w81 1/9 s. 12-18
  • “Büyük Fahişe”nin Hükmünün İnfazı Yaklaşıyor

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • “Büyük Fahişe”nin Hükmünün İnfazı Yaklaşıyor
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • ESKİ “BÜYÜK BABİL”
  • GÜNLERİMİZ İÇİN TAŞIDIĞI ANLAM
  • “BİRÇOK SULAR” NASIL AZALIYOR?
  • Sahte Dinin Dramatik Sonu Önceden Bildiriliyor
    İşaya’nın Peygamberliği: Tüm İnsanlık İçin Işık II
  • Büyük Babil Düştü ve Mahkûm Edildi
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1989 (Dinsel Seri 97-108)
  • Yehova Küstah Bir Kente Haddini Bildiriyor
    İşaya’nın Peygamberliği: Tüm İnsanlık İçin Işık I
  • Viran Edilen Büyük Şehir
    Vahiy—Görkemli Doruğu Yakındır!
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
w81 1/9 s. 12-18

“Büyük Fahişe”nin Hükmünün İnfazı Yaklaşıyor

“Onlar fahişeden nefret edecekler; onu perişan ve çıplak edecekler, ve onun etini yiyecekler, ve kendisini ateşe yakacaklardır.”—Vah. 17:16.

1, 2. Tanrı Hizmetçilerine hangi bilgileri veriyor ve neden?

YARATICI YEHOVA TANRI gelecekte neler olacağını tam bir şekilde bilir. O “sonu başlangıçtan . . . . bildiren”dir. (İş. 46:10) O “bilgide tam olan”dır; buna göre “büyük sıkıntı”da gelmekte olan “sonu” hakkındaki olayların ayrıntılarını da bilir. (Eyub 37:16; Mat. 24:21) Ayrıca sevgi Tanrısı olduğundan, Kendisine vefakâr şekilde hizmet edenlerin gereken bilgiler alabilmeleri, bina edilip korunabilmeleri için onlara bu ayrıntıları yeterince açıklıyor. Mukaddes Kitap bununla ilgili şöyle diyor: “Gerçek Rab Yehova peygamber kullarına sırrını açmadıkça bir şey yapmaz.”—Amos 3:7.

2 Böylece Tanrı, alçak gönüllü hizmetçilerine, başkalarının sahip olmadıkları özel bilgiler veriyor. Resul Pavlus’un söylediği gibi: “Onu [bu hikmeti, YD] bu dünyanın reislerinden hiç biri bilmedi; . . . . fakat Allah onları bize ruh (YD) ile keşfetti.” (I. Kor. 2:8-10) Yehova’nın hizmetçileri bizzat O’nun tarafından önceden haberdar edilmiş olarak, hem bu şeyler sisteminin yaklaşmakta olan sonuna dair uyarıyı, hem iyi haberin teselli edici mesajını, bütün dünyada geniş çapta ilan etmek üzere donatılmışlardır, gerçekte Tanrı tarafından görevlendirilmiş durumdadırlar.—Mat. 24:14.

3. Yehova’nın hizmetçileri “büyük sıkıntı”nın ne zaman başladığını gerçekten bilecekler mi?

3 Yehova, vefakâr hizmetçilerine bu sistemin sonuyla ilgili ön bilgiyi verdiğine göre, bu bilgiye, onları “büyük sıkıntı”nın gerçekten ne zaman başlamış olduğunu anlamak üzere yetenekli kılacak olan bilgiler acaba dahil midir? Evet! O halde buna dair bilgiler nelerdir? Mukaddes Kitabın ‘Büyük Babil, dünyanın Fahişelerinin ve çirkinliklerinin Anası’ diye adlandırdığı fahişeye karşı Tanrı’nın hükmünün infazıyla bunun ilgisi vardır. (Vah. 17:5) Şu sıralarda, evet şimdilik bu hükmün infazına yol hazırlayan olaylar vuku bulmaktadır.

4. Eski Babil’in başına gelenleri bilmek ne yönden yardımcıdır?

4 Mukaddes Yazılarda söz geçen bu sembolik fahişe acaba kimdir? Onun helakine yol açacak olan olayların şu anda gelişmekte olduğu neden söylenebilir? İki bin yılı aşkın bir süre önce, var olan başka bir Babil’e yani o zamanın güçlü dünya imparatorluğuna değinirsek, bu konu hakkında çok şeyler öğrenebiliriz. Eski Babil’in başına gelenler sadece önemi kalmamış tarihsel bir olay değil, günlerimizdeki “büyük fahişe”nin başına yakında gelecek olan şeylerin şaşılacak surette paralelinde olan peygamberliktir.—Vah. 17:1.

ESKİ “BÜYÜK BABİL”

5. Nebukadnetsar’ın neden görünüşte övünmek için nedenleri vardı?

5 “Kıral evi olsun diye kuvvetimin kudreti ile haşmetimin izzeti için yapmış olduğum büyük Babil bu değil mi?” (Dan. 4:30) İşte Babil kralı Nebukadnetsar Milattan altı yüzyıldan fazla bir zaman önce böyle övünüyordu. Görünüşe göre yerinde olarak Nebukadnetsar’ın şehriydi. Dünyanın o zamana kadar görmüş olduğu en güçlü imparatorluğun başkentiydi. Bu muazzam şehir, kalın ve çift surlarla kuşatılmış olduğu için geçilmez gibi görünüyordu. Onun aynı zamanda, görünüşte emin bir su deposu da vardı—yani şehrin içinden geçen Fırat Nehri. Şehir içi, nehir kıyısından şehre girmeğe çalışanı engellemek için kapıları kapatılabilecek kocaman surları vardı.

6. Babil şehri ne ile ün salmıştı?

6 Babil’in askeri gücü büyük olduğu halde, o başka şeyle ün salmıştı: Bu şehir, eski dünyada sahte dinin merkeziydi. Şehrin harabelerinde en azından elli üç tapınağın kalıntılarının ortaya çıkarılmış olduğu söyleniyor. The World Book Encyclopaedia şöyle diyor: “Babilliler hiç bir zaman önceki tanrıları reddetmediler, bu yüzden tapındıkları tanrıların sayısı gerçekten binleri buldu. Her şehir devletinin koruyucu tanrıları ve tanrıçaları vardı. Aynı zamanda güneşi, ayı ve yıldızları, havayı, mahsulleri, nehirleri ve diyarı temsil eden tanrılar da vardı.” Babil’in dinsel etkisi o kadar güçlü idi ki zamanla Hıristiyan âlemini bile etkilemişti. Ta günlerimize kadar Tufan’dan sonra gelişen Babil’in sahte dinsel inanç ve adetleri hemen hemen dünyanın bütün dinlerinde bulunabilir.—Tekv. 11:1-9.

7. (a) Babil’in öldürücü eksikliği neydi? (b) Yehova onun başına neler getirecekti?

7 Bununla beraber, Nebukadnetsar’ın günlerindeki Babil’in öldürücü bir eksikliği vardır: Uzun zamandan beri hakiki Tanrı Yehova’nın ve O’nun kavminin başlıca düşmanı idi. Aynı zamanda çok masum kanı dökmüştü. Mukaddes Kitap şöyle diyor: “İsrail’in vurulmuş olanlarını Babil nasıl düşürttü ise, bütün memleketin vurulmuş olanları da Babilde öyle düşecekler.” (Yer. 51:49) Yehova bu yüzden şöyle dedi: “Allah Sodomu ve Gommorrayı yıktığı gibi ülkelerin izzeti, Kildanilerin gururunun süsü olan Babil de öyle olacak . . . . vaktinin gelmesi yakındır, ve günleri uzamıyacaktır.” Bu peygamberlik İşaya tarafından takriben Milattan Önce 732 yılında kaleme alındı. (İş. 13:19-22b) Yeremya ondan takriben yüz yıl sonra şöyle dedi: “Yehova’nın (YD) öfkesinden ötürü onun içinde oturan olmıyacak, ancak bütün bütün ıssız kalacak; Babilden geçenlerin hepsi şaşacaklar, ve onun belâlarından ötürü ıslık çalacaklar.” Evet şehir görünüşte içinden geçilmez “Büyük Babil taş yığınları, çakal yeri olacak . . . . içinde oturanı kalmıyacak” hale gelecekti.—Yer. 50:13; 51:37.

8. Babil’in nasıl düşeceğine dair hangi ayrıntılar verildi?

8 Acaba Babil nasıl düşecekti? Yehova bununla ilgili bazı ayrıntıları İşaya’ya ve Yeremya’ya bildirdi. İşaya, Yehova’nın, “engine: Kuru, ve senin ırmaklarını kurutacağım” diyen olduğunu yazdı. (İş. 44:27) İşaya devamen şöyle dedi: “Önümde milletlere baş iğdirmek, ve kıralların belini gevşetmek, ve kapılar kapanmasın diye önünde kapı kanatlarını açmak için elini tuttuğu Koreşe, Mesihine Yehova (YD) şöyle diyor.” (İş. 45:1) Yeremya da önceden şunları bildirdi: “Babil yiğitleri cenketmekten el çektiler . . . . güçleri tükendi; kadın gibi oldular.” (Yer. 51:30) Böylece Babil’in koruyucu nehri, yani Fırat nehri “kuruyacak”tı; Yehova’nın doğmadan uzun bir zaman önce onu “Koreş” diye adlandırdığı bir lider şehri fethedecekti. Nehri boydan boya kapatan şehrin kapıları ‘kapanmıyacaktı’ ve Babil askerleri ‘cenketmekten el çekeceklerdi.’

9. Belşatsar’ın verdiği ziyafet Yehova için neden özellikle tiksindiriciydi?

9 M. Ö. 539 yılının 5-6 Ekiminde bu peygamberlikler tam ayrıntılarıyla gerçekleşti. Kibirli Babil kralı Belşatsar, o gece, bin memuru ve başkaları için ziyafet verdi. Yehova’ya küfretmek anlamına gelmesi için bu ziyafeti dinsel bir bayram haline çevirmek üzere Nebukadnetsar’ın M. Ö. 607’de Yeruşalim’deki mabetten eline geçirmiş olduğu kutsal kapları getirtti. Belşatsar ve kralın karıları ile cariyeleri dahil olmak üzere başka kişiler de sahte tanrılarının şerefine daha önce Tanrı’nın kavmi tarafından Yehova’ya hizmet ederken kullanılan bu kaplardan küstahça içki içtiler.—Dan. 5:1-4.

10. Duvardaki el yazısı ne anlam taşıyordu ve Belşatsar’ın tepkisi ne oldu?

10 Fakat Yehova artık alay konusu olmayacaktı. Harekete geçmesi için vakit gelmişti! “Hemen o saat bir insan elinin parmakları göründü, . . . . kıral sarayının duvar sıvası üzerine yazdı; ve kıral yazan bu elin ayasını gördü.” (Dan. 5:5) Belşatsar bunu görünce o kadar korktu ki “dizleri birbirine çarptı.” (Dan. 5:6) Daniel Tanrı’dan gelen bu el yazısını krala şöyle yorumladı: “Allah senin kırallığını saydı, ve onu sona erdirdi. . . . . Terazide tartıldın, ve eksik bulundun . . . . ülken bölündü, ve Medlere ve Farslara verildi.”—Dan. 5:26-28.

11. Babil ile ilgili olarak Mukaddes Kitabın peygamberliği ayrıntılarına kadar nasıl gerçekleşti?

11 Persli Büyük Koreş’in önderliğindeki ordular, Medli Darius ile işbirliği yaparak Babil şehrini kuşattılar. Babilliler küfür niteliğindeki dinsel ayinde cümbüş yapıp şenlik yaparlarken tanrıları ve silahlarının gücü yüzünden kendilerini emin hissediyorlardı. Koreş ise, çok akıllı bir strateji uygulamaktaydı. Onun mükendisleri, Babil’in kuzeyinde Fırat Nehrinin kenarını deldiler ve suların artık güneye doğru şehir içinden akmasını engellemek üzere suları başka tarafa çevirdiler. Çok vakit geçmeden Babil’de ve çevresinde nehrin su seviyesi düşmeğe başladı. Çok kısa zamanda nehrin suları, Koreş’in yönetimindeki orduların onun yatağının kuzeyinden ve güneyinden girerek Babil’in merkezine doğru ilerlemelerini sağlayacak kadar azaldılar. Nehir kıyısında bulunan şehrin iç kısmını koruyan kapıları hayret verici şekilde böyle bir şeyi beklemeyen veya sarhoş olan Babilliler tarafından açık bırakıldı. Koreş’in askeri güçleri, Babil’e akın akın girdiler. “Kildanî kıralı Belşatsar o gece öldürüldü.” (Dan. 5:30) “Büyük Babil” bir gecede düştü! Bu, sadece Babilliler için değil, fakat çevresinde olan bütün milletler için ne büyük bir şoktu! Onun sonu, tıpkı Yehova’nın hizmetçilerinin önceden bildirdikleri gibi geldi. Ve Babil zamanla, “taş yığınları”, ve “virane” olan “içinde oturanı kalmaya”n bir yer haline geldi.

GÜNLERİMİZ İÇİN TAŞIDIĞI ANLAM

12. Resul Yuhanna, Vahiy 17. bapta “Büyük Babil” hakkında ne yazdı?

12 Günlerimiz için bu ne anlam taşıyor? Anlamı pek çoktur. Resul Yuhanna’ya Babil’in düşüşünden 600 yıldan fazla bir zaman sonra Vahiy kitabını yazmak ilham edildi. Tanrı, Vahiy’de hâlâ başka bir “Büyük Babil” hakkında konuştu ve onu ‘Dünyanın Fahişelerinin ve Çirkinliklerinin Anası’ olarak tarif etti. (Vah. 17:5) Yuhanna “onunla yerin kıralları zina ettiler, ve onun zinasının şarabı ile yeryüzünde oturanlar sarhoş oldular” diye yazdı.—Vah. 17:2.

13. (a) Çağdaş “Büyük Babil” neden sadece siyasal bir güç olamaz? (b) Bu fahişe neden “Büyük Babil” diye adlandırılıyor?

13 Mademki kralların “Büyük Babil” ile ahlaksız ilişkide bulundukları söyleniyor, o halde onun başka bir “kıral” olamayacağı bellidir. Onun gerçekten temsil ettiği şey, eski Babil’in o hususta ün salmış olduğu bir şeydir—yani sahte din. Bu nedenle bu çağdaş fahişe, eski şehrin taşıdığı aynı ismi taşıyor. Aslında çağdaş dinsel Babil’de bulunan birçok sahte öğretilerin ve alışkanlıkların izini takip edersek, bu, bizi direkt olarak eski dinsel Babil’e götürür. Böylece günlerimizdeki fahişe olan “Büyük Babil” faziletle Tanrı’ya hizmet etmez, aksine, yüzyıllar boyunca ahlaksız ilişkilerde bulunan ve siyasetle uzlaşan sahte dinin dünya imparatorluğunu temsil eder. Aynı zamanda Vahiy onun dinsel kimliğini belirtmek üzere başka bir ipucu vererek şöyle diyor: “Çünkü bütün milletler senin büyün [sahte dinin] ile saptılar.”—Vah. 18:23.

14. İki Babil arasında hangi benzerlikler var?

14 Eski Babil’in, Tanrı’nın ve kavminin başlıca düşmanı olduğunu ve çok sayıdaki fetihlerinde büyük miktarda döküğü kan yüzünden sorumlu olduğunu hatırlayalım. Mukaddes Kitap buna benzer şekilde çağdaş Babil’e atfen şöyle diyor: “Ve peygamberlerin, ve mukaddeslerin ve yeryüzünde boğazlananların hepsinin kanı onda bulundu.” (Vah. 18:24) Bu fahişe, Yehova’nın şahitleri olan Tanrı’nın çağdaş kavminin başlıca zulmedeni olmuştur. Aynı zamanda milletlerin savaşlarını desteklemekle insanları birbirini öldürmeğe teşvik ettiği için, “yeryüzünde boğazlananların hepsinin” kanından sorumlu tutulmaktadır.

15. Fahişe kimin eliyle helak edilecek ve bu ne kadar vakit alacak?

15 Onun “günahları göke kadar erişti”ğinden, Tanrı’nın bu fahişe üzerindeki hükmünün infazı çok çabuk gelecek. (Vah. 18:5, 21) Mukaddes Kitap “onun belâları . . . . bir günde” hatta “bir saatte” geleceğini söylüyor. (Vah. 18:8, 10) Bu ani yok oluş bir gecede düşen eski Babil’in başına gelene benzeyecektir! Bu fahişe kimin eliyle helak edilecek? Onunla ahlaksız ilişkiler sürdürmüş olan siyasal elemanların onu yok etmelerine Yehova müsaade edecek. “Onlar fahişeden nefret edecekler; onu perişan ve çıplak edecekler, ve onun etini yiyecekler, ve kendisini ateşe yakacaklardır.”—Vah. 17:16.

16. Çağdaş Babil’in üzerinde oturduğu “sular” nedir ve bu hususta eski Babil’le nasıl paralel bir durum var?

16 Eski ve çağdaş Babil arasında var olan diğer bir benzerlik, helak edilme tarzlarıyla ilgilidir. Eski Babil sular üzerinde, Fırat Nehri’nin harfi suları üzerinde oturuyordu. Çağdaş Babil de Vahiy 7:1’in söylediği gibi “çok sular üzerinde otur”uyor. Bu sular nedir? Tanrı’nın Sözü bunun cevabını veriyor: “Fahişenin üzerinde oturduğunu gördüğün sular, kavmlar ve cemiyetler ve milletler ve dillerdir.” (Vah. 17:15) Eski Babil’in devrilmesinin Fırat nehrinin harfi sularının çekilmesinden hemen sonra geldiğine dikkat edelim. Acaba çağdaş Babil’in altındaki sembolik sularda (insanlarda) benzer bir azalış var mı? Elbette var ve bu bizzat gözümüzün önünde gerçekleşmektedir!—Vah. 16:1, 12.

“BİRÇOK SULAR” NASIL AZALIYOR?

17. Fahişenin altındaki sembolik “sular” nasıl azalıyor?

17 Çağdaş Babil’in altında bulunan sembolik “birçok sular” nasıl alçalıyor, yani azalıyor? Binlerce ruhaninin ve dinsel işçinin ve ayrıca milyonlarca insanın bir zamanlar dinlerine verdikleri destekten vazgeçmeleri, dinlerinin çok zayıf düşmelerine neden oluyor. Bu durum, özellikle hem Tanrı’ya, hem de Mesih’e hizmet ettiğini iddia ettiğinden, suçu daha büyük olan Hıristiyan âlemi için böyledir. Her ne kadar özellikle ortodoks olmayan birkaç dinde bazen bir “canlanma”dan söz ediliyorsa da, bu sadece yüzeyseldir. Birkaçı hariç, genel olan eğilim şaşmaz şekilde görünüyor ve aşağıda söylenenler gibi dünya basınında yapılan açıklamalardan anlaşılmaktadır:

“Hıristiyan âlemine bir şeyler oldu. Her şey uzun bir geceye girdiğimizi ve ondan çıkamayacağımızı gösteriyor. . . .

“Hıristiyanlığın ve Roma Katolizminin kamu yapılardaki etkin varlığı zaten kaybolmuştur. Toplumsal ve siyasal yapılı bir Hıristiyanlığın ölümüne şahit oluyoruz.”—17 Şubat 1980 tarihli Providence Sunday Journal’da ünlü Katolik yazar Malachi Martin.

“Batıdaki papaz ve rahibe kıtlığı, hemen hemen her millette tehlike çanlarının çaldığı noktaya yaklaştı.”—21 Ağustos 1978 tarihli Times dergisi

“Hıristiyanlık hızla geriliyor . . . . artık boş inançlı bir agnostisizm, karışıklık ve bilgisizlik manzarası arzediyor. . . . Hemen hemen bütün çocukların Hıristiyanlığın gerçekten ne olduğuna dair bir şey bilmediklerini söylemek, doğrusu bir abartma değildir.”—“25 Eylül 1970 tarihli London Times gazetesi İngiltere Kilisesinin eğitim kürsüsünün verdiği bir rapora dayanarak bu açıklamayı yaptı.

18, 19. Bu sembolik “sular”ın azalmasına dair ek deliller verin.

18 Papa II. John Paul, Mayıs 1980’de Fransa’yı ziyaret ettiği zaman (31 Mayıs tarihli) New York Times gazetesi şu açıklamada bulundu: “Kilisenin etkisi Fransa’da hızla azalmaktadır. Geçenlerde yapılan bir anket, her ne kadar halkın yüzde seksen beşi kilisede vaftiz edildiyse de, onların sadece yüzde onbeşinin Katolik adetlerini yerine getirenler olduklarını gösterdi.” Brezilya’da Başpiskopos Luciano Cabral Duarte şöyle dedi: “Katoliklerimiz zayıf düşüyor ve yaygın ruhi anemiden yok oluyorlar.” (30 Ocak 1980 tarihli Veja) Nijerya’da Presbiteryen kilisesinin bir ruhanisi şunu kabul etti: “Kilise, bugün görüldüğü gibi tıpkı unutkanlık hastalığına tutulmuş olan ve ‘ben kimim’ ve ‘neden buradayım’? diye soran, yani kimliğini bilmek duygusunu kaybetmiş olan birine benziyor.” (11 Eylül 1978, Dailly Star) Yunanistan’da yayımlanan bir gazete, bir zamanlar çok saygın olan Yunan Ortodoks Kilisesi hakkında şunları yazdı:

“Bugün Kilise, çoğu kez papazların yani özellikle en yüksek rütbeli papazların, bir skandal inidir; akılsızlığın ve saçmalıkların kaynağıdır.

Hatta o ölçüdeki, şimdi bir zamandan beri Yunan halkının büyük çoğunluğu papazların çoğuna, ruhi bir kuruluş olarak değil, fakat ‘sürülerine rehberlik’ etmektense, boş laflarla ve taşkınlıklarla onu eğlendiren kışkırtıcılar, skandallara yol açanlar, radikaller ve sömürücülerden oluşan bir sürü gözüyle bakıyorlar.”—To Vima, 15 Ekim 1978.

19 Time dergisi Doğu Ortodoks kilisesinin Türkiye’deki en önemli merkeziyle ilgili olarak şöyle diyor: “O ünlü tarihsel Başpiskoposluk, yani bir zamanların Hıristiyan dünyasının yarısının merkezi, ölüyor.” Amerikalı haham Alvin Reines, Yahudi dinine atfen şöyle diyor: “Amerika’daki Yahudilik feci bir kriz içindedir. Bütün problem Amerikalı Yahudilerin geleneksel Yahudiliğin öğretilerini artık kabul etmemelerinden kaynaklanıyor.” İngiltere’de hazır bulunanların sayısının azalması yüzünden geçen yıllarda, o kadar çok kilise kapatıldı ki, bir yorumcu, kiliseleri “yok olma tehlikesinde olan bir cins” diye adlandırdı. Almanya’da yapılan bir anket, 35 yaşından küçük olan Almanların sadece yüzde 17’sinin Tanrı’nın varlığına inandıklarını ortaya çıkardı. Japonya’da insanlara “herhangi bir dininiz var mı? diye sorulduğu zaman yüzde 60’ı “hayır” diye cevap verdi ve buna ek olarak yüzde 7’si hiç cevap vermedi. Gitgide daha çok ülkede bu dünyanın dinlerinin durumu Melbourne Avustralya’daki The Age’in belirttiği gibidir—yani bütün mezheplerde “iman edenlerde bir düşüş görülüyor.” “İman edenlerdeki düşüş”, yani fahişenin üzerinde oturduğu “birçok sular”ın azalması, şimdi bu kadar açık bir şekilde cereyan ettiğine göre, acaba onun helakini getiren güçler çok gerilerde kalmış olabilir mi? Hayır.

20. Tanrı’nın Sözü adalete doğru eğilimli insanlara acillik kazandıran hangi öğüdü veriyor?

20 “Büyük fahişe”ye verilen desteğin azalması, Mukaddes Kitabın insanların “zevki Allahtan ziyade seven, Tanrısal bağlılık (YD) suretini gösterip onun kuvvetini inkâr edenler olacaklardır” dediği zamana, yani bu “son günler”le ilgili verilen Mukaddes Kitabın peygamberliğinin tarifine uygundur. Aynı peygamberlik devamen: “Bunlardan da yüz çevir” öğüdünü verir. (II. Tim. 3:4, 5) Benzer şekilde hâlâ çağdaş “Büyük Babil”in içinde bulunan, fakat adalete doğru eğilim gösteren insanlara hitaben şu açık çağrı verilmektedir: “Ey kavmım, onun günahlarına şerik olmıyasınız, ve onun belâlarından hisse almıyasınız diye, ondan çıkın.”—Vah. 18:4.

21. Hangi son hareket Yehova’nın öfkelenmesine yol açıyor ve sonuç ne olacak?

21 Şimdi, pek yakında “büyük fahişe”ye karşı Tanrı’nın hükmü infaz edilecektir. Eski Babil için olduğu gibi, çağdaş Babil’in hızla devrilmesi dünyada büyük şok yaratacak. (Vah. 18:9-19) Onun helaki, “büyük sıkıntı”nın başlangıcını işaretleyecek olan olay olacak. O zaman, Tanrı’ya karşı olan unsurlar, ezmek amacıyla Yehova’nın hizmetçilerine karşı da dönecekler. (Hez. 38:16) Fakat Yehova, vefakâr olanlarına şöyle diyor: “Size dokunan benim gözbebeğime (YD) dokunmuş olur.” (Zek. 2:8) Bu saldırı, Tanrı’nın derhal tepki göstermesine neden oluyor. Yehova şöyle diyor: “O günde vaki olacak ki, ateş püsküreceğim. Çünkü kıskançlığımla ve gazabım ateşile söyledim. (Hez. 38:18, 19) Tanrı, vefakâr hizmetçilerini kurtarmak üzere hızla harekete geçecek ve milletleri “her şeye kadir olan Allahın büyük gününün cengi”nde, yani Armagedon’da ezici güçle vuracak. Böylece Tanrı’nın ve kavminin düşmanları yok edilecekler; yer bütün kötülükten temizlenecek.—Vah. 16:14, 16; Sül. Mes. 2:22.

22. Yehova’ya vefakâr olanlar nasıl mükâfatlandırılacaklar?

22 Armagedon’dan sonra harikulâde yeni bir nizam başlıyor! “Büyük sıkıntıdan gelen” vefkâr olanlar bol bol mükâfatlandırılıyorlar. “İşte, Allahın çadırı insanlarla beraberdir, ve kendisi onlarla beraber oturacaktır, ve onlar kendi kavmları olacaklar, ve Allah kendisi onlarla olacaktır; ve gözlerinden bütün gözyaşlarını silecek; ve artık ölüm olmıyacak; ve artık matem ve ağlayış ve acı da olmıyacak; çünkü evelki şeyler geçtiler, dedi.”—Vah. 21:3, 4.

23. (a) Günlerimizdeki güçlüklerle dolu durumlara rağmen, neden yürekli olalım? (b) Hakikati arayanları neler yapmaya ısrarla teşvik edelim?

23 O halde ey siz adaleti sevenler hepiniz yürekli olun! “Büyük fahişe”nin ve bu şeyler sisteminin baskı yapan siyasal yöneticilerinin günleri sayılı olduğunu ve Yehova’nın onları yakında yok edeceğini bilin. Tanrı ‘yalan söyleyemediğine’ göre, her gün, O’nun “selâmet (sulh, YD) bolluğunda lezzet bula”cağınız cennet olan yeni bir nizamda ebediyen yaşama ümidinizi gerçekleştireceğine güvenin. (Tit. 1:2; Mezm. 37:11) Bu arada hemen önümüzde olan güçlüklerle dolu günler için kendinizi ruhen kuvvetlendirmek üzere Yehova’nın tedariklerinden yararlanın. Bunu yaparken, belki henüz var “salâha [adalet için, YD] acıkıp susıyanlar”ı sevgi dolu şekilde düşünün. Mukaddes Kitabın “Yehova’yı (YD) bulunabilirken arayın; yakınken onu çağırın” öğüdüne uygun davranmaları için onları ısrarla teşvik edin.—Mat. 5:6; İş. 55:6.

[Sayfa 14’teki resim]

Eski Babil şehri Fırat Nehrinin iki kıyısında inşa edilmişti.

[Sayfa 16’daki resim]

Fırat nehrinin sularının azalması düşman ordusunun Babil’e girmesine ve onu almasına yol açtı

[Sayfa 17’deki resim]

Büyük Babil’in üzerinde oturmakta olduğu sembolik suların (insanların) azalması, onun yok edilmesinden önce olacaktır

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş