Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w82 1/12 s. 3-4
  • İnsan Hükümetlerinin Uzun Seyri

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • İnsan Hükümetlerinin Uzun Seyri
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1982 (Dinsel Seri 12-24)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Tarih Tekrarlanacak Mı?
  • Geçmişten Ne Öğrenebiliriz?
    Uyanış!—2001
  • İnsan Hükümetleri, Kendilerine Meydan Okuyan Sorunlara Çare Bulabilirler mi?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1981 (Dinsel Seri 1-12)
  • Aile Mutluluğunun Anahtarını Bulmak
    Mutlu Bir Aile Hayatı
  • Yönetim
    Kutsal Yazılardan Kanıtlar Gösterin
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1982 (Dinsel Seri 12-24)
w82 1/12 s. 3-4

İnsan Hükümetlerinin Uzun Seyri

İnsanlar her türünü denedi; hiçbiri başarılı olmadı. Artık adil bir yönetim için ne ümit var?

GEÇMİŞ 6000 yıl boyunca insan yönetiminin —krallık, imparatorluk, demokrasi, cumhuriyet, diktatörlük ve sosyalist hükümetler— tüm çeşitleri bol bol denendi. Her yeni yönetim çeşidinin başarılı olacağı ilan edildi, fakat eninde sonunda boşa çıktı.

İnsan hükümeti konusunda dünyadaki mevcut çabalar, bir istisna değildir. İnsanlar, yeni ufuklar açmadılar ve parlak başarılara ulaşmadılar. Dünyada aynı hükümet sistemleri ve aynı başarısızlıklar halen mevcuttur. İş ahlakı kayboluyor; genel ahlak çöküyor ve eski değer kavramları yerini “önce ben” ilkesine terk ediyor. Yoksulluk ve açlık, eşitsizlik ve ayrıcalık, baskı ve yolsuzluk, cürüm ve terör, kudretli milletlerin zayıf milletlere hâkim olması, silahlanma yarışı ve çıkar savaşları, bütün bunlar günlerimizde dünyada mevcut insan hükümetlerinin kötü sonuçlarıdır. Ama neslimizi fark ettiren bir şey varsa, o da bilimdeki gelişmedir. Fakat bu gelişme ancak endüstriyi bozmak ve korku verici silahlar elde etmek için kötü amaçla kullanılıyor.

Tüm insan hükümetlerinin türlerinin 6000 yıl boyunca denenmesinden sonra, insan bu alanda da “güneş altında yeni bir şey yok” diyebilir. (Vaiz 1:9) İnsan hükümetlerinin başarısızlıklarıyla ilgili nedenlerinin hiçbiri yeni değildir. Yehova’nın peygamberi Yeremya vasıtasıyla beyan ettiği gibi, “adımlarını doğrultmak yürüyen insanın elinde değildir” sözleri hâlâ geçerlidir. (Yer. 10:23) İnsanın nakâmilliğine ek olarak, “bütün dünya şerirdedir.” “Bu şeyler sisteminin tanrısı” milyonlarca kişinin “fikirlerini kendilerinde körletmiştir.” Şeytan’i kuvvetler “bütün dünyanın kırallarını” etkilemektedir.—II. Kor. 4:4, YD; I. Yuh. 5:19; Vah. 16:14.

İnsan hükümetlerinin seyrine, onların iktidara gelme ve daha sonra gerileyip çökmelerine baktığımız zaman, hepsinin de aynı evreleri geçirdiklerini anlıyoruz. Bu durum, bilginlerin “tarih tekerrürden ibarettir” demelerine neden olmuştur. Dünya kudretleri belirli amaçların peşinden koşup fedakârlıklar yaparak zirveye yükselirler. Fakat hükümetler, iktidara kuvvetle yerleştikten sonra, ruhta yavaş yavaş gevşer ve sonunda materyalizmin aşırılığına yönelip ahlaksızlığa düşer. Bu duruma geldikleri zaman, çökmeleri artık yakındır.

Tarihçi Will Durant, içten bozulup çöken durumu gördü ve şöyle dedi: “Romalıların, Yunanistan’ı fethetmelerinin asıl sebebinin, Yunan uygarlığının içten parçalanmış olması olduğunu göstermeğe uğraştık. Hiçbir büyük millet, kendi kendini yok etme durumuna gelmeyinceye kadar fethedilmez.” (The Story of Civilization II. Kısım, s. 659) The World Book Encyclopedia (1978 baskı) adlı eser, neslimizin özellikle kaygı duymasını gerektiren sebebi, çöküşün bir habercisini şöyle belirtiyor: “Aile en eski insan kuruluşudur. Birçok yönden en önemlisidir. Toplumun temel birimidir. Bütün uygarlıklar, aile hayatının kuvvetli olup olmadığına bağımlı olarak ya varlığını sürdürmüştür ya da yok olmuştur.”—7. Cilt s. 24.

Tarih Tekrarlanacak Mı?

Tarihçi Arnold J. Toynbee, tarihin tekrarlandığına dair şöyle dedi:

“Elimizde bulunan bilginin ışığı altında tarihi incelediğimiz zaman, tarihin günümüze kadar Batı toplumumuzun ait olduğu toplum türlerini meydana getirirken takriben yirmi kez tekrarladığını anlarız; durum aynı zamanda belki bizimki hariç, uygarlık diye adlandırılan bütün bu toplum türlerinin zaten ölü veya ölmek üzere olduklarını gösterir. Bundan başka, bu ölü veya ölmek üzere olan uygarlıkların tarihlerini ayrıntılı bir şekilde inceleyip bunları birbirleriyle kıyasladığımızda, onların bozulma, gerileme ve çökme biçimlerinin tekrarlandığına dair belirtiler buluruz. Doğal olarak, bugün, tarihin bu özelliği durumumuzda tekrarlanacak mı diye kendimize soruyoruz. Bu gerileme ve çökme biçimi hiçbir uygarlığın kaçamayacağı bir hüküm olarak bizi bekliyor mu?”

Sonra, Tonynbee kendi sorusunu şöyle cevaplandırıyor:

“Yazarın kanısına göre bu sorunun cevabı kesinlikle olumsuzdur . . . . Eğer bir toplum sosyal intihar yolunu seçerse, Batı uygarlığımızın önceki tarihsel örneğini muhakkkak takip edecektir. Fakat tarihi tekrarlatmaya mahkûm edilmiş değiliz; gayretimiz vasıtasıyla durumumuzda bizim için tarihe yeni ve emsali görülmemiş bir devir kazandırma kapısı açıktır. . . .Kurtulmak için ne yapmalıyız? Siyasette, iş birliği yapan anayasal bir dünya hükümeti sistemi kurmak. Ekonomide, serbest girişim ile soyalizm [sosyalizm] arasında farklı yer ve zamanların hüküm sürmekte olan şartlarına göre değişen elverişli uzlaşmalar sağlamak. Hayatın ruhi alanında, dünyevi üst yapıyı tekrar dinsel temeller üzerine dayandırmak. . . . Tabii ki, bu üç uygulamadan dinsel olanı uzun vadeli olarak düşünülürse, en önemlisidir.”—Civilization on Trial (1948) sayfa 38-40.

Toynbee’nin uygarlığımızın farklı olabileceği ve insan hükümetlerinin tarihinin tekrarlanmasından kaçabileceğine dair kesin düşüncesi genel, yaygın bir düşüncedir. Yukarıdaki sözleri 34 yıl önce, ümidini siyasal yönden Birleşmiş Milletlere, ekonomik açıdan kapitalizm ile komünizm arasında sağlanan bir uzlaşmaya ve her şeyden daha önemlisi, uygarlığımızın temeli olarak dine dönüş yapmasına dayanarak yazdı. Bugün, bu üç yönde de başarısızlık görüyoruz. Birleşmiş Milletler etkili olamadı; kapitalizm ve komünizm arasında uzlaşma her zamankinden daha uzaktır; din de görülmemiş derecede zayıflamıştır.

Tarih, tekrarlanmak üzere olduğunu gösteriyor. Fakat gerçekten tekrarlanacak mı?

İnsan hükümetlerinin tarihi hakkında görüşlerini belirten başka biri de vardır. O, aslında bu akışın tarihini önceden yazdı. Ayrıca önceden yeryüzüne gelecek olan adil bir yönetim hakkında da yazdı. Bundan sonraki makale, onun hükümetle ilgili sözlerini ele alacak.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş