Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w91 1/3 s. 24-28
  • Üstün Otoritelerin Rolü

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Üstün Otoritelerin Rolü
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1991
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • İsa’nın Hakiki Takipçileri ‘Otoriteye Karşı’ Gelmezler
  • Kanuna İtaat Etmek
  • Korkmak İçin Uygun Nedenler
  • “Tanrı’nın Hizmetçisidir”
  • İmana Duyulan İhtiyaç
  • Hükümet Yardım Etmediğinde
  • İsa’nın Takipçilerinin Otorite Konusundaki Görüşü
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • İsa’nın Takipçilerinin Üstün Otoriteler Hakkındaki Görüşü
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1991
  • Kimin Otoritesini Tanımalısınız?
    Sonsuz Yaşama Götüren Bilgi
  • Otoriteye Saygı—Neden Gerekli?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1991
w91 1/3 s. 24-28

Üstün Otoritelerin Rolü

“Çünkü sana iyilik için Allahın hizmetçisidir. Fakat kötü olanı yaparsan, kork.”—ROMALILAR 13:4.

1, 2. Hıristiyan âleminde nasıl birçokları devrimci faaliyetlere katıldı?

İKİ yıl önce piskoposların Londra’da yaptıkları bir toplantı, New York Post gazetesinde kızgın bir makalenin yayımlanmasına yol açtı. Bu buluşma, Anglikan kilisesinden 500 piskoposun katıldığı Lambeth Konferansı idi. Kızgınlığın nedeni, bu konferans tarafından kabul edilen ve “tüm olanaklar tükendikten sonra adalet için tek çare olarak silahlı çarpışmayı seçen” insanlara anlayış gösteren karar idi.

2 Post gazetesi, bunun aslında terörizmi onaylayan bir karar olduğunu söyledi. Bununla birlikte, piskoposlar sadece yaygın bir eğilimi takip ediyorlardı. Onların tutumu, Afrika’yı kurtarmak için en çabuk, en kesin ve en emin yol olarak gerilla savaşını öneren Gana’daki Katolik papazının veya “kurtuluş savaşını en acı sonucuna kadar” sürdürmeye yemin eden Afrika Metodist piskoposunun veya Asya ve Güney Amerika’da isyancılarla beraber iktidarda bulunan hükümetlere karşı savaşmış olan Hıristiyan âleminin birçok misyonerinin tutumundan farklı değildi.

İsa’nın Hakiki Takipçileri ‘Otoriteye Karşı’ Gelmezler

3, 4. (a) Devrimci hareketleri körükleyen sözde Hıristiyanlar hangi prensipleri çiğnemiş oluyor? (b) Yehova’nın Şahitleri hakkında biri neyin farkına vardı?

3 İlk yüzyılda İsa, takipçileri hakkında şunları söyledi: “Ben dünyadan olmadığım gibi, onlar da dünyadan değildirler.” (Yuhanna 17:14) Devrim hareketlerini destekleyen herhangi bir sözde Hıristiyan, mutlak surette dünyanın bir kısmıdır. O, İsa’nın bir takipçisi değildir; ne de “üstün otoritelere tabiyette ol”an biridir. (Romalılar 13:1) Böyle biri Pavlus’un şu uyarısına kulak verirse, çok iyi eder: “Hükûmete mukavemet eden Allahın tertibine karşı durmuş olur; ve karşı duranlar kendi aleyhlerine hüküm alırlar.”—Romalılar 13:2.

4 Hıristiyan âlemindeki birçoklarına karşıt olarak Yehova’nın Şahitlerinin silahlı şiddetle hiçbir ilişkileri yoktur. Avrupa’da yaşayan bir adam bunu fark etti. Kendisi şunları yazıyor: “Din ve siyasetin neler meydana getirdiğini gördüğüm zaman, kurulu düzeni ortadan kaldırmak için var gücümle çalıştım. Sonra bir terörist grubuna katıldım ve her tür silahı kullanmak üzere yetiştirildim; birçok silahlı soyguna katıldım. Hayatım sürekli olarak tehlikedeydi. Vakit geçtikçe, kaybedilecek bir savaşı sürdürdüğümüz belli oldu. Tam anlamıyla hayal kırıklığına ve karamsarlığa kapıldım. Sonra bir kadın Şahit kapımı çaldı. Benimle Tanrı’nın Gökteki Krallığı hakkında konuştu. Bunun vakit kaybından başka bir şey olmadığı düşüncesiyle, onu dinlemesini eşime teklif ettim. O bunu yaptı ve bir ev Mukaddes Kitap tetkikine başlandı. En sonunda, ben de tetkike katılmaya karar verdim. İnsanlığı kötülüğe sevk eden itici kuvvetin ne olduğunu öğrendiğim zaman hissettiğim rahatlığı tarif edecek söz bulamıyorum. Tanrı’nın gökteki Krallığıyla ilgili harikulade vaat, bana teselli edici bir ümit verdi ve yaşamıma anlam kazandırdı.”

5. İsa’nın takipçileri neden üstün otoritelere barışçıl biçimde tabi olmaya devam ediyorlar ve bunu ne vakte kadar yapacaklar?

5 İsa’nın takipçileri, Tanrı’nın ve Mesih’in elçileri veya temsilcileridirler. (İşaya 61:1, 2; II. Korintoslular 5:20; Efesoslular 6:19, 20) Böyle kimseler olarak, dünyadaki çatışmalar konusunda tarafsız kalırlar. Bazı siyasi sistemlerin ekonomik açıdan diğerlerinden daha başarılı olmalarına ve bazılarının daha fazla özgürlük tanımalarına rağmen, İsa’nın takipçileri herhangi bir sistemi desteklemez veya diğerinden üstün tutmazlar. Onlar, bütün sistemlerin nakâmil olduklarını biliyorlar. Kendi Gökteki Krallığının idareyi ele alacağı zamana kadar bunların devam etmesi “Tanrı’nın tertibi”dir. (Daniel 2:44) Böylece, İsa’nın takipçileri Gökteki Krallığın iyi haberini vaaz ederek başkalarının ebedi iyiliği için çalışırken, barışçıl bir şekilde üstün otoritelere tabiyette olmaya devam ederler.—Matta 24:14; I. Petrus 3:11, 12.

Kanuna İtaat Etmek

6. ‘Bütün dünyanın kötü olanın kudretinde bulunmasına’ rağmen, insanların yaptığı çoğu kanunlar neden iyidir?

6 Ulusal hükümetler bir takım kanunlar yürürlüğe koyarlar; bu kanunların çoğu iyidir ve toplumun yararınadır. ‘Bütün dünyanın kötü olanın kudretinde bulunduğu’ gerçeğini göz önünde bulundurduğumuzda, bu bizi şaşırtmalı mıdır? (I. Yuhanna 5:19) Hayır. Yehova, ilk babamız Âdem’e bir vicdan verdi, doğru ve yanlışı ayırt eden bu Tanrı vergisi duygu, birçok şekillerde insani kanunlarda yansıtılmaktadır. (Romalılar 2:13-16) Eski Babil’de bir kanun koyucu olan Hammurabi, yazdığı kanun kitaplarından birinin önsözünde şunları belirtti: “O zaman [onlar] bana, dindar ve tanrılardan korkan prens Hammurabi’ye, insanların refahını ilerletmek ve ülkede adaletin hüküm sürmesini sağlamak, kuvvetlinin zayıf olanı ezmemesi için kötü olanı ve kötülüğü yok etmek görevini verdi.”

7. Biri kanuna karşı geldiği takdirde, kim onu cezalandırma hakkına sahiptir ve neden?

7 Çoğu hükümetler, kendi kanunlarının aynı amaca hizmet ettiğini söyleyecekler: tebaalarının refahını ilerletmek ve toplumda iyi bir düzen sağlamak. Bu sebepten onlar, cinayet ve hırsızlık gibi toplumun yararına karşı işlenen suçları cezalandırır ve yollarda sürat sınırlamaları ile park etme yasağı gibi trafik kanunları koyarlar. Bu kanunları kasten çiğneyen herkes, otoriteye karşı gelerek “kendi aleyhlerinde hüküm almış olurlar.” Acaba bu hükmü kimden alırlar? Bunun muhakkak Tanrı’dan olması gerekmez. Burada “hüküm” olarak tercüme edilen Yunanca sözcük, Yehova tarafından gelen hükümlerden ziyade, yasal işlemlere işaret eder. (I. Korintoslular 6:7 ile karşılaştır) Biri kanunsuzluk yaptığı takdirde, otorite onu cezalandırmak hakkına sahiptir.

8. İsa’nın bir takipçisi ciddi bir suç işlediği takdirde, cemaatin tepkisi ne olacak?

8 Otoritelere karşı gelmemek hususunda Yehova’nın Şahitleri iyi bir nama sahiptir. Cemaatte bulunan biri kanuna karşı geldiği takdirde, cezai yaptırımlardan kaçması için cemaat ona yardım etmeyecektir. Eğer biri hırsızlık eder, katleder, iftira eder, vergi kaçırır, ırza geçer, dolandırır, yasal olmayan şekilde uyuşturucu kullanırsa veya başka herhangi bir şekilde yasal otoriteye karşı gelirse, cemaat tarafından şiddetli bir şekilde tedip edilecektir ve dünyevi otorite tarafından cezalandırıldığı takdirde, eza gördüğünü düşünmemelidir.—I. Korintoslular 5:12, 13; I. Petrus 2:13-17, 20.

Korkmak İçin Uygun Nedenler

9. Kanunsuz unsurlar tarafından tehdit edildikleri takdirde, İsa’nın takipçileri, uygun olarak kimden yardım dileyecektir?

9 Pavlus, üstün otoriteler hakkındaki müzakeresine devam ederek şunları söylüyor: “Çünkü hükümdarlar iyi işe değil, kötü işe korkudurlar. Ve hükûmetten korkmamak ister misin? İyi olanı yap, ve onun tarafından metholunursun.” (Romalılar 13:3) İsa’nın vefakar takipçileri değil, daha ziyade cürüm işleyenler, ‘kötü işler’ yaparak kanuna karşı gelenler, otorite tarafından cezalandırılmaktan korkmalıdırlar. Bu gibi kanunsuz unsurlar tarafından tehdit edildiklerinde, Yehova’nın Şahitleri, otoritenin sağladığı polis veya askeri korumayı haklı olarak kabul edebilirler.—Resullerin İşleri 23:12-22.

10. Yehova’nın Şahitleri otorite tarafından nasıl “metholun”du?

10 Üstün otoritenin kanunlarına itaat eden İsa’nın takipçisine Pavlus şunları söylüyor: “Onun tarafından metholunursun.” Bunu ispat eden bir örnek olarak, bölge ibadetlerinden sonra Brezilya’daki Yehova’nın Şahitlerinin aldıkları bazı mektupları ele alalım. Belediyeye ait bir stadyumun müdürü şunları yazdı: “Barışçıl davranışınız en yüksek övgüye layıktır. Bu kadar çok kimsenin hâlâ Tanrı’ya inanıp O’na tapındıklarını bilmek, sıkıntı içinde olan şimdiki dünyada teselli vericidir.” Bir başka yetkili de şunları yazdı: “Hazır bulunanların çok yüksek sayısına rağmen, kusursuz bir teşkilatlanma sayesinde ibadete gölge düşürecek herhangi bir olay çıkmadı.” Bir belediye başkanının bürosundan gelen mektup şöyle diyordu: “Bu fırsattan yararlanarak düzenli oluşunuz, harikulade ve içten gelen disiplininizden ötürü sizi tebrik etmek ve gelecek ibadetleriniz için başarılar dilemek istiyoruz.”

11. İyi haberin vaaz edilmesinin neden hiçbir suretle kötü bir iş olduğu söylenemez?

11 Romalılar kitabındaki “iyi iş” terimi, üstün otoritelerin kanunlarına itaat ederek yapılan işlere işaret ediyor. Vaaz etme işi, insanların değil, Tanrı’nın emriyle yapılmaktadır ve bunun asla kötü bir iş olmadığı, siyasal otoritelerin de kabul etmeleri gereken bir gerçektir. Bu, onu kabul edenlerin ahlaksal kalitesini yükselten bir kamu hizmetidir. Bu nedenle, üstün otoritelerin başkalarına vaaz etme hakkımızı koruyacaklarını ümit ediyoruz. Pavlus, iyi haberi vaaz etmenin yasal olarak tanınması için otoritelere başvurdu. (Resullerin İşleri 16:35-40; 25:8-12; Filipililer 1:7) Son zamanlarda, Yehova’nın Şahitleri de otoritelere başvurarak faaliyetlerinin Doğu Almanya, Macaristan, Polonya, Romanya, Benin ve Myanmar (Birmanya) da resmen tanınmasını sağladılar.

“Tanrı’nın Hizmetçisidir”

12-14. Üstün otoriteler nasıl Tanrı’nın hizmetçisi olarak hareket ettiler: (a) Mukaddes Kitap zamanlarında? (b) çağdaş zamanlarda?

12 Dünyevi otorite hakkında konuşan Pavlus şöyle devam ediyor: “Çünkü iyiliğin için sana Tanrı’nın hizmetçisidir. Fakat kötü olanı yaparsan kork; çünkü kılıcı maksatsız taşımıyor; çünkü Tanrı’nın hizmetçisidir, kötü olanı yapana karşı gazap ifade etmek üzere bir intikamcıdır.”—Romalılar 13:4.

13 Devlet otoriteleri bazı özel durumlarda Tanrı’nın hizmetçileri olarak hizmet etmişlerdir. Koreş, Yahudilere Babil’den çıkıp Yeruşalim’e dönmelerini ve Tanrı’nın evini tekrar bina etmelerini emrettiği zaman, bunu yaptı. (Ezra 1:1-4; İşaya 44:28) Kral Artahşaşta, Tanrı’nın evinin yeniden inşa edilmesi için büyük bir teberruyla birlikte Ezra’yı gönderdiği ve daha sonra Nehemya’yı Yeruşalim’in duvarlarını tekrar inşa etmek üzere görevlendirdiği zaman, Tanrı’nın hizmetçisi durumundaydı. (Ezra 7:11-26; 8:25-30; Nehemya 2:1-8) Romalı üstün otorite de Pavlus’u Yeruşalim’de ayaktakımının elinden kurtardığı, deniz kazası esnasında onu koruduğu, Roma’da kendine ait bir eve sahip olmasını düzenlediği zaman özel olarak Tanrı’ya hizmet etmiş oldu.—Resullerin İşleri 21:31, 32; 28:7-10, 30, 31.

14 Dünyevi otoriteler benzer biçimde çağdaş zamanlarda da Tanrı’nın hizmetçileri olarak hizmet ettiler. Örneğin 1959’da, Kanada Yargıtayı, Quebec’te fitneci ve iftira niteliğinde bir yazı yayımlamakla suçlanan bir Şahidi beraat ettirdi. Bu, Quebec eyaletinin o zamanki başbakanı Maurice Duplesis’nin önyargısına rağmen verilen bir karardı.

15. Otoriteler nasıl genel anlamda Tanrı’nın hizmetçisi olarak hareket ederler; bu onlara hangi hakkı verir?

15 Bundan başka, hükümetler, Tanrı’nın gökteki Krallığının bu sorumluluğu ele alacağı vakte kadar kamu düzenini korumakla, genelde Tanrı’nın hizmetçisi olarak hizmet ederler. Pavlus’a göre, bu amaçla otorite ceza verme hakkını temsil eden ‘kılıcı taşımaktadır.’ Çoğu zaman bu, hapis ve para cezalarını içerir. Bazı ülkelerde bu, ölüm cezasını da içine alabilir.a Diğer yandan, birçok uluslar ölüm cezası vermemeyi seçtiler ve böyle karar vermek de onların hakkıdır.

16. (a) Otorite, Tanrı’nın hizmetçisi olduğuna göre, Tanrı’nın bazı hizmetçileri ne yapmanın doğru olduğuna kanaat getirdiler? (b) İsa’nın bir takipçisi ne tür bir iş kabul etmeyecek, neden?

16 Üstün otoritelerin Tanrı’nın hizmetçisi olmaları gerçeği, Daniel, üç İbrani, Nehemya ve Mordekay’ın Babil ve Fars hükümetlerinde neden sorumlu mevkiler kabul edebildiklerini açıklar. Onlar böylece, Tanrı’nın kavminin iyiliği için Devletin otoritesine başvurabilirlerdi. (Nehemya 1:11; Ester 10:3; Daniel 2:48, 49; 6:1, 2) Bugün de İsa’nın bazı takipçileri devlet hizmetinde çalışmaktadır. Fakat onlar, dünyadan ayrı olduklarına göre, bir siyasi partiye katılmaz, siyasi mevki aramaz, siyasi teşkilatlarda politik nitelikte mevkiler kabul etmezler.

İmana Duyulan İhtiyaç

17. Hangi durumlar, İsa’nın takipçisi olmayanları otoriteye karşı gelmeye tahrik edebilir?

17 Ya otorite yolsuzluk ve hatta baskıya müsamaha gösterirse, ne olacak? İsa’nın takipçileri daha iyi gözüken birini otoritenin yerine geçirmeye çalışmalı mıdır? Hükümet düzeyinde yapılan adaletsizlik ve yolsuzluklar, yeni bir şey değildir. İlk yüzyılda, Roma İmparatorluğu kölelik gibi adaletsiz olan şeyleri hoş gördü. Yolsuzluk yapan memurlara da müsamaha gösterdi. Mukaddes Kitap, hile yapan vergi mültezimlerinden, adil olmayan bir hâkimden, rüşvet almayı bekleyen bir validen söz eder.—Luka 3:12, 13; 18:2-5; Resullerin İşleri 24:26, 27.

18, 19. (a) Hükümet memurları tarafından yapılan suiistimal ve yolsuzluklar karşısında İsa’nın takipçileri hangi tepkiyi gösterir? (b) Bir tarihçinin ve 26. sayfadaki mektubun gösterdiği gibi, Yehova’nın Şahitleri insanların yaşamlarını nasıl daha iyi bir düzeye getirdi?

18 İsa’nın takipçileri o zaman bu gibi yolsuzluklara bir son vermek için çalışabilirlerdi, fakat bunu yapmadılar. Örneğin, Pavlus köleliğin kaldırılmasını vaaz etmedi ve İsa’nın takipçisi olan köle sahiplerinin kölelerini serbest bırakmalarını söylemedi. Daha ziyade, kölelere ve köle sahiplerine, birbirlerine karşı duygudaşlık göstermelerini öğütledi. (I. Korintoslular 7:20-24; Efesoslular 6:1-9; Filimon 10-16; I. Petrus 2:18 de bak) Benzer şekilde, İsa’nın takipçileri devrimci faaliyetlere katılmadılar. Onlar, “selâmet müjde”sini (“barışın iyi haberi”ni) vaaz etmekle epeyce meşguldüler. (Resullerin İşleri 10:36) Bir Roma ordusu, M.S. 66 yılında Yeruşalim’i kuşattı ve sonra geri çekildi. Şehri savunan asilerle beraber kalmaktansa, İsa’nın İbrani takipçileri, O’nun emrine itaat ederek ‘dağlara kaçtılar.’—Luka 21:20, 21.

19 İlk Hıristiyanlar, içinde bulundukları koşullara uyumlu şekilde yaşadılar ve Mukaddes Kitap prensiplerini takip etmeleri için insanlara yardım ederek bireylerin yaşamını daha iyi bir düzeye getirmeye çalıştılar. Tarihçi John Lord, The Old Roman World isimli kitabında şunları yazdı: “Hıristiyanlığın gerçek zaferleri, devlete ait kurumları, hükümetleri veya kanunları değiştirmekte değil, daha ziyade, onun öğretilerine iman edenleri daha iyi insanlar durumuna getirmekte gözüküyordu.” İsa’nın takipçileri bugün farklı biçimde mi davransınlar?

Hükümet Yardım Etmediğinde

20, 21. (a) Bir otorite nasıl iyilik için Tanrı’nın hizmetçisi olarak hareket etmedi? (b) Hükümetin işbirliğiyle zulmedildiklerinde, Yehova’nın Şahitlerinin tepkisi ne olmalı?

20 Eylül 1972 yılında, orta Afrika’daki bir ülkede Yehova’nın Şahitlerine karşı şiddetli bir zulüm başladı. Binlercesinin tüm malları yağmalandı ve dövülmek, işkence edilmek ve hatta öldürülmek gibi gaddarlıklarla karşılaştılar. Acaba üstün otorite, Şahitleri korumak görevini yerine getirdi mi? Hayır! Daha ziyade, şiddeti körükleyerek bu zararsız Şahitleri, güvenliklerini sağlamak için komşu ülkeye kaçmaya zorladı.

21 Yehova’nın Şahitlerinin, bu işkence edenlere karşı öfkeyle isyan etmeleri gerekmez mi? Hayır. İsa’nın takipçileri O’nun örneğini takip ederek bu gibi hakaretlere karşı sabırla tahammül etmelidirler: “Tahkir olunduğunda ona karşı tahkir etmezdi; elem çektiğinde tehdit etmezdi; fakat doğruluk üzre hükmedene kendisini teslim ederdi.” (I. Petrus 2:23) Onlar, İsa’nın Getsemani bahçesinde tutuklandığı zaman bir kılıçla onu savunmak isteyen şakirdini azarladığını hatırlarlar. İsa daha sonra Pontuslu Pilatus’a şunları söyledi: “Benim kırallığım bu dünyadan değildir; eğer benim kırallığım bu dünyadan olsaydı, Yahudiler eline verilmiyeyim diye hizmetçilerim uğraşırlardı; fakat şimdi benim kırallığım buradan değildir.”—Yuhanna 18:36; Matta 26:52; Luka 22:50, 51.

22. Afrika’daki bazı Şahitler, şiddetli zulüm karşısında hangi mükemmel örneği verdiler?

22 İsa’nın örneğini zihinlerinde tutan o Afrikalı Şahitler, Pavlus’un şu öğüdünü takip etmek cesaretine sahiptiler: “Kimseye kötülüğe karşı kötülük etmeyin . . . . Mümkünse, bütün insanlarla elinizden geldiği kadar, selâmette olun. Ey sevgililer, kendiniz için öç almayın, fakat Allahın gazabına yer verin; çünkü yazılmıştır: ‘Rab diyor: Öç benimdir, karşılığını ben vereceğim’.” (Romalılar 12:17-19; İbraniler 10:32-34 ile karşılaştır) Afrikalı kardeşlerimiz bugün hepimiz için uyulmaya değer olan ne muazzam bir örnektirler! Otorite, uygun bir şekilde hareket etmeyi reddetse bile, İsa’nın takipçileri Mukaddes Kitap prensiplerine göre davranmaktan vazgeçmezler.

23. Başka hangi soruların müzakere edilmesi gerekiyor?

23 Fakat üstün otoriteler İsa’nın takipçilerinden neler bekleyebilirler? Haklı talepleri hususunda sınırlar var mıdır? Bu sorular gelecek makalede müzakere edilecektir.

[Dipnotlar]

a Tanrı’nın eski İsrail’e verdiği kanunlar, ağır cürümler için ölüm cezasını da içeriyordu.—Çıkış 31:14; Levililer 18:29; 20:2-6; Sayılar 35:30.

Açıklayabilir misin?

◻ Bir kimsenin üstün otoritelere “muhalefet ede”bileceği yollar nelerdir?

◻ Hükümete ait otoritelerle ilgili olarak “Tanrı’nın tertibi” nedir?

◻ Otoriteler ne anlamda ‘geçerli bir korku nedenidirler?’

◻ İnsani hükümetler, nasıl “Tanrı’nın hizmetçisi” olarak hizmet ediyorlar?

[Sayfa 26’daki çerçeve]

Polis Şefinden Gelen Bir Mektup

BREZİLYA’DA Yehova’nın Şahitlerine “Public Service for the State of Minas Gerais” (Minas Gerais Eyaletinin Kamu Hizmeti) başlığını taşıyan bir mektup geldi. Bu mektup Conquista kentinin polis şefinden geliyordu. Acaba uygun olmayan bir şey mi vardı? Bu soruya mektup cevap versin. Şöyle okuyoruz:

“Sayın Baylar,

Bu mektup vasıtasıyla kendimi size tanıtmaktan sevinç duyuyorum. Ben üç yıldan beri Minas Gerais’taki Conquista kentinin polis şefi olarak hizmet etmekteyim. İşimde sürekli olarak vicdanlı biri olmaya gayret ediyorum, fakat hapishanede barışı korumak hususunda bir sürü sorunla karşılaştım. Mahkumlara belli meslekler üzerinde eğitim verildiği halde, hiç rahat durmuyorlardı.

Birkaç ay önce, Bay O—kentimize gelerek kendini Yehova’nın Şahitlerinden biri olarak tanıttı. Mahkumlardan bazılarına Mukaddes Kitabı vaaz etmeye başladı. Onlara okuma-yazma öğretmenin yanı sıra temizlik ve sosyal ilişkiler hususunda maharetli olmayı gösterdi ve Mukaddes Kitabı onlara öğretti. Bu vaizin çalışma şekli, sevgi, özveri ve kendini adama niteliklerini açıkça gösteriyordu. Mahkumların davranışları çok geçmeden görünür biçimde iyiye doğru değişmeye başladı ve bunu görenler, şaşkınlık içinde kalarak takdirle doldular. Hapishanemizde neler olduğunu göz önünde tutarak, toplumumuz içinde bu değerli vaiz tarafından yapılan mükemmel iş için takdirimizi . . . . resmen bildirmek istiyorum.”

Hükümete ait otorite hakkında resul Pavlus şunları söyledi: “İyi olanı yap, ve onun tarafından metholunursun.” (Romalılar 13:3) Yukarıdaki durumla ilgili olarak bu muhakkak doğru idi. Ceza sisteminin yıllar boyunca başaramadığını iyi haberin birkaç ay içinde başarması, Tanrı’nın Sözünün değiştirme kudreti hakkında ne muazzam bir şahadet oluşturur!—Mezmur 19:7-9.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş