Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w93 1/6 s. 30-32
  • “Çocuklarınızı İncitmeyin”

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • “Çocuklarınızı İncitmeyin”
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1993
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • ‘Onları İncitmek’ Ne Anlama Gelir?
  • Çocukları Tanrı’nın Disipliniyle Yetiştirmek
  • Çocuklara İhtiyaç Duydukları İlgiyi Göstermek
    Uyanış!—2005
  • Çocuğunuzu Bebeklikten Başlayarak Eğitin
    Aile Mutluluğunun Sırrı
  • Ana Babalar, Çocuklarınızı Sevgiyle Eğitin
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2007
  • Mukaddes Kitap Çocuklarınızı Yetiştirmenize Yardım Edebilir mi?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2004
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1993
w93 1/6 s. 30-32

“Çocuklarınızı İncitmeyin”

RESUL Pavlus şunları söyledi: “Ey babalar, çocuklarınızı incitmeyin.” (Efesoslular 6:4) Batı ülkelerinde, sanayileşmiş toplumun stres ve baskısı altında kalan ana-babaların, çocuklarına karşı daima cana yakın davranmaları kolay değildir. Ayrıca gelişmekte olan ülkelerde de çocuk yetiştirmenin güçlükleri daha az değildir. Gerçi, bu ülkelerde yaşam temposu batı ülkelerindeki kadar hızlı olmayabilir. Bununla beraber ana-babalar, atalardan miras alınan örf ve geleneklerin etkisinde kalabilir ve bu, onları kaçınılmaz şekilde çocuklarını düş kırıklığına uğratan ve inciten biçimde davranmaya yöneltebilir.

Gelişmekte olan bazı ülkelerde çocuklara karşı özen ve saygı ifade eden davranışlar en düşük düzeydedir. Bazı kültürlerde çocuklara tehditkâr ve otoriter bir ses tonuyla emirler veriliyor veya bağırılıyor ve hakaret ediliyor. Bir yetişkinin bir çocuğa “lütfen” veya “teşekkür ederim” gibi nazik ve hoş bir söz söylediği çok ender duyulabilir. Babalar kaba davranarak otoritelerini pekiştireceklerini düşünürler; sert dayaklar sert sözleri takip eder.

Bazı Afrika kültürlerinde bir yetişkine önce çocuğun selam vermesi bile terbiyesizlik sayılır. Başları üzerinde yorucu ağır yük taşıyan gençlerin, yetişkinlerden oluşan bir grubu selamlamak üzere kendilerine izin verilmesini sabırla beklediklerini görmek az rastlanan bir şey değildir. Yetişkinler, bekleyen gençleri hiç önemsemeden bir süre gevezeliklerine devam ettikten sonra, nihayet onlara kendilerini selamlama fırsatını tanımaya karar vereceklerdir. Çocuklar, ancak selam verdikten sonra yollarına devam edebilir.

Yoksulluk, çocukların yaşamlarını zorlaştıran başka bir etkendir. Sağlıklarına ve eğitimlerini sürdürmelerine mal olsa da, çocuklar sömürülerek çalıştırılırlar. Çocuklardan evde bile aşırı ağır işler yapmaları talep edilebilir. Kırsal bölgelerde oturan aileler, çocuklarını öğrenim görmeleri için büyük kentlere gönderdikleri ve oradaki akrabalarından onlarla ilgilenmesini istedikleri zaman, çoğu kere onlara neredeyse köleler gibi davranılır. Şüphesiz, bütün bu haksız davranışlar çocukları incitir.

‘Onları İncitmek’ Ne Anlama Gelir?

Bazı ana-babalar çocuklarını eğitirken yol açabileceği zararları bir an bile düşünmeden, törelerin kendilerini etkilemesine izin verirler. Bununla beraber, Tanrı’nın Sözünün ana-babaları çocuklarını incitmemeye teşvik etmesi için pek çok neden vardır. Orijinal metindeki Yunanca “incitmeyin” ifadesi harfi anlamda “öfkeyi kışkırtmayın” demektir. (Kingdom Interlinear) Romalılar 10:19’da, aynı fiil ‘şiddetli bir öfkeyi kışkırtmak’ olarak tercüme edilmiştir.

Bu nedenle Today’s English Version şöyle der: “Çocuklarınıza, onları öfkelendirecek biçimde davranmayın.” Benzer şekilde The Jerusalem Bible şöyle der: “Çocuklarınızı asla gücendirmeyin.” Bu nedenle Mukaddes Kitap, nakâmillik yüzünden bir ana-babanın istemiyerek çocuğunu biraz incitebileceği durumlar hakkında konuşmaz; ayrıca, doğru şekilde uygulanan disiplini de mahkûm etmez. Lange’s Commentary on the Holy Scriptures’a göre, Mukaddes Kitabın bu ayeti şundan söz ediyor: “Çocuklara karşı içlerinde nefret uyandırıp, karşı koymaya, meydan okumaya ve şiddete ayartacak şekilde aceleci, kaba ve huysuz bir tavır takınmak.” Eğitmen J. S. Farrant’ın belirttiği gibi: “Gerçek şu ki: çocuklar insandır. Onlar, çevrelerine bitkiler gibi pasif karşılık vermez. Onlar tepki gösterirler.” Haksız davranışlara karşı tepkileri, çoğu kez onların ruhsal ve duygusal yönden mahvolmalarıyla sonuçlanır. Vaiz 7:7’nin dediği gibi: “Gasıplık hikmetli adamı delirtir.”

Çocukları Tanrı’nın Disipliniyle Yetiştirmek

Çocuklarının hakikatte yürümeye devam etmelerini isteyen ana-babalar, onları yetiştirme tarzlarını belirleyen tek etkenin sadece kendi kültürlerine ait kural ve gelenekler olmasına izin vermemelidirler. (III. Yuhanna 4 ile karşılaştır.) Pavlus, ana-babaları, çocuklarını incitmemeleri yönünde uyardıktan sonra, şunları ekledi: “Onları Rabbin (Yehova’nın) terbiye ve nasihatile yetiştirin.” (Efesoslular 6:4) Böylece Yehova’nın standartları yerel âdet ve görüşlerden daha önemlidir.

Bazı ülkelerde çocuklara ikinci dereceden kişiler ve köle işçiler olarak davranmak alışılmış bir şey olabilirse de, Mukaddes Kitap Mezmur 127:3’te şunu beyan eder: “İşte, çocuklar RABDEN (Yehova’dan) mirastır; rahmin semeresi mükâfattır.” Bir ana-baba mirasını eğer kötü biçimde kullanırsa, Tanrı ile iyi bir ilişkiyi koruyabilir mi? Gayet tabii hayır. Ayrıca, çocukların sadece ana-babalarının ihtiyaçlarını karşılamak için var oldukları görüşü de yanlıştır. Mukaddes Kitap II. Korintoslular 12:14’te bize şunları hatırlatır: “Çünkü çocukların ana babalarına değil, fakat ana babaların çocuklara mal biriktirmesi lâzımdır.”

Bu, çocukların ev işlerinde kendi paylarına düşeni yapmamalarına göz yummak anlamına gelmez. Fakat yine de çocuğun yararı en uygun şekilde gözetilmemeli mi? Örneğin, Afrika’da İsa’nın genç bir takipçisi olan Yaa, ana-babasının kendisine en çok ne yapmasını istediği sorulduğu zaman şöyle yanıt verdi: “Tarla hizmeti için düzenleme yaptığım günlerde ev işlerimin azaltılmasını isterdim.” Böylece eğer çocuk okula vaktinde gitmek veya ağır ev işlerinden dolayı ibadetlerde hazır bulunmakta güçlük çekiyorsa, bazı düzeltmeler yapmak daha iyi olmaz mı?

Şunu kabul etmeliyiz ki, bazı gençleri yönetmek güç olabilir. Ana-babalar incitmeden veya zarar vermeden onları nasıl yönetebilir? Süleymanın Meselleri 19:11 şöyle der: “İnsanın basireti öfkesini geciktirir.” Evet, önce çocuğunuzu birey olarak anlamaya çalışabilirsiniz. Her çocuk kendine özgü ilgi alanı, yeteneği ve ihtiyaçları bakımından benzersizdir. Kişiliğinin belirleyici özellikleri nelerdir? Çocuğunuzu tanımak ve bu sorunun yanıtını almak için acaba zaman ayırdınız mı? Birlikte çalışmak ve Tanrı’ya tapınmak, dinlendirici faaliyetlere ailece katılmak gibi şeyler, ana-babalara çocuklarına daha yakınlaşma fırsatı sağlar.

Pavlus, II. Timoteos 2:22’de, Timoteos’a “gençlik arzularından kaç” dediği zaman başka ilginç bir düşünceyi belirtti. Evet Pavlus, gençliğin karmaşık bir dönem olabileceğini anlamıştı. Çarpıcı fiziksel ve duygusal değişiklikler olur. Karşı cinse duyulan ilgi artar. Bu süre boyunca, gençlerin, ciddi tuzaklardan sakınmak üzere olgun ve sevgi dolu yönlendirmeye ihtiyacı vardır. Fakat onlara sanki ahlaksızmışlar gibi davranılmamalı. İsa’nın takipçisi olan bir adamın gücenmiş kızı sızlanarak şöyle dedi: “Eğer fuhuş işlemediğim halde babam beni fuhuş işlemekle suçlarsa, belki ileri gidip bunu dahi yapabilirim.” Kötü saikler yüklemek yerine çocuğunuza güven duyduğunuzu gösterin. (II. Selânikliler 3:4 ile karşılaştır.) Eleştirici olmaktansa tutarlı ve kararlı şekilde sevgi dolu anlayış gösterin.

Bununla beraber eğer ana-babalar bir çocuğun karşılaşabileceği ahlaksal tehlikeler hakkında daha önceden onunla konuşurlarsa birçok sorun önlenmiş olabilir. Tanrı’nın, ana-babalara çocuklarını Tanrı’nın Sözüyle eğitmek ve yetiştirmek yükümlülüğünü verdiğini unutmayın. (Tesniye 6:6, 7) Bu, oldukça fazla zaman ve çaba gerektirir. Üzücüdür ki, bazı ana-babalar yeterince sabır gösteremediklerinden, bu öğretme görevlerini yerine getirmekte başarısız oluyor. Başka ana-babalara da, gelişen birçok ülkede büyük bir sorun olan okuma yazma bilmemek engel olmaktadır.

Bazı durumlarda İsa’nın olgun bir takipçisi yardıma çağrılabilir. Mesele, sadece daha az tecrübeli ana-babaya önerilerde bulunmak olabilir. (Süleymanın Meselleri 27:17) Veya bizzat aile tetkikini idare etme yönünde yardım etmeyi kapsayabilir. Fakat bu, ana-babanın kendi evladına Tanrı’nın Sözünü öğretme sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. (I. Timoteos 5:8) Ana-baba çocuklarıyla birlikte tarla hizmetinde çalışmak ve yemek sırasında veya diğer uygun fırsatlarda ruhi meseleleri konuşmak üzere çaba harcayabilir.

Erginliğe yaklaşan bir genç doğal olarak daha çok bağımsızlık isteyebilir. Buna çoğu kez isyan veya terbiyesizlik gibi yanlış anlamlar verilir. Eğer ana-babanın tepkisi, ona küçük bir çocuk gibi davranıp hareketlerinde daha çok özgürlük tanımayı reddetmek şeklinde olursa, bu davranış, çocuk için ne kadar sinirlendirici olur! Ana-babaların çocuklarıyla sakin ve saygılı biçimde konuşmadan, onların yaşamındaki öğrenim, kariyer ve evlilik gibi her alanda onlar adına kararlar vermeleri benzer şekilde incitici olacaktı. (Süleymanın Meselleri 15:22) Resul Pavlus iman kardeşlerini “anlama yetisinde ergin ol”maları yönünde uyardı. (I. Korintoslular 14:20) Ana-babalar kendi çocuklarının, duygusal ve ruhi açıdan büyümelerini istemez mi? Bununla beraber, bir gencin “hasseleri (algılama yetenekleri)” sadece “kullanışla terbiye ed”ilebilir. (İbraniler 5:14) Onları kullanmak için gence belirli ölçüde seçme özgürlüğü verilmelidir.

Bu çetin günler boyunca çocuk yetiştirmek kolay değildir. Fakat Tanrı’nın Sözünü uygulayan ana-babalar “cesaretten düşmesinler diye” çocuklarını incitmez veya sinirlendirmez. (Koloseliler 3:21) Daha ziyade, onlara karşı sıcak, anlayışlı ve saygılı olmaya çalışır. Onların çocukları, zorlanmış değil yönlendirilmiş, reddedilmiş değil iyi bakılıp büyütülmüş, öfke veya düş kırıklığı duymaya kışkırtılmış değil sevmeye teşvik edilmiştir.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş