Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w93 15/11 s. 31
  • Okuyucuların Soruları

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Okuyucuların Soruları
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1993
  • Benzer Malzeme
  • Dillerle Konuşma Mevhibesi İsa’nın Hakiki Takipçilerinin Bir Özelliği mi?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1992
  • Okuyucuların Soruları
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1996
  • Elçilerin Zamanında ve Günümüzde Tanrı’nın Ruhunun Rehberliği
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2011
  • Mucizevi Tedaviler Her Zaman Tanrı’dan Mı Kaynaklanır?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2009
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1993
w93 15/11 s. 31

Okuyucuların Soruları

Birinci Korintoslular 14:37’de geçen ‘ruhanî olmak’ ifadesi, bir kişinin meshedilmesi anlamında mukaddes ruh alması mı, yoksa ruh vasıtasıyla mucizevi mevhibeler alması mı demektir?

Mukaddes Kitabın çağdaş bir tercümesinde söz konusu ayet şöyledir: “Bir kimse peygamber olduğunu veya ruhla mevhibelendirildiğini düşünüyorsa size yazdığım şeyleri kabul etsin; çünkü bunlar Rabbin emridir.”—I. Korintoslular 14:37.

Okuyucu ‘ruhla mevhibelendirilmek’ sözlerinin, İsa’nın birinci yüzyıldaki takipçilerinin ruhla tevlit edildikleri ve Tanrı’nın ruhi oğulları oldukları gerçeğine değindiğini düşünebilir. Veya bu sözlerin, mukaddes ruhun özel bir mevhibesini almış bir kişiye atfettiği de anlaşılabilir. Bu ikinci anlam, sözlerin arka planındaki gerçekleri de görmemize yardım ettiği için, daha muhtemel olanıdır.

Resul Pavlus burada, temel anlamı “ruhla ilgili, ruhi” olan, Yunanca pnömatikosʹ sözcüğünü kullanmıştır. Bunun değişik şekilleri “ruhani beden,” “ruhani bereket,” “ruhani anlayış” ve “ruhani ev” gibi tanımlamalarda kullanılır.—I. Korintoslular 15:44; Efesoslular 1:3; Koloseliler 1:12; I. Petrus 2:5.

Bu kullanımlarda, Mukaddes Kitap “ruhani” sözcüğünün anlamını, bu sözcüğün tanımladığı özneye (beden, bereket, anlayış, ev) bağımlı hale getirmiştir. Fakat başka kullanımlarda “ruhani” sözcüğünün anlamı ve uygun karşılığı bağlama göre kararlaştırılmalıdır. Örneğin, I. Korintoslular 2:14, 15’te “nefsanî adamın” tutumunu, mantıklı olarak “ruhi düşünüşlü adam” anlamına gelen, o pnömatikosʹ’un tutumuyla karşılaştırır.

Birinci Korintoslular kitabının 12 ila 14. baplarının konusu mukaddes ruhun mucizevi mevhibeleri üzerinde yoğunlaşır. Tanrı, artık bedeni İsraili kullanmadığını, fakat şimdi “Allahın İsraili” olan İsa’nın takipçilerini bereketlediğini açıkça göstermek üzere, bu mevhibeleri İsa’nın ilk takipçilerinden bazılarına verdi. (Galatyalılar 6:16) Pavlus, bu mevhibeler hakkında şöyle yazdı: “Mevhibelerin çeşitleri var, fakat ayni Ruhtur.” (I. Korintoslular 12:4) Mukaddes ruhun mevhibeleri arasında, özel hikmet, bilgi ve iman; ayrıca peygamberlik etme, dillerle konuşma ve dilleri tercüme etme mevhibeleri bulunuyordu.—I. Korintoslular 12:8-11.

Pavlus’un kendilerine yazdığı, İsa’nın Korintos’taki takipçileri Tanrı’nın mukaddes ruhuyla meshedilmişti. Pavlus şöyle dedi: “Fakat yıkandınız, fakat takdis olundunuz, fakat Rab İsa Mesihin isminde ve Allahımızın Ruhunda salih kılındınız.” (I. Korintoslular 6:11; 12:13) Evet, hepsi “Ruh peyini” almıştı. (II. Korintoslular 5:5) Bununla birlikte, onların hepsi mukaddes ruh vasıtasıyla özel bir mevhibe almamıştı. Anlaşıldığı gibi, bazıları dillerle konuşma mevhibesinden çok etkilenmiş ve buna aşırı derecede önem vermişti. Pavlus onların düşünüşünü düzeltmek üzere yazdı ve peygamberlik etme mevhibesinin, dillerle konuşma mevhibesine oranla daha çok insana yarar sağlayacağına dikkati çekti. Pavlus 12. babın sonunda Korintoslulara şunu öğütledi: “Daha iyi mevhibeleri gayretle isteyin.”—I. Korintoslular 12:28-31.

Daha sonra 14. babın başında şöyle teşvik etti: “Sevginin ardınca koşun; fakat ruhani mevhibeleri [ta pnömatikaʹ] ve daha ziyade peygamberlik etmenizi gayretle isteyin.” Neyi istemeliydiler? İsa’nın bu takipçilerinin ruhla meshedilmeyi istemelerine gerek yoktu, çünkü zaten meshedilmişlerdi. Mantıklı olarak, Pavlus burada, 12. babın sonunda da aramaya kuvvetle teşvik ettiği “mevhibelere” değindi. Bu nedenle, bahsedilen çağdaş tercüme I. Korintoslular 14:1’i şöyle tercüme eder: “Ruhî mevhibeleri gayretle aramaya devam edin.” Mukaddes Kitabın başka tercümeleri de bu ayetteki ‘ta pnömatikaʹ’ sözcüğünü “ruhi mevhibeler” veya “Ruhun mevhibeleri” olarak tercüme eder.

Arka plandaki bu gerçeklerin yardımıyla, Pavlus’un 14. babın sonlarına doğru, peygamberlik etme ile pnömatikosʹ arasında bağlantı kurduğunu görüyoruz. Bağlam, onun birinci ayette olduğu gibi, burada da ruhi bir mevhibe almaktan bahsettiğini ortaya koyar. R. F. Weymouth’un The New Testament in Modern Speech tercümesi bu ayeti şöyle tercüme eder: “Biri kendini bir peygamber veya ruhi mevhibe sahibi bir kişi olarak görüyorsa, şimdi yazdıklarımı Rabbin emri olarak kabul etsin.”

Evet, peygamberlik etme mevhibesine veya başka herhangi bir mevhibeye sahip olsun, İsa’nın bütün takipçileri, cemaatte işlerin nasıl yürütülmesi gerektiğiyle ilgili Pavlus’un yazdığı öğüdü kabul etmeli ve uygulamalıydı.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş