Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w94 1/12 s. 9-15
  • Yehova—Şefkatle Acıyan Babamız

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Yehova—Şefkatle Acıyan Babamız
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Tanrısal Acımanın Sınırı
  • İsmi Konusunda Duyduğu Acıma
  • Acıma Duygusunun En Büyük İfadesi
  • İsa Başkalarına Acıdığında
  • Acıma Duygusuna Dikkat Çeken Meseller
  • Yehova Merhametle Yönetiyor
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1997
  • Şefkatle Acıyanlar Olun
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Tanrımız Şefkatlidir
    Yehova’ya Yaklaşın
  • ‘Onlara Acıdı’
    “Gel Benim Takipçim Ol”
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
w94 1/12 s. 9-15

Yehova—Şefkatle Acıyan Babamız

“Rab (Yehova) çok acır ve merhamet eder.”—YAKUB 5:11.

1. Zor durumda olan kişiler Yehova’ya neden yakınlaşıyorlar?

EVREN, tüm gökadaları gökbilimciler tarafından sayılamayacak kadar büyüktür. Samanyolu adı verilen gökadamız, tüm yıldızları sayılamayacak kadar geniştir. Akrep Yüreği gibi yıldızlar güneşimizden binlerce kez daha büyük ve daha parlaktır. Evrendeki tüm yıldızların Büyük Yaratıcısı ne kadar kudretli olmalıdır! Gerçekten de, O, “bunların ordusunu sayı ile çıkarır; onların hepsini adları ile çağırır.” (İşaya 40:26) Buna rağmen, huşu veren bu aynı Tanrı ayrıca, “çok acır ve merhamet eder.” Bu bilgi, Yehova’nın alçakgönüllü hizmetçilerine, özellikle de zulüm, hastalık, depresyon ve başka zorluklar çekenlere ne denli canlılık verir!

2. Bu dünyanın insanları yumuşak duyguları çoğu kez ne olarak görür?

2 Birçokları, Mesih’in ‘müşfik sevgi ve acıma’ gibi yumuşak duygularını zayıflık olarak görür. (Filipililer 2:1) Onlar, evrim felsefesinin etkisinde kalarak insanları, başkalarının duygularını incitmek pahasına da olsa kendilerini ilk plana koymaya teşvik ederler. Eğlence ve spor alanında örnek alınan kişiler, gözyaşı dökmeyen ya da müşfik sevgi göstermeyen maçolardır. Bazı politikacılar da benzer tarzda davranır. Zalim imparator Neron’u eğiten stoacı filozof Seneca, ‘acımanın zayıflık olduğunu’ vurgulamıştı. M’Clintock ve Strong’un Cyclopœdia’sı şunları belirtir: “Stoacılığın etkileri . . . . şimdiki zamanlarda bile insanların zihnini etkilemeye devam ediyor.”

3. Yehova, Musa’ya Kendisini nasıl anlattı?

3 Buna karşın, insanlığın Yaratıcısının kişiliği yüreğimizi ısıtır. O, Musa’ya Kendini şöyle anlattı: “Yehova, Yehova, çok acıyan ve lûtfeden, geç öfkelenen ve inayeti ve hakikati çok olan, . . . . haksızlığı ve günahı ve suçu bağışlıyan, ve suçluyu aslâ suçsuz çıkarmıyan.” (Çıkış 34:6, 7) Yehova’nın Kendisini tarif eden bu sözlerini, adaletine dikkat çekerek sona erdirdiği doğrudur. O bilerek günah işleyenleri hak ettikleri cezadan muaf tutmayacak. Yine de Kendini her şeyden önce çok acıyan, harfiyen “merhamet dolu” bir Tanrı olarak anlatır.

4. Çoğu kere “merhamet” olarak tercüme edilen İbranice sözcüğün yürek ısıtıcı anlamı nedir?

4 Bazen “merhamet” sözcüğünün, sadece duygudan yoksun şekilde, hukuksal açıdan ceza vermemek anlamını taşıdığı düşünülür. Bununla birlikte, Mukaddes Kitap tercümelerinin karşılaştırılması, ra·chamʹ fiilinden türetilen İbranice sıfatın zengin anlamını ortaya çıkarır. Bazı bilginlere göre, bu sözcüğün kökü “yumuşak olmak” anlamına gelir. Synonyms of the Old Testament kitabı, “racham”ın, “sevdiğimiz kişilerin veya yardımımıza ihtiyacı olanların zayıflık ya da sıkıntıları karşısında içimizde uyanan derin ve şefkatli bir acıma duygusunu ifade ettiğini” açıklar. Bu arzu edilir niteliğin diğer yürek ısıtıcı tanımlamaları, Insight on the Scriptures kitabının 2. cildinin 375-379. sayfalarında bulunur.

5. Musa Kanununda merhamet nasıl açıkça görülüyordu?

5 Tanrı’nın şefkatle gösterdiği acıma, İsrail milletine verdiği Kanun’da açıkça görülür. Dullar, yetimler ve yoksullar gibi mahrumiyet içinde olanlara acıma duygusuyla davranılmalıydı. (Çıkış 22:22-27; Levililer 19:9, 10; Tesniye 15:7-11) Köleler ve hayvanlar da dahil herkes haftalık dinlenme olan Sebt gününden yararlanmalıydı. (Çıkış 20:10) Üstelik, Tanrı zor durumda olan kişilere şefkatle davrananlara dikkat ediyordu. Süleymanın Meselleri 19:17 şunu belirtir: “Fakire acıyan RABBE ödünç verir; ve karşılığını RAB ona öder.”

Tanrısal Acımanın Sınırı

6. Yehova neden kavmine peygamberler ve ulaklar gönderdi?

6 İsrailliler Tanrı’nın ismini taşıyor ve ‘Yehova’nın ismine bir ev’ olan Yeruşalim’deki mabette tapınıyorlardı. (II. Tarihler 2:4; 6:33) Yine de, zamanla ahlaksızlığı, putperestliği ve insan öldürmeyi hoşgörmeye başlayıp Yehova’nın ismine büyük leke getirdiler. Tanrı acıyan kişiliğiyle uyumlu olarak, tüm milletin üzerine felaket getirmeksizin, sabırla bu kötü durumu düzeltmeye çalıştı. O, “ulaklarının elile onlara gönderdi, çünkü kavmına ve meskenine acıyordu; fakat RABBİN kızgınlığı şifa bulmaz derecede kavmına karşı yükselinciye kadar, Allahın ulakları ile eğlendiler, ve sözlerini hor gördüler, ve peygamberlerile istihza ettiler.”—II. Tarihler 36:15, 16.

7. Yehova’nın acıma duygusu sınırına dayandığında Yahuda krallığının başına ne geldi?

7 Yehova acıyan ve geç öfkelenen olduğu halde, gerektiğinde haklı öfke gösterir. O sıralarda, Tanrısal acıma sınırına dayanmıştı. Sonuçlar hakkında şunları okuyoruz: “[Yehova] onlara karşı Kildanîlerin kıralını çıkardı, ve onların makdisinde gençlerini kılıçla öldürdü, ve genç yiğide, ere varmamış kıza, kocamış adama ve ak saçlıya acımadı; RAB hepsini onun eline verdi.” (II. Tarihler 36:17) Böylece Yeruşalim ve onun mabedi yok edildi, millet esir olarak Babil’e götürüldü.

İsmi Konusunda Duyduğu Acıma

8, 9. (a) Yehova ismi konusunda acıma duyacağını neden bildirdi? (b) Yehova’nın düşmanları nasıl susturuldu?

8 Komşu milletler bu felakete sevindiler. Alay ederek: “Bunlar RABBİN (Yehova’nın) kavmı, ve onun diyarından çıktılar” dediler. Onların bu kınayışına duyarlı davranan Yehova şunları bildirdi: “Mukaddes ismime acıdım. . . . . Büyük ismimi takdis edeceğim; ve . . . . milletler bilecekler ki, ben RAB’İM (Yehova’yım).”—Hezekiel 36:20-23.

9 Milleti 70 yıl esirlikte kaldıktan sonra, acıyan Tanrı Yehova, onları kurtarıp dönmelerine ve Yeruşalim’deki mabedi yeniden inşa etmelerine izin verdi. Bu, şaşkınlık içinde olan komşu milletleri susturdu. (Hezekiel 36:35, 36) Ne yazık ki, buna rağmen İsrail milleti yeniden kötü alışkanlıklara saplandı. Sadık bir Yahudi olan Nehemya durumun düzeltilmesine yardımcı oldu. Yaptığı aleni bir duada, Tanrı’nın o millete karşı acıma dolu davranışlarını yeniden dile getirip şunları dedi:

10. Nehemya Yehova’nın acımasına nasıl dikkat çekti?

10 “Sıkıntıları vaktinde sana feryat ettiler, ve sen göklerden işittin, ve çok merhametlerine göre onlara kurtarıcılar verdin, bunlar da düşmanlarının elinden onları kurtardılar. Fakat rahat bulunca yine senin önünde kötülük ettiler, bundan dolayı düşmanlarının elinde onları bıraktın, ve üzerlerinde saltanat sürdüler; fakat onlar dönüp sana feryat edince göklerden işittin; ve rahmetlerine göre çok kereler onları kurtardın, . . . . onlara karşı çok yıllar sabrettin.”—Nehemya 9:26-30; İşaya 63:9, 10’a da bakın.

11. Yehova ile insanların tanrıları arasında hangi tezat vardır?

11 En sonunda, Yahudi milleti Tanrı’nın sevgili Oğlunu zalimce reddettikten sonra imtiyazlı konumunu ebediyen yitirdi. Tanrı’nın onlara vefayla bağlılığı 1500 yılı aşkın bir zaman sürdü. Bu, Yehova’nın gerçekten merhamet Tanrı’sı olduğunun gerçeğinin ebedi bir kanıtıdır. Günahkâr insanların icat ettiği zalim tanrılar ve duygusuz ilahlarla ne açık bir tezat!—Sayfa 8’e bakın.

Acıma Duygusunun En Büyük İfadesi

12. Tanrı’nın acıma duygusunun en büyük ifadesi neydi?

12 Tanrı’nın acıma duygusunun en büyük ifadesi, sevgili Oğlunu yeryüzüne göndermesiydi. İsa’nın bütünlüğünü bozmadan yaşamasının, Yehova’ya, İblis’in sahte suçlaması karşısında mükemmel bir cevap sağlayıp büyük bir zevk verdiği doğrudur. (Süleymanın Meselleri 27:11) Yine de sevgili Oğlunun başına gelen zalim ve alçaltıcı ölümü izlemek zorunda olması, aynı zamanda Yehova’nın, insan olan herhangi bir ana-babanın dayanmak zorunda kaldığı acılardan kuşkusuz çok daha büyük bir acı duymasına neden oldu. Bu, insanlığın kurtuluşuna yol açan çok sevgi dolu bir kurbandı. (Yuhanna 3:16) Vaftizci Yahya’nın babası olan Zekeriya’nın önceden bildirdiği gibi, bu ‘Tanrımızın merhamet yüreğini’ yüceltti.—Luka 1:77, 78.

13. İsa hangi önemli yolla Babasının kişiliğini yansıttı?

13 Ayrıca Yehova’nın, Oğlunu yeryüzüne göndermesi de insanlığa O’nun kişiliği hakkında daha net bir görüş kazandırdı. Nasıl? İsa’nın, Babasının kişiliğini kâmil biçimde yansıtması, özellikle zor durumda olan kimselere şefkatle acıyarak davranması sayesinde! (Yuhanna 1:14; 14:9) Buna ilişkin, üç İncil yazarı Matta, Markos ve Luka Yunanca’da “bağırsaklar” için kullanılan sözcükten gelen Yunanca splag·khniʹzo·mai fiilini kullanırlar. Mukaddes Kitap bilgini William Barclay şu açıklamada bulunuyor: “Bunun kökeninde, olağan bir üzülme veya acıma değil, insan varlığının en derin yerlerine etki eden bir duyguyu anlattığı anlaşılabilir. Bu, Yunanca’da acıma duygusu için kullanılan en kuvvetli sözcüktür.” “Acıdı” veya ‘acıma duygusuyla harekete geçti’ şeklinde de tercüme edilir.—Markos 6:34; 8:2.

İsa Başkalarına Acıdığında

14, 15. İsa Galile’nin bir kentinde acıma duygusuyla nasıl harekete geçti ve bu neyi gösterir?

14 Olay Galile şehirlerinden birinde geçer. “Cüzamla dolu” bir adam âdete uygun şekilde uyarıda bulunmadan İsa’ya yaklaşır. (Luka 5:12) İsa, Tanrı’nın Kanununun talep ettiği tarzda, “Murdar, murdar” diye bağırmadığı için bu adamı sertçe azarlar mı? (Levililer 13:45) Hayır. Bunun yerine, İsa adamın, “eğer istersen beni temizliyebilirsin” şeklindeki çaresizce yalvarışını dinler. ‘Acıma duygusuyla harekete geçen’ İsa, “isterim, temiz ol” diyerek, elini uzatıp cüzamlıya dokunur. Adam derhal sağlığına kavuşur. İsa böylece sadece Tanrı vergisi mucizevi kudretini değil, aynı zamanda bu kudreti kullanmaya kendisini yönelten şefkat duygularını da göstermiş olur.—Markos 1:40-42.

15 Acıma duygusunu göstermesi için insanların İsa’ya yaklaşmaları mı gerekiyordu? Hayır. Bir süre sonra, Nain şehrinden çıkan bir cenaze alayıyla karşılaşır. İsa kuşkusuz daha önce de birçok cenaze görmüştü, fakat bu özellikle feci bir olaydı. Ölen kişi bir dul kadının tek oğludur. İsa ‘acıyarak’ kadına yaklaşıp, “ağlama” der. Sonra onun oğlunu dirilterek göze çarpar mucizesini yapar.—Luka 7:11-15.

16. İsa ardınca gelen büyük kalabalığa neden acır?

16 Yukarıdaki olaylardan aldığımız çarpıcı ders, İsa’nın ‘acıma duygusuyla harekete geçtiğinde’ karşısındakine yardım etmek üzere olumlu bir şeyler yaptığıdır. Daha sonraki bir olayda, İsa ardınca gelen büyük kalabalıkları dikkatle inceler. Matta, İsa “onlara acıdı; zira çobanı olmıyan koyunlar gibi şaşırmış ve dağılmış idiler” der. (Matta 9:36) Ferisiler sıradan insanların ruhi açlığını karşılamak üzere çok az şey yapıyorlardı. Bunun yerine, alçakgönüllü olanların üzerine gereksiz kurallar koyuyorlardı. (Matta 12:1, 2; 15:1-9; 23:4, 23) İsa’yı dinleyenler hakkında: “Şeriati bilmiyen bu halk lânetlidir” dediklerinde, onların sıradan insanlara ne gözle baktıkları açığa çıktı.—Yuhanna 7:49.

17. İsa’nın kalabalığa acıması onu ne yapmaya yöneltir ve orada hangi geniş kapsamlı rehberliği sağlar?

17 Onlara karşın, İsa kalabalıkların içinde bulunduğu kötü ruhi durumdan derin bir şekilde etkilenir. Fakat ilgi gösteren insanların sayısı her birine kişisel olarak özen gösteremeyeceği kadar çoktur. Bu nedenle şakirtlerine daha fazla işçi için dua etmelerini söyler. (Matta 9:35-38) Böyle dualara uygun olarak, İsa resullerini “Göklerin melekûtu yakındır” mesajıyla gönderir. Bu sırada verilen talimatlar, İsa’nın takipçilerine bugüne kadar değerli bir rehberlik sağlamıştır. İsa’nın acıma duygusu, kuşkusuz onu insanlığın ruhi açlığını doyurmaya yöneltir.—Matta 10:5-7.

18. Kalabalıkların, özel hayatına böylesine girmesine İsa nasıl tepki gösterir ve bundan hangi dersi alıyoruz?

18 Başka bir keresinde, İsa yine kalabalıkların ruhi ihtiyaçlarına ilgi gösterir. Hem o, hem de resulleri faaliyet dolu bir vaaz etme turundan sonra yorgun düşmüş ve dinlenebilecekleri bir yer arıyorlardır. Fakat kısa bir süre sonra insanlar onları bulur. İsa, özel hayatlarına bu kadar girilmesinden rahatsız olacağı yerde, Markos’un kaydettiği gibi, onlara “acıdı.” İsa’nın böyle derin duygular hissetmesinin sebebi neydi? “Zira çobanı olmıyan koyunlar gibi idiler.” İsa yine duygularıyla uyumlu hareket eder ve kalabalıklara ‘Tanrı’nın Krallığı hakkında’ öğretmeye başlar. Evet, ruhi açlıklarından öylesine derinden etkilendi ki, onlara öğretmek üzere ihtiyacı olan dinlenmeyi feda etti.—Markos 6:34; Luka 9:11.

19. İsa kalabalıklara onların ruhi ihtiyaçlarını karşılamanın da ötesinde nasıl ilgi gösterdi?

19 İsa, insanların ilk başta ruhi ihtiyaçlarıyla ilgilendiği halde, temel fiziksel ihtiyaçlarını da hiçbir zaman gözardı etmedi. Aynı olayda da “şifaya muhtaç olanları iyi etti.” (Luka 9:11) Daha sonraki bir olayda, kalabalıklar onunla uzun süre beraber bulunmuşlardı ve evlerinden çok uzaktaydılar. Onların fiziksel ihtiyaçlarının farkında olan İsa şakirtlerine: “Halka acıyorum, çünkü şimdi üç gündür benimle beraber bulunuyorlar, ve yiyecek bir şeyleri yok; yolda bayılmasınlar diye, ben onları aç salıvermek istemem” dedi. (Matta 15:32) İsa şimdi olası bir sıkıntıyı önlemek üzere bir şey yapar. Binlerce erkek, kadın ve çocuğa mucizevi olarak yedi somun ekmek ve birkaç küçük balıktan yemek sağlar.

20. İsa’nın acıma duygusuyla harekete geçtiği kayıtlı olan son olaydan ne öğreniyoruz?

20 İsa’nın acıma duygusuyla harekete geçişiyle ilgili kayıtlı son olay Yeruşalim’e son seyahati sırasında olur. Fıshı kutlamak üzere büyük kalabalıklar da onunla beraber gider. Eriha yakınlarında, yol üzerindeki iki kör dilenci, “Ya Rab, bize merhamet eyle” diye bağırır. Kalabalıklar onları susturmaya çalışır, fakat İsa onları çağırıp ne yapmasını istediklerini sorar. Onlar “Ya Rab, gözlerimiz açılsın” diye yalvarırlar. İsa ‘acıma duygusuyla harekete geçerek’ gözlerine dokunur ve onlar görmeye başlarlar. (Matta 20:29-34) Bundan ne kadar önemli bir ders alıyoruz! İsa yeryüzündeki hizmetinin son haftasına başlamak üzeredir. Şeytan’ın kullandığı kişiler tarafından zalimce öldürülmeden önce başarması gereken çok iş vardır. Yine de, bu çok önemli anın baskısının, insanların o kadar da önemli olmayan ihtiyaçlarına karşı şefkatle acıma göstermesini engellemesine izin vermez.

Acıma Duygusuna Dikkat Çeken Meseller

21. Efendinin kölesinin büyük borcunu bağışlamasıyla ne anlatılıyor?

21 İsa’nın yaşamını anlatan bu kayıtlarda kullanılan Yunanca splag·khniʹzo·mai fiili, İsa’nın mesellerinin üçünde de kullanılır. Öykülerin birinde, bir köle büyük borcunu ödemek üzere kendisine zaman verilmesi için yalvarır. Efendisi ‘acıma duygusuyla harekete geçerek’ onun borcunu bağışlar. Bu, Yehova’nın, İsa’nın fidye kurbanlığına iman gösteren her takipçisinin büyük günah borcunu bağışlamak üzere büyük bir acıma gösterdiğini açıklar.—Matta 18:27; 20:28.

22. Müsrif oğul meseli neyi anlatır?

22 Sonra müsrif oğul meseli vardır. Dik başlı oğul eve dönerken olanları hatırlayın. “Henüz uzakta iken, babası onu görüp acıdı, koştu, boynuna sarıldı ve öptü.” (Luka 15:20) Bu İsa’nın dik başlılık eden bir takipçisi gerçekten tövbe ettiğinde, Yehova’nın acıyıp şefkatle onu tekrar kabul edeceğini gösterir. Böylece İsa, bu iki mesel sayesinde Babamız Yehova’nın ‘sevgide çok müşfik ve acıyan olduğunu’ gösterir.—Yakub 5:11.

23. İsa’nın merhametli Samiriyeli meselinden neyi öğreniyoruz?

23 Splag·khniʹzo·mai’nin üçüncü açıklayıcı kullanılışı, soyulup yarı ölü olarak bırakılan bir Yahudinin düştüğü durum karşısında ona ‘acıyan’ şefkatli Samiriyeliyle ilgilidir. (Luka 10:33) Samiriyeli hissettiği bu duygulara göre hareket ederek yabancıya yardım etmek üzere gücünün yettiği her şeyi yaptı. Bu, Yehova ve İsa’nın, hakiki takipçilerinin şefkat ve acıma göstermekte kendilerini örnek almalarını beklediğini gösterir. Gelecek makalede, bunu yapabileceğimiz yollardan bazıları ele alınacak.

Tekrarlama Soruları

◻ Merhametli olmak ne anlama gelir?

◻ Yehova ismi konusunda nasıl acıma gösterdi?

◻ Acıma duygusunun en büyük ifadesi nedir?

◻ İsa hangi göze çarpar yönden Babasının kişiliğini yansıtır?

◻ İsa’nın acıma dolu davranışlarından ve mesellerinden ne öğreniyoruz?

[Sayfa 12, 13’teki çerçeve]

“ŞEFKAT VE SEVGİ DOLU ÖZEN” İÇİN KULLANILAN CANLI BİR TERİM

“AH içim, içim! (bağırsaklarım, bağırsaklarım!)” diye inliyordu peygamber Yeremya. Acaba yediği bozuk bir şeyin neden olduğu bir bağırsak hastalığı yüzünden mi sızlanıyordu? Hayır. Yahuda krallığının başına gelen felaket yüzünden duyduğu derin endişeyi tarif etmek için İbranice bir mecaz kullanıyordu.—Yeremya 4:19.

Yehova Tanrı derin duygulara sahip olduğundan, İbranice “bağırsak” için kullanılan sözcük (me·ʽimʹ), O’nun şefkatli duygularını tarif etmek için de kullanılır. Örneğin, Yeremya’nın günlerinden yıllar önce, İsrail’in on sıptlık krallığı Asur kralı tarafından esir alınmıştı. Yehova sadakatsizliklerinden dolayı ceza olarak buna izin vermişti. Fakat Tanrı onları sürgünde unuttu mu? Hayır. Ahit ilişkisinde bulunduğu kavminin bir kısmı olarak onlara hâlâ sıkıca bağlıydı. Ünlü Efraim sıptının adıyla onlara değinip şunları sordu: “Değerli oğlum Efraim mi? sevgili çocuk o mu? çünkü ona karşı söyledikçe durmadan onu anmaktayım; yüreğim bundan ötürü onu özlüyor (bağırsaklarım gurulduyor); gerçek ona merhamet edeceğim.”—Yeremya 31:20.

Yehova “bağırsaklarım gurulduyor” derken, sürgündeki kavmine duyduğu derin şefkati tarif etmek için bir benzetme kullanmıştı. 19. yüzyılda Mukaddes Kitap bilgini olan E. Henderson, bu ayetle ilgili yorumunda şunları yazdı: “Hiçbir şey, Yehova’nın burada gösterdiği, şefkat dolu bir anne veya babanın geri dönen bir müsrife karşı olan duygusunun dokunaklı sergilenişinden üstün olamaz. . . . . Yehova [putperest Efraimlilere] karşı böyle söylemiş ve onları cezalandırmışsa da . . . . onları hiçbir zaman unutmadı, aksine, en sonunda düzelecekleri beklentisiyle sevindi.”

“Bağırsaklar” için, Yunanca’da kullanılan sözcük Yunanca Mukaddes Yazılarda da benzer şekilde kullanılır. Resullerin İşleri 1:18’deki gibi harfi olarak kullanılmadığında, müşfik sevgi veya acıma duygularına değinir. (Filimon 12) Bu sözcük bazen “uygun” veya “iyi” anlamına gelen Yunanca sözcükle birleştirilir. Resul Pavlus ve resul Petrus, İsa’nın takipçilerini ‘şefkatle acıyan’ olmaya, yani harfiyen ‘acıma duygusuna uygun bir tutuma’ teşvik ederken, bu birleştirilmiş ifadeyi kullanırlar. (Efesoslular 4:32; I. Petrus 3:8) “Bağırsaklar” için kullanılan Yunanca sözcük de, Yunancadaki pol·yʹ sözcüğüyle birleştirilebilir. Bu birleşik sözcük harfiyen “çok bağırsağı olmak” anlamına gelir. Çok nadir görülen bu Yunanca ifade, Mukaddes Kitapta yalnızca bir kez kullanılır ve Yehova Tanrı’ya değinir. Orijinal dillerden yapılan bir tercümede bu ayet şöyle tercüme edilmiştir: “Yehova sevgide çok müşfiktir.”—Yakub 5:11.

Evrendeki en kudretli Kişi olan Yehova Tanrı acımasız insanların icat ettiği zalim tanrılara hiç benzemediğinden ne kadar minnettar olmalıyız! İsa’nın hakiki takipçileri ‘şefkatle acıyan’ Tanrı’larını kendilerine örnek aldıklarında, birbirlerine O’nun gibi davranmaya çalışırlar.—Efesoslular 5:1.

[Sayfa 10’daki resim]

Tanrısal acıma sınırına dayandığında, Yehova Babillilerin, dik başlı kavmini yenmesine izin verdi

[Sayfa 11’deki resim]

Sevgili Oğlu’nun ölümünü izlemek Yehova Tanrı’ya, herhangi birinin dayanmak zorunda kaldığı acılardan çok daha büyük bir acı vermiş olmalı

[Sayfa 15’teki resim]

İsa Baba’sının acıyan kişiliğini mükemmel biçimde yansıttı

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş