Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w94 1/12 s. 27-31
  • ‘Haksızlık Zenginliği İle Kendinize Dostlar Edinin’

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • ‘Haksızlık Zenginliği İle Kendinize Dostlar Edinin’
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • ‘Yehova’ya Ait Bağış’
  • Mabet İçin Bağışlar
  • İsa’nın Takipçilerinin Zamanında Maddi Olanakların Yerinde Kullanımı
  • Sadık Kâhyalar
  • Cömertlik Konusunda Bir Örnek
  • ‘Haksızlık Zenginliği İle Kendinize Dostlar Edinin’
  • Gerçek Serveti Elde Etmeye Çalışın
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur (İnceleme)—2017
  • Krallıkla İlgili Faaliyetler Nasıl Finanse Ediliyor?
    Tanrı’nın Krallığı Hüküm Sürüyor!
  • Hakiki Tapınmanın İlerlemesi İçin Gönüllü Bir Takdime
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1999
  • Coşkun Bir Cömertlik Ruhu Sevinç Verir
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
w94 1/12 s. 27-31

‘Haksızlık Zenginliği İle Kendinize Dostlar Edinin’

“Haksızlık mammonu (zenginliği) ile kendinize dostlar edinin . . . En azda sadık olan çokta dahi sadıktır.”—LUKA 16:9, 10.

1. Musa ve İsrail oğulları, Mısır’dan kaçtıktan sonra Yehova’yı nasıl izzetlendirdiler?

BİR mucize sayesinde erişilen kurtuluşu düşünün; böyle bir olayın iman üzerinde ne kadar kuvvetlendirici bir etkisi olur! İsrail’in Mısır’dan çıkışı, Her Şeye Kadir Olan Yehova’dan başkasına atfedilemezdi. Musa ve İsraillilerin şu ilahiyi söylemiş olmalarına hiç şaşmamak gerek: “RAB (Yah) kuvvetim ve mezmurumdur (kudretimdir); o bana kurtuluş oldu; o benim Allahımdır, ve ona hamdedeceğim; Babamın Allahı, ve onu yükselteceğim.”—Çıkış 15:1, 2; Tesniye 29:2.

2. Yehova’nın kavmi Mısır’ı terk ederken beraberinde neler götürdü?

2 İsraillilerin yeni kavuştukları özgürlük Mısır’daki durumlarıyla gerçekten büyük bir tezat oluşturuyordu! Artık, bir engelle karşılaşmadan Yehova’ya tapınabilirlerdi. Ayrıca Mısır’dan elleri boş çıkmamışlardı. Musa şunları der: “İsrail oğulları . . . . Mısırlılardan gümüş şeyler ve altın şeyler ve esvap istediler; ve RAB Mısırlıların gözünde kavma lûtuf verdi, ve istediklerini verdiler. Ve Mısırlıları soydular.” (Çıkış 12:35, 36) Fakat Mısır’ın zenginliklerini nasıl kullandılar? Bu zenginlikler, onların ‘Yehova’yı yükseltmeleri’ sonucunu doğurdu mu? Onların örneğinden ne öğreniyoruz?—I. Korintoslular 10:11.

‘Yehova’ya Ait Bağış’

3. İsraillilerin altını sahte tapınmada kullanmaları, Yehova’nın nasıl bir tepki göstermesine neden oldu?

3 Musa, Tanrı’nın İsrail’e verdiği emirleri almak üzere Sina Dağında 40 gün kalınca, aşağıda bekleyen kavim sabırsızlandı. Altın küpelerini çıkarıp Harun’a getirdiler ve kendilerine tapınmada kullanılacak bir suret yapmasını söylediler. Harun onlara bir sunak da yaptı ve ertesi gün erkenden onun üzerinde kurbanlar sundular. Altınlarını bu şekilde kullanmaları, Kurtarıcılarının sevgisini kazanmalarını sağladı mı? Kesinlikle hayır! Yehova Musa’ya, “şimdi, beni bırak” dedi “onlara karşı öfkem alevlensin, ve onları telef edeyim.” Ancak Musa’nın yalvarışı üzerine Yehova milleti imhadan esirgediyse de, isyanın elebaşıları Tanrı’dan gelen bir bela sonucu öldürüldü.—Çıkış 32:1-6, 10-14, 30-35.

4. ‘Yehova’ya ait bağış’ neydi ve kim onu sundu?

4 Daha sonra, İsrailliler zenginliklerini Yehova’yı memnun eder tarzda kullanma fırsatına sahip oldular. ‘Yehova’ya ait bağışı’ toplamaya başladılar.a Altın, gümüş, tunç, lacivert iplik, kurutulmuş çeşitli maddeler, koç derileri, yunusbalığı derileri ve akasya ağaçları toplanma çadırının yapımı ve döşenmesi için gerekli bağışlar arasındaydı. Kayıt, bağışta bulunanların zihni tutumuna dikkatimizi çekiyor. “Yüreği istekli olan herkes onu RABBİN takdimesini (Yehova’ya ait bağışı) . . . . getirsin.’ (Çıkış 35:5-9) İsrailliler buna karşı konulmaz bir istekle karşılık verdiler. Bu nedenle, toplanma çadırı, bir bilginin sözlerinden alındığı gibi, “güzellik dolu ve yüce görkeme sahip” bir yapıydı.

Mabet İçin Bağışlar

5, 6. Davud zenginliğini mabetle ilgili olarak nasıl kullandı ve başkaları da nasıl karşılık verdiler?

5 Yehova’ya tapınmak için sabit bir evin yapımını İsrail Kralı Süleyman yönettiyse de, babası Davud onun için çok hazırlık yapmıştı. Büyük miktarda altın, gümüş, tunç, demir, kereste ve değerli taş topladı. Davud kavmine, “Ve bundan başka, . . . . mademki altın ve gümüş hazinem vardır, Allahımın evine olan sevgim uğruna . . . . üç bin talant altını, ve evlerin duvarlarını kaplamak için yedi bin talant saf gümüşü . . . . veriyorum” dedi. Davud başkalarını da cömert olmaya teşvik etti. Buna verilen karşılık taşkındı; daha da çok altın, gümüş, tunç, demir ve değerli taş. Kavim “bütün yürekle gönüllerile RABBE takdim ettiler.”—I. Tarihler 22:5; 29:1-9.

6 İsrailliler bu gönüllü bağışlarıyla Yehova’ya tapınma konusundaki derin takdirlerini gösterdiler. Davud duasında alçakgönüllülükle şunları dedi: “Ben kimim, ve kavmım nedir ki, böyle gönüllü takdimeler verebilelim?” Neden mi? “Çünkü her şey sendendir, ve senin elinden sana verdik. . . . . Ben bütün bu şeyleri yüreğimin doğruluğu ile gönüllü olarak takdim ettim.”—I. Tarihler 29:14, 17.

7. Amos’un günlerinden hangi uyarıcı dersi alıyoruz?

7 Ne var ki, İsrail sıptları Yehova’ya tapınmaya öncelik vermeye zihin ve yürekten devam etmediler. MÖ dokuzuncu yüzyılda, bölünmüş olan İsrail ruhi ihmalkârlıktan suçlu duruma gelmişti. Yehova, Amos vasıtasıyla, kuzeydeki on sıptlık İsrail krallığıyla ilgili olarak şu bildiride bulundu: “Sionda kaygısız olanlara, ve Samiriye dağında emniyette bulunanlara . . . . ne yazık!” Onları “fil dişi yataklar üzerinde yatanlar, ve sedirleri üzerinde uzananlar, ve sürüden kuzular, ve ahırın içinden buzağılar alıp yiyenler . . . . taslarla şarap içenler” olarak tanımladı. Fakat onların servetleri kendileri için korunma anlamına gelmiyordu. Tanrı onlara: “Sürgünlerin başında sürülecekler; ve sedirde uzananların keyifli bağırışları sona erecek” uyarısında bulundu. MÖ 740’ta İsrail, Aşur’dan kaynaklanan acılara maruz kaldı. (Amos 6:1, 4, 6, 7) Çok geçmeden, güneydeki Yahuda krallığı da materyalizmin kurbanı oldu.—Yeremya 5:26-29.

İsa’nın Takipçilerinin Zamanında Maddi Olanakların Yerinde Kullanımı

8. Yusuf ve Meryem maddi olanaklarını kullanmakta hangi iyi örneği verdiler?

8 Buna karşıt olarak, daha sonraki zamanlarda Tanrı’nın hizmetçilerinin nispeten yoksul durumda olmaları hakiki tapınma için gayret göstermelerine engel olmadı. Meryem ve Yusuf’u düşünün. Kayser Augustus’un fermanına uyup aile kütüklerinin bulunduğu Beytlehem’e gittiler. (Luka 2:4, 5) Orada İsa doğdu. Yusuf ve Meryem kırk gün sonra, emredildiği gibi arınma takdimesi vermek üzere Yeruşalim’deki mabede gittiler. Meryem’in iki küçük kuş sunması, onların fakir olduklarını gösterir. Ne Meryem ne de Yusuf, Yehova’ya bağışta bulunmamak üzere yoksulluğunu ileri sürdü. Tersine, onlar itaat ederek kısıtlı olanaklarını kullandılar.—Levililer 12:8; Luka 2:22-24.

9-11. (a) İsa’nın Matta 22:21’deki sözleri parayı kullanışımız konusunda bize nasıl yol gösterir? (b) Dul kadının küçük bağışı neden boşuna verilmiş değildi?

9 Daha sonraları, Ferisiler ve Hirodes taraftarları, “imdi, bize söyle, sana nasıl görünür? Kaysere vergi vermek caiz mi, yahut değil mi?” diyerek, İsa’yı tuzağa düşürmeye çalıştılar. İsa’nın cevabı onların niyetlerini fark ettiğini gösterdi. Onlara, kendisine verdikleri madeni paraya işaret ederek, “Bu suret ve yazı kimindir?” diye sordu. “Kayserin” dediler. İsa bundan hikmetle şu sonucu çıkardı: “Öyle ise, Kayserin şeylerini Kaysere, ve Allahın şeylerini Allaha ödeyin.” (Matta 22:17-21) İsa, madeni parayı bastıran otoritenin vergi ödenmesini beklediğini biliyordu. Fakat bu fırsatta, hem takipçilerinin hem de düşmanlarının, kendisini gerçekten izleyen birinin “Allahın şeylerini Allaha” ödemeye de çalışması gerektiğini anlamalarına yardım etti. Bu bir kişinin maddi olanaklarını uygun biçimde kullanmasını da kapsıyordu.

10 İsa’nın mabette tanık olduğu bir olay bunu gösterir. Luka kaydında, İsa, ‘dul kadınların evlerini yutan’ açgözlü yazıcıları mahkûm ettiği sırada, “gözünü kaldırıp baktı, ve hazineye hediyelerini atan zengin adamlar gördü” diyor. “Oraya iki pul atan fakir bir dul kadın da gördü. Ve İsa dedi: Gerçek size söyliyorum: bu fakir dul kadın onların hepsinden ziyade attı; çünkü bunların hepsi hediyelere kendi fazlalarından attılar; fakat kadın, yoksulluğundan bütün nafakasını attı.” (Luka 20:46, 47; 21:1-4) İnsanlardan bazıları mabedin değerli taşlarla süslenmiş olduğunu söylediler. İsa karşılık olarak şunu dedi: “Sizin gördüğünüz bu şeylere gelince, günler gelecek ki, o vakit burada yıkılmadık taş üstünde taş bırakılmıyacaktır.” (Luka 21:5, 6) Acaba bu dul kadın küçük bağışını boşuna mı vermişti? Kuşkusuz hayır. Yehova’nın o zamanlar kurmuş olduğu düzenlemeyi desteklemişti.

11 İsa hakiki takipçilerine şunları dedi: “Hiç bir hizmetçi iki efendiye hizmet edemez; çünkü ya birinden nefret eder, ötekini sever; yahut birini tutar, ötekini hor görür? Siz Allaha ve mammona (zenginliğe) hizmet edemezsiniz.” (Luka 16:13) Öyle ise, maddi olanaklarımızı kullanırken nasıl uygun bir denge yansıtabiliriz?

Sadık Kâhyalar

12-14. (a) İsa’nın takipçileri hangi olanakların kâhyasıdırlar? (b) Yehova’nın kavmi bugün hangi göze çarpar yollarla, kâhyalığını sadakatle yerine getiriyor? (c) Bugün Tanrı’nın işini desteklemek üzere para nereden geliyor?

12 Hayatımızı Yehova’ya vakfettiğimizde, aslında sahip olduğumuz her şeyin, tüm olanaklarımızın O’na ait olduğunu söylemiş oluruz. Öyle ise, sahip olduğumuz şeyleri nasıl kullanmalıyız? Teşkilatın ilk başkanı olan Birader C. T. Russell, İsa’nın takipçilerinin cemaatteki hizmeti konusunu ele alırken şunları yazdı: “Herkes kendini, zamanının, nüfuzunun, parasının v.b. kâhyası olmak üzere Rab tarafından tayin edilmiş biri olarak görmeli ve herkes Efendi’nin izzetlendirilmesi için bu yeteneklerini elinden geldiğince kullanmaya çalışmalı.”—The New Creation, sayfa 345.

13 Birinci Korintoslular 4:2’de: “Kâhyalardan istenilen, bir kimsenin sadık bulunmasıdır” denir. Yehova’nın Şahitleri, uluslararası bir topluluk olarak vakitlerinin çoğunu ellerinden geldiğince Tanrısal hizmette kullanıp, öğretme yeteneklerini dikkatle geliştirerek bu tanıma uygun yaşamaya çalışıyorlar. Üstelik, Yöresel İnşa Heyetinin yönetimi altında çalışan gönüllüler de ekipler halinde, tapınmada kullanılacak güzel ibadet salonları inşa etmek üzere zamanlarını, güçlerini ve teknik yöndeki becerilerini gönüllü olarak kullanıyorlar. Yehova tüm bunlardan hoşnuttur.

14 Bu büyük öğretim kampanyasını ve inşa işini destekleyen para nereden geliyor? Toplanma çadırının yapıldığı günlerde olduğu gibi, yine gönülden verenlerden. Acaba kişisel olarak biz de bir katkıda bulunuyor muyuz? Maddi olanaklarımızı kullanış tarzımız, Yehova’nın hizmetinin bizim için en büyük önemi taşıdığını gösteriyor mu? Parasal meselelerde sadık kâhyalar olalım.

Cömertlik Konusunda Bir Örnek

15, 16. (a) İsa’nın Pavlus’un günlerindeki takipçileri nasıl cömertlik gösterdiler? (b) Şimdi ele aldığımız noktalara ne gözle bakmalıyız?

15 Resul Pavlus İsa’nın Makedonya ve Ahaya’daki takipçilerinin cömertlik ruhu hakkında yazdı. (Romalılar 15:26) Kendileri de sıkıntı içinde olduğu halde, kardeşlerine yardım etmek üzere derhal bağışta bulundular. Pavlus, İsa’nın Korintos’taki takipçilerini, diğerlerinin eksikliklerini dengelemek üzere kendilerinde bulunan fazlalıkları bağışlayarak, onlar gibi cömertçe vermeye teşvik etti. Hiç kimse, dürüstçe, Pavlus’u baskıyla para almakla suçlayamazdı. Şunları yazdı: “Az eken az da biçer, ve bol eken bol da biçer. Hüzünle yahut mecburiyetle değil, herkes yüreğinde niyet ettiği gibi versin; çünkü Allah sevinç ile vereni sever.”—II. Korintoslular 8:1-4, 14; 9:5-7, 13.

16 Bugün Gökteki Krallığın dünya çapındaki işi için kardeşlerimizin ve ilgi gösterenlerin cömert bağışlarda bulunmaları, onların bu imtiyaza ne denli değer verdiklerini gösterir. Fakat Pavlus’un Korintoslulara hatırlatmış olduğu gibi, biz de bu noktaları bir hatırlatma olarak dikkate alırsak iyi ederiz.

17. Pavlus hangi düzenlemeye göre vermeyi teşvik etti ve bu, bugün de uygulanabilir mi?

17 Pavlus kardeşleri bir düzenleme yaparak vermeye teşvik etti. “Sizden her biri haftanın birinci gününde, refahı haline göre kendi yanında para alıkoyup biriktirsin” dedi. (I. Korintoslular 16:1, 2) Bu, ister cemaat kanalıyla ister doğrudan Temsil Heyetine bağışta bulunurken bizim ve çocuklarımız için bir örnek oluşturabilir. Doğu Afrika’da bir kasabada vaaz etmekle görevlendirilen dolgun vakitli vaiz bir çift, ilgi gösterenleri bir Mukaddes Kitap tetkikine davet etti. İlk ibadetin sonunda, dolgun vakitli hizmetçiler dikkat çekmeye çalışmadan, üzerinde “Gökteki Krallığın İşi İçin Bağışlar” yazılı kutuya birkaç madeni para attılar. İbadete katılanlar da aynını yaptılar. Bir süre sonra, bu yeniler İsa’nın takipçilerinden oluşan bir cemaat olarak teşkilatlandırıldıklarında, çevre nazırı ziyarete geldi ve onları düzenli olarak verdikleri bağışlardan ötürü övdü.—Mezmur 50:10, 14, 23.

18. Sıkıntıda olan kardeşlerimize nasıl yardım edebiliriz?

18 Maddi olanaklarımızı, doğal felaket kurbanlarına ve savaş bölgelerinde yaşayanlara yardım etmek üzere kullanma imtiyazına da sahibiz. Ekonomik ve politik karışıklıklar Doğu Avrupa ülkelerini şiddetle sarsarken, dünyanın bu kısımlarına gönderilen yardımlar hakkında yazılanları okuyunca ne denli heyecan duyduk! Hem mal hem de para olarak yapılan bağışlar kardeşlerimizin cömertliğini ve zor durumda olan İsa’nın takipçileriyle nasıl dayanışma içinde olduklarını gösterir.b—II. Korintoslular 8:13, 14.

19. Dolgun vakitli hizmette çalışanlara yardım etmek üzere hangi pratik şeyleri yapabiliriz?

19 Öncüler, seyahat eden nazırlar, diğer dolgun vakitli hizmetçiler ve Beytel’de gönüllü olarak çalışan kardeşlerimizin yaptığı işlere çok değer veriyoruz, öyle değil mi? Koşullarımız elverdiğince, onlara doğrudan bazı maddi yardımlarda bulunabiliriz. Örneğin, çevre nazırı cemaatinizi ziyaret ettiğinde, ona yatacak yer, yemek verebilir ya da seyahat giderlerinin karşılanmasına yardımcı olabilirsiniz. Bu şekilde gösterilen hiçbir cömertlik, hizmetçilerine özen gösterilmesini isteyen gökteki Babamızın gözünden kaçmaz. (Mezmur 37:25) Birkaç yıl önce, sadece fakir bir sofra kurabilecek durumda olan bir kardeş seyahat eden nazırı ve eşini evine davet etti. Yemekten sonra konuk çift akşam hizmetine giderken, kardeşimiz onların eline bir zarf tutuşturdu. Zarfın içinde, bir dolar değerinde kâğıt para ve “Bir fincan çay ya da birkaç litre benzin için” diye elyazısı bir not vardı. Bu alçakgönüllü davranış ne mükemmel bir takdir ifade ediyordu!

20. Hangi imtiyaz ve sorumluluğu ihmal etmek istemiyoruz?

20 Yehova’nın kavmi ruhi bakımdan bereketleniyor! Yeni yayınların yanında, mükemmel öğretim ve uygulanır öğütler aldığımız çevre ve bölge toplantılarımızda bize ruhi ziyafet veriliyor. Aldığımız ruhi nimetlere karşı yüreklerimiz takdirle dolu olarak, Tanrı’nın Gökteki Krallığının menfaatlerini dünya çapında ilerletmekte kullanılmak üzere para bağışında bulunma imtiyazımızı ve sorumluluğumuzu unutmuyoruz.

‘Haksızlık Zenginliği İle Kendinize Dostlar Edinin’

21, 22. ‘Haksızlık zenginliğine’ yakında ne olacak?

21 Gerçekten de, Yehova’ya tapınmanın yaşamımızda ön planda geldiğini gösterebileceğimiz birçok yol var ve bunu göstermenin özellikle önemli bir yolu İsa’nın şu öğüdüne kulak vermemizi gerektirir: “Haksızlık mammonu (zenginliği) ile kendinize dostlar edinin de, o tükendiği zaman, sizi ebedi meskenlere kabul etsinler.”—Luka 16:9.

22 İsa’nın haksızlık zenginliğinin tükenmesinden söz ettiğine dikkat edin. Evet, bu sistemin parasının hiçbir değer taşımayacağı bir gün gelecek. Hezekiel “gümüşlerini sokaklara atacaklar, ve altınları murdar şey sayılacak” diye peygamberlik etti. “RABBİN gazap gününde gümüşleri ve altınları onları kurtaramıyacak.” (Hezekiel 7:19) Bu durum gerçekleşinceye dek maddi olanaklarımızı hikmet ve ayırt etme yeteneği göstererek kullanmalıyız. Böylece geriye baktığımızda İsa’nın şu uyarısına uymadığımızdan pişmanlık duymayacağız: “İmdi haksız mammonda sadık olmadığınız halde, gerçek serveti size kim emniyet eder? . . . . Siz Allaha ve mammona hizmet edemezsiniz.”—Luka 16:11-13.

23. Neyi hikmetle olarak kullanmalıyız, böylece ödülümüz ne olacak?

23 Öyle ise, hepimiz Yehova’ya tapınmayı yaşamımızda ön plana koymak ve tüm maddi olanaklarımızı hikmetle kullanmak üzere bu hatırlatmalara sadakatle kulak verelim. Böylece para işlevini yitirdiğinde bizi “ebedi meskenlere” kabul edeceklerini vaat eden Yehova ve İsa ile dostluğumuzu koruyabiliriz.—Luka 16:9.

[Dipnotlar]

a “Takdime” veya bağış olarak tercüme edilen İbranice sözcük harfiyen “yükseltmek, yüceltmek, kaldırmak” anlamına gelen bir fiilden gelir.

b Yehova’nın Şahitleri tarafından 1993 yılında yayımlanan Jehovah’s Witnesses—Proclaimers of God’s Kingdom kitabının 307-315 sayfalarına bakın.

Hatırlıyor Musunuz?

◻ İsrail, Yehova’nın, toplanma çadırının yapımına bağışta bulunma davetine nasıl karşılık verdi?

◻ Dul kadının bağışı neden boşuna verilmemişti?

◻ Olanaklarını kullanmaları konusunda İsa’nın takipçileri hangi sorumluluğu taşıyor?

◻ Parayı kullanışımızla ilgili pişmanlık duymaktan nasıl kaçınabiliriz?

[Sayfa 29’daki resim]

Dul kadının bağışı, küçük olmakla birlikte boşuna verilmemişti.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş