Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w98 15/4 s. 9-14
  • İman ve Geleceğiniz

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • İman ve Geleceğiniz
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1998
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Geçmiş Nasıldı?
  • İnsanlardan Çözüm Yok
  • Yehova’nın Şahitleri Geleceğe Nasıl Bakıyor?
  • İnsan Yönetiminin Geleceği
  • Yehova’nın Vaatlerine İman Edin
  • Yehova’nın Amacını Gerçekleştireceğine Güvenin
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
  • Beni Gelecekte Neler Bekliyor?
    Gençler Soruyor . . . Sorular ve Pratik Cevaplar
  • Tanrı’nın Amacı Pek Yakında Gerçekleşecek
    Yaşamın Amacı Nedir? Bunu Nasıl Öğrenebilirsiniz?
  • Tanrı’nın Gökteki Krallığı Yerin Yeni Yönetimi
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2000
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1998
w98 15/4 s. 9-14

İman ve Geleceğiniz

“İman, ümit edilen şeylerle ilgili teminatlandırılmış bir bekleyiştir.”—İBRANİLER 11:1.

1. İnsanların çoğu nasıl bir gelecek ister?

GELECEKLE ilgileniyor musunuz? Çoğu insan ilgilenir. Onların gelecekle ilgili ümidi barış dolu, korkudan uzak bir hayat, yeterince iyi yaşam koşulları, verimli ve zevkli bir iş, sağlık ve uzun ömürdür. Kuşkusuz tarih boyunca tüm nesiller bu şeyleri istemiştir. Günümüzde de, sorunlarla böylesine dolu olan bu dünyada, bu koşullar her zamankinden daha arzu edilir olmuştur.

2. Bir devlet adamı gelecekle ilgili bir görüşü nasıl dile getirdi?

2 İnsanlık 21. yüzyıla doğru ilerlerken, geleceğin neler getireceğini saptamanın bir yolu var mı? Amerikalı devlet adamı Patrick Henry 200 yıldan uzun bir zaman önce bunun bir yoluna dikkat çekti. Şöyle dedi: “Gelecekle ilgili bir yargıya varmak üzere geçmişi göz önüne almaktan başka bir yol bilmiyorum.” Bu görüşe göre, insan ailesinin geleceği hakkında da, insanların geçmişte yaptıklarına bakılarak önemli ölçüde anlayış kazanılabilir. Birçok kişi bu görüşe katılır.

Geçmiş Nasıldı?

3. Gelecekle ilgili ümitler konusunda tarih kaydı ne gösterir?

3 Gelecek geçmişin bir yansıması olacaksa, bunu umut verici buluyor musunuz? Çağlar boyunca, geçmiş kuşaklar için gelecek, giderek daha iyi mi oldu? Aslında hayır. İnsanların binlerce yıldır beslediği ümitlere ve bazı yerlerdeki maddi ilerlemelere rağmen, insanlık tarihi baskı, suç, şiddet, savaş ve yoksullukla doludur. Dünya temelde yetersiz insan yönetimlerinden kaynaklanan felaketlere ardı ardına tanık olmuştur. Mukaddes Kitap doğrulukla şöyle der: “Bir adamın diğer adam üzerine hâkimiyeti kendi zararınadır.”—Vaiz 8:9.

4, 5. (a) Yirminci yüzyılın başında insanlar neden umutluydu? (b) Onların gelecekle ilgili ümitlerine ne oldu?

4 Felaketlerle dolu insanlık tarihinin sürekli olarak kendini yinelediği doğrudur; ancak her seferinde felaketlerin kapsamı ve verdiği zararın boyutları daha da büyür. 20. yüzyıl bunun bir kanıtıdır. İnsanlar geçmişten ders alıp aynı hataları yapmaktan kaçındı mı? Aslında bu yüzyılın başında birçok insan iyi bir geleceğe inandı; çünkü nispeten uzun bir barış dönemi yaşanmış ve endüstri, bilim ve eğitim alanlarında ilerlemeler kaydedilmişti. 1900’lerin başında bir üniversite profesörünün söylediği gibi, savaşın artık olanaksız olduğuna inanılıyordu, çünkü “insanlar fazlasıyla uygarlaşmış” durumdaydı. İngiltere’nin eski başbakanlarından biri, insanların o zaman sahip oldukları görüşle ilgili şöyle dedi: “Her şey giderek daha da iyi olacaktı. Doğduğum dünya böyleydi.” Fakat sonra şöyle dedi: “Birdenbire, beklenmedik şekilde, 1914 yılında bir sabah her şey sona erdi.”

5 Daha iyi bir gelecekle ilgili o zamanki yaygın inanışa rağmen, yeni yüzyılın henüz başında, insanların o güne dek yol açtığı felaketlerin en korkuncu patlak verdi—I. Dünya Savaşı. Bu savaşın özelliğini anlamak üzere örnek olarak 1916’da bir savaşta Britanya askerlerinin Fransa’da Somme Nehri yakınındaki Alman savunma hattına saldırısını göz önüne alın. Sadece birkaç saat içinde Britanya 20.000 asker kaybetti ve Alman tarafında da birçok kişi öldü. Dört yıl süren katliam yaklaşık on milyon askerin ve pek çok sivilin canına mal oldu. Bu kadar çok insanın yaşamını yitirmesi yüzünden Fransa’nın nüfusu bir süre düşüş göstermişti. Ekonomik sistemlerin yıkıma uğraması sonucu 1930’lardaki Büyük Bunalım yaşanmıştı. Bazılarının I. Dünya Savaşının başladığı günün, dünyanın çıldırdığı gün olduğunu söylemelerine şaşmamak gerek!

6. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra hayat daha iyi duruma geldi mi?

6 O kuşağın ümit ettiği gelecek bu muydu? Kesinlikle değildi. Ümitleri paramparça olmuştu; ayrıca tüm bu savaşlar hiçbir şeyi daha iyiye götürmedi. Birinci Dünya Savaşı’ndan sadece 21 yıl sonra, yani 1939’da insan kaynaklı daha da korkunç bir felaket olan II. Dünya Savaşı başladı. Yaklaşık 50 milyon erkek, kadın ve çocuğun canını aldı. Toplu bombardımanlar kentleri yerle bir etti. I. Dünya Savaşı sırasında birkaç saat içinde birkaç bin kişi ölürken, II. Dünya Savaşında sadece iki atom bombası birkaç saniyede 100.000’den fazla insanı öldürdü. Birçok kişiye göre bundan da kötü olan şey ise milyonlarca kişinin Nazi toplama kamplarında sistematik şekilde katledilmesiydi.

7. Bu yüzyılın tümüyle ilgili gerçek nedir?

7 Bazı kaynaklara göre, uluslararası savaşları, iç çatışmaları ve hükümetlerin kendi vatandaşlarına uyguladığı infazları hesaba katacak olursak, bu yüzyılda öldürülenlerin toplam sayısı yaklaşık 200 milyonu bulur. Hatta, bir kaynak bu sayının 360 milyon olduğunu belirtir. Tüm bunların yarattığı dehşeti bir düşünün—acı, gözyaşları, ıstırap ve mahvolmuş yaşamlar! Bunun yanında, her gün çoğu çocuklardan oluşan ortalama 40.000 kadar kişi yoksullukla bağlantılı nedenlerle ölüyor. Her gün çocuk aldırma yoluyla bu sayının üç katı can alınıyor. Ayrıca, yaklaşık bir milyar insan normal günlük işleri yapmak için ihtiyaç duyulan yiyeceği alamayacak kadar yoksuldur. Tüm bu koşullar bu kötü ortamın ‘son günlerinde’ yaşadığımızla ilgili Mukaddes Kitap peygamberliğinde daha önceden bildirilen şeylerin kanıtıdır.—II. Timoteos 3:1-5, 13; Matta 24:3-12; Luka 21:10, 11; Vahiy 6:3-8.

İnsanlardan Çözüm Yok

8. İnsan liderler neden dünyanın sorunlarını çözemez?

8 Yirminci yüzyılın sonuna yaklaşırken, edinilen deneyimi geçen yüzyılların deneyimiyle birleştirebiliriz. Peki bu tarih bize ne anlatıyor? İnsan liderlerin dünyanın büyük sorunlarını geçmişte hiçbir zaman çözemediklerini, şu anda hâlâ çözemediklerini ve gelecekte de çözemeyeceklerini. Ne kadar iyi niyetli olurlarsa olsunlar, bizim istediğimiz gibi bir gelecek sağlamaları onların yeteneğini aşmaktadır. Aslına bakılırsa, yetki sahibi olanlardan bazıları o kadar da iyi niyetli değildir; onlar başkalarının iyiliği için değil, kendi bencil ve maddi hedefleri uğruna mevki ve güç peşinde koşuyor.

9. İnsanların sorunlarına bilimin çözüm getirdiğinden kuşku duymak için hangi gerekçeler vardır?

9 Bilim sorunlara çözüm getirebilir mi? Geçmişe bakarsak buna ‘hayır’ demeliyiz. Devletler adına çalışan bilim adamları korkunç derecede yıkıcı, kimyasal, biyolojik ve başka türden silahlar geliştirmek için muazzam miktarlarda para, zaman ve çaba harcamıştır. En yoksul olanları da dahil, uluslar silahlara her yıl 700 milyar doları aşkın para harcıyor! Ayrıca ‘bilimsel ilerleme’ havanın, toprağın, suyun ve yiyeceklerin kirlenmesine katkıda bulunan kimyasal maddelerden de bir ölçüde sorumludur.

10. Neden eğitim de daha iyi bir geleceği garantilemez?

10 Dünyanın eğitim kurumlarının, yüksek ahlak standartlarını, başkalarına karşı düşünceli olmayı ve komşu sevgisini öğreterek daha iyi bir geleceğe katkıda bulunmalarını ümit edebilir miyiz? Hayır. Aslında onlar tüm ilgilerini kariyer ve kazanç üzerinde yoğunlaştırmıştır. Onlar işbirliği ruhu değil, aşırı rekabet ruhu aşılar; okullar da ahlakı öğretmez. Tersine birçoğu, gençler arasında hamileliklerde ve cinsel yolla bulaşan hastalıklarda muazzam bir artışa neden olan cinsel özgürlüğü hoş görür.

11. Dünyanın büyük ticari kuruluşlarının geçmişi, gelecek konusunda nasıl kuşku yaratıyor?

11 Dünyanın büyük ticari kuruluşları birdenbire değişerek gezegenimizi koruyup gözetmeye ve kâr amacı gütmeyen, gerçekten yararlı ürünler üreterek başkalarına sevgi göstermeye istekli olacaklar mı? Bu pek olası değildir. İnsanların ve özellikle de gençlerin zihinlerinin yozlaşmasına katkıda bulunan, şiddet ve ahlaksızlık dolu televizyon programları üretmekten vazgeçecekler mi? Yakın geçmiş hiç de iç açıcı görünmüyor, çünkü TV çoğunlukla, ahlaksızlık, sapıklık ve şiddetin lağım çukuru haline gelmiştir.

12. Hastalık ve ölüm konusunda insanların durumu nedir?

12 Ayrıca, tıp doktorları ne kadar samimi olurlarsa olsun, hastalığı ve ölümü yenemezler. Örneğin, I. Dünya Savaşının bitiminde, İspanyol gribinin yayılmasını engelleyemediler; bu hastalık dünya çapında 20 milyon can aldı. Bugün, kalp rahatsızlığı, kanser ve başka ölümcül hastalıklar had safhadadır. Tıp dünyası çağımızın belası olan AIDS’i de yenemedi. Aksine, Kasım 1997’de açıklanan bir BM raporu AIDS virüsünün yayılma hızının daha önce tahmin edilenin iki katı olduğu sonucuna vardı. Şimdiye kadar milyonlarca kişi bu hastalıktan öldü. 1996 yılında ise üç milyon kişi daha bu virüsü kaptı.

Yehova’nın Şahitleri Geleceğe Nasıl Bakıyor?

13, 14. (a) Yehova’nın Şahitlerinin gelecekle ilgili görüşü nedir? (b) İnsanlar neden daha iyi bir gelecek gerçekleştiremezler?

13 Bununla birlikte, Yehova’nın Şahitleri insanlığın olabilecek en iyi, en parlak geleceğe sahip olacağına inanıyor! Fakat daha iyi bir geleceğin insan çabalarıyla oluşmasını beklemiyorlar. Bunun yerine, Yaratıcı Yehova Tanrı’ya güveniyorlar. O, geleceğin nasıl olacağını kesin olarak biliyor; harikulade olacak! İnsanların böyle bir geleceği gerçekleştiremeyeceğini de biliyor. Onları Kendisi yarattığı için ne gibi sınırları olduğunu herkesten daha iyi biliyor. Kendi Sözünde bize, insanları Tanrısal rehberlik olmadan kendilerini başarıyla yönetme yeteneğiyle yaratmadığını açıkça gösterir. Kendisinden bağımsız olarak sürdürülen insan yönetimi için Tanrı’nın tanıdığı uzun süreli fırsat bu konuda insanların başarısızlığını hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya koydu. Bir yazar şunu kabul etti: “İnsan aklı mümkün olan bütün egemenlik şekillerini denedi, fakat hiçbiri işe yaramadı.”

14 Yeremya 10:23’te peygamberin ilham altında yazdığı şu sözleri okuyoruz: “Ya RAB, bilirim ki, insanın yolu kendi elinde değildir; adımlarını doğrultmak yürüyen insanın elinde değildir.” Ayrıca Mezmur 146:3 şunları belirtir: “Emîrlere ve kurtarışı olmıyan âdem oğluna güvenmeyin.” Aslında, Romalılar 5:12’nin gösterdiği gibi kusurlu olarak doğduğumuz için, Tanrı’nın Sözü kendimize de güvenmemek üzere bizi uyarır. Yeremya 17:9 şunları söyler: “Yürek her şeyden ziyade aldatıcıdır.” Bu nedenle Süleymanın Meselleri 28:26 şunu bildirir: “Kendi yüreğine güvenen akılsızdır; fakat kim hikmetle yürürse, o kurtulur.”

15. Bize rehberlik edecek hikmeti nerede bulabiliriz?

15 Bu hikmeti nerede bulabiliriz? “RAB korkusu hikmetin başlangıcıdır; ve Kuddûsu tanımak, anlayıştır.” (Süleymanın Meselleri 9:10) Bizi bu korkunç dönemde yönlendirebilecek hikmete sahip olan kişi yalnızca Yehova’dır. Ve O, bize rehber olması için ilhamla yazdırdığı Kutsal Yazılar aracılığıyla Kendi hikmetinden yararlanmamızı mümkün kılıyor.—Süleymanın Meselleri 2:1-9; 3:1-6; II. Timoteos 3:16, 17.

İnsan Yönetiminin Geleceği

16. Geleceği belirleyen kimdir?

16 Öyleyse Tanrı’nın Sözü bize gelecek konusunda ne söyler? Geleceğin, kesinlikle insanların geçmişte yaptıklarının bir yansıması olmayacağını söyler. Demek ki, Patrick Henry’nin görüşü yanlıştı. Yeryüzünün ve üzerinde bulunan herkesin geleceği insanlar tarafından değil, Yehova Tanrı tarafından belirlenecek. Yeryüzünde, bu dünyadaki herhangi bir insanın ya da milletin iradesi değil, O’nun iradesi gerçekleşecek. “İnsanın yüreğinde çok kuruntular vardır; fakat RABBİN muradı, duran odur.”—Süleymanın Meselleri 19:21.

17, 18. Tanrı’nın bizim çağımızla ilgili iradesi nedir?

17 Tanrı’nın bizim çağımızla ilgili iradesi nedir? O, şimdiki şiddet dolu, ahlaksız ortamı sona erdirmeyi amaçlamıştır. İnsanların yüzyıllardan beri süregelen kötü yönetimi yakında yerini Tanrı yapısı bir hükümdarlığa bırakacak. Daniel 2:44’te bulunan peygamberlik şunu belirtiyor: “O [bugün var olan] kıralların günlerinde göklerin Allahı [gökte] ebediyen harap olmıyacak bir kırallık kuracak, ve onun hâkimiyeti başka bir kavma bırakılmıyacak; ancak bu kırallıkların hepsini o parçalıyacak ve bitirecek, ve kendisi ebediyen duracak.” Bu Krallık aynı zamanda insanların asla yapamadığı bir şeyi yaparak İblis Şeytan’ın kötü etkisini de ortadan kaldıracak. Onun dünya hâkimiyeti sonsuza dek yok olacak.—Romalılar 16:20; II. Korintoslular 4:4; I. Yuhanna 5:19.

18 Gökteki bu hükümetin tüm insani yönetim biçimlerini tamamen silip süpüreceğine dikkat edin. Bu dünyanın yönetimi insanlara bırakılmayacak. Gökte, Tanrı’nın Krallığını oluşturanlar yeryüzündeki tüm işleri insanlığın iyiliği için denetim altında tutacaklar. (Vahiy 5:10; 20:4-6) Yeryüzünde bulunan sadık insanlar Tanrı’nın Gökteki Krallığının talimatlarına uyacaklar. İsa’nın, hakkında dua etmemizi öğrettiği hükümdarlık budur; şöyle demişti: “Melekûtun [krallığın] gelsin; gökte olduğu gibi yerde de senin iraden olsun.”—Matta 6:10.

19, 20. (a) Mukaddes Kitap Gökteki Krallıkla ilgili düzenlemeyi nasıl anlatır? (b) Bu Krallığın yönetimi insanlık için neler yapacak?

19 Yehova’nın Şahitleri Tanrı’nın Gökteki Krallığına iman ederler. Resul Petrus’un değindiği “yeni gökler” budur: “Biz onun vadine göre yeni gökler ve yeni yer bekliyoruz; onlarda salâh duracaktır.” (II. Petrus 3:13) “Yeni yer,” Tanrı’nın Krallığı olan “yeni gökler” tarafından yönetilecek yeni insan toplumudur. Bu Tanrı’nın bir rüyette Yuhanna’ya açıkladığı bir düzenlemedir; o şöyle yazdı: “Yeni bir gökle yeni bir yer gördüm; çünkü evelki gök ve evelki yer geçtiler; . . . . ve [Tanrı] gözlerinden bütün gözyaşlarını silecek; ve artık ölüm olmıyacak; ve artık matem ve ağlayış ve acı da olmıyacak; çünkü evelki şeyler geçtiler.”—Vahiy 21:1, 4.

20 Yeni yerin adil olacağına dikkat edin. Adil olmayan tüm unsurlar Tanrı’nın gerçekleştireceği bir eylem olan Armagedon savaşında ortadan kaldırılacak. (Vahiy 16:14, 16) Süleymanın Meselleri 2:21, 22’deki peygamberlik bunu şöyle dile getirir: “Memlekette doğru adamlar oturacaklar, ve kâmiller orada kalacaklardır. Fakat kötü adamlar memleketten atılacaklar, ve hainler ondan söküleceklerdir.” Mezmur 37:9 ise şu vaatte bulunuyor: “Şerirler kesilip atılacak; fakat RABBİ bekliyenler, dünyayı miras alacaklardır.” Böyle bir yeni dünyada yaşamak istemez misiniz?

Yehova’nın Vaatlerine İman Edin

21. Yehova’nın vaatlerine neden iman edebiliriz?

21 Yehova’nın vaatlerine iman edebilir miyiz? O’nun, peygamberi İşaya aracılığıyla söylediklerini dinleyin: “Eski zamandan olan önceki şeyleri anın, çünkü Allah benim, ve başkası yoktur; ben Allahım, ve benim gibisi yoktur; sonu başlangıçtan, ve henüz olmıyan şeyleri kadimden bildiren: Öğüdüm duracak, ve bütün muradımı yapacağım, diye[n].” Ve 11. ayetin son kısmı şöyle der: “Ben söyledim ve yerine getireceğim; ben tasarladım, ve onu yapacağım.” (İşaya 46:9-11) Evet, Yehova’ya ve O’nun vaatlerine sanki bu vaatler zaten yerine gelmiş gibi kesin olarak iman edebiliriz. Mukaddes Kitap bunu şöyle ifade eder: “İman, ümit edilen şeylerle ilgili teminatlandırılmış bir bekleyiş ve görülmemesine rağmen gerçeklerin açık kanıtıdır.”—İbraniler 11:1.

22. Yehova’nın vaatlerini yerine getireceğinden neden emin olabiliriz?

22 Alçakgönüllü insanlar, Tanrı’nın bu vaatleri gerçekleştireceğini bildiklerinden böyle bir iman gösterirler. Örneğin, Mezmur 37:29’da şöyle okuyoruz: “Salihler (adil olanlar) yeri miras alır, ve onda ebediyen otururlar.” Buna inanabilir miyiz? Evet, çünkü İbraniler 6:18, ‘Tanrı’nın yalan söylemesinin imkânsız olduğunu’ söylüyor. Yeryüzünü alçakgönüllü kişilere vereceğine göre, o Tanrı’ya mı aittir? Vahiy 4:11’de şu bildiri bulunur: “Bütün şeyleri sen yarattın, ve senin iradenle mevcut idiler ve yaratıldılar.” Bu nedenle Mezmur 24:1 şöyle der: “RABBİNDİR yeryüzü ve onun doluluğu.” Yeryüzünü Yehova yaratmıştır, onun sahibidir ve Kendisine iman edenlere onu verir. Buna güvenimizi güçlendirmeye yardım etmek üzere, izleyen makale Yehova’nın geçmişte ve günümüzde kavmine olan vaatlerini nasıl tuttuğunu ve gelecekte de tutacağından neden bu kadar emin olabileceğimizi gösterecek.

Tekrarlanacak Noktalar

◻ Tarih boyunca insanların ümitlerine ne oldu?

◻ Daha iyi bir geleceği neden insanlardan beklememeliyiz?

◻ Tanrı’nın gelecekle ilgili iradesi nedir?

◻ Tanrı’nın vaatlerini yerine getireceğinden neden eminiz?

[Sayfa 10’daki resim]

Mukaddes Kitap açıkça şunu belirtir: “Adımlarını doğrultmak . . . . insanın elinde değildir.”—Yeremya 10:23.

[Tanıtım notu]

Bomba: U.S.National Archives fotoğrafı; aç çocuklar: WHO/OXFAM; sığınmacılar: UN PHOTO 186763/J. Isaac; Mussolini ve Hitler: U.S. National Archieves fotoğrafı

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş