Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w98 1/12 s. 19-22
  • İyi Haberin Hukuksal Yollarla Korunması

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • İyi Haberin Hukuksal Yollarla Korunması
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1998
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Yasal Bir Korunma Duvarının Oluşumu
  • Duvarın Sağlamlaştırılması
  • Duvarın Korunması
  • Tapınma Özgürlüğü Mücadelesi
    Tanrı’nın Krallığı Hüküm Sürüyor!
  • Krallık Müjdecileri Davalarını Mahkemeye Götürüyor
    Tanrı’nın Krallığı Hüküm Sürüyor!
  • Yüksek Mahkeme Konuşma Özgürlüğü Lehinde Karara Varıyor
    Uyanış!—2003
  • Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde Kazanılan Zafer
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2007
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1998
w98 1/12 s. 19-22

İyi Haberin Hukuksal Yollarla Korunması

İNSANLAR, şehirler inşa etmeye başladığından beri, duvarlar da yapmıştır. Özellikle geçmiş devirlerde bu sağlam surlar, şehirler için birer koruyucu olmuştur. Bu engelin üzerinde duran savunmacılar, duvarda gedik açmaya ya da duvarın altını oymaya çalışan saldırganlara karşı savaşabilirdi. Yalnızca şehirde oturanlar değil, çoğu kez çevre kasabalarda ve köylerde yaşayanlar da bu duvarların arkasında korundular.—II. Samuel 11:20-24; İşaya 25:12.

Buna benzer biçimde Yehova’nın Şahitleri de, yasal anlamda bir korunma duvarı oluşturmuştur. Bunu yapmalarının nedeni, kendilerini toplumdan soyutlamak değildir; çünkü Yehova’nın Şahitlerinin dost canlısı ve cana yakın insanlar oldukları iyi bilinir. Aslında bu duvar, tüm insanların temel özgürlükleriyle ilgili güvenceyi sağlamlaştırır. Aynı zamanda bu yapı, Şahitlerin yasal haklarını korur ve böylece tapınmalarını serbestçe yapabilirler. (Matta 5:14-16 ile karşılaştırın.) Bu duvar onların tapınma biçimlerini ve Tanrı’nın Gökteki Krallığını vaaz etme haklarını korur. Nedir bu duvar ve nasıl oluşturulmuştur?

Yasal Bir Korunma Duvarının Oluşumu

Yehova’nın Şahitleri, çoğu ülkede dinsel özgürlüğe sahip olmalarına karşın, bazı ülkelerde de haksız saldırılara hedef olmuşlardır. Bir araya gelerek ya da evden eve vaaz ederek tapınma özgürlükleri engellenmeye çalışıldığında yasal yollara başvurmuşlardır. Yehova’nın Şahitleriyle ilgili dünya çapında binlerce dava söz konusu oldu.a Davaların tümü kazanılmadı. Fakat alt düzeydeki mahkemeler Şahitler aleyhine karar verdiğinde, onlar çoğu kez üst mahkemelere başvurdular. Sonuç ne oldu?

20. yüzyılda yıllarca, birçok ülkede kazanılan hukuksal zaferler sağlam emsaller oluşturdu ve Yehova’nın Şahitleri daha sonraki davalarda bu emsal kararlara başvurdular. Bir duvarı oluşturan tuğlalar ya da taşlar gibi, bu lehte kararlar da yasal bir korunma duvarı oluşturdu. Şahitler, tapınmalarını yerine getirebilmelerini sağlayan dinsel özgürlükleri uğruna, emsal kararlardan oluşan bu duvar üzerinden mücadelelerini sürdürdüler.

Bir örnek olarak, Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesince 3 Mayıs 1943’te karara bağlanmış olan, Murdock–Pennsylvania Eyaleti davasını ele alalım. Bu davada ortaya çıkan soru şuydu: Yehova’nın Şahitlerinin kendi dinsel yayınlarını dağıtmak için, ticari bir satış ruhsatı almaları gerekir mi? Yehova’nın Şahitleri kendilerinden bunun talep edilmemesi gerektiğini savundular. Çünkü onların vaaz etme işi hiçbir zaman ticari bir faaliyet niteliği taşımamıştı. Amaçları para kazanmak değil, iyi haberi vaaz etmekti. (Matta 10:8; II. Korintoslular 2:17) Murdock davasında Mahkeme, dinsel yayınların dağıtımı için ruhsat vergisinin şart koşulmasının anayasaya aykırı olduğunu belirterek, Şahitlerin görüşü doğrultusunda bir karara vardı.b Bu karar önemli bir emsaldi ve bundan sonraki sayısız davada Şahitler otorite olarak bu karara başvurup olumlu sonuçlar elde ettiler. Murdock davasındaki kararın yasal korunma duvarında sağlam bir tuğla olduğu görüldü.

Bu tür davalarla, tüm insanların din özgürlüğünün korunması yönünde çok şey başarıldı. Şahitlerin Amerika’da medeni hakların savunulmasına katkısı hakkında University of Cincinnati Law Review şöyle dedi: “Yehova’nın Şahitlerinin anayasal hukukun gelişimi, özellikle de konuşma ve din özgürlüğünü koruyan sınırların genişlemesi üzerinde büyük etkisi olmuştur.”

Duvarın Sağlamlaştırılması

Her bir hukuksal zaferle duvar daha da sağlamlaştı. Şimdi, dünya çapında hem Yehova’nın Şahitlerine hem de özgürlüğü seven başka kişilere yararı olmuş, 1990’lara ait bazı kararlara şöyle bir bakalım.

Yunanistan. 25 Mayıs 1993’te, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Yunan vatandaşlarının kendi dinsel inançlarını başkalarına öğretme hakkını onadı. Dava o zamanlar 84 yaşında olan Minos Kokkinakis ile ilgiliydi. Yehova’nın Şahidi olan Kokkinakis 1938’den beri 60’tan fazla kez tutuklanmış, 18 kez Yunan mahkemelerine çıkarılmış ve altı yıldan uzun bir süre hapiste yatmıştı. Kendisi genellikle, din propagandasını yasaklayan 1930’lardan kalma bir yasaya göre mahkûm edilmişti. Bu yasaya dayanılarak, Yehova’nın Şahitleri 1938’den 1992’ye dek yaklaşık 20.000 kez tutuklanmıştı. Avrupa Mahkemesi, Yunan hükümetinin Kokkinakis’in dinsel özgürlüğünü çiğnediğine ve uğradığı zarara karşılık kendisine 14.000 Amerikan doları ödenmesine karar verdi. Mahkeme, verdiği kararda Yehova’nın Şahitlerinin “bilinen din” tanımına kesinlikle uyduğunu da belirtti.—1 Ekim 1993 tarihli Kule dergisinin 27-31. sayfalarına bakın.

Meksika. 16 Temmuz 1992’de Meksika’da dinsel özgürlüğün savunulması yönünde önemli bir adım atıldı. Bu tarihte, Dinsel Cemiyetler ve Umumi İbadet Yasası çıkarıldı. Dinsel bir grup bu yasa yoluyla, gereken tescili alarak dinsel kurum sıfatıyla yasal bir statü elde edebiliyordu. Önceleri, ülkedeki diğer dinler gibi Yehova’nın Şahitleri de varlıklarını fiilen sürdürüyorlardı, fakat yasal bir statüleri yoktu. 13 Nisan 1993’te Şahitler tescil başvurusunda bulundular. Sonunda, 7 Mayıs 1993’te, her ikisi de dinsel cemiyet olmak üzere, La Torre del Vigía, A. R. ve Los Testigos de Jehová en México, A. R. sıfatlarıyla yasal olarak tescil edildiler.

Brezilya. Kasım 1990’da Brezilya Ulusal Sosyal Güvenlik Kurumu (INNS), Yehova’nın Şahitlerinin bürolarında gönüllü çalışanların bundan böyle din görevlileri olarak görülmeyip Brezilya çalışma yasaları kapsamına gireceklerini bildirdi. Şahitler kararı temyiz ettiler. 7 Haziran 1996’da, Brasília Başsavcılığı Bürosu Adli Danışma Kurulu, Yehova’nın Şahitlerinin bürolarında hizmet edenlerin, dindışı bir kurumun çalışanları olmayıp yasal bir dinsel kurumun din görevlileri konumunda bulunduklarını onayan bir karar çıkardı.

Japonya. 8 Mart 1996’da, Japonya Yüksek Mahkemesi, Japonya’daki herkesin yararına, din özgürlüğü ve eğitim konusundaki bir kararını resmen bildirdi. Mahkeme, dövüş sporları eğitimi almayı reddeden Kunihito Kobayaşi’yi okuldan atan Kobe Belediyesi Endüstri Teknik Lisesi’nin, yasayı çiğnediğine oybirliğiyle karar verdi. Bu hüküm, Yüksek Mahkemenin dinsel özgürlüğün Japonya Anayasasının güvencesi altında olduğuna ilişkin ilk resmi bildirisiydi. Mukaddes Kitaba göre eğittiği vicdanına uyan bu genç, söz konusu eğitimin İşaya 2:4’teki gibi Mukaddes Kitap ilkeleriyle uyumlu olmadığını düşünmüştü. O ayette şu sözler yer almaktadır: “Kılıçlarını saban demirleri, ve mızraklarını bağcı bıçakları yapacaklar; millet millete karşı kılıç kaldırmıyacak, ve artık cengi öğrenmiyecekler.” (İşaya 2:4) Mahkemenin kararı, gelecekteki davalar için bir emsal oluşturdu.—1 Kasım 1996 tarihli Kule dergisinin 19-21. sayfalarına bakın.

Bir başka önemli karar da 9 Şubat 1998’de Tokyo Yüksek Mahkemesi tarafından alındı. Misae Takeda adlı Şahidin, Mukaddes Kitaptaki ‘kandan çekinin’ emrine uymayan tıbbi tedavi yöntemini reddetme hakkı onaylandı. (Resullerin İşleri 15:28, 29) Bu dava Temyiz Mahkemesine gitti ve Yüksek Mahkemenin kararının değiştirilip değiştirilmeyeceğini zaman gösterecek.

Filipinler. Filipin Yüksek Mahkemesi, 1 Mart 1993’te, nezaketle aldığı tarafsız tavrı yüzünden okuldan atılan genç Şahitlerle ilgili davada, oybirliğiyle Yehova’nın Şahitleri lehine karar verdi.

Şahitler lehine çıkan her mahkeme kararı, yalnız Yehova’nın Şahitlerinin değil, tüm insanların haklarını koruyan yasal duvara eklenerek yapıyı sağlamlaştıran bir taş ya da tuğla gibidir.

Duvarın Korunması

Yasal olarak tanınmış diğer dinler gibi birçok özgürlükten hakkıyla yararlanan Yehova’nın Şahitleri, 153 ülkede yasal olarak tescil edilmiştir. Yehova’nın Şahitleri, Doğu Avrupa’da ve eski Sovyetler Birliğinde zulüm ve yasaklarla geçen onlarca yıldan sonra şimdi, Arnavutluk, Belarus, Çek Cumhuriyeti, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Macaristan, Romanya ve Slovakya gibi ülkelerde yasal olarak tanınmış durumdadırlar. Ancak, uzun zaman önce kurulmuş yargı sistemlerine sahip bazı Batı Avrupa ülkelerinin de içinde bulunduğu belli ülkelerde Yehova’nın Şahitlerinin hakları bugün ciddi bir şekilde tehdit edilmekte ya da reddedilmektedir. Muhalifler Şahitlere ‘kanun yoluyla kötülük etmek’ için etkin biçimde çalışıyorlar. (Mezmur 94:20) Bu çabaya Şahitler nasıl karşılık veriyor?c

Yehova’nın Şahitleri tüm yönetimlerle işbirliği yapmak istemekle birlikte, tapınmalarını yerine getirebilmek üzere yasal özgürlüğe de sahip olmak isterler. Onların güçlü kanaati, kendilerini Tanrı’nın vaaz etme emrini ya da diğer emirlerini tutmaktan men eden her kanun ya da mahkeme kararının Tanrı’nın Kanununu iptal edemeyeceği şeklindedir. (Markos 13:10) Eğer barışçıl bir şekilde anlaşmaya varılamıyorsa, Yehova’nın Şahitleri tapınmalarını yerine getirmek amacıyla Tanrı vergisi tüm haklarının yasal olarak korunmasını sağlamak üzere, hukuksal alanda mücadeleye gireceklerdir. Yehova’nın Şahitleri Tanrı’nın şu vaadine tam bir güven duyarlar: “Sana karşı yapılan hiç bir silâh işe yaramıyacak.”—İşaya 54:17.

[Dipnotlar]

a Yehova’nın Şahitlerinin hukuksal tarihi hakkında daha ayrıntılı bilgi için lütfen, Jehovah’s Witnesses—Proclaimer’s of God’s Kingdom kitabının 30. bölümüne bakın.

b Yüksek Mahkeme, Murdock davasındaki kararıyla, daha önceki Jones–Opelika Kenti davasındaki tavrını değiştirmiş oldu. 1942’de görülen Jones davasında Yüksek Mahkeme, Alabama’nın Opelika kenti caddelerinde ruhsat vergisi ödemeksizin yayın dağıtan Yehova’nın Şahidi Rosco Jones hakkında alt mahkemenin verdiği mahkûmiyet kararını onamıştı.

c Bu derginin 8-18. sayfalarında bulunan, “İmanları Nedeniyle Nefret Gördüler” ve “İmanımızı Savunmak” başlıklı makalelere bakın.

[Sayfa 21’deki çerçeve]

Yehova’nın Şahitlerinin Haklarının Savunulması

Yehova’nın Şahitleri, dünyanın her yerinde, karşılaştıkları zulmün bir sonucu olarak yargıçlar ve hükümet yetkilileri önüne çıkarıldılar. (Luka 21:12, 13) Yehova’nın Şahitleri haklarını hukuksal yollarla savunmak uğruna ellerinden gelen her çabayı gösterdiler. Birçok ülkede mahkemelerde kazanılan zaferler, Yehova’nın Şahitlerinin yasal özgürlüklerinin korunmasına ve aşağıda sıralanan hakların kazanılmasına yardım etti:

◻ Satıcılara konulan kısıtlamalarla engellenmeksizin evden eve vaaz etme—Murdock–Pennsylvania Eyaleti, ABD Yüksek Mahkemesi (1943); Kokkinakis–Yunanistan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ECHR (1993).

◻ Tapınmak üzere özgürce toplanma—Manoussakis ve Arkadaşları–Yunanistan, ECHR (1996).

◻ Bazı simgeler önünde yapılan hareketlerden hangisinin saygı, hangisinin tapınma olduğuna vicdanen karar verme—West Virginia Eyaleti Eğitim Kurulu–Barnette, ABD Temyiz Mahkemesi (1943); Filipinler Yüksek Mahkemesi (1993); Hindistan Yüksek Mahkemesi (1986).

◻ Vicdanlarını zedeleyen bazı hizmetleri reddetme—Georgiadis–Yunanistan, ECHR (1997).

◻ Vicdanlarını zedelemeyen tedavi yöntemlerini ve ilaçları seçme—Malette–Shulman, Kanada, Ontario, Temyiz Mahkemesi (1990); Watch Tower–E.L.A., Yüksek Mahkeme, Puerto Rico, San Juan (1995). Fosmire–Nicoleau, New York, ABD, Temyiz Mahkemesi (1990).

◻ Mukaddes Kitaba dayalı inançları çocuk velayetiyle ilgili çekişmelere konu olsa bile, çocuklarını bu inançlara göre yetiştirme—St-Laurent–Soucy, Kanada Yüksek Mahkemesi (1997); Hoffmann–Avusturya, ECHR (1993).

◻ Yasalarca tanınmış diğer dinlerin kullandığı kurumlara tanınan vergi muafiyetlerinden yararlanabilen yasal kurumlara sahip olma ve işletme—Kamu–Haring, ABD, New York, Temyiz Mahkemesi (1960).

◻ Diğer dinlerde tam günlük hizmetlerde bulunan din görevlileri için geçerli olan vergi uygulamasının tam günlük bazı hizmetlerde çalışanlar için de elde edilmesi—Brezilya Ulusal Sosyal Güvenlik Kurumu, Brasília, (1996).

[Sayfa 20’deki resim]

Minos Kokkinakis ve karısı

[Sayfa 20’deki resim]

Kunihito Kobayaşi

[Sayfa 19’daki resim tanıtım notu]

The Complete Encyclopedia of Illustration/J. G. Heck

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş