Birbirinizi Gönülden Bağışlayın

1, 2. Bağışlayıcı olmak konusunda kendimizi gözden geçirmemiz neden önemlidir?

YEHOVA’NIN günah hakkında ne düşündüğünü ve günah işlediğimizde nasıl bir tepki gösterdiğini Kutsal Kitaptan öğrenebiliriz. O’nun yazılı Sözünden bağışlayıcı olmak konusunda da bilgi alabiliriz. Önceki makalede Yehova’nın Davut ve Manasse’yi neden bağışladığını ele aldık. Onlar yaptıkları yüzünden gerçekten üzüldüler ve pişman oldular. Bu nedenle günahlarını itiraf ettiler, kötü işlerinden döndüler ve içtenlikle tövbe ettiler. Yehova da onlara lütuf gösterdi.

² Şimdi, bağışlayıcı olmayı bizim açımızdan ele alalım. Manasse’nin öldürdüğü masum kişiler arasında ailenizden biri olsaydı ne hissederdiniz? Manasse’yi bağışlayabilir miydiniz? Bu soruları ele almamız yerindedir, çünkü kanunsuz, bencil ve şiddet dolu bir dünyada yaşıyoruz. İsa’nın takipçileri olarak neden bağışlayıcı bir tutum geliştirmeliyiz? Haksızlığa veya onur kırıcı bir davranışa maruz kaldığınızda, duygularınızı kontrol altında tutmanıza ne yardım edebilir? Böyle bir durumda Yehova’nın istediği gibi davranmayı ve bağışlayıcı olmayı nasıl başarabilirsiniz?

NEDEN BAĞIŞLAYICI OLMALIYIZ?

3-5. (a) İsa kendisini dinleyenlere bağışlayıcı olmanın gereğini anlatmak için hangi örneği verdi? (b) İsa, Matta 18:21-35’te kayıtlı örneğinde hangi noktayı vurguladı?

³ Hata yapan kişi bir iman kardeşimiz olsun ya da olmasın, onu bağışlamaya istekli olmamız önemlidir. Aile üyelerimizle, arkadaşlarımızla, diğer insanlarla ve Yehova’yla aramızdaki barışı korumak istiyorsak bu şarttır. Kutsal Kitap, biri bizi kaç kez kırarsa kırsın onu her defasında bağışlamamız gerektiğini söyler. İsa bunun makul bir talep olduğunu göstermek üzere güzel bir örnek verdi.

⁴ Bir kölenin efendisine büyük bir borcu vardı. Bu borç bir işçinin 60.000.000 günlük ücretinin karşılığı olsa da, efendisi borcu sildi. Borcu silinen adam dışarı çıkınca kendisine bir işçinin sadece 100 günlük ücreti kadar borcu olan başka bir köleyi buldu. Bu köle sabretmesi için yalvarsa da, adam onu hapse attırdı. Efendisi bunu öğrenince çok kızdı ve şöyle dedi: “Benim sana merhamet ettiğim gibi, senin de köle arkadaşına merhamet etmen gerekmez miydi?” Sonunda, “olanlara çok öfkelenen efendisi, bütün borcunu ödeyene kadar onu [merhametsiz köleyi] zindancıların eline teslim etti” (Mat. 18:21-34).

⁵ İsa bu örnekle hangi noktayı vurguladı? Örneğini şu sözlerle bitirdi: “Evet, her biriniz kardeşinizi gönülden affetmezseniz, gökteki Babam da size aynı şekilde davranacaktır” (Mat. 18:35). İsa’nın sözleri çok açık. Kusurlu yapımız nedeniyle işlediğimiz günahlar, Yehova’nın standartlarını karşılamamızın imkânsız olduğunu ortaya koyuyor. Yine de Yehova bizi bağışlamaya ve günahlarımızı tamamen silmeye isteklidir. Bununla birlikte, bir kişi Yehova’nın dostu olmak istiyorsa, başkalarının hatalarını bağışlamalıdır. İsa Dağdaki Vaazında şöyle demişti: “Siz başkalarının suçlarını bağışlarsanız, gökteki Babanız da sizi bağışlayacaktır. Fakat başkalarının suçlarını bağışlamazsanız, Babanız da sizin suçlarınızı bağışlamayacaktır” (Mat. 6:14, 15).

6. Bağışlamak neden her zaman kolay değildir?

⁶ Birçok kişi gibi siz de, “Tabii söylemesi kolay” diyebilirsiniz. Çünkü kırıldığımızda genellikle duygularımızla hareket ederiz. Bir kişi kırıldığında öfkelenebilir ve haksızlığa uğradığını hissedebilir. Adaletin yerini bulmasını, hatta intikam almayı isteyebilir. Bazıları kendini kıran birini asla bağışlayamayacağını bile düşünebilir. Siz de benzer duygulara sahipseniz, Yehova’nın istediği gibi bağışlayıcı bir tutum geliştirmek için ne yapabilirsiniz?

DUYGULARINIZI GÖZDEN GEÇİRİN

7, 8. Başkalarının kaba davranışları nedeniyle kırıldıysanız bağışlayıcı olmanıza ne yardım edebilir?

⁷ Biri sizi kıracak bir şey yaptığında ya da siz öyle hissettiğinizde verdiğiniz duygusal tepki çok sert olabilir. Öfke konusundaki bir araştırmada, bir gencin verdiği tepki şöyle anlatıldı: “Bir keresinde öyle öfkelendim ki, geri dönmeyeceğime yemin ederek evden çıktım. Güneşli bir yaz günüydü. Güzel patikalarda öylece yürüdüm. Sessizlik ve çevredeki güzellikler beni rahatlattı ve sakinleştirdi. Birkaç saat sonra söylediklerime pişman oldum ve tamamen yatışmış halde eve döndüm.” Bu örneğin de gösterdiği gibi, sakinleşmek ve olaya tarafsız bakabilmek için kendinize zaman tanırsanız, sonradan pişman olacağınız bir tepki vermekten kaçınmış olursunuz (Mezm. 4:4; Özd. 14:29; Yak. 1:19, 20).

⁸ Peki olumsuz duygular hâlâ devam ediyorsa ne yapabilirsiniz? Neden üzgün olduğunuzu saptamaya çalışın. ‘Kırılmamın nedeni bana haksızlık ya da saygısızlık yapılması mı? Yoksa o kişinin bana bile bile zarar vermek istediğini mi düşünüyorum? Yaptığı şey gerçekten de o kadar kötü mü?’ Kırgınlığınızın nedenini gözden geçirmek, Kutsal Yazılara uygun şekilde davranmanıza yardım eder (Özdeyişler 15:28; 17:27’yi okuyun). Kendinizi bu şekilde sınamanız, daha gerçekçi ve bağışlamaya istekli biri olmanıza yardım edebilir. Zor olsa bile, bunu yapmayı alışkanlık edinirseniz, Tanrı’nın Sözünün size rehberlik etmesine ve ‘yüreğinizdeki niyetleri ve düşünceleri ortaya sermesine’ izin vermiş olursunuz. Böylece Yehova’nın bağışlayıcı tutumunu örnek alabilirsiniz (İbr. 4:12).

KIRILMAKTA HAKLI MISINIZ?

9, 10. (a) İnsanlar kızdığında genelde nasıl tepki vermeye eğilimlidir? (b) Olumlu ve bağışlayıcı bir düşünüş tarzını benimsemek yaşamımızı nasıl değiştirebilir?

⁹ Günlük yaşamda karşılaştığımız birçok olay bizi olumsuz tepkiler vermeye yöneltebilir. Örneğin, araba kullanırken başka bir aracın size neredeyse çarpacak kadar yaklaştığını düşünün. Tepkiniz nasıl olurdu? Trafikte yaşanan böyle olayları gazetelerde okumuşsunuzdur; sürücü öyle sinirlenir ki, arabadan inip diğer sürücüye saldırır. Kuşkusuz, İsa’nın takipçileri olarak böyle bir davranış bize yakışmaz.

¹⁰ Benzer bir durumla karşılaştığınızda tepki vermeden önce biraz düşünmek çok daha iyi olmaz mı? Belki dikkatiniz dağınık olduğu için siz de yanlış bir şey yaptınız. Belki de diğer sürücünün arabasında bir arıza var. Dolayısıyla şöyle bir sonuca varabiliriz: Anlayışlı, açık fikirli ve bağışlamaya istekli olmak öfkeyi, pişmanlığı ve diğer olumsuz duyguları azaltabilir. Vaiz 7:9 şöyle der: “Çabuk gücenen biri olma; çünkü kırgınlık akılsızların bağrında barınır.” Olayları kişisel algılamayın. Birçok durumda, kişiliğimize yapılmış bir saldırı olarak algıladığımız bir davranış, aslında sadece bir yanlış anlama ya da kusurluluk nedeniyle yapılmış bir hata olabilir. Kaba olduğunu düşündüğünüz bir söz ya da davranışı önyargısız şekilde değerlendirmeye çalışın ve bağışlamaya istekli olun. Bunu başarırsanız daha mutlu olacaksınız (1. Petrus 4:8’i okuyun).

‘DİLEDİĞİNİZ SELAMET SİZE DÖNSÜN’

11. İyi haberi duyuranlar olarak insanların tepkisi karşısında nasıl davranmalıyız?

¹¹ Tarla hizmetinde karşılaştığınız biri size kaba davranırsa nasıl özdenetim gösterebilirsiniz? İsa 70 öğrencisini duyuru işi için gönderdiğinde, girdikleri her eve selamet dilemelerini söyledi. Şöyle dedi: “Eğer orada barışsever biri yoksa dilediğiniz selamet size dönecek; varsa, onun üzerinde kalacak” (Luka 10:1, 5, 6). İnsanlar duyurduğumuz mesaja olumlu karşılık verdiğinde mutlu oluyoruz, çünkü öğrendiklerinden yarar göreceklerini biliyoruz. Fakat bazen hiç de barışsever olmayan kişilerle karşılaşıyoruz. Bu durumda nasıl davranmalıyız? İsa barışımızı korumamız gerektiğini söyledi. İnsanlar bize nasıl davranırsa davransın, gittiğimiz her evden ayrılırken yüreğimiz huzur ve barış dolu olmalı. Bize kaba davranan biri yüzünden sevincimizi kaybedersek, barışımızı koruyamayız.

12. Pavlus’un Efesoslular 4:31, 32’deki sözlerine göre nasıl davranmalıyız?

¹² Barışınızı sadece duyuru hizmetinde değil, her durumda korumaya çalışın. Başkalarını bağışlamaya istekli olmanız, elbette onların yanlış davranışlarını onaylamanız ya da size verdikleri zararı önemsememeniz anlamına gelmez. Bununla birlikte bağışlamak, böyle hatalar yüzünden küskünlük beslememeyi ve iç huzurunuzu korumayı içerir. Bazıları kendilerine yapılan kötülükler üzerinde çok fazla düşündükleri ve olumsuz duygular besledikleri için sevinçlerini kaybetti. Böyle duyguların sizi ele geçirmesine izin vermeyin. Unutmayın ki, küskünlük beslediğiniz sürece mutlu olamazsınız. O halde bağışlayıcı olmanız sizin yararınızadır (Efesoslular 4:31, 32’yi okuyun).

YEHOVA’YI MEMNUN EDECEK ŞEKİLDE DAVRANIN

13. (a) İsa’nın bir takipçisi nasıl ‘düşmanının yüreğini alevli korlar yığmış gibi yumuşatabilir’? (b) Kötü bir davranış karşısında yumuşak başlı bir tutum sergilemek neyle sonuçlanabilir?

¹³ Size kötü davranan birinin Kutsal Kitap ilkelerini takdir etmesine yardım edebilirsiniz. Elçi Pavlus şöyle yazdı: “‘Düşmanın açsa ona yiyecek ver, yesin, susamışsa içecek ver, içsin; çünkü böyle yapmakla yüreğini alevli korlar yığmış gibi yumuşatırsın.’ Kötülüğe yenilme, onu her zaman iyilikle yen” (Rom. 12:20, 21). Size kötü davranıldığında nazik tutumunuzu korursanız, en katı yürekli kişilerin bile yumuşamasını ve içindeki iyi özelliklerin ortaya çıkmasını sağlayabilirsiniz. Böyle bir kişiye anlayış ve duygudaşlık göstererek, hatta şefkat duyarak Kutsal Kitaptaki hakikatleri öğrenmesine yardım edebilirsiniz. Durum ne olursa olsun, yumuşak başlı ve sakin tutumunuzu korursanız, kişiye bu iyi davranışınızın nedenini düşünmesi için bir fırsat tanımış olursunuz (1. Pet. 2:12; 3:16).

14. Biri size ne kadar kötü davranmış olursa olsun neden yüreğinizde küskünlük beslememelisiniz?

¹⁴ Bazı durumlarda, belirli kişilerle arkadaşlık etmek uygun değildir. Bu kişiler arasında, eskiden cemaatin bir üyesi olan, fakat günah işleyip tövbe etmediği için cemaatten çıkarılanlar da vardır. Böyle biri tövbe etse bile, yaptığı şey size zarar verdiyse, onu bağışlamak gerçekten zor olabilir, çünkü duygusal yaraların iyileşmesi zaman alır. Böyle durumlarda, tövbe eden kişiye karşı bağışlayıcı bir tutum geliştirebilmek için Yehova’dan sürekli yardım dileyin. Ne de olsa, karşımızdaki kişinin yüreğindekileri biz bilemeyiz. Bunu sadece Yehova bilir. O, insanların en içteki niyetlerini sınar ve hata yapan kişilere sabır gösterir (Mezm. 7:9; Özd. 17:3). Kutsal Yazılar uygun olarak şöyle der: “Kimsenin kötülüğüne kötülükle karşılık vermeyin. Bunun yerine, ihtiyaca göre, herkesin gözünde iyi olanı yapın. Üzerinize düşeni yaparak, mümkünse herkesle barış içinde kalın. Sevgili kardeşler, siz öç almayın, Tanrı’nın gazabına yer bırakın, çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Öç almak Bana aittir, kötülüğün karşılığını verecek olan Benim; Yehova’nın sözü’” (Rom. 12:17-19). Başka bir insanı gerçekten adil şekilde yargılamamız mümkün mü? Hayır (Mat. 7:1, 2). Fakat Yehova’nın adaleti sağlayacağından emin olabiliriz.

15. Bizi inciten kişiler hakkındaki hangi gerçeği hatırlamak onlara karşı davranışımızı etkiler?

¹⁵ Eğer bir haksızlığa uğradığınızı düşünüyorsanız ve tövbe etmiş olmasına rağmen size karşı hatalı davranan kişiyi bağışlamakta zorlanıyorsanız, onun da benzer zorluklarla mücadele ettiğini hatırlamanız iyi olur. Miras aldığımız kusurluluk onu da etkiliyor (Rom. 3:23). Yehova kusurlu olduklarını hesaba katarak tüm insanlara şefkat duyar. Bu nedenle bizi inciten kişi için dua etmemiz uygundur. Biri için dua ettiğimizde ona duyduğumuz kızgınlık da azalır. Bize kötü davranan kişilere bile küskünlük beslemememiz gerektiğini İsa’nın şu sözlerinden anlıyoruz: “Siz düşmanlarınızı sevin ve size zulmedenler için dua edin” (Mat. 5:44).

16, 17. Cemaatteki ihtiyarlar günah işleyen birinin tövbe ettiğine karar verirse biz nasıl davranmalıyız? Neden?

¹⁶ Cemaatte işlenen suçları ele alma sorumluluğu, Yehova’nın isteğiyle uyumlu olarak, İsa’nın takipçisi ihtiyarlara emanet edilmiştir. Elbette bu biraderlerin, karşılaştıkları her durumla ilgili Tanrı’nın bildiği her şeyi bilmesi mümkün değildir. Fakat onların hedefi, kutsal ruhun rehberliğini izlemek ve Tanrı’nın Sözünde verilen yönlendirmeye uygun kararlar vermektir. Bu nedenle, böyle konularda karar vermeden önce dua ederek Yehova’dan yardım isterler. Dolayısıyla verdikleri kararın Yehova’nın düşünüşünü yansıttığından emin olabiliriz (Mat. 18:18).

¹⁷ Buna benzer durumlarda vefa göstermek önemlidir. Tövbe edip cemaate dönmüş birini bağışlayarak ona sevgi gösterecek misiniz? (2. Kor. 2:5-8). Eğer işlenen suçtan siz ya da bir yakınınız zarar gördüyse bu kolay olmayabilir. Bununla birlikte, Yehova’ya ve O’nun cemaat aracılığıyla olayları ele alış tarzına güvenirseniz, doğru davranmış olursunuz. Böylece başkalarını gönülden bağışladığınızı göstermiş olacaksınız (Özd. 3:5, 6).

18. Başkalarını gönülden bağışlamamızın ne gibi yararları olabilir?

¹⁸ Zihin sağlığı konusunda uzman kişiler bağışlayıcı olmanın birçok yararı olduğunu kabul ediyor. Bağışlayıcı olmak bizi rahatlatır ve sağlığımıza zarar veren olumsuz duygulardan kurtarır; böylece başkalarıyla daha sağlıklı ve mutlu ilişkilerimiz olur. Oysa bağışlamaya istekli olmazsak sağlığımız kötüleşir, ilişkilerimiz bozulur, stres ve iletişim zorluğu yaşarız. Her şeyden önemlisi, bağışlamaya istekli olursak gökteki Babamız Yehova ile iyi bir ilişkimiz olur (Koloseliler 3:12-14’ü okuyun).