Hıristiyan Gençler, Yehova’ya Vefakâr Şekilde Hizmet Edin
1 Vefa ve Tanrısal bağlılık, hakiki tapınma için gerekli olan şeylerdir. (II. Tim. 2:19) Yehova Tanrı, yerinde olarak hepimizden Kendisine ve görünür yerdeki teşkilatına bağlı kalmamızı istiyor.(Mezm. 30:4; 31:23) Bu kadar sıkıntı dolu bir zamanda bunu yapabilmek için, yaşamımızın amacını net şekilde korumalıyız ve Yehova’ya karşı gösterdiğimiz vefakâr sevgimizin sönmesine izin vermemeliyiz. Özellikle Hıristiyan gençler, Tanrı’ya olan sevgileri konusunda sürekli saldırılara uğruyorlar.—II. Tim. 2:22.
2 Hayatın baharı, yani gençlik, sevinç dolu bir dönem olması gerektiği halde, ciddi sorumluluklar da getiriyor. (Vaiz 11:9–12:2) Gençlerin, karşılaştıkları ve vermeleri gereken önemli bir karar, vakf ve vaftizdir. Aynı zamanda ya teokratik, ya da dünyevi hedefleri seçmek de söz konusudur. Bir kimse arkadaşlarını seçerken iyice düşünmeli. Verilen her karar, Yehova’ya ve cemaate karşı gösterilmesi gereken vefakâr sevgiyi yansıtmalı. Bu tutum, gerçek tatmin, zihinsel sulh ve hakiki mutluluk getirecek olan yegâne hareket tarzıdır.—Mezm. 149:1, 4.
3 Gençler, genellikle arkadaşlarına karşı içten gelen bir vefa duygusu taşırlar. Söz konusu arkadaşlar, Hıristiyan’a yakışmayan davranışlara karıştıkları takdirde, bu, onlar için gerçek bir deneme oluşturabilir. Birçok genç, bu durumda vefalarının bölünmesine yol açan durumlarla karşılaşıyorlar. Acaba ciddi bir suçu bildirecek misin, yoksa sanki hiçbir şey olmamış gibi onu görmezlikten mi geleceksin? Hıristiyan arkadaşlara karşı gerçek bir ilgi ve Tanrı’ya karşı olan sevgin, seni şüphesiz bunu Levililer 5:1’de belirtilen prensiple uyumlu olarak bildirmeğe sevk edecektir. Hıristiyan gençler, bu şekilde sahte bir vefa duygusuna kapılarak “kötülüğün suç ortağı” (YD) olmaktan kaçınırlar.—Tesn. 13:6-8.
4 Yukarda sözü edilen durumları, vefa yönünden bir meydan okuma haline getiren birçok etken var. Herşeyden önce, genç bir biraderin onu dile getirdiği gibi, bazı gençler, arkadaşlarına karşı gerçek sevgi göstermek yerine “bencillik ruhu”nu yansıtıyorlar. (Lev. 19:17; Sül. Mes. 27:5, 6) Bu, onları, suçları açıklananların arkadaşlıklarını kaybetmemek için, meseleye karıştırılmaktan çekinmeye sevk eder. (Sül. Mes. 9:8) Bazı gençler ve onların ana-babaları, ruhi zayıflıkları yüzünden, böyle bir suç bildirdiği zaman, bir süre içerleyebilirler. Fakat bu durum vefakâr gençleri konuşmaktan alıkoymamalıdır. Cemaatin büyük çoğunluğu, gençlerin gösterdikleri bu tür cesaret dolu vefayı takdir eder ve saygı ile karşılarlar.
5 Vefakâr gençler hem cemaat ibadet toplantılarına hem de tarla hizmetine katılırlar. Kendilerini cemaaten uzak tutabilecek faaliyetlerden kaçınırlar. (Sül. Mes. 18:1) Git gide daha çok genç, Tanrı’nın hizmetinde ilerlemek üzere, iyi maaşlı bir işi veya yüksek tahsili reddediyorlar. Onlar yaşça büyük olanların verdikleri nasihati ve rehberliği alçak gönüllülükle kabul ediyorlar. Bu vefakârlık, kutsal hizmete devam etmeleri için onlara imkân sağlıyor.
6 Gençler, aile birliğine katkıda bulunmak ve ruhen gelişmek üzere ne kadar mükemmel fırsatlara sahiptirler! Her ne kadar bazıları çocukluklarından beri hakikatle müşareket ediyorlarsa da, sanki “bir şeyi kaçırıyorlarmış” hissine kapılıyorlar. Oysa hakikati öğrenmeden önce, başka kişiler geçirmiş oldukları kötü tecrübelerden ve hayatlarını boşuna harcadıklarından dolayı çok pişmandırlar. Hakikatte olan ana-babalarının rehberliğine kendilerini vefakâr şekilde tabi kılmış olan gençleri görmek ne kadar canlandırıcıdır! Dolgun hizmette çalışan bir birader, kişisel tecrübesini ve annesinin kendisine ruhen ne kadar yardım ettiğini düşünerek, hiçbir zaman dünyanın bir kısmı olmadığına dair takdirini dile getirdi.
7 Cemaatte herkes, gençleri vefakâr hizmet için teşvik edebilir. Onlara, kendileri için cemaat uğruna çalışmak yönünden ruhi hedefler koymaya ve zamanla dolgun-vakitli hizmete erişmelerine yardım edin. (Süleymanın Meselleri 16:3’e bakın.) Tanrı’nın hizmetinde onlarla muntazaman çalışın.
8 Yehova’ya arz edilen hizmetin verdiği sevinci ve O’ndan gelen nimetleri unutmayın; daima Yehova’ya bakın. Ey gençler, yaşamın getirdiği sorumluluklara ayık şekilde bakın ve her geçen günün getirdiği taleplere vefa ve Tanrısal bağlılıkla göğüs gerin.