Güçlü İmanın Önemi

Kutsal Kitap, inançlarda değişiklik yapılmasını gerektirse bile sağlam kanıtlara dayalı böyle güçlü bir iman geliştirmeyi teşvik eder. Böyle bir iman yaşamsal önem taşır. Elçi Pavlus şöyle yazdı: “İman olmaksızın Tanrı’yı hoşnut etmek olanaksızdır. Tanrı’ya yaklaşan kişi O’nun varlığına ve Kendisini ciddiyetle arayanları ödüllendirdiğine iman etmelidir” (İbraniler 11:6).

Güçlü bir iman geliştirmenize engel olabilecek birçok etken vardır. Fakat bu derginin sonraki sayfalarında ele alınan dört adımı atarsanız böyle bir iman geliştirebilirsiniz.

1 Kutsal Kitaba Güven Geliştirin

“Kutsal Yazıların tümü Tanrı ilhamıdır ve öğretmek, yanlışı göstermek, düzeltmek . . . . bakımından yararlıdır” (2. Timoteos 3:16).

ENGEL NEDİR? Birçok insan Kutsal Kitabın sadece insan hikmetinin bir ürünü olduğunu iddia ediyor. Bazıları orada anlatılan olayların tarihsel açıdan yanlış olduğuna inanıyor. Başkalarıysa Kutsal Kitaptaki öğütlerin uygulanabilir olmadığını ya da çağın gerisinde kaldığını düşünüyor.

BU ENGELİ NASIL AŞABİLİRSİNİZ? Kutsal Kitabın güvenilirliğini ya da öğütlerinin yararını sorgulayanlar genelde onu bizzat araştırmamış oluyor. Sadece başkalarının söylediklerini tekrar ediyorlar. Ancak Kutsal Kitap şöyle uyarır: “Deneyimsiz insan her söze inanır; sağgörülü kişi ise adımını tartarak atar” (Özdeyişler 14:15).

Başkalarının dediklerini körü körüne kabul etmek yerine, birinci yüzyılda Veriya’da İsa’nın takipçisi olmuş kişilerin örneğini neden izlemeyesiniz? Bugün Yunanistan’ın kuzeyinde bulunan Veriya kentinde yaşamış olan bu kişiler başkalarının söylediklerini hemen kabul etmediler. Tersine ‘kendilerine anlatılanların doğruluğunu her gün Kutsal Yazılardan dikkatle araştıran’ kimseler olarak tanınıyorlardı (Elçiler 17:11). Şimdi Kutsal Kitabın Tanrı’nın ilham edilmiş Sözü olduğuna güvenebileceğinizi gösteren iki nedeni kısaca ele alalım.

Kutsal Kitapta anlatılan olaylar tarihsel açıdan doğrudur. Şüpheci kişiler yıllardır, Kutsal Kitapta geçen kişi ve yer isimlerinin doğru olduğuna güvenmiyorlar. Oysa şüpheciliğin yersiz olduğu ve Kutsal Kitabın güvenilirliği tekrar tekrar kanıtlandı.

Örneğin geçmişte bilginler, İşaya 20:1’de sözü edilen Asur Kralı Sargon’un varlığından kuşku duyuyorlardı. Fakat 1840’larda arkeologlar bu kralın sarayını gün ışığına çıkardılar. Şimdi Sargon en iyi tanınan Asur krallarından biridir.

Eleştirmenler İsa’nın idam emrini veren Romalı vali Pontius Pilatus’un gerçekten yaşamış biri olduğundan da kuşkuluydular (Matta 27:1, 22-24). Fakat 1961’de İsrail’in Sezariye kenti yakınlarında, Pilatus’un isminin ve mevkiinin yazılı olduğu bir taş bulundu.

Kutsal Kitabın tarihsel doğruluğu hakkında U.S.News & World Report’un 25 Ekim 1999 tarihli sayısında şunlar yazıldı: “Modern arkeoloji İsrail milletinin ataları hakkında anlatılanların kilit kısımlarını, yani Mısır’dan Çıkışı, Davut’un hanedanını, İsa’nın yaşadığı dönemi anlatan kayıtları çarpıcı şekilde destekleyerek, Eski ve Yeni Ahdin önemli bölümlerinin tarihsel açıdan güvenilir olduğunu kanıtladı.” Açıkçası Kutsal Kitaba iman etmek arkeolojik keşiflere bağlı olmasa da, Tanrı ilhamı olan bir kitabın tarihsel açıdan böyle doğru olmasını beklersiniz.

Kutsal Kitapta bulunan hikmet, hangi ortamda yetişmiş olursa olsun herkes için yararlıdır. Mikroorganizmalar ve bunların hastalıkların yayılmasına neden olduğu keşfedilmeden uzun zaman önce, Kutsal Kitapta yer alan temizlik ilkeleri bugün hâlâ geçerlidir (Levioğulları 11:32-40; Tekrar 23:12, 13). Ayrıca aileler, birbirlerine nasıl davranmaları gerektiği konusunda Kutsal Kitabın öğütlerini uyguladıklarında daha mutlu oluyorlar (Efesoslular 5:28–6:4). Bireyler olarak Kutsal Kitaptaki ilkeleri uygulamak da insanları daha değerli işçiler veya daha makul işverenler haline getirebilir (Efesoslular 4:28; 6:5-9). Ayrıca Kutsal Kitaptaki ilkeleri uygulamamız duygusal açıdan da sağlıklı olmamıza yardımcı oluyor (Özdeyişler 14:30; Efesoslular 4:31, 32; Koloseliler 3:8-10). Gerçekten de böyle uygulanabilir öğütlerin Yaratıcımızdan gelmesini bekleriz.

ÖDÜLÜ NEDİR? Kutsal Kitapta bulunan hikmet tecrübesiz birini bile hikmetli kılabilir (Mezmur 19:7). Ayrıca Kutsal Kitaba güvenmeyi öğrenirsek o bize daha güçlü bir iman geliştirme yönünde bir sonraki adımı atmamız için başka hiçbir kitabın sunamayacağı bir yardım sağlayabilir.

Daha fazla bilgi almak için Mukaddes Kitap Aslında Ne Öğretiyor? kitabının “Mukaddes Kitap: Tanrı’dan Bir Hediye” başlığını taşıyan 2. bölümüne bakın.a

[Dipnot]

2 Tanrı’yı Doğru Tanıyın

“Sonsuz yaşama kavuşmak için, tek gerçek Tanrı olan Seni . . . . tanımaları gerekir” (Yuhanna 17:3).

ENGEL NEDİR? Bazıları Tanrı’nın var olmadığını söylüyor. Bazı insanlar da Tanrı’nın bir kişi değil, büyük bir güç olduğuna inanıyor. Tanrı’nın gerçek bir kişi olduğuna inananlar da O’nun kimliği ve nitelikleri konusunda çelişkili şeyler öğretiyor.

BU ENGELİ NASIL AŞABİLİRSİNİZ? Tanrı’yı tanımanın bir yolu yarattığı şeyleri incelemektir. Elçi Pavlus şöyle dedi: “[Tanrı’nın] görünmez nitelikleri, sonsuz gücü ve Tanrılığı, dünyanın yaratılışından bu yana açıkça görülüyor, yaratılan şeyler yoluyla algılanabiliyor” (Romalılar 1:20). Doğayı dikkatle gözlemleyerek Yaratıcımızın hikmeti ve gücü hakkında çok şey öğrenebilirsiniz (Mezmur 104:24; İşaya 40:26).

Ancak Tanrı’nın kişiliğini tam olarak tanıyabilmek için her bireyin Tanrı’nın Sözü olan Kutsal Kitabı bizzat incelemesi gerekir. Düşüncelerinizi sizin yerinize başkalarının şekillendirmesine izin vermektense Kutsal Kitabın şu öğüdüne kulak verin: “Artık bu ortamın kalıbına girmeyin. Bunun yerine, zihninizi yenileyerek tamamen değişin ki, Tanrı’nın isteğinin iyi, makbul ve kusursuz olduğunu kendiniz görün” (Romalılar 12:2). Örneğin Kutsal Kitabın Tanrı hakkında açıkladığı şu gerçekleri düşünün:

Tanrı’nın bir özel ismi var. Tanrı’nın özel ismi Kutsal Kitapta binlerce kez geçer. Birçok tercümede bu ismin geçtiği yerlerden biri İşaya 42:8’dir. Orada şöyle der: “Ben Yehovayım, ismim odur; ve izzetimi bir başkasına, ve hamdimi oyma putlara vermiyeceğim” (Kitabı Mukaddes).

Yehova Tanrı duygulara sahiptir ve insanların davranışları O’nun duygularını etkiler. Yehova İsrailoğullarını Mısır’daki kölelikten kurtardıktan sonra İsrail halkı zaman zaman O’nun hikmetli öğütlerini görmezden geldi. Halkın isyankâr bir yol izlemesi “O’nu incitti.” Onların davranışları “İsrail’in Kutsalına acı verdi” (Mezmur 78:40, 41).

Yehova bizimle kişisel olarak ilgilenir. İsa öğrencilerine şunları söylemişti: “İki serçe bir paraya satılmaz mı? Yine de, Babanızın haberi olmadan onlardan biri bile yere düşmez. Sizin ise başınızdaki saçların her teli sayılıdır. Öyleyse korkmayın, çünkü siz serçelerden daha değerlisiniz” (Matta 10:29-31).

Tanrı bir ırkı veya kültürü diğerine tercih etmez. Elçi Pavlus Atina’daki Yunanlılara, Tanrı’nın ‘insanlığın tüm milletlerini tek bir adamdan yarattığını’ açıklamıştı. Sözlerine şunları ekledi: “[Tanrı] hiçbirimizden uzak değildir” (Elçiler 17:26, 27). Elçi Petrus da şöyle söyledi: “Tanrı taraf tutmuyor, her millette Kendisinden korkan ve doğruluktan ayrılmayan kişi O’nun gözünde makbuldür” (Elçiler 10:34, 35).

ÖDÜLÜ NEDİR? Bazılarının ‘Tanrı için gayretleri’ var, “ancak bunu tam bilgiye göre yapmıyorlar” (Romalılar 10:2). Fakat siz, Kutsal Kitabın Tanrı hakkında aslında ne öğrettiğini bilirseniz, kimseye aldanmayacak ve ‘Tanrı’ya yaklaşabileceksiniz’ (Yakup 4:8).

Daha fazla bilgi almak için Mukaddes Kitap Aslında Ne Öğretiyor? kitabının “Tanrı Hakkındaki Hakikat Nedir?” başlığını taşıyan 1. bölümüne bakın.a

[Dipnot]

[Sayfa 6’daki resim]

Tanrı’yı tanımanın bir yolu yarattığı şeyleri incelemektir

3 İsa Hakkındaki Hakikati Öğrenin

“Tanrı dünyayı öyle sevdi ki, biricik oğlunu verdi; ona iman eden hiç kimse yok olmasın, hepsi sonsuz yaşama sahip olsun diye bunu yaptı” (Yuhanna 3:16).

ENGEL NEDİR? Bazıları size İsa’nın aslında hiç yaşamadığını söyleyebilir. Bazıları da onun yaşadığına inanır fakat uzun zaman önce ölmüş, sıradan biri olduğunu savunur.

BU ENGELİ NASIL AŞABİLİRSİNİZ? İsa’nın öğrencilerinden biri olan Natanael’i örnek alın.a Arkadaşı Filipus “Yusuf oğlu Nasıralı İsa’yı” bulduğunu söylerken onun Mesih olduğuna dair kendi fikrini dile getirmişti. Fakat Natanael sırf Filipus öyle diyor diye onun gerçekten Mesih’i bulduğuna inanmadı. Şöyle cevap verdi: “Nasıra’dan iyi bir şey çıkabilir mi?” Ama yine de, Natanael işin aslını kendisi öğrenmek için ona “Gel de gör” diye karşılık veren Filipus’la birlikte gitmeyi kabul etti (Yuhanna 1:43-51). Siz de İsa’yla ilgili kanıtları kendiniz incelemekten yarar göreceksiniz. Bu konuda ne yapabilirsiniz?

İsa’nın gerçekten yaşamış biri olduğunu gösteren tarihsel kanıtları inceleyin. İosephos (Josephus) ve Tacitus birinci yüzyılda yaşamış, Hıristiyan olmayan saygın tarihçilerdi. Onlar İsa’dan gerçekten yaşamış biri olarak söz ettiler. Roma İmparatoru Neron’un MS 64’te Roma’da çıkan yangından Hıristiyanları nasıl sorumlu tuttuğunu anlatan Tacitus şunları yazdı: “Neron suçu, halkın Hıristiyanlar diye adlandırdığı ve iğrenç âdetlerinden dolayı nefret ettiği bir sınıfa yükleyerek, onlara en şiddetli işkenceleri çektirdi. [Hıristiyan] isminin türetildiği Hıristos [yani Mesih], Tiberius’un saltanatı sırasında valilerimizden biri olan Pontius Pilatus tarafından idam edildi.”

Birinci ve ikinci yüzyılda tarihçilerin İsa ve ilk Hıristiyanlara atfen yazdıkları hakkında Encyclopædia Britannica’nın 2002 baskısında şu sözler yer aldı: “Bu bağımsız kayıtlar, eski zamanlarda Hıristiyanlığa karşı olanların bile, İsa’nın tarihsel bir kişi olduğundan asla kuşku duymadıklarını kanıtlar; bu konu, temelsiz gerekçelerle, ilk kez 18. yüzyıl sonunda, 19. yüzyıl boyunca ve 20. yüzyıl başlarında tartışma konusu yapıldı.” 2002’de The Wall Street Journal gazetesinin bir başmakalesinde şu sözlere yer verildi: “Birkaç ateistin dışında bilginlerin çoğu Nasıralı İsa’yı tarihte yaşamış biri olarak çoktan kabul etmiştir.”

İsa’nın diriltildiğini kanıtlayan olaylar üzerinde düşünün. İsa muhalifleri tarafından tutuklandığında en yakın arkadaşları ve takipçileri onu bırakıp dağıldılar ve dostu Petrus korkuya kapılıp onu tanıdığını inkâr etti (Matta 26:31, 55, 56, 69-75). Sonra birden öğrencileri yoğun bir faaliyet göstermeye başladılar. Petrus ve Yuhanna, İsa’nın öldürülmesi için düzen kurmuş kişilerin karşısına çıkma cesareti gösterdiler. Öğrencileri öyle coşku dolmuştu ki, İsa’nın öğretilerini Roma İmparatorluğu’nun dört bir yanına yaydılar ve imanları konusunda uzlaşmaktansa ölmeyi tercih ettiler.

Onların tutumundaki bu çarpıcı değişimin nedeni neydi? Elçi Pavlus İsa’nın diriltilip ‘Kifas’a, ardından onikilere göründüğünü’ söyleyerek bunun bir nedenini açıkladı. Sözlerine şöyle devam etti: “Ardından bir kerede beş yüzü aşkın kardeşe göründü.” Pavlus bu sözleri kaleme aldığı sırada bu görgü tanıklarının çoğu hâlâ hayattaydı (1. Korintoslular 15:3-7). Şüpheci kimseler bir iki görgü tanığının tanıklığını kolayca reddedebilir (Luka 24:1-11). Fakat beş yüzü aşkın kişinin tanıklığı İsa’nin diriltildiğini gösteren güçlü bir kanıttı.

ÖDÜLÜ NEDİR? İsa’ya iman edip ona itaatli olan kimselerin günahları bağışlanabilir ve rahat bir vicdana sahip olabilirler (Markos 2:5-12; 1. Timoteos 1:19; 1. Petrus 3:16-22). Ölürlerse bile İsa onları “son günde” dirilteceğini vaat ediyor (Yuhanna 6:40).

Daha fazla bilgi almak için Mukaddes Kitap Aslında Ne Öğretiyor? kitabının “Tanrı’nın En Büyük Hediyesi: Fidye Düzenlemesi” başlığını taşıyan 5. bölümüne bakın.b

[Dipnotlar]

[Sayfa 7’deki resim]

Natanael gibi siz de İsa’yla ilgili kanıtları inceleyin

4 Kuşkularınızla Yüzleşin

“Ey az imanlı, neden kuşkuya kapıldın?” (Matta 14:31).

ENGEL NEDİR? İsa’nın öğrencileri bile zaman zaman kuşkuya kapılmıştı (Matta 14:30; Luka 24:36-39; Yuhanna 20:24, 25). Zaten Kutsal Kitap da imansızlığı “bizi kolayca saran günah” olarak tanımlar (İbraniler 12:1). Elçi Pavlus “Herkes imana sahip değil” diye yazdı (2. Selanikliler 3:2). Bu, bazılarında iman yetisi olmadığı anlamına gelmiyor. İşin aslı şu ki, birçok insan bu niteliği geliştirmek için çaba harcamıyor. Fakat Tanrı bu konuda harcanan çabaları destekleyecektir.

BU ENGELİ NASIL AŞABİLİRSİNİZ? Kuşkularınızın nedenlerini saptayın. Örneğin İsa’nın diğer öğrencileri onu gördüklerini söylediği halde Tomas İsa’nın dirildiğinden kuşku duydu. Kanıt görmek istedi. Sonuç ne oldu? İsa ona güçlü bir iman geliştirmek için ihtiyacı olan kanıtı sağladı (Yuhanna 20:24-29).

Yehova Tanrı kuşkularımızı gidermek için ihtiyacımız olan cevapları Kutsal Kitap aracılığıyla veriyor. Örneğin birçok kimse insanlığın başına bela olan savaşlardan, şiddet olaylarından ve acılardan doğrudan ya da dolaylı olarak Tanrı’yı sorumlu tuttuğu için O’na olan imanını yitiriyor. Kutsal Kitap bu konuda ne der?

Tanrı bu dünyaya insan yönetimleri aracılığıyla hükmetmiyor. İsa ‘bu dünyanın hükümdarının’ Şeytan diye adlandırılan görünmez bir varlık olduğunu söylemişti (Yuhanna 14:30). Şeytan, bir tapınma hareketi karşılığında dünyanın bütün krallıklarının hâkimiyetini vermeyi teklif ederek İsa’ya şöyle dedi: “Tüm bunların yetkisini ve ihtişamını sana vereceğim, çünkü o bana teslim edilmiştir; istediğim kişiye veririm.” İsa Şeytan’ın elinde böyle bir yetki olduğunu inkâr etmedi. Bunun yerine şöyle dedi: “‘Tanrın Yehova’ya tapınacak ve yalnız O’na ibadet edeceksin’ diye yazılmıştır” (Luka 4:5-8). Evet, dünyanın çektiği acılardan Tanrı’nın değil, insan yönetimlerinin ve Şeytan’ın sorumlu tutulması gerekir (Vahiy 12:9, 12).

Çok yakında Yehova Tanrı acıya neden olan her şeyi yok edecek. İnsanlığı yönetmek için Oğlu Mesih İsa’nın başında olacağı bir Krallık ya da yönetim oluşturulması için zaten bir düzenleme yaptı (Matta 6:9, 10; 1. Korintoslular 15:20-28). Kutsal Kitapta önceden bildirildiği gibi, Krallık hakkındaki iyi haber bugün dünya çapında duyuruluyor (Matta 24:14). Çok yakında bu Krallık tüm muhaliflerini ortadan kaldıracak ve acıya neden olan şeyleri yok edecek (Daniel 2:44; Matta 25:31-33, 46; Vahiy 21:3, 4).

ÖDÜLÜ NEDİR? Kuşkulara kapılan insanlar dalgalara benzer; “her öğreti rüzgârıyla oraya buraya” sürüklenirler (Efesoslular 4:14; 2. Petrus 2:1). Oysa sorularına tatmin edici yanıtlar bulanlar ‘iman yolunda kararlı olabilir’ (1. Korintoslular 16:13).

Bu derginin yayımcıları olan Yehova’nın Şahitleri imanınızın önünde bir engel olan sorularınıza yanıt bulmanıza yardımcı olmak istiyor. Sizi kendileriyle görüşüp inançlarını bizzat incelemeye davet ediyorlar. Bunu yapmanız Tanrı’ya olan imanınızı güçlendirmenize çok yardım edecektir.

Daha fazla bilgi almak için Mukaddes Kitap Aslında Ne Öğretiyor? kitabının “Tanrı’nın Gökteki Krallığı Nedir?” başlıklı 8. bölümüne ve “Tanrı İnsanların Acı Çekmesine Neden İzin Veriyor?” başlıklı 11. bölümüne bakın.a

[Dipnot]

[Sayfa 9’daki resim]

Sorularına tatmin edici yanıtlar bulanların iman etmek için sağlam bir temeli olur