-
Yehova’nın Gösterdiği Yoldan Gidecek misiniz?Gözcü Kulesi—2011 | 15 Temmuz
-
-
Yehova’nın Gösterdiği Yoldan Gidecek misiniz?
“Her yalan yoldan nefret ediyorum” (MEZM. 119:128).
1, 2. (a) Bir yere giderken yolu bilen birinin ne tür uyarıları size yardımcı olur ve neden? (b) Yehova kullarına ne tür uyarılarda bulunuyor ve neden?
FARZ EDELİM Kİ uzak bir yere gitmeniz gerekiyor. Yolu bilen, güvendiğiniz bir arkadaşınıza danışıyorsunuz. Yolu size ayrıntılı şekilde tarif ederken şunları söylüyor: “Bir sonraki dönüşe dikkat et, oradaki tabela insanı yanıltıyor, herkes yanlışlıkla oradan girip kayboluyor.” Herhalde ilgisinden dolayı ona teşekkür edip dediklerini dikkate alırdınız. Yehova da bazı yönlerden bu güvenilir kişiye benzetilebilir. O bize sonsuz yaşama giden yolda hedefimize ulaşabilmemiz için yol gösteriyor, ama aynı zamanda yanlış yola sapmamıza neden olacak tehlikeler konusunda da uyarılarda bulunuyor (Tekr. 5:32; İşa. 30:21).
2 Bu ve bundan sonraki makalelerde bize bir dost gibi yakın olan Yehova Tanrı’nın uzak durmamızı istediği bazı tehlikeleri ele alacağız. Yehova bizimle ilgilendiği ve bizi sevdiği için uyarıyor; bunu her zaman akılda tutalım. O, sonsuz yaşam hedefine ulaşmamızı istiyor. İnsanların bu tehlikelere aldanıp yoldan saptıklarını görmek O’na acı veriyor (Hez. 33:11). Bu makalede üç tehlikeyi ele alacağız. Birincisi dışardan gelen, ikincisi içten gelen, üçüncüsü ise gerçek olmayan ama çok tehlikeli bir etki. Bunların neler olduğunu ve gökteki Babamızın bunlara direnmemize nasıl yardım ettiğini bilmemiz gerek. Mezmur yazarlarından biri, Yehova’ya şöyle demişti: “Her yalan yoldan nefret ediyorum” (Mezm. 119:128). Siz de böyle hissediyor musunuz? Şimdi “her yalan yoldan” uzak durmak konusunda nasıl daha da kararlı olabileceğimizi görelim.
‘Çoğunluğu İzlemeyin’
3. (a) Gideceğimiz yoldan emin olmadığımızda başka arabaları takip etmek neden tehlikeli olabilir? (b) Çıkış 23:2’de hangi önemli ilke var?
3 Uzun bir yolculuğa çıktığınızda hangi yoldan gideceğinizden emin değilseniz ne yaparsınız? Diğer arabaları takip etmeyi düşünebilirsiniz, özellikle de birçok kişinin aynı yoldan gittiğini görürseniz. Ama bunu yapmak risklidir. Sonuçta o arabalar sizinle aynı yere gitmiyor olabilir ya da onlar da kaybolmuş olabilirler. Bu örneği düşünerek eski İsrail’e verilen bir kanunun ardındaki ilkeyi hatırlayalım. Eski İsrail’de, yasal meselelerde şahit ve hâkim olarak hizmet eden kişiler “çoğunluğu izleme” tehlikesine karşı uyarılmıştı (Çıkış 23:2’yi okuyun). Kuşkusuz, kusurlu insanların çevre baskısına yenik düşerek adaleti saptırması çok kolaydır. Bununla birlikte çoğunluğu izlememe uyarısı sadece yasal meseleler için mi geçerlidir? Tabii ki hayır.
4, 5. Yeşu ve Kaleb çoğunluğu izleme tehlikesiyle nasıl karşı karşıya kaldı? Bu baskıya nasıl direndiler?
4 Gerçekten de her an “çoğunluğu izleme” tehlikesiyle karşılaşabiliriz. Bu baskı aniden ortaya çıkabilir ve direnmek çok zor olabilir. Örneğin Yeşu ve Kaleb’in yaşadığı çevre baskısını düşünün. Onlar keşifte bulunmak için Vaat Edilmiş Topraklara giden 12 kişi arasındaydı. Geri döndüklerinde bu adamlardan 10’u, orası hakkında olumsuz ve cesaret kırıcı şekilde konuştu. Hatta orada yaşayanlardan bazılarının, isyan eden meleklerle yeryüzündeki kadınların çocukları olan, Nefilim soyundan devler olduğunu iddia ettiler (Başl. 6:4). Bu iddia gerçekten çok saçmaydı. Çünkü bu kötü varlıklar yüzyıllar önce Tufanda yok olmuştu ve onların soyundan bir kişi bile hayatta kalmamıştı. Ne var ki en mantıksız fikirler bile imanı zayıf olanları etkileyebilir. Keşif için giden 10 kişinin söylediği olumsuz sözler halk arasında hemen yayılarak korku ve panik yarattı. Çok geçmeden birçok kişi Yehova’nın talimatlarının aksine Vaat Edilmiş Topraklara girmenin büyük bir hata olacağına inandı. Böyle gergin bir durumda Yeşu ve Kaleb ne yaptı? (Say. 13:25-33).
5 Onlar çoğunluğu izlemediler. Bu iki adamın söyledikleri çoğunluğun hiç hoşuna gitmese de onlar doğruyu söyledi ve taşlanmakla tehdit edildiklerinde bile doğruyu söylemeye devam etti! Peki bu cesareti nereden buldular? Şüphesiz imanlarının bunda büyük payı vardı. İmanlı kişiler, insanların asılsız iddialarıyla Yehova Tanrı’nın vaatleri arasındaki farkı net olarak görürler. Yeşu ve Kaleb daha sonra, Yehova’nın her vaadini yerine getirdiğini söyleyerek imanlarını dile getirdi (Yeşu 14:6, 8; 23:2, 14’ü okuyun). Onlar her sözü güvenilir olan Tanrılarına bağlıydılar ve güvenilmez bir çoğunluğu izlemek uğruna Tanrı’yı incitmeyi düşünemezlerdi. Bu iki imanlı adam sadık kalarak bugün bizlere harika birer örnek oldular (Say. 14:1-10).
6. Hangi durumlarda çoğunluğu izleme tehlikesiyle karşılaşabiliriz?
6 Sizin de kendinizi çoğunluğa uymak zorunda hissettiğiniz zamanlar oluyor mu? Şu bir gerçek ki, Yehova’dan uzak ve O’nun ahlak standartlarıyla alay eden insanlar bugün büyük bir çoğunluk oluşturuyor. Onların eğlenmek ve dinlenmek konusunda asılsız iddiaları var. Örneğin bu kişilere göre televizyon programlarında, filmlerde ve bilgisayar oyunlarında sıkça rastlanan ahlaksızlık, şiddet ve ruhçuluk zararsızdır (2. Tim. 3:1-5). Peki siz ne düşünüyorsunuz? Tek başınıza veya ailenizle eğlenirken ya da dinlenirken başkalarının duyarsız vicdanlarının kararlarınızı etkilemesine ve vicdanınızı şekillendirmesine izin veriyor musunuz? Bunu yapmak aslında çoğunluğun peşinden gitmek anlamına gelmez mi?
7, 8. (a) ‘Algılama yeteneğimizi’ nasıl geliştirebiliriz? Bu yeteneğimizi geliştirmek neden bir sürü katı kurala uymaktan daha yararlıdır? (b) İsa’nın takipçisi birçok gencin iyi örnek sergilediğini görmek sizi neden sevindiriyor?
7 Yehova, kararlar verirken bize yardımcı olacak değerli bir hediye verdi: “Algılama yeteneği.” Ancak bu yeteneği geliştirmek için ‘kullanmalıyız’ (İbr. 5:14). Çoğunluğu izlemek algılama yeteneğimizi geliştirmez; vicdani konularda bir sürü katı kurala sahip olmak da geliştirmez. İşte bu yüzden Yehova’nın toplumuna uzak durmaları gereken şeylerle, örneğin filmler, kitaplar ya da internet siteleriyle ilgili bir liste verilmez. Ayrıca böyle bir liste olsaydı bile bu dünya hızla değiştiğinden listenin sürekli yenilenmesi gerekirdi (1. Kor. 7:31). Üstelik Kutsal Kitap ilkelerini dikkatle tartıp duayla yardım isteyerek bu ilkelere göre karar verme ayrıcalığından da mahrum kalırdık (Efes. 5:10).
8 Elbette Kutsal Kitaptaki ilkelere dayanarak verdiğimiz kararlar dışlanmamıza neden olabilir. Okula giden İsa’nın takipçisi gençler, arkadaşlarından onların baktıkları şeylere bakmak ve yaptıkları şeyleri yapmak üzere büyük baskı görebilirler (1. Pet. 4:4). Bu nedenle genç ya da yaşlı olsun İsa’nın takipçilerinin Yeşu ve Kaleb’in imanını örnek aldığını ve çoğunluğu izlemeyi reddettiğini görmek çok güzel!
“Yüreğinizin ve Gözlerinizin Sizi Yönelttiği Yola” Gitmeyin
9. (a) Bir yolculuktayken sadece içimizdeki sesi dinleyerek hareket etmek neden tehlikeli olabilir? (b) Sayılar 15:37-39’daki kanun Tanrı’nın geçmişteki toplumu için neden önemliydi?
9 Ele alacağımız ikinci tehlike kendi içimizden gelir. Bunu şöyle örnekleyebiliriz: Belirli bir yere gidecek olsaydınız haritanızı bir kenara bırakarak sadece içinizdeki sesi dinleyip, örneğin manzarası güzel diye her yola girer miydiniz? İçinizdeki sesi dinlemek hedefinize ulaşmanızı engelleyecektir. Bununla ilgili olarak Yehova’nın eski İsrail’e verdiği başka bir kanunu düşünelim. İsrailoğulları giysilerinin eteklerine saçaklar ve saçaklarının üzerine mavi kordonlar koymalıydı; bugün birçok kişi bu kanunun neden verildiğini anlamayabilir (Sayılar 15:37-39’u okuyun). Peki siz bu kanunun önemini anlıyor musunuz? Böyle bir kanuna uymak Tanrı’nın toplumunun, çevredeki putperest uluslardan farklı olmasına ve ayrı kalmasına yardımcı oldu. Yehova’nın onayını kazanmak ve bunu korumak için bunu yapmaları şarttı (Lev. 18:24, 25). Ancak bu kanunun bizi sonsuz yaşam hedefimizden saptırabilecek, kendi içimizden gelen bir tehlikeyle de ilgisi var. Nasıl?
10. Yehova insanın yapısını çok iyi bildiğini nasıl gösterdi?
10 Yehova, toplumuna bu kanunu verme nedenini şu sözlerle bildirdi: “Yüreğinizin ve gözlerinizin sizi yönelttiği yola gidip de ahlaksızlık yapmayacaksınız.” Yehova insanın yapısını çok iyi bilir. O, gördüğümüz şeylerin yüreğimizi, yani içimizdeki insanı ne kadar kolay ayartabileceğini çok iyi biliyor. Bu yüzden Kutsal Kitap bizi şöyle uyarır: “Yürek en büyük haindir, ondan her şey beklenir. Onu kim anlayabilir?” (Yer. 17:9). Yehova’nın İsrailoğullarına yaptığı uyarının ne kadar yerinde olduğunu görüyor musunuz? Yehova onların, çevrelerindeki putperest milletlere bakıp gördükleri şeylerden etkilenebileceklerini çok iyi biliyordu. Onlar iman etmeyen bu kişiler gibi görünmek isteyebilirlerdi; sonra da onlar gibi düşünebilir, hissedebilir ve davranabilirlerdi (Özd. 13:20).
11. Gördüklerimiz bizi nasıl ayartabilir?
11 Hain olan yüreğimizin gördüğümüz şeylerden etkilenmesi bugün daha da kolaydır. Bedensel zevklere hitap eden bir dünyada yaşıyoruz. O halde Sayılar 15:39’daki kanunun ardındaki ilkeyi nasıl uygulayabiliriz? Şunu düşünün: Okulda, işte veya çevrenizde insanlar gittikçe daha açık saçık giyiniyor olabilir; bu sizi de etkileyecek mi? “Yüreğinizin ve gözlerinizin sizi yönelttiği yola gidip” gördüklerinizin sizi ayartmasına izin verecek misiniz? Sonra da onlar gibi giyinerek standartlarınızı düşürecek misiniz? (Rom. 12:1, 2).
12, 13. (a) Gözlerimiz bakmaması gereken şeylere bakarsa ne yapmalıyız? (b) Başkalarının bizim yüzümüzden ayartılmaması için neleri hesaba katmalıyız?
12 Özdenetim geliştirmemiz çok önemlidir. Gözlerimiz bakmaması gereken şeylere bakarsa hemen sadık Eyüp’ün verdiği kararı hatırlayalım; o, gözleriyle bir ahit yapmış ve karısından başka bir kadına ilgi duymamak üzere ciddi bir karar vermişti (Eyüp 31:1). Kral Davut da şu konuda kararlıydı: “Adi şeyi gözümün önünde tutmam” (Mezm. 101:3). Temiz vicdanımıza ve Yehova’yla ilişkimize zarar verebilecek her şey bizim için “adi şey”dir. Bunun kapsamına, baktığımızda yüreğimizde yanlış arzular uyandırabilecek ve yanlış şeyler yapmamıza neden olabilecek her şey girer.
13 Öte yandan biz başkalarının yanlış bir şey yapmayı düşünmesine sebep olarak onlar için bir anlamda “adi şey” olmayı asla istemeyiz. Bu nedenle Kutsal Kitabın düzgün ve ölçülü giyinme öğüdünü çok ciddiye alıyoruz (1. Tim. 2:9). Ölçülü giyinmek sadece kendi uygun gördüğümüz şeyleri giymek değildir. Etrafımızdakilerin vicdanlarını ve hassas oldukları noktaları hesaba katmalı ve onların rahatını kendi tercihlerimizin önünde tutmalıyız (Rom. 15:1, 2). Cemaatlerimiz bu konuda harika örnek olan binlerce gençle doludur. Onların, ‘yüreklerinin ve gözlerinin yönelttiği yola’ gitmediğini, bunun yerine yaptıkları her şeyle, giyimleriyle bile Yehova’yı memnun etmeye çalıştıklarını görmek bizi çok gururlandırıyor!
“Boş” Şeylerin Peşinden Gitmeyin
14. Yehova Samuel aracılığıyla hangi uyarıda bulundu?
14 Yolculuğunuz sırasında uçsuz bucaksız bir çölden geçerken bir serap gördüğünüzü farz edin. Yoldan çıkıp bu aldatıcı görüntüye doğru gitseydiniz ne olurdu? Onun peşinden gitmek belki de hayatınıza mal olurdu! Yehova bu tehlikeyi çok iyi biliyor. Yine bir örneği ele alalım. İsrailoğulları etraflarındaki milletler gibi, bir kral tarafından yönetilmek istediler. Aslında bu çok ağır bir günahtı, çünkü kralları olarak Yehova’yı reddettikleri anlamına geliyordu. Yehova onları insan bir kralın yönetmesine izin verdiyse de peygamberi Samuel aracılığıyla “boş putların”, yani gerçek olmayan şeylerin peşinden gitmemelerini söyleyerek ciddi şekilde uyardı (1. Samuel 12:21’i okuyun).
15. İsrailoğulları nasıl boş şeylerin peşinden gittiler?
15 Acaba onlar gözle görebildikleri bir kralın bir şekilde Yehova’dan daha gerçek ve daha güvenilir olacağını mı düşündüler? Böyle düşündülerse gerçekten de, boş bir şeyin peşinden gidiyorlardı! Bundan sonra da kaynağı Şeytan olan başka aldatıcı şeylerin peşinden gidebilirlerdi. Kralları onları kolaylıkla putperestliğe yöneltebilirdi. Putlara tapanlar gözle görülür şeylerin, örneğin ağaç ya da taştan yapılan tanrıların, her şeyi yaratan fakat gözle göremedikleri Yehova Tanrı’dan daha gerçek ve daha güvenilir olduğunu düşünerek büyük bir hataya düşerler. Fakat elçi Pavlus’un dediği gibi “put bir hiçtir” (1. Kor. 8:4). Onlar göremez, duyamaz, konuşamaz ve hiçbir şey yapamazlar. Bir kişi yalnızca görüp dokunabiliyor diye onlara tapınırsa bir serabın, yani boş bir şeyin peşinden gitmiş olur ve bu ancak felaketine sebep olur (Mezm. 115:4-8).
16. (a) Şeytan bugün birçok insanı boş şeyler peşinde koşmak üzere nasıl kandırıyor? (b) Yehova Tanrımızla karşılaştırıldığında maddi şeyler neden boştur?
16 Şeytan hâlâ insanları boş şeylerin peşinden gitmeye ikna etmek konusunda ustadır. Örneğin sayısız insanı maddi şeylerin güvenlik sağlayacağına ikna etmiştir. Para, mal mülk ve yüksek maaşlı bir iş birçok avantaj sağlıyormuş gibi görünebilir. Ancak sağlığımız bozulduğunda, ekonomi çöktüğünde ya da doğal bir felaket olduğunda maddi şeyler neye yarar? Ya da insanlar kendilerini amaçsız, boşlukta, rehberliğe muhtaç hissettiklerinde veya yaşamdaki önemli sorulara cevap bulamadıklarında? Peki maddi şeyler ölüme çare olabilir mi? Manevi ihtiyaçlarımızı karşılamak için maddi şeylere yönelirsek hayal kırıklığına uğrarız. Maddi şeyler kimseyi kurtaramaz; onlar boştur. Uzun vadede fiziksel güvenlik bile sağlayamazlar çünkü insan ömrünü uzatamaz ve olası bir sağlık sorununu ya da ölümü engelleyemezler (Özd. 23:4, 5). Onlar gerçek değildir ama Yehova Tanrımız gerçektir! Gerçek güvenliği ancak Yehova’yla güçlü bir ilişkiye sahip olursak elde edebiliriz. Bu bizim için büyük bir nimettir! Öyleyse asla boş şeylerin peşinden giderek Yehova’yı terk etmeyelim.
17. Ele aldığımız tehlikelerle ilgili kararınız nedir?
17 Sonsuz yaşam yolculuğunda Yehova gibi bir dostumuz ve rehberimiz olduğu için minnettar değil miyiz? Yehova’nın bizi sevgiyle uyardığı üç tehlikeye karşı tetikte olursak, yani çoğunluğun, kendi yüreğimizin ve boş şeylerin peşinden gitmezsek, sonsuz yaşama giden yolda hedefimize ulaşabiliriz. Yalan yollardan nefret etmemiz ve uzak durmamız için Yehova bizi üç farklı konuda daha uyarıyor; sonraki makalede bunları ele alacağız (Mezm. 119:128).
-
-
Yehova’nın Net Uyarılarını Dikkate Alacak mısınız?Gözcü Kulesi—2011 | 15 Temmuz
-
-
Yehova’nın Net Uyarılarını Dikkate Alacak mısınız?
“Yol budur. Bu yoldan gidin” (İŞA. 30:21).
1, 2. Şeytan ne yapmaya kararlıdır? Tanrı’nın Sözü bize nasıl yardım eder?
YANLIŞ yönü gösteren bir işaret levhası sadece yanıltıcı değil tehlikeli de olabilir. Farz edin ki bir arkadaşınız kötü niyetli bir adamın, dikkatsiz yolcuların zarar görmesi için bir işaret levhasını kasten değiştirdiğini söylüyor. Bu uyarıyı dikkate almaz mıydınız?
2 Şeytan da bizi yanlış yola sokmaya kesinlikle kararlıdır; o zalim bir düşmandır (Vah. 12:9). Önceki makalede ele aldığımız tehlikelerin tümü Şeytan’dan kaynaklanır ve onun hedefi bizi sonsuz yaşama giden yoldan çıkarmaktır (Mat. 7:13, 14). Neyse ki iyiliğimizle yakından ilgilenen Tanrımız, Şeytan’ın yanıltıcı ‘işaret levhalarını’ izlememek konusunda bizi uyarıyor. Şimdi Şeytan’ın olumsuz etkilerinden üçünü daha ele alalım. Tanrı’nın Sözünün yanlış yola girmekten kaçınmamıza nasıl yardım ettiğini incelerken Yehova’nın arkamızdan yürüdüğünü ve doğru yolu göstererek şöyle dediğini hayal edin: “Yol budur. Bu yoldan gidin” (İşa. 30:21). Yehova’nın net uyarılarını incelemek, onları dikkate alma kararlılığımızı güçlendirecek.
‘Sahte Öğretmenleri’ İzlemeyin
3, 4. (a) Sahte öğretmenler nasıl kurumuş kuyular gibidir? (b) Sahte öğretmenler genellikle kimlerin arasından çıkar ve ne yapmak isterler?
3 Çorak bir arazide yolculuk yaptığınızı düşünün. Uzakta bir kuyu görüyor ve susuzluğunuzu gidermek için biraz su bulma ümidiyle ona doğru gidiyorsunuz. Fakat vardığınızda kuyunun kurumuş olduğunu görüyorsunuz. Büyük bir hayal kırıklığına uğrardınız değil mi? Sahte öğretmenler de kurumuş kuyular gibidir. Hakikat sularını bulmak için onlara gelen herkes çok acı bir şekilde hayal kırıklığına uğrayacaktır. Yehova, elçi Pavlus ve Petrus aracılığıyla sahte öğretmenler hakkında bizi uyarıyor (Elçiler 20:29, 30 ve 2. Petrus 2:1-3’ü okuyun). Bu sahte öğretmenler kimlerdir? Bu iki elçinin ilhamla yazdığı sözler, sahte öğretmenlerin kimlerin arasından çıktığını ve hangi yöntemleri kullandığını anlamamıza yardım eder.
4 Pavlus Efesos cemaatindeki ihtiyarlara şöyle demişti: “Sizin aranızdan da bazıları çıkacak ve . . . . çarpıtılmış sözler söyleyecekler.” Petrus da iman kardeşlerine hitaben “Sizin aranızda da sahte öğretmenler olacaktır” diye yazmıştı. O halde sahte öğretmenler kimlerin arasından çıkar? Cemaatin içinden çıkabilirler. Onlar hakikate isyan eden kişilerdir.a Peki onlar ne istiyorlar? Bir zamanlar belki de çok sevdikleri teşkilatı terk etmek onlara yetmiyor. Pavlus’un dediği gibi onların amacı ‘öğrencileri kendi peşlerinden sürüklemektir.’ “Öğrenciler” kelimesine dikkat edin. Hakikate isyan edenler, kendileri öğrenci yetiştirerek cemaatin dışından öğrenci toplamaktansa, Mesih’in öğrencilerini peşlerinden sürüklemek isterler. “Aç kurtlar” gibi olan bu sahte öğretmenler, cemaatte onlara kolayca güvenenleri yutmaya çalışırlar; amaçları böyle kişilerin imanlarını yıkıp onları hakikat yolundan uzaklara sürüklemektir (Mat. 7:15; 2. Tim. 2:18).
5. Sahte öğretmenler hangi yöntemleri kullanır?
5 Sahte öğretmenler hangi yöntemleri kullanır? Onların yöntemleri kurnazcadır. Hakikate isyan edenler yıkıcı fikirleri ‘gizlice içeri sokarlar.’ Kaçakçılar gibi işlerini gizli kapaklı yürütürler, kendi isyankâr görüşlerini hiç fark ettirmeden cemaate sızdırırlar. Ayrıca sahte senetleri piyasaya sürmeye çalışan uyanık bir kalpazan gibi, hakikate isyan edenler de “hileli sözler” söyleyerek, yani sahte iddialarda bulunarak kendi ürettikleri fikirleri sanki doğruymuş gibi yaymaya çalışırlar. Onlar kendi fikirlerine göre “Kutsal Yazıları . . . . çarpıtarak” “aldatıcı öğretilerini” yayarlar (2. Pet. 2:1, 3, 13; 3:16). Açıkça anlaşıldığı gibi hakikate isyan edenler kesinlikle bizim iyiliğimizi düşünmezler. Onları izlemek sadece sonsuz yaşama giden yoldan sapmamıza neden olur.
6. Kutsal Kitap sahte öğretmenler hakkında hangi açık öğüdü veriyor?
6 Kendimizi sahte öğretmenlerden nasıl koruyabiliriz? Kutsal Kitap bunu nasıl yapabileceğimizi açık bir şekilde gösterir (Romalılar 16:17 ve 2. Yuhanna 9-11’i okuyun). Tanrı’nın Sözü “Onlardan sakının” der. Bazı çevirilerde bu ifade “onlardan çekinin”, “onlardan kaçının” ve “onlardan uzak durun” olarak geçer. İlhamla kaydedilen bu öğüt çok nettir. Farz edin ki doktorunuz bulaşıcı ve ölümcül bir hastalığı olan biriyle temastan kaçınmanızı söylüyor. Doktorun ne demek istediğini anlar ve bu uyarıyı kesinlikle dikkate alırdınız, değil mi? Evet, hakikate isyan edenler “saplantılı” kişilerdir ve haince öğretilerini başkalarına bulaştırmayı hastalık derecesinde isterler (1. Tim. 6:3, 4). İyiliğimizi isteyen bir doktor gibi olan Yehova, onlarla temastan kaçınmamızı söylüyor. Şüphesiz O’nun ne demek istediğini anlıyoruz, fakat uyarılarını hayatımızın her alanında dikkate almaya kararlı mıyız?
7, 8. (a) Sahte öğretmenlerden sakınmak neleri içerir? (b) Sahte öğretmenlere karşı kesin tavır koymaya neden kararlısınız?
7 Sahte öğretmenlerden sakınmak neleri içerir? Onları evimize kabul etmez ya da onlara selam vermeyiz. Ayrıca yayınlarını okumaz, onlarla ilgili TV programlarını seyretmez, Web sitelerine girmez veya blog’larına yorum yazmayız. Neden bu konuda böylesine kesin bir tavrımız var? Sevgiden dolayı. Her sözü “güvenilir” olan Tanrımızı sevdiğimiz için O’nun hakikat sözüyle çelişen, çarpıtılmış öğretilerle ilgilenmiyoruz (Mezm. 31:5; Yuhn. 17:17). Yehova’nın teşkilatını da çok seviyoruz; çünkü bu teşkilat aracılığıyla Yehova’nın ismi, bu ismin anlamı, O’nun yeryüzüyle ilgili amacı, ölülerin durumu ve dirilme ümidi gibi heyecan verici hakikatleri öğrendik. Bunları ve başka değerli hakikatleri ilk öğrendiğinizde neler hissettiğinizi hatırlıyor musunuz? Öyleyse bu hakikatleri öğrenmenizi sağlayan teşkilata iftira atan herhangi birinin sizi zehirlemesine izin verecek misiniz? (Yuhn. 6:66-69).
8 Bu sahte öğretmenler ne söylerse söylesin onları asla izlemeyeceğiz. Neden bu kurumuş kuyulara gidip aldatılalım ve hayal kırıklığına uğrayalım? Bunun yerine Yehova’ya ve susuzluğumuzu Kutsal Yazılardaki saf, ferahlatıcı hakikat sularıyla uzun yıllardır gideren teşkilatına vefalı kalmaya kararlı olalım (İşa. 55:1-3; Mat. 24:45-47).
‘Masalları’ İzlemeyin
9, 10. Pavlus, Timoteos’a “masallar” hakkında hangi uyarıda bulundu? Bu öğüdü verirken muhtemelen aklında ne vardı? (Dipnota da bakın).
9 Bazen yoldaki bir işaret levhasının değiştirildiğini ve yanlış yolu gösterdiğini anlamak kolaydır. Bazen de bunu fark etmek çok zor olabilir. Aslında Şeytan’ın yöntemleri buna benzer, bazıları diğerlerinden daha kolay fark edilebilir. Elçi Pavlus, Şeytan’ın sinsi yöntemlerinden birine karşı bizi uyarıyor: “Masallar” (1. Timoteos 1:3, 4’ü okuyun). Yaşama giden yoldan sapmamak için bu masalların ne olduğunu bilmemiz çok önemlidir; ayrıca onlara kafa yormamak için neler yapabileceğimizi de bilmeliyiz.
10 Pavlus’un masallarla ilgili uyarısı, Timoteos’a yazdığı ilk mektubun bir kısmıydı; Timoteos cemaatin temiz kalmasını sağlamakla ve iman kardeşlerinin sadık kalmasına yardım etmekle görevlendirilen bir gözetmendi (1. Tim. 1:18, 19). Pavlus’un kullandığı Yunanca kelime hayal ürünü, efsane veya yalan anlamlarına gelir. Bir ansiklopediye göre bu kelime “gerçekle bağlantısı olmayan (dinsel) bir hikâye, hurafe” anlamına gelir (The International Standard Bible Encyclopaedia). Muhtemelen Pavlus’un aklında heyecan verici hikâyeler ve efsanelerle desteklenen dinsel yalanlar vardı.b Böyle hikâyeler sadece “insanı uğraştıran sorulara yol açar”; bunlar insanın anlamsız araştırmalar yapmasına sebep olur. Masallar, en büyük aldatıcı olan Şeytan’ın kullandığı bir taktiktir; o, uyanık olmayan kişileri hakikat yolundan saptırmak için efsaneleri ve dinsel yalanları kullanır. Bu konuda Pavlus’un öğüdü açıktır: ‘Masallara kafa yormayın.’
11. Şeytan sahte dini insanları yanıltmak için nasıl ustalıkla kullanıyor? Hangi uyarıyı dinlemek aldanmamızı engelleyecek?
11 Dikkatsiz kişileri saptırabilecek bazı masallar nelerdir? Aslında “masallar” ifadesi, hakikatten ‘sapmamıza’ neden olabilecek her tür dinsel yalan ve efsaneyi kastediyor olabilir (2. Tim. 4:3, 4). “Işık meleği” kimliğine bürünen Şeytan, insanları saptırmak için sahte dini ustalıkla kullanır (2. Kor. 11:14). İsa’yı takip ettiğini iddia eden Hıristiyan Âleminin Üçleme, cehennem ve canın ölümsüzlüğü gibi öğretileri, efsaneler ve yalanlarla doludur. Hıristiyan Âlemi zararsız kutlamalar gibi görünen, ama aslında kökeni mitoloji ve putperestliğe dayanan Noel ve Paskalya gibi bayramların kutlanmasını da destekler. Tanrı’nın ‘onların arasından ayrılın; kirli olana dokunmaktan vazgeçin’ uyarısını dinlersek, masallara aldanmayacağız (2. Kor. 6:14-17).
12, 13. (a) Şeytan hangi yalanları yayıyor ve bu yalanların her biri hakkındaki gerçek nedir? (b) Şeytan’ın masallarına aldanmamak için ne yapabiliriz?
12 Şeytan, dikkatli olmazsak bizi hakikat yolundan saptırabilecek başka yalanlar da yayıyor. Bunlardan birkaçını ele alalım. İstediğin her şeyi yapabilirsin. Neyin doğru neyin yanlış olduğuna karar vermek senin elinde. Medya ve eğlence dünyası da bu fikri destekliyor. Tanrı’nın standartları hakkında böyle çarpık bir görüş, ahlaksal kuralları göz ardı etmek üzere üzerimizde baskı yaratır. Fakat gerçek şudur: Ahlak konusunda acilen ihtiyacımız olan rehberliği sadece Tanrı sağlayabilir (Yer. 10:23). Tanrı dünyadaki olaylara müdahale etmeyecek. “Günü yaşa” tutumundan etkilenmek “faaliyetsiz ya da verimsiz” olmamıza neden olabilir (2. Pet. 1:8). Fakat gerçek şudur: Yehova’nın günü hızla yaklaşıyor ve onu beklemeye devam etmeliyiz (Mat. 24:44). Tanrı sizinle birey olarak ilgilenmiyor. Şeytan’ın bu yalanına inanmak Tanrı’nın sevgisine asla layık olamayacağımızı düşünerek pes etmemize neden olabilir. Fakat gerçek şudur: Yehova, O’na kulluk edenleri seviyor ve onlara birey olarak değer veriyor (Mat. 10:29-31).
13 Şeytan’ın dünyasının düşünüşü ve tutumu bazen dışardan doğruymuş gibi görünebilir, bu nedenle her zaman tetikte olmalıyız. Ancak unutmayın ki Şeytan aldatmak konusunda ustadır. O halde Şeytan’ın ‘kurnazca uydurulmuş masallarına’ aldanmamak için Tanrı’nın Sözündeki hatırlatmaları ve öğüdü dikkate almalıyız (2. Pet. 1:16).
“Şeytan’ın Peşinden” Gitmeyin
14. Pavlus bazı genç dullara hangi uyarıda bulundu? Pavlus’un söylediklerini neden hepimiz dikkate almalıyız?
14 Bir işaret levhasında “Bu Yol Şeytan’a Gider” yazdığını farz edin. Böyle bir işaret levhasının gösterdiği yöne hangimiz giderdi? Buna rağmen Pavlus İsa’nın takipçilerini, ‘yoldan sapıp Şeytan’ın peşinden gitmelerine’ neden olabilecek birkaç tehlike hakkında uyardı (1. Timoteos 5:11-15’i okuyun). Pavlus bunları bazı ‘genç dullara’ söylemiş olsa da, söz konusu ilkeler hepimiz için geçerlidir. Birinci yüzyıldaki İsa’nın takipçisi bu kadınlar herhalde Şeytan’ın peşinden gittiklerini düşünmüyorlardı, ama yaptıkları tam da bu anlama geliyordu. Biz de farkında olmadan Şeytan’ın peşinden gidebiliriz; o halde bu konuda nasıl önlem alabiliriz? Şimdi Pavlus’un dedikodu hakkında söylediklerini inceleyelim.
15. Şeytan’ın amacı nedir? Pavlus, Şeytan’ın taktiklerini nasıl dile getirdi?
15 Şeytan’ın amacı bizi susturmak, yani iyi haberi duyurma işini durdurmaktır (Vah. 12:17). Bunu başarmak için, zamanımızı çalacak ya da aramızda ayrılıklara neden olacak faaliyetlere kendimizi kaptırmamızı sağlamaya çalışıyor. Pavlus, yaşadığı dönemde bazı kişilerin yaptıklarına değinerek Şeytan’ın taktiklerini dile getirdi. Şimdi bu sözlere dikkat edelim. ‘Aylaklığa alışıp gezerler.’ Bu teknoloji çağında, örneğin gereksiz, hatta yalan yanlış e-postalarla kendi vaktimizi boşa harcamak ve başkalarının vaktini çalmak çok kolaydır. ‘Dedikoducudurlar.’ Dedikodu iftirayla sonuçlanabilir, bu da genellikle ağız kavgalarına neden olur (Özd. 26:20). İftira atan kişi farkında olsun olmasın İblis Şeytan’ı örnek alır.c “Başkalarının işine karışırlar.” Başkalarının kişisel meselelerine karışıp ne yapmaları gerektiğini söylemek bize düşmez. Böyle boş ve sorun yaratacak tüm davranışlar, Tanrı’nın bize verdiği Krallığı duyurma işinin önemini göz ardı etmemize neden olabilir. Eğer Yehova’nın işine faal olarak katılmayı bırakırsak Şeytan’ın peşinden gitmeye başlarız. Ara yol yoktur; hem Yehova’nın hem de Şeytan’ın peşinden gidemeyiz (Mat. 12:30).
16. Hangi öğüdü dinlemek “yoldan sapıp Şeytan’ın peşinden” gitmemizi engeller?
16 Kutsal Kitabın öğüdünü dinlemek, “yoldan sapıp Şeytan’ın peşinden” gitmemizi engeller. Pavlus’un hikmetli öğütlerinden bazılarını düşünelim. “Her zaman Rabbin işiyle meşgul” olun (1. Kor. 15:58). Cemaat faaliyetleri ve duyuru işiyle meşgul olmak, bizi tembelliğin ve zamanımızı boşa harcamamıza neden olan faaliyetlerin tehlikelerinden korur (Mat. 6:33). “Yapıcı sözler söyleyin” (Efes. 4:29). Dedikodu dinlememeye ve yaymamaya kararlı olun.d İman kardeşlerinize güven ve saygı geliştirin. Bunu yaparsanız, yıkıcı sözlerden çok yapıcı sözler söyleyeceksiniz. ‘Başkasının işine karışmamayı’ hedef edinin (1. Sel. 4:11). Başkalarına özel ilgi gösterin; fakat bunu onların özel hayatına saygı göstererek ve haysiyetlerini zedelemeden yapın. Şunu da unutmayın ki, başkalarının kendileriyle ilgili karar vermeleri gereken konularda, görüşlerimizi onlara zorla kabul ettirmeye çalışmamalıyız (Gal. 6:5).
17. (a) Yehova bizi izlemememiz gereken şeyler hakkında neden uyarıyor? (b) Neyi yapmaya kararlı olmalıyız?
17 Yehova bize izlemememiz gereken şeyleri açık bir şekilde söylediği için minnettarız. Şunu asla unutmayın: Yehova, bu ve önceki makalede incelediğimiz uyarıları, bize duyduğu sevgisinden ötürü yapıyor. Bizi, Şeytan’ın yanıltıcı ‘işaret levhalarını’ izlemenin sonucunda yaşayacağımız acı ve hüsrandan korumak istiyor. Yehova’nın kalmamızı istediği yol sıkışık olabilir, fakat bu yol bizi mümkün olan en iyi yere, yani sonsuz yaşama götürür (Mat. 7:14). O halde Yehova’nın şu tembihini dinlemeye her zaman kararlı olalım: “Yol budur. Bu yoldan gidin” (İşa. 30:21).
[Dipnotlar]
a “Hakikate isyan”, hakiki tapınmadan uzaklaşmak, uzağa sürüklenmek, taraf değiştirmek, başkaldırmak ve terk etmektir.
b Örneğin yaklaşık MÖ üçüncü yüzyılda yazılmış, dolayısıyla Pavlus’un günlerinde de mevcut olan Tobit (Tobias) apokrif kitabı, batıl inançlarla doludur; sihir ve büyüyle ilgili saçma hikâyeleri gerçekmiş gibi anlatır. (Insight on the Scriptures, 1. Cilt, sayfa 122’ye ve 1 Mayıs 1994 tarihli Gözcü Kulesi, sayfa 29 paragraf 5 ve 6’ya bakın.)
c “İblis” olarak çevrilen Yunanca diabolos sözcüğü “iftiracı” anlamına gelir. Bu sözcük, en büyük iftiracı Şeytan için kullanılan başka bir unvandır (Yuhn. 8:44; Vah. 12:9, 10).
-