Sohbeti Kesebilen İtirazlara Nasıl Karşılık Verirsiniz?
Açıklama: İnsanların geleceği, Yehova Tanrı’ya ve İsa Mesih yönetimindeki Krallığına karşı tutumlarına bağlıdır. Tanrı’nın Krallığıyla ilgili mesaj gerçekten heyecan vericidir ve insanlık için tek güvenilir ümide dikkat çeker. Aynı zamanda insanların hayatını değiştirebilecek kadar etkilidir. Dolayısıyla bunu herkesin duymasını istiyoruz. Bu mesajı çok az kişinin kabul edeceğinin farkındayız, yine de insanların bilinçli bir seçim yapabilmesi için bu haberi duyması gerekir. Ne yazık ki çoğu kişi dinlemeye istekli değil, biz de onları zorlamak istemiyoruz. Fakat sohbeti kesebilen itirazlarla karşılaştığımızda, kişinin neden itiraz ettiğini fark ederek bu itirazı sohbeti sürdürmek üzere bir fırsat olarak kullanabiliriz. Aşağıda, değerli olanları bulmak için çaba gösteren bazı deneyimli Şahitlerin verdikleri karşılıklardan örnekler bulunmaktadır (Mat. 10:11). Tavsiyemiz, bu örnekleri ezberlemeniz değil, özünü kavrayıp kendi sözlerinizle ifade etmenizdir. Bu şekilde, konuştuğunuz kişiye gerçek ilgi göstermiş olacaksınız. Böyle yaparsanız, doğru tutuma sahip kişilerin hakikati dinleyeceğine ve Yehova’nın yaşam için yaptığı sevgi dolu düzenlemeleri takdir edeceğine güvenebilirsiniz (Yuhn. 6:44; Elçi. 16:14).
‘İLGİLENMİYORUM’
● ‘Genel anlamda dinle mi ilgilenmiyorsunuz? . . . Haklısınız, birçok insan, din adı altında yapılan ikiyüzlülükleri (dinin ticarete alet edildiğini, siyasete karıştığını vb.) gördüğünde gerçekten de dinden soğuyor. Yaratıcının sözü olan Kutsal Kitaba baktığımızda O’nun da bu tür şeyleri onaylamadığını görüyoruz. Ayrıca, yine bu kitaptan geleceğe güvenle bakmamızı sağlayan bilgiler alıyoruz.’
● ‘Tabii herkesin kendine göre bir inancı var. Ancak inancımız ne olursa olsun dünyadaki sorunlardan hepimiz etkileniyoruz değil mi? Örneğin, bir nükleer savaş ya da terör tehdidinin var olduğu (çocuklarımızın uyuşturucu ya da başka tehlikelere karşı güvende olmadığı, sokaklarda suçluların kol gezdiği vb.) bu ortamda sizce bizi nasıl bir gelecek bekliyor olabilir? Size göre tüm bu şeylere gerçek bir çözüm bulunabilir mi?’
● ‘Sizi anlıyorum. Bugün o kadar çok farklı görüş var ki, birçok insanın kafası karışıyor ve haklı olarak hiçbiriyle ilgilenmek istemiyor. Çünkü aynı inanışa sahip kişiler arasında bile büyük görüş farklılıkları olabiliyor ve bu da bölünmelere yol açıyor. Peki hiç düşündünüz mü: Bir gün tüm insanlar birlik içinde olabilecek mi? . . . Bunun bir türlü başarılamamasının sebebi ne olabilir?’
● ‘Sizi anlayabiliyorum. Birkaç yıl önce ben de aynı cevabı verirdim. Ama Kutsal Kitaptan meselelere farklı bir açıdan bakmama yardım eden bir şey öğrendim. (Bu noktayı kişiye gösterin.)’
● ‘Sizi anlıyorum. Fakat ölmüş olan sevdiklerinizi bir gün görmek (yaşamın gerçek amacının ne olduğunu, Yaratıcımızın sözlerinin aile bağlarını güçlendirmeye nasıl yardım ettiğini vb. öğrenmek) mümkün olsa, bununla ilgilenmez miydiniz?’
● ‘Satıcı olduğumuzu düşünüyorsanız, içiniz rahat olsun. Ticari bir amacımız yok. Sizinle önemli bir haberi paylaşmaya geldik. Yeryüzünde, sevdiklerimizle birlikte hastalığın ve suçların artık olmayacağı bir ortamda yaşama fırsatına sahibiz.’
● ‘Daha önce Yehova’nın Şahitleriyle karşılaşmış mıydınız? . . . Neden sürekli insanların kapısına gittiğimizi hiç düşündünüz mü? . . . Aslında ziyaretimizin amacı çok önemli bir haberi sizinle paylaşmak; bunu herkesin duyması gerektiğine inanıyoruz.’
‘DİNLE İLGİLENMİYORUM’
● ‘Sizi anlayabiliyorum. Dünyayı daha iyi bir hale getirmekte dinlerin başarılı olmadıkları çok açık değil mi? . . . Mutlaka siz de, dinlerden soğumanıza neden olacak bazı şeyler yaşamışsınızdır. Peki bir Yaratıcının varlığına inanıyor musunuz?’
● ‘Aslında birçok insan sizin gibi düşünüyor. Dinlerin insanlara yarar sağlamadığı açık bir şekilde görülüyor. Biz de böyle düşündüğümüz için kapınızı çaldık. Gerçekten de dünyadaki dinler Tanrı hakkında doğruları anlatmıyorlar; bu yüzden de insanlar O’nun yeryüzüyle ilgili muhteşem amacını bilmiyor.’
● ‘Ama herhalde geleceğinizle ilgilenirsiniz. Kutsal Kitap bugünkü dünya durumunu önceden bildirmişti, geleceğin nasıl olacağını da bildiriyor. Ayrıca bu gidişatın nasıl sonuçlanacağını da bize gösteriyor. Bunu size kitaptan okuyabilir miyim?’
● ‘Dinle ilgilenmemenizin mutlaka haklı bir nedeni vardır. Peki bu dünya durumu ve gelecek hakkında ne düşünüyorsunuz?’
‘YEHOVA’NIN ŞAHİTLERİYLE İLGİLENMİYORUM’
● ‘Aslında birçok insan böyle tepki veriyor. Bizler genellikle hoş karşılanmayacağımızı bildiğimiz halde insanları sürekli ziyaret ediyoruz ve bunu gönüllü olarak yapıyoruz. Bunun nedenini hiç merak ettiniz mi? (Matta 24:14’ü okuyarak bu haberin neden duyurulması gerektiğini ele alın. Ya da Hezekiel 33:8, 9 ayetlerini kısmen ele alarak gelecek yıkımla ilgili insanların uyarılması gerektiğini gösterin.)’
● ‘Anlıyorum. Bir zamanlar ben de sizin gibi düşünüyordum. Fakat onları dinlemeden reddetmenin haksızlık olacağına karar verdim. O zaman Şahitler hakkında duyduklarımın doğru olmadığını anladım. (Kişi hakkımızda duyduğu yaygın bir suçlamadan söz ederse cevap vermek üzere Türkiye’de Yehova’nın Şahitleri kitapçığının 11. sayfasından yararlanabilirsiniz.)’
● (Gerçekten böyle bir şey yaşadıysanız) ‘Bir süre önce ben de kapıma gelen bir Şahide aynı şekilde karşılık vermiştim. Sonra da ona, cevap veremeyeceğini düşündüğüm bir soru sordum. Bu soruyu sizinle de paylaşmak isterim. . . . ’
● ‘Acaba dininize olan bağlılığınızdan dolayı mı Yehova’nın Şahitleriyle ilgilenmiyorsunuz? Fakat (uygun bir konu seçin) . . . konusu hangi dinden olursak olalım hepimizi ilgilendiriyor, öyle değil mi?’
● ‘Peki sizin hayat görüşünüzü öğrenebilir miyiz? . . . (Belirli bir konudan söz edip) . . . hakkında ne düşünüyorsunuz?’
● ‘Fikrinize saygı duyuyoruz. Ancak eminiz ki tüm insanların barış içinde yaşadıklarını görmeyi siz de istersiniz. Her gün duyduğumuz savaş ve ölüm haberlerinden hepimiz bıktık usandık değil mi? . . . Peki bu hep böyle mi sürecek? . . . Yaratıcımızın yazılı sözlerinde bir gün tüm bunların sonunun geleceği vaat ediliyor.’
● ‘Öncelikle, düşüncenizi dürüstçe söylediğiniz için teşekkür ederiz. Acaba bunun sebebini öğrenebilir miyiz? Sizi rahatsız eden, Kutsal Kitap hakkında konuşmamız mı, yoksa kapınıza gelmemiz mi?’
‘BENİM DİNİM VAR’
● ‘Peki siz de dünyanın sonunun yakın olduğuna inanıyor musunuz? . . . Kutsal Kitap kötülüğün sonunun çok yakın olduğunu gösteriyor ve kötülükten temizlenmiş yeryüzünde doğru insanların sonsuza dek yaşayacaklarını açıklıyor (Mezm. 37:29; Mat. 5:5; Vah. 21:4).’
● ‘Evet, herkesin Yaratıcıyla ilgili kendine göre bir inancı var. Fakat Yaratıcının ne düşündüğü de çok önemli, değil mi? . . . O Kendi Sözünde her insandan ne beklediğini açıklıyor (1. Tim. 2:3, 4). Yaratıcımızla ilgili hakikatleri öğrenenler için bir kurtuluşun söz konusu olduğunu öğreniyoruz.’
● ‘İnancınızın olması çok güzel. Ancak aynı şeye inandığı halde aralarında sevgi olmayan birçok insan görüyoruz. Bakın Kutsal Kitaptaki bir ayet şöyle der (1. Yuhanna 4:20’yi okuyun). Sizce bugün dünyada gerçekten birbirini seven bir toplum var mı?’
● ‘Sizin gibi manevi konularla ilgilenen biriyle karşılaştığıma sevindim. Bugün birçok kişi bu konularla ilgilenmiyor. Biz de manevi ihtiyaçlarımıza önem verdiğimiz için Yaratıcımızın sözü olan Kutsal Kitabı okuyoruz. Orada Tanrı’nın tüm kötülüğü ortadan kaldıracağını ve yeryüzünü yalnızca doğruların yaşayacağı bir yer haline getireceğini öğrendik. Bu güzel bir ümit değil mi?’
● ‘Dindar biri olarak ibadet yerlerine giden insanlar hakkında ne gözlüyorsunuz? . . . Acaba herkes Yaratıcının Sözünü hayatında uyguluyor mu? Tanrı’nın Sözü, ibadetimizin kabul edilebilmesi için O’nun isteğine uygun yaşamamız gerektiğini gösteriyor (Yakup 1:26, 27’yi okuyabilirsiniz).’
● ‘Hangi inançtan olursak olalım bugünkü dünya durumundan çoğumuz memnun değiliz, öyle değil mi? . . . Sizce bunun sonu nereye varacak?’
● ‘Peki Tevrat, Zebur, İncil’i hiç okuma fırsatı buldunuz mu? . . . Yaratıcımızın sözünü okumamız gerektiğine siz de katılıyor musunuz?’
● ‘Bir inancınızın olması tabii ki çok güzel. Fakat inancımız ne olursa olsun, herhalde şu konuda aynı görüşteyiz: Hepimiz dünyada gerçek barışın olmasını arzu ediyoruz (ya da çocuklarımızı dünyanın kötü etkilerinden korumayı, herkesin birbirini sevdiği bir dünyada yaşamayı veya baskı altındayken bile insanlarla iyi ilişkiler içinde olmayı).’
● ‘Dindar biri olduğunuza sevindim. Çünkü günümüzde bazı insanlar Tanrı’ya bile inanmıyor. Biz de Kutsal Kitabı okuduğumuzda Yaratıcımız hakkında birçok şey öğrendik. Örneğin O’nun özel bir ismi olduğunu şu ayetlerden görebiliriz: (Çık. 3:15; Mezm. 83:18).’
● ‘Kapısına gittiğimiz insanların inançlarına saygı duyuyoruz. Ancak inancımızın temeli olan Kutsal Kitap bize bir mesajı duyurma yükümlülüğü verdiği için buradayız. İzin verirseniz bunu size yerinden göstermek istiyorum (Mat. 24:14). Acaba bu iyi haber tüm dünyadaki insanlar için ne ifade ediyor, öğrenmek ister miydiniz?’
‘MEŞGULÜM’
● ‘O halde çok kısa konuşacağım. Ziyaretimizin amacı, şu çok önemli konuyu sizinle paylaşmaktı. (Seçtiğiniz sohbet konusunu bir iki cümleyle özetleyin.)’
● ‘O halde uygun olduğunuz bir zaman uğrayabiliriz. Fakat ayrılmadan önce size, üzerinde düşünmemiz gereken çok önemli bir ayeti okumak istiyorum.’
● ‘Sizi anlıyorum. Bir anne (çalışan biri ya da bir öğrenci) olarak ben de çok yoğunum. Sözlerimi kısa keseceğim. Aslında hepimiz, çok kritik günlerde yaşıyoruz. Yaratıcımızın Sözünün de gösterdiği gibi çok yakında Tanrımız bu kötü ortamı sona erdirecek. Tabii sağ kalanlar da olacak. Önemli olan soru, biz bu sağ kalanlar arasında olmak için ne yapmalıyız? Kutsal Kitap bunu şöyle cevaplıyor: (Tsef. 2:3).’
● ‘Aslında ziyaretimin nedeni de bununla bağlantılı. Hepimiz o kadar meşgulüz ki, bazen gerçekten yaşamsal olan şeylerle ilgilenmeyi ihmal edebiliyoruz, öyle değil mi? . . . Size kısaca, ilginç bulacağınızı düşündüğüm bir ayet göstermek istiyorum (Luka 17:26, 27). Kuşkusuz böyle bir duruma düşmek istemeyiz. Bu yüzden de ne kadar meşgul olursak olalım Kutsal Kitabın ne söylediğine bakmak için zaman ayırmamız çok önemlidir. (Bir yayın sunun.)’
● ‘Acaba diğer komşularınızı ziyaret edip, yarım saat sonra gelsek sizin için uygun olur mu?’
● ‘O halde sizi fazla tutmayacağım. Uygun olduğunuz başka bir gün uğrayabilirim. Fakat ayrılmadan önce, herkese sunduğumuz bir yayını size de hediye etmek istiyorum. (O ay sunulan yayını verin.) Vaktiniz olduğunda okursanız Kutsal Kitaptan çok önemli konuların ele alındığını göreceksiniz. (Vakit varsa bir iki konu başlığı belirtin.)’
● ‘Uygunsuz bir vakitte geldiğimiz için üzgünüz. Biz Yehova’nın Şahitleriyiz. Sizinle Kutsal Kitaptan önemli bir düşünceyi paylaşmak istemiştik. Şu anda vaktiniz olmadığına göre, isterseniz size küçük bir broşür bırakabiliriz. (Konusunu belirtin.) Kısa olduğu için zamanınızı almayacak, fakat eminiz içindekileri ilginç bulacaksınız.’
● ‘Sizi çok iyi anlıyorum. Gerçekten öylesine meşgulüz ki bazen bizim için çok önemli olan şeyleri bile yapmaya vakit bulamıyoruz. Ancak, yaşam sonsuz olsaydı her şeye vakit ayırabilirdik değil mi? Belki sonsuz yaşam fikri size garip gelebilir. Eğer izin verirseniz Kutsal Kitaptan sonsuz yaşamın mümkün olduğuna dair kısa bir ayet okumak isterim (1. Yuhn. 2:25). Bu vaatten emin olabilmeniz için size bir yayın bırakabilirim.’
‘NİYE BU KADAR SIK GELİYORSUNUZ?’
● ‘Çünkü Kutsal Yazılardan öğrendiğimize göre bu kötü ortamın son günlerinde yaşıyoruz. Bu dünyanın durumunun nereye varacağını hepimiz çok merak ediyoruz. (Bir iki güncel olaya değinin.) O halde hepimizi ilgilendiren şu soruyu düşünebiliriz: Tanrı bu kötü ortama son verdiğinde hayatta kalmak için ne yapmak gerekir?’
● ‘Çünkü Tanrı’yı ve insanları seviyoruz. Kutsal Kitaptan Tanrı’nın yeryüzü ile ilgili harika bir amacı olduğunu öğrendik. Tüm komşularımızın da bunu bilmesini istiyoruz.’
‘BEN SİZİ ZATEN BİLİYORUM’
● ‘Çok güzel. Acaba Yehova’nın Şahidi olan bir akrabanız ya da arkadaşınız mı var? . . . Bir şey sorabilir miyim? Kutsal Kitapla ilgili nasıl bir mesaj duyurduğumuzu tam olarak biliyor musunuz? Örneğin, son günlerde yaşadığımızı ve Tanrı’nın yakında kötüleri yok edip yeryüzünü bir cennet haline getireceğini duyuruyoruz. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?’
● ‘Bunu duyduğumuza sevindik. Acaba bizim hakkımızda Yehova’nın Şahitlerinden mi yoksa başka kaynaklardan mı bilgi aldınız? . . . (Kişi başka kaynaklardan olumsuz bir bilgi edinmişse) Hakkımızda pek çok şey söylendiği bir gerçek. Bizi bizden dinlemenizi isterdik. Bu broşürde hakkımızda genel bir bilgi bulunuyor, okumak ister miydiniz? (Yehova’nın Şahitleri Kimlerdir? başlıklı broşürü sunun.)’
‘PARAMIZ YOK’
● ‘Zaten bizim işimizin parayla bir ilgisi yok. Hatta insanlar isterlerse onlarla ücretsiz olarak Kutsal Kitabı incelemeyi teklif ediyoruz. Bu sayede yaşamla ilgili çok önemli konuları öğrenebileceğinizi biliyor musunuz? (Uygun bir yayından bir bölüm başlığı gösterin.) Dilerseniz, birkaç dakikanızı alarak bu incelemenin nasıl yapıldığını size de gösterebiliriz.’
● ‘Biz insanlardan ne para topluyoruz ne de onlara para veriyoruz. Kutsal Kitap, “Ücretsiz aldınız, ücretsiz verin” der (Mat. 10:8b). (Sohbeti sürdürün. Yayınlarımızdan birini gösterin ve onlara nasıl yararlı olabileceğini açıklayın. Kişi gerçekten ilgi gösterip okuyacağını söylerse bırakın.)’
BİRİ ‘BEN BUDİSTİM’ DERSE
● Karşılaştığınız kişinin inançlarının diğer tüm Budistlerle aynı olduğunu düşünmeyin. Budizm öğretileri net olmadığı için yorumu kişiden kişiye değişir. Japon Budizmi ile Güneydoğu Asya Budizmi birbirinden oldukça farklıdır. Ayrıca bu inanca sahip kişilerin görüşleri de birbirinden farklıdır. Yine de, genel olarak şu noktaları bilmek size yardımcı olabilir: (1) Budizm’de Yaratıcı bir varlık, kişiliği olan bir Tanrı kavramı yoktur. Birçok Budist, Buda’ya ait tasvirlere ve kutsal nesnelere tapar. (2) Buda unvanı verilen Siddharta Gautama, örnek alınması gereken tek dinsel önder olarak kabul edilmiştir. O, insani bakış açısıyla insanlığı inceleyerek bir aydınlanmaya ulaşılabileceğini söyledi. Zihni kontrol altında tutarak dünyaya ait tüm arzulardan arınmakla, acıların kökünün kurutulacağını savundu. Bu yolla, kişinin Nirvana’ya ulaşabileceğini ve yeniden doğmasına gerek kalmayacağını öğretti. (3) Budistler atalarına taparlar çünkü yaşamlarının kaynağının onlar olduğuna inanırlar.
Sohbet için öneriler: (1) Budistlerle konuştuğunuzda Hıristiyan Âleminden olmadığınızı özellikle belirtin. (2) Budistler “kutsal kitaplara” saygı gösterirler; dolayısıyla Tanrı’nın Sözü olan Kutsal Kitaba da genel olarak saygılıdırlar. Budizm felsefesi üzerinde durmaktansa Kutsal Kitabın olumlu mesajı hakkında konuşun. Onlara Kutsal Kitabın insan felsefesi olmadığını, insanlığın Yaratıcısı Yehova Tanrı’nın Sözü olduğunu açıklayın. Kutsal Kitaptan ilginç bir noktayı göstermek için nazikçe izin isteyin. (3) Birçok Budist barışla ve aile hayatıyla yakından ilgilenir ve ahlaklı bir yaşam sürmek ister. Bu konulardan herhangi biri hakkında konuşmanız genellikle olumlu karşılanır. (4) Kutsal Kitabın insanlığın sorunlarının gerçek çözümü olarak, yeryüzünü yönetecek gökteki adil bir yönetimden söz ettiğini belirtin. Bu kitap yeryüzünün gelecekte nasıl olacağını ve cennet yeryüzünde sonsuz yaşam ümidini anlatır. (5) Ayrıca, Kutsal Kitabın yaşamın kökenini, yaşamın amacını, ölülerin durumunu, dirilme ümidini ve kötülüğün neden var olduğunu açıkladığını da vurgulayabilirsiniz. Tanrı’nın Sözündeki net hakikatleri nazik bir şekilde sunmak alçakgönüllü kişilerin yüreklerini etkileyecek.
Huzur ve Mutluluğa Giden Yol kitapçığı samimi kişilerin yararlanması için özel olarak hazırlanmıştır.
BİRİ ‘BEN HIRİSTİYANIM’ DERSE
● ‘Bunu öğrendiğime sevindim. O halde siz de İsa’nın insanları bu şekilde evlerinde ziyaret ettiğini bilirsiniz; öğrencilerine de aynı görevi vermişti. Onların neyi duyurduklarını biliyor musunuz? . . . Sizinle bu konu hakkında konuşmaya geldik (Dan. 2:44; Luka 8:1).’
● ‘O halde İsa’nın Dağdaki Vaazında söylediklerini biliyor olmalısınız. O, sevgiyle şu açık uyarıda bulundu: . . . (Mat. 7:21-23). Dolayısıyla kendimize şunu sormamız yaşamsaldır: Gökteki Babamızın isteğini yeterince biliyor muyum? (Yuhn. 17:3).’
BİRİ ‘BEN HİNDUYUM’ DERSE
● Hindu felsefesinin çok karmaşık olup normal mantıkla bağdaşmadığının farkında olmalısınız. Şu noktaları aklınızda tutmanız yararlı olabilir: (1) Hinduizm, tanrı Brahman’ın üç ayrı biçimde belirdiğini öğretir: Yaratıcı Brahma, Koruyucu Vişnu ve Yıkıcı Şiva. Ancak Hindular için kişiliği olan bir tanrı kavramı yoktur. (2) Hindular doğadaki her varlığın ölümsüz bir canı ya da ruhu olduğuna inanır. Bu ruh sonu gelmeyen bir reenkarnasyon çevrimi içindedir. Tekrar doğuşla ruhun alacağı biçim, geçmiş yaşamındaki eylemleri (Karma) tarafından belirlenir. Bu “sonsuz çevrimden” kurtuluş yalnızca bedensel arzuları yok etmekle mümkündür. Bu başarıldığında ruh, evrensel ruha karışacaktır. (3) Genel olarak, Hindular diğer dinlere saygı duyar. Birbiriyle çelişen öğretileri olsa da, tüm dinlerin insanları aynı hakikate götürdüğüne inanırlar.
Hindu felsefesinin karmaşık noktalarını ele almaya çalışmaktansa, Kutsal Yazılarda bulunan şahane hakikatleri anlatın. Yehova’nın yaşamla ilgili sevgi dolu düzenlemelerinden tüm insanlar yararlanabilir. O’nun Sözündeki net hakikatler doğruluğa aç ve susamış olanların yüreğine erişir. Yalnızca Kutsal Kitap insanlara gelecekle ilgili sağlam bir ümit verebilir. Tüm insanlığı ilgilendiren önemli sorulara da ancak Kutsal Kitap tatmin edici cevaplar sağlar. O halde insanlara bu cevapları öğrenmesi için fırsat verelim. İlginç olarak, Hinduların 10. 121 no’lu Rigveda ilahisi “Bilinmeyen Tanrı’ya” adını taşır. Elçi Pavlus’un Atina’da, üzerinde “Bilinmeyen Tanrı’ya” yazan sunaktan söz ettiği gibi, siz de bazı durumlarda bu konuya değinmeyi uygun bulabilirsiniz (Elçi. 17:22, 23). Hindu tanrısı Vişnu adının “V”siz (digammasız) hali İş-nuh’tur ve bu sözcüğün Kalde dilinde “adam Nuh” anlamına gelmesi de ilginçtir. Nuh’un zamanındaki küresel Tufan’ın önemi hakkında Kutsal Kitabın ne dediğini vurgulayın. Sonu gelmeyen tekrar doğuşlar (reenkarnasyon) düşüncesinden bunalan kişilere “Reenkarnasyon” başlıklı bölümün sayfa 319, 320’deki kısmından yararlanarak yardımcı olabilirsiniz.
BİRİ ‘BEN YAHUDİYİM’ DERSE
● İlk olarak Yahudi olmanın o kişi için ne ifade ettiğini öğrenin. Çünkü çok azı dindardır. Birçoğu içinse Yahudi olmak sadece etnik bir kimliktir.
Şu noktaları akılda tutmak yararlı olabilir: (1) Dindar Yahudiler Tanrı’nın ismini telaffuz etmenin yasaklandığını düşünürler. (2) Birçok Yahudi Kutsal Kitabı Hıristiyanların kitabı olarak görür; ancak onlarla konuşurken “İbranice Kutsal Yazılar,” “Kutsal Yazılar,” “Tevrat” ya da “Tora” ifadelerini kullanırsanız bu sorun ortadan kalkar. (3) İnançlarının başlıca kısmı geleneklerdir ve bu gelenekler birçok dindar Yahudi tarafından Kutsal Yazılarla eş tutulur. (4) İsa Mesih ismini duyduklarında Hıristiyanların Yahudilere Mesih adına yaptığı zulümleri hatırlayabilirler. (5) Çoğunluğu Tanrı’nın Yahudilerden Sebt gününe uymalarını istediğini düşünür. Birçok Yahudi o gün paraya da dokunmaz.
Ortak bir zemin oluşturmak için şöyle diyebilirsiniz: (1) ‘Hangi kültürde yetişmiş olursak olalım, bugünün dünyasında hepimiz aynı güçlüklerle karşı karşıyayız değil mi? Bizim neslimizi bekleyen ciddi sorunlara gerçekten kalıcı bir çözüm getirilebileceğine inanıyor musunuz? (Mezm. 37:10, 11, 29; 146:3-5; Dan. 2:44).’ (2) ‘Biz Hıristiyan Âleminden değiliz ve Üçlemeye inanmıyoruz. İbrahim’in Tanrısına tapınıyoruz ve din konusunda hakikatin ne olduğuyla yakından ilgileniyoruz. Sakıncası yoksa öğrenebilir miyim, Yahudiler arasında çok farklı inanışlar olduğuna göre, neyin doğru olduğunu saptamakta zorlanıyor musunuz? . . . (Tekr. 4:2; Mezm. 119:160; İşa. 29:13, 14).’ (3) ‘Tanrı’nın İbrahim’e verdiği vaatle yakından ilgileniyoruz; bildiğiniz gibi Tanrı onun soyu aracılığıyla tüm milletlerin nimetler elde edeceğini söylemişti (Başl. 22:18).’
Biri Tanrı’ya inancının azaldığını ifade ederse, buna neyin yol açtığını sorun. Daha sonra Tanrı’nın kötülüğe ve acılara neden izin verdiği konusunu ele alabilirsiniz. Birçok Yahudi, Nazilerin yaptığı katliamı düşündüğünde Tanrı’nın varlığı konusunda kuşkuya kapılıyor.
Eğer Tanrı’nın ismini kullanmanın önemi hakkında konuşacaksanız öncelikle karşınızdaki kişinin bu konuda ne düşündüğünü anlamaya çalışın. Çıkış 20:7’de Tanrı’nın adının boş yere ağza alınmasının yasaklandığını belirtin. Ancak saygılı bir şekilde kullanılmasının yasaklanmadığını vurgulayın. Daha sonra Çıkış 3:15 (ya da Mezmur 135:13), 1. Krallar 8:41-43, İşaya 12:4, Yeremya 10:25, Malaki 3:16 gibi ayetlerden kanıtlar gösterin.
Mesih hakkında konuşacaksanız: (1) Önce onun kimliğine değil, yönetiminin getireceği nimetlere değinin. (2) Sonra Mesih’ten bir kişi olarak söz eden ayetler üzerinde durun (Başl. 22:17, 18; Dan. 7:13, 14; Zek. 9:9, 10). (3) Mesih’in iki farklı gelişi olacağını anlatmanız gerekebilir (Daniel 7:13, 14 ile Daniel 9:24-26’yı karşılaştırın). (4) Tanrı’nın amacının adım adım açıklandığını gösterirken, konuyu İsa’ya getirin. Ve şunu belirtin: İsa’nın öğretim verdiği dönemde ikinci mabedin yıkılacağı vakit yaklaşmıştı ve Tanrı onun yeniden yapılmayacağını önceden bildirmişti. Ancak İsa “Kanunun ve Peygamberlerin” sözlerinin yerine geldiğini vurguladı ve bunlar sayesinde imanlı kişilerin muhteşem bir geleceği olacağını belirtti.