Kutsal Ruh Neden Bu Kadar Karışık Bir Konu?

KUTSAL ruh nedir? Bu soru çok açık gibi gözükse de cevabını bulmak zor olabilir. Örneğin, Papa 16. Benedict Avustralya’da bir kalabalığa hitaben şöyle dedi: “Ruhla ilgili net bir anlayışa sahip olmak bizi aşan bir şeydir.”

Hıristiyan Âleminde kutsal ruhun ne olduğuyla ilgili pek çok görüş ve belirsizlik vardır. Farklı görüşler arasında, kutsal ruhun İsa’nın öğrencilerinin içinde yaşayan gerçek bir varlık olduğu, Tanrı’nın dünyada varlığını gösterme yolu ya da Üçlemenin üçüncü kişisi olduğu sayılabilir.

İslam Âleminde ise “ruhun gerçek manasını Allahtan başka kimse bilmez” düşünüşü hâkimdir; bu yüzden kutsal ruh (ruhülkudüs) sözcüğü hakkında farklı yorumlar vardır; bunlardan en yaygını kutsal ruhun “vahiy meleği, Cebrail” olduğudur. Örneğin Bakara suresinin 87. ayetinde şunlar yazılıdır: “Meryem oğlu İsa’ya da mucizeler verdik. Ve onu, Rûhu’l- Kudüs (Cebrail) ile destekledik” (Kur’ân-ı Kerîm ve Açıklamalı Meâli, Türkiye Diyanet Vakfı, 1997).

Peki neden bu kadar farklı görüşler var? Bu karışıklığın başlangıcı MS 4. yüzyıla kadar gider; o tarihte bazı Hıristiyan ilahiyatçılar kutsal ruhun Tanrı’ya bir şekilde eşit bir varlık olduğunu iddia ettiler. Ancak Kutsal Yazılar ya da İsa’nın ilk takipçileri böyle bir görüş öğretmediler. Bir Katolik Ansiklopedisinin de kabul ettiği gibi “Eski Ahit (Tevrat) Tanrı’nın ruhunu kişiliği olan bir varlık olarak tarif etmez . . . . Tanrı’nın ruhu yalnızca Tanrı’nın gücüdür.” Aynı kaynak şöyle der: “Yeni Ahitteki (İncil) metinlerin çoğu Tanrı’nın ruhunun bir kişi olmadığını ortaya koyar; bu özellikle, Tanrı’nın ruhu ve gücünün paralel ifadeler olarak kullanılmasından görülür” (New Catholic Encyclopedia).

Doğal olarak insanlar Kutsal Kitapta bir güç olarak tarif edilen kutsal ruhun Hıristiyan Âleminde öğretildiği gibi bir “kişi” ya da “varlık” olduğunu düşünmekte zorlanırlar. Örneğin, Amerika Birleşik Devletlerinde yeni yapılan bir ankete göre, birçok insan, kutsal ruhun “kişiliği olan bir varlık” olduğunu kabul etmiyor. Acaba onlar mı haklı, yoksa “Kutsal Ruhun Baba ve Oğuldan ayrı bir varlık” olduğunda ısrar eden ilahiyatçılar mı?

Güvenilir bir cevap almak için kutsal ruhu ayrıntılı bir şekilde anlatan Kutsal Kitaba, yani Tanrı’nın Sözüne bakmamız gerekir. İsa peygamberin elçisi Pavlus şöyle yazmıştı: “Kutsal Yazıların tümü Tanrı ilhamıdır ve öğretmek, yanlışı göstermek . . . . bakımından yararlıdır” (2. Timoteos 3:16).

Kutsal ruhla ilgili gerçeği neden araştırmalısınız? Çünkü bu konudaki gerçeği öğrenmek size Tanrı’dan yardım alma yolunu açabilir. Hiç gücünüzün tükendiğini hissettiğiniz oluyor mu? İsa peygamber öğrencilerine şu sözü verdi: “İstemeye devam edin, size verilecektir . . . . sizler . . . . çocuklarınıza iyi armağanlar vermesini bilirseniz, gökteki Babamız Kendisinden isteyenlere kutsal ruhu daha çok vermez mi?” (Luka 11:9, 13).

Sonraki makalelerde kutsal ruhun ne olduğu Kutsal Yazılardan açıklanacak. Ve onun yaşamımızda nasıl yararlı bir etkisi olabileceğini göreceğiz.

[Sayfa 3’teki pasaj]

Kutsal Yazılar kutsal ruhun ne olduğunu bize açıklar