Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g97 Mayıs s. 4-8
  • Belirtileri Tanımak Ve Gerekeni Yapmak

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Belirtileri Tanımak Ve Gerekeni Yapmak
  • Uyanış!—1997
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Ne Oldu?
  • Kriz
  • Hastanede
  • Doktor Açıklıyor
  • Korkutucu Teşhis
  • Kalp Hastalığı—Yaşamsal Bir Tehlike
    Uyanış!—1997
  • Risk Nasıl Azaltılabilir?
    Uyanış!—1997
  • İyileşmeye Giden Yol
    Uyanış!—1997
  • Ruhi Bir Kalp Krizini Önleyebilirsiniz
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2001
Daha Fazla
Uyanış!—1997
g97 Mayıs s. 4-8

Belirtileri Tanımak Ve Gerekeni Yapmak

KALP krizinden sonraki birinci saat içinde ölüm riski en fazla olduğundan, kriz belirtileri ortaya çıktığında hemen acil tıbbi yardım aramak yaşamsaldır. Hızlı tedavi kalp kasını onarılamayacak hasarlardan koruyabilir. Kalp kası hasardan ne kadar korunursa krizden sonra kalp o oranda etkili kan pompalayacaktır.

Bununla beraber, bazı kalp krizleri sessizdirler, hiçbir dış belirti sergilemezler. Bu durumlarda kişi bir koroner kalp hastalığına (KKH) sahip olduğunun farkına varmayabilir. Üzücüdür ki, bazıları için bir kalp hastalığının ilk habercisi ağır bir kalp krizi olabilir. Kardiyak arest (kalp durması) durumunda, acilen bir kurtarma ekibi çağrılmadıkça ve etraftakiler derhal kalp masajı uygulamadıkça, hastanın hayatta kalma olasılığı çok azdır.

KKH belirtilerine sahip olanların çoğu, Harvard Health Letter’ın raporuna göre yaklaşık yarısı, acil tıbbi yardım aramayı geciktiriyor. Neden? “Genellikle belirtilerin anlamını kavramıyorlar ya da bunları ciddiye almıyorlar.”

Kalp krizi geçirmiş Yehova’nın bir Şahidi olan Cana yalvarırcasına şöyle diyor: “Eğer bazı şeylerin iyi gitmediğini hissederseniz, evhamlı biri izlenimi yaratırım korkusuyla tıbbi yardım aramakta gecikmeyin. Ben yeterince çabuk harekete geçmediğimden neredeyse yaşamımı yitiriyordum.”

Ne Oldu?

Can şunları açıklıyor: “Kalp krizinden bir buçuk yıl kadar önce bir doktor tarafından yüksek kolesterol düzeyim nedeniyle uyarıldım; bu, KKH’da en büyük risk faktörlerinden biriydi. Fakat genç —40’ın altında— ve sağlıklı olduğum için bu konudan kaçtım. Hemen o zaman harekete geçmediğime çok pişmanım. Başka uyarı sinyalleri de aldım—fiziksel zorlanmayla ortaya çıkan nefes darlığı, hazımsızlıktan ileri geldiğini sandığım ağrılar, krizden önceki birkaç ay boyunca aşırı bitkinlik. Bütün bunları az uyumaya ve aşırı iş stresine bağladım. Kalp krizinden üç gün önce göğsümde kas spazmı sandığım bir şey geçirdim. Bu, üç gün sonra olacak krizin öncesindeki minör ataktı.”

Angina adı verilen göğüs ağrısı ya da basıncı, kalp krizi geçirenlerin yaklaşık yarısında bir ön uyarı olarak görülmektedir. Bazıları, koroner blokaj nedeniyle kalbin yeterli oksijen almadığını gösteren nefes darlığı, bitkinlik, güçsüzlük gibi belirtiler yaşadılar. Bu uyarıcı işaretler kişinin bir kalp muayenesi için doktora gitmesine yol açmalı. Dr. Peter Cohn: “Bir kez angina tedavi edildi diye kalp krizinden kaçınılabileceği garantisi yoktur, fakat hiç değilse her an gelebilecek bir krizin olasılığı azalmış olur” diyor.

Kriz

Can şöyle devam ediyor: “O gün top oynamak için sahaya gidiyorduk. Öğle yemeğinde bir hamburger ve kızarmış patatesi afiyetle mideme indirdim, biraz rahatsızlık hissettiğim, midem bulandığı ve göğsümde sıkışma olduğu halde boş verdim. Fakat sahaya çıkıp oynamaya başladığımızda bazı şeylerin yolunda gitmediğini söyleyebilirdim. Öğleden sonranın devamında kendimi gitgide daha kötü hissettim.

Oyuncu banklarının üzerine defalarca yattım, sırt üstü uzanıp göğüs kaslarımı germeye çalıştım, fakat giderek daha da sıkıştılar. Oynarken ara sıra soğuk bir ter ve güçsüzlük hissederek ‘galiba grip kapmışım’ diye söylendim. Koştuğumda belirgin şekilde nefes nefese kaldım. Tekrar banka uzandım. Doğrulup oturduğumda artık başımın cidden belada olduğuna kuşku yoktu. Oğlum Yakup’a ‘DERHAL hastaneye gitmem gerek’ diye haykırdım. Göğsüm içeri göçmüş gibiydi. Ağrı öyle güçlüydü ki ayağa kalkamadım. ‘Bu bir kalp krizi olamaz, değil mi? Ben daha 38 yaşındayım!’”

Can’ın o sıralarda 15 yaşında olan oğlu olayın devamını şöyle anlatıyor: “Babam yalnızca birkaç dakika içinde takatsiz kaldı, bu nedenle onu arabaya taşımak gerekti. Arkadaşım arabayı sürerken babamın durumunu takip etmek için devamlı sorular soruyordu. Sonunda, babam hiç cevap vermez oldu. Arkadaşım ‘Can Amca!’ diye bağırdı. fakat babam yine cevap vermedi. Sonra babam oturduğu yerde sarsılıp kasılmaya ve kusmaya başladı. Tekrar tekrar, ‘Babacığım! Seni çok seviyorum! Sakın ölme!’ diye bağırdım. Bu nöbetin ardından, arabanın koltuğuna külçe gibi yığıldı. Öldüğünü düşündüm.”

Hastanede

“Yardım almak için koşa koşa hastaneye girdik. Babamın öldüğünü düşüneli iki ya da üç dakika geçmişti, fakat onun yeniden canlandırılabileceğini umuyordum. Top sahasında bizimle beraber olan 20 kadar Yehova’nın Şahidini bekleme odasında görünce çok şaşırdım. Beni rahatlattılar ve sevgilerini hissettirdiler; bu, böyle feci bir zamanda büyük bir yardımdı. Yaklaşık 15 dakika sonra doktor gelip şunları açıkladı: ‘Babanızı yeniden canlandırmayı başardık, fakat ağır bir kalp krizi geçirdi. Yaşayacağından emin değiliz.’

Sonra babamı kısaca görmeme müsaade etti. Babamın ailemize söylediği sevgi dolu sözler beni çok duygulandırdı. Büyük ağrılar içinde bana ‘Oğlum, seni seviyorum. Yehova’nın yaşamımızdaki en önemli Kişi olduğunu her zaman hatırla. Asla O’na hizmet etmekten vazgeçme, annenin ve kardeşlerinin de asla vazgeçmemelerine yardım et. Sağlam bir dirilme ümidimiz var ve eğer ölürsem, geri geldiğimde orada hepinizi görmek istiyorum,’ dedi. İkimiz de sevgi, korku ve umut gözyaşları döküyorduk.”

Can’ın karısı Melike bir saat sonra geldi. “Acil Servis odasına doğru yürürken doktor şunları söyledi: ‘Kocanız ağır bir kalp krizi geçirdi.’ Sersemlemiştim. Can’ın kalbinin sekiz kez defibrile edildiğini açıkladı. Bu acil müdahalede kalbin ritmindeki düzensizliğe son vermek ve normal ritme dönüşü sağlamak amacıyla elektrik kullanılır. Kalp masajı (KPR), oksijen ve damar yoluyla ilaç vermekle birlikte defibrilasyon ileri teknikle uygulanan bir hayat kurtarma yöntemidir.

Can’ı görünce içim sızladı. Rengi solmuştu ve vücudu birçok tüp ve kabloyla monitörlere bağlıydı. Yehova’ya sessizce dua ettim; üç çocuğumuzun hatırına bu denemeye dayanacak gücü vermesini ve ilerde olabileceklerle ilgili hikmetli kararlar almakta rehberlik etmesini diledim. Can’ın yatağına yaklaşırken ‘Böyle bir anda çok sevdiğin birine ne diyeceksin? Böyle yaşamsal bir tehlikeyle karşılaşmaya gerçekten hazırlıklı mıyız?’ diye düşündüm.

Can, ‘tatlım’ dedi, ‘biliyorsun, bunu atlatamayabilirim. Fakat önemli olan senin ve çocukların Yehova’ya sadık kalmanız, çünkü bu sistem yakında sona erecek ve artık hastalık ve ölüm olmayacak. Yeni sistemde gözlerimi açmak ve seni ve oğullarımızı orada görmek istiyorum.’ Gözyaşlarımız sel gibi akıyordu.”

Doktor Açıklıyor

“Doktor sonra beni bir kenara çekti ve araştırmaların Can’ın kalp krizinin kalbin sol ön inen arterinin yüzde yüz tıkanması sonucu olduğunu söyledi. Diğer bir atardamarının da tıkalı olduğunu söyledi. Doktor bana Can’ın tedavisi için karar vermem gerektiğini söyledi. Eldeki iki olanak ilaç ve anjioplasti idi. Kendisi ikincinin daha iyi olabileceğini düşündü, böylece anjioplastiye karar verdik. Fakat çoğu insan böyle bir kalp krizini atlatamadığından doktorlar bir vaatte bulunmadılar.”

Anjioplasti ucunda bir balon bulunan sondanın koroner damara sokulup daha sonra balonun tıkanıklığı açmak için şişirildiği bir ameliyat tekniğidir. Bu prosedürün kan akımının yeniden düzenlenmesindeki başarı oranı çok yüksektir. Eğer çok sayıda damar ciddi olarak tıkanmışsa genellikle bypass ameliyatı tavsiye edilir.

Korkutucu Teşhis

Anjioplastiden sonra Can 72 saat daha hayati tehlike içinde kaldı. Sonunda kalbi geçirdiği sarsıntının ardından toparlanmaya başladı. Fakat, Can’ın kalbi önceki kapasitesinin ancak yarısını pompalayabiliyordu ve büyük bir bölümü nedbe dokusu haline gelmişti, bu nedenle de işlevini artık tam olarak yerine getirememesi kaçınılmaz gibi gözükmekteydi.

Geçmişe bakarak Can şu uyarıda bulunuyor: “Özellikle bir risk altındaysak, tehlike sinyallerine kulak vermeyi ve sağlığımıza dikkat etmeyi, Yaratıcımıza, ailemize, ruhi kardeşlerimize ve bizzat kendimize borçluyuz. Mutluluğa ve mutsuzluğa büyük ölçüde kendimiz neden olabiliriz. Bu bize bağlıdır.”

Can’ın durumu ağırdı ve acil dikkat gerektiriyordu. Fakat her midesi yananın da doktora koşması gerekmiyor. Yine de onun tecrübesi bu tür belirtiler hissedenlerin doktor kontrolünden geçmesi gerektiği yönünde bir uyarıdır.

Kalp krizi riskini azaltmak için ne yapılabilir? Gelecek makale bu konuyu ele alacak.

[Dipnot]

a Bu makaledeki isimler değiştirilmiştir.

[Sayfa 6’daki çerçeve]

Kalp Krizi Belirtileri

• Göğüste birkaç dakikadan fazla süren rahatsız edici bir baskı, sıkışma ya da ağrı hissi. Şiddetli mide yanmasıyla karıştırılabilir

• Çene, boyun, omuzlar, kollar, dirsekler ve sol ele yayılabilen ya da yalnız bu bölgelerde bulunan ağrı

• Üst batında uzun süreli ağrı

• Nefes darlığı, göz kararması, baygınlık, soğuk ter

• Bitkinlik—krizden haftalarca önce başlayabilir

• Mide bulantısı ya da kusma

• Herhangi bir aşırı hareket yapılmadan sık sık gelen anjina krizleri

Belirtiler hafiften ağıra değişebilirler ve her kalp krizinde hepsi birlikte de gözükmeyebilirler. Fakat eğer bunların birkaçının bir arada olduğu görülürse beklemeden yardım arayın. Ne var ki, bazı vakalarda belirtiler yoktur, bunlara sessiz kalp krizleri diyoruz.

[Sayfa 7’deki çerçeve]

Hastanın Yaşaması İçin Yapılması Gerekenler

Eğer siz ya da tanıdığınız biri kalp krizi belirtileri gösterirse:

• Belirtileri doğru saptayın

• Ne yapıyor olursanız olun hemen bırakıp oturun, ya da uzanın.

• Eğer belirtiler birkaç dakikadan fazla sürerse yörenizdeki ilk yardıma telefon edin. Santraldaki görevliye bir kalp krizinden kuşkulandığınızı söyleyin ve ona yerinizi bulmaları için gerekli bilgiyi verin.

• Eğer hastayı bir acil servise kendi arabanızla daha hızlı yetiştirebilecekseniz, öyle yapın. Eğer siz kendiniz bir kalp krizi geçirdiğinizi düşünüyorsanız birinden sizi oraya götürmesini rica edin.

İlk yardım ekibi bekliyorsanız:

• Kemer ve kravat da içinde olmak üzere bütün dar giysileri gevşetin. Eğer gerekliyse yastıklarla da destek olarak hastanın rahatlamasına yardım edin.

• İster hasta ister yardım eden olun, sakin kalın. Heyecanlanma yaşamı tehdit eden aritmi olasılığını artırabilir. Dua sakin kalmaya yardım edip kuvvetlendirici olabilir.

Eğer hasta nefes almıyor gibi görünüyorsa:

• Yüksek sesle “Beni duyabiliyor musun?” diye sorun. Eğer cevap vermezse, nabzı atmıyorsa ve nefes almıyorsa, kalp masajına başlayın.

• Kalp masajının üç temel adımını aklınızda tutun:

1. Solunum yollarını açmak için hastanın çenesini kaldırın.

2. Solunum yolları açık olarak, hastanın burun deliklerini parmaklarınızla sıkıştırıp kapatın ve göğüs yükselene kadar ağızdan içeri iki kez yavaşça nefes verin.

3. Kanı kalp ve göğüsten dışarıya itmek için göğsün ortasına, göğüs başlarının arasına 10-15 kez basın. Nabız ve nefes yeniden başlayana ya da acil yardım gelene kadar periyodik olarak her 15 saniyede bir iki nefes ve peşi sıra 15 baskıyı tekrarlayın.

Kalp masajı eğitim görmüş biri tarafından uygulanmalıdır. Fakat kalp bakımı ilk yardım direktörlerinden biri olan Dr. R. Cummins “Her kalp masajı, hiçten iyidir” diyor. Biri bu adımları başlatmadıkça hastanın hayatta kalma olasılığı az olacaktır. Kalp masajı yardım gelene kadar zaman kazandırır.

[Sayfa 5’teki resim]

Bir kalp krizinden sonra yapılacak hızlı müdahele bir yaşamı kurtarabilir ve kalpteki hasarı azaltabilir

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş