Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • gt böl. 62
  • Bir Alçakgönüllülük Dersi

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Bir Alçakgönüllülük Dersi
  • Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
  • Benzer Malzeme
  • Alçakgönüllülük Konusunda Önemli Bir Ders
    İsa Mesih: Yol, Hakikat, Yaşam
  • Sınavlar Karşısında Vefalı Kaldı
    İmanlarını Örnek Alın
  • Yehova’ya Tapınma Gayreti
    Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
  • İsa Aslında Kimdi?
    Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
Daha Fazla
Dünyada Yaşamış En Büyük Adam
gt böl. 62

Bölüm 62

Bir Alçakgönüllülük Dersi

FİLİPUS Kayseriyesi yakınlarındaki bölgede cine tutulmuş çocuğu iyileştirdikten sonra, İsa Kefernahum’a, eve dönme arzusundaydı. Ancak öğrencilerini ölümüne ve ondan sonra üstlenecekleri sorumluluklara daha da fazla hazırlayabilmek amacıyla, onlarla yalnız yolculuk yapmak istiyordu. Onlara şu açıklamayı yaptı: “İnsanoğlu insanların ellerine verilmek üzredir ve onu öldürecekler, ve üçüncü gün kıyam edecektir.”

İsa daha önce de bundan söz etmişti; ayrıca üç resulün izlediği görünüm değişimi olayında da onun ‘ayrılışından’ konuşulmuştu; buna rağmen takipçileri hâlâ bu konuda anlayışa sahip değildiler. Kimse, daha önce Petrus’un yaptığı gibi İsa’nın öldürüleceği fikrine karşı çıkmaya kalkmadı; ancak kendisine bu konuda daha fazla soru sormaya da cesaretleri yoktu.

Sonunda, İsa’nın hizmeti boyunca bir tür merkez işlevi gören Kefernahum’a geldiler. Burası Petrus’un ve diğer resullerden bazılarının da memleketiydi. Burada, mabet vergisi tahsil eden kişiler Petrus’a yaklaştı. Herhalde İsa’yı yaygın bir âdete uymamakla suçlamaya kalkışarak, “Sizin mualliminiz yarım şekeli [mabet vergisini] ödemiyor mu?” dediler.

Petrus “evet” diye karşılık verdi.

Belki de hemen sonra eve gelmiş olan İsa olayın farkındaydı. Bu nedenle, Petrus daha konuyu açmadan, ona şöyle sordu: ‘Simun, sen ne düşünüyorsun? Yeryüzünün kralları gümrük ya da baş vergisini kimden alırlar? Oğullarından mı, yoksa yabancılardan mı?’

Petrus, “yabancılardan” diye yanıtladı.

İsa, “öyle ise, oğullar serbesttir” diyerek görüşünü belirtti. İsa’nın Babası, evrenin Kralı ve mabette tapınılan Kimse’dir; buna göre, aslında Tanrı’nın Oğlu mabet vergisi ödemek üzere yasal bir yükümlülük altında değildi. İsa, “fakat onların sürçmesine sebep olmıyalım diye denize git, olta at, ve ilk gelen balığı tut; onun ağzını açınca bir şekel bulacaksın; onu al benim için de kendin için de onlara ver” dedi.

Öğrencileri Kefernahum’a döndükten sonra, belki de Petrus’un evinde biraraya toplandıklarında, “Göklerin melekûtunda [krallığında] en büyük kimdir?” sorusunu ortaya attılar. Filipus Kayseriyesi’nden dönüşte ardı sıra yürürlerken aralarında neler geçtiğinin farkında olan İsa, onların bu sorusunun nereden çıktığını biliyordu. Onlara, “Yolda aranızda ne söyleştiniz?” diye sordu. Öğrencileri utanarak sustu; çünkü içlerinden kimin en büyük olacağını tartışmışlardı.

Yaklaşık üç yıl İsa’dan öğretim aldıktan sonra, öğrencilerinin bu şekilde tartışmaları inanılmaz bir şey, değil mi? Bu, insana özgü kusurlu yapının ve dinsel geçmişin ne güçlü bir etkisi olduğunu gösterir. İsa’nın öğrencileri Yahudi dininde yetiştirilmişti; bu din tüm ilişkilerde sınıf veya konuma çok önem veriyordu. Ayrıca, İsa kendisine Gökteki Krallığın bazı ‘anahtarlarını’ vaat ettiğinden, Petrus, üstünlük duygusuna kapılmış olabilirdi. İsa’nın görünüm değişimine tanık olma ayrıcalığına sahip olduklarından Yakub ve Yuhanna’nın da, benzer düşünceleri olabilirdi.

Durum ne olursa olsun, İsa onların tutumlarını düzeltme çabasıyla etkileyici bir gösteri düzenledi. Bir çocuk çağırıp ortalarında durdurdu, çocuğu kollarının arasına alarak şunları söyledi: “Siz dönmez, ve küçük çocuklar gibi olmazsanız, göklerin melekûtuna asla girmiyeceksiniz. Bundan dolayı kim bu küçük çocuk gibi kendini alçaltırsa, göklerin melekûtunda en büyük odur. Ve kim böyle bir küçük çocuğu benim ismim için kabul ederse, beni kabul eder.”

Öğrencilerinin tutumunu düzeltmenin ne şahane bir yolu! İsa öfkeyle, onlara kendini beğenmiş, açgözlü, hırslı kimseler olduklarını söylemedi. Bunun yerine, düzeltici öğretimini örneklemek üzere küçük çocukları kullandı; onların belirleyici özelliği, mütevazı, her türlü yükselme hırsından uzak olmaları ve genelde aralarında sınıf ayrımı gütmemeleriydi. Böylece İsa, öğrencilerinin, alçakgönüllü çocukları tanıtan bu nitelikleri geliştirmeleri gerektiğini gösterdi. Sözlerini şöyle bitirdi: “Hepinizin en küçüğü olan, o büyüktür.” Matta 17:22-27; 18:1-5; Markos 9:30-37; Luka 9:43-48.

▪ İsa, Kefernahum’a dönüşlerinde hangi öğretisini tekrarladı; sözleri nasıl karşılık gördü?

▪ İsa neden mabet vergisi ödeme yükümlülüğü altında değildi; yine de neden bu vergiyi ödedi?

▪ Hangi şey öğrencilerinin kendi aralarında tartışmasına yol açmış olabilir; İsa onları nasıl düzeltti?

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş