Hazır Olun!

“Siz de hazır olun; çünkü İnsanoğlu sanmadığınız saatte gelir.”—Luka 12:40.

1. İsa Mesih uyanık durmanın önemi hakkında ne dedi?

İSA MESİH, takipçilerini uyanık durmaları için teşvik etti. Örneğin onlara şöyle dedi: “Fakat siz sakının; işte, size hepsini önceden söyledim. . . . O zaman İnsanoğlunun büyük kudret ve izzetle bulutlarda geldiğini göreceklerdir. . . . Fakat o gün yahut o saat hakkında, ne gökteki melekler, ne de Oğul, Babadan başka kimse bir şey bilmez. Sakının uyanık durun, dua edin; zira o vakit ne zamandır bilmezsiniz. Bu, gurbete giden ve evini bırakıp hizmetçilerine selâhiyet ve her birine işini veren adam gibidir ki, kapıcıya da uyanık durmasını emretti. İmdi, uyanık durun; çünkü ev sahibi ne vakit gelecek, akşamlayın mı, gece yarısında mı, horoz öttüğü zaman mı, sabahlayın mı, bilmezsiniz. Yoksa apansız gelip sizi uykuda bulur. Size ne söyliyorsam herkese söyliyorum: Uyanık durun.”—Markos 13:23-37.

2. Örnek dua neden uyanık durmanın gerektiğini belirtir? Fakat Hıristiyan âleminin kiliseleri Krallığın bekleyişini nasıl yok ettiler?

² Önceki makalelerde, Hıristiyan âleminin kiliselerinin ‘uyanık durmadıklarına’ dair tarafsız kaynaklardan birçok delil verildi. The Catholic Encyclopedia’ya göre, onlar, ‘Tanrı’nın kırallığı, Tanrı’nın yüreklerimizde hüküm sürmesidir’ diye iddia ederek, Krallığın bekleyişini yok ettiler ve böylece örnek duayı ve Rabbin duasını anlamsız hale getirdiler. Fakat The New Encyclopedia Britannica buna karşıt olarak şunları belirtiyor: “Rabbin duasındaki yakarışlar, Tanrı’nın isminin ve iradesinin alçaltıldığına ve Krallığının henüz gelmediğine dair çok acı durumu göstermektedir.” Evet, örnek dua uyanık durmanın gerektiğini belirtir. O halde, İsa’nın takipçileri acaba neleri beklemeliydiler?

HANGİ ŞEY İÇİN “UYANIK” DURMALI?

3. İsa’nın takipçileri, neden vakti görmezlikten gelemezlerdi?

³ ‘Son Şeylerle’ ilgili, Mukaddes Kitabın peygamberliklerine dair yapılan dikkatli bir inceleme, İsa’nın takipçilerinin, ‘uyanık durmaları’ gereken şeylerin neler olduğunu açıklar. Her şeyden önce onlar, zaman konusundaki görüşlerini yitirmemeliydiler, zira İsa Mesih sadece Babasının bildiği bir ‘vakitten’ söz etti. (Markos 13:32, 33) Ayrıca İsa, şakirtlerine’ “Milletlerin zamanları doluncıya kadar, Yeruşalim Milletler tarafından çiğnenecektir” dedi. (Luka 21:24) Açıkça anlaşıldığı gibi, İsa, bu bilgiyi takipçilerinin sonun vaktini anlamalarına yardım etmek amacıyla verdi, çünkü bu bilgi, “Muallim, öyle ise, bu şeyler ne zaman olacak? ve bu şeyler olmak üzere iken, alâmet ne olacak?” sorusuna verdiği cevabın bir kısımı teşkil ediyor.—Luka 21:7.

4. İsa’nın takipçileri hangi ‘alameti’ beklemeliydiler?

⁴ Vakte dikkat etmelerinin yanı sıra İsa’nın takipçileri, Matta 24:3 ve Markos 13:4’te belirtilen istedikleri ‘alâmeti’de beklemeliydiler. Uluslararası savaşlar, açlık, depremler, öldürücü hastalıklar ve İsa’nın gerçek takipçilerine yapılan zulüm gibi birçok farklı özelliği kapsayan bu alâmet, bütün bu şeyler oluncaya kadar asla ‘geçmeyecek’ olan bir ‘neslin’ kimliğini tanıtacak ve sonun vaktinde gerçekleşen peygamberliklerle birleşecekti.—Luka 21:10-12, 32.

5. Mesih, hakiki takipçileriyle nasıl yüzyıllar boyu beraber olmuştur? Acaba o, “huzuruna” dair bir alamet verdiği zaman, sadece bunu mu kastetmişti?

⁵ Bu alâmet, ‘şeyler sisteminin sona erdiğini’ gösteren hangi önemli olaylara değiniyordu? Şakirtleri, İsa’ya şunu sordular: “Senin huzuruna [Yunanca parousia]. . . alâmet ne olacak?” Mesih’in huzuru ne anlama gelir? Toplandıkları veya şakirt etme görevlerini yerine getirdikleri zaman İsa’nın, hakiki takipçileriyle ruhen beraber olmasından daha fazla şeyleri de kapsar. İsa, bu şekilde onları, yüzyıllar boyu destekliyecekti. (Matta 18:20; 28:18-20) Hıristiyan âleminin teologları bile ‘huzur’ sözcüğünün özel bir anlamı olduğunu kabul ederler. The New International Dictionary of New Testament Theology: “Parousia fikri, şimdi kilisenin, çağın sonunda Mesih’in ortaya çıkışını beklemesiyle uyum içindedir” demektedir. Yunanca Mukaddes Yazılar, baştan sona kadar, İsa’nın takipçilerini onun huzurunu beklemeleri için uyarmaktadır.—Matta 24:3, 27, 39; Yakub 5:7, 8; II. Petrus 3:3, 4; I. Yuhanna 2:28; Vahiy 1:7; 22:7.

6. (a) Mesih’in huzuru, bu kötü şeyler sistemi için ne anlama gelir? (b) Mesih’in huzuru, hem onun sadık olarak ölen, hem de hâlâ yeryüzünde bulunan meshedilmiş takipçilerini nasıl etkiler?

⁶ Mesih’in huzuru, gerçekten ‘şeyler sisteminin sona erişi’ anlamına gelir. (Matta 24:3; Markos 13:4) Şimdiki kötü sisteminin “sonun vakti”ne veya “son günleri”ne girmiş olduğunu gösterir. (Daniel 12:4, 9; II. Timoteos 3:1-5) Mesih’in yerdeki “düşmanlarının ortasında” gökte Kral olarak hüküm sürmek üzere Babasından emir almış olduğu anlamına gelir. (Mezmur 110:2; 2:6-9; Vahiy 11:15-18) Mesih, genel olarak tüm dünyaya hükmetmeden önce, bizzat kendi cemaatini teftiş edecek ve sadık olarak ölmüş olan meshedilmiş takipçilerini diriltecektir. (I. Korintoslular 15:21, 23; I. Selânikliler 2:19; 3:13; 4:13-17; II. Selânikliler 2:1) Hâlâ yeryüzünde bulunan, ruhen uyanık durup ruhi “yiyeceği vaktinde” veren ve Mesih’in “kölesi” olarak hareket eden bu meshedilmiş takipçileri Mesih tarafından “bütün malları” veya yeryüzündeki Krallığın menfaatleri “üzerine” tayin edilecekti. (Matta 24:45-47; Luka 12:42-44) Bu ‘sadık ve basiretli kölenin’ ‘krallığın bu iyi haberini’ dünya çapında vaaz edip bu işe nezaret etmesi gerekecekti ve “son o zaman gelecek”ti.—Matta 24:14.

7. İsa’nın takipçileri, Mesih’in huzuru sırasında bile hangi başka alameti beklemelidirler? Onlar Tanrı’nın Krallığının ‘gelmesi’ için neden dua etmeğe devam ederler?

⁷ İsa’nın hakiki takipçileri, onun huzuru ve “şeyler sisteminin sona erişi” zamanında yaşadıklarını kanıtlayan bütün bu şeylere karşı ‘uyanık durmalıydılar.’ Fakat onlar, ‘sonun vaktinde’ bile, ‘İnsanoğlunun alâmetini,’ yani onun Şeytan’ın kötü şeyler sistemine karşı hükmünü yerine getirmek üzere ‘gelişini’ beklemeliydiler. (Matta 24:30, 44; Markos 13:26, 35; Luka 12:40; 21:27; II. Selânikliler 1:7-10) Her ne kadar onun ‘huzuru’ olmuş ve gökteki Krallığı kurulmuşsa da, yine de İsa ve Krallığı “gelmeli” ve Şeytan’ın dünyasındaki milletleri ve krallıkları “parçalayıp bitirmelidir.” (Daniel 2:44) Bu, Mesih’in “huzur”unu gösteren “alâmet”in özelliklerini verdikten sonra, devamen: “siz de bu şeylerin vaki olduklarını gördüğünüz zaman, bilin ki, Allahın melekûtu [Tanrı’nın krallığı] yakındır” sözünün nedenini açıklar. (Luka 21:31) Evet, İsa’nın takipçileri, onun huzuru sırasında bile, Tanrı’nın Krallığının gelmesi için dua ederler; ayrıca, sonun’ vakti ve ‘kurtuluşları’ açısından da ‘sakınıp uyanık durmağa’ muhtaç olduklarını bilirler.—Markos 13:7, 29, 32-37; Luka 21:9, 28.

“UYANIK” OLDUĞUNU KİM KANITLADI?

8. İsa’nın takipçilerinin bekledikleri şeyleri özetle.

⁸ İsa’nın takipçilerinin, ‘milletlerin tayin edilen zamanlarının’ sonunu bekleyerek yaşamlarına devam etmelerinin gerekli olduğunu gördük. Onlar, Mesih’in huzurunu ve şeyler sisteminin sona erişi açısından uyanık durmalıydılar. Sadık olarak ölen İsa’nın meshedilmiş takipçilerinin diriltilmesini ve Mesih’in krallığının yerdeki menfaatleri üzerine koymuş olduğu ‘sadık ve basiretli kölenin’ açıkça tanınmasını beklemeliydiler. Nihayet bu köle, “son” gelmeden önce “krallığın iyi haberini bütün meskûn yerde” vaaz edilmesine önderlik ederken, aynı zamanda ruhi gıda da vermeğe devam etmeliydi. Fakat “İnsanoğlunun alâmeti”, Şeytan’ın kötü şeyler sistemini yok etmek üzere onun ‘gelişiyle’ görünecekti.

9. ‘Milletlerin zamanlarının’ sona erdiğine dair uyanık davrandığını kim kanıtladı? Zion’s Watch Tower, İsa’nın takipçilerinin ruhen uyanık durmalarına nasıl yardım etti?

⁹ Bütün bu şeylere karşı “uyanık” davrandığını kim kanıtladı? MS 1876 yılında Pittsburgh’ta (Pennsylvania) Charles T. Russell dikkatle ‘milletlerin tayin edilen zamanlarının sonunu’ bekliyordu. Russell o yıl ‘Milletlerin Zamanları Ne Zaman Sona Erecek?’ başlıklı bir makale yayımladı. Bu makalede ‘yedi vaktin MS 1914 yılında sona ereceğini’ belirtti. 1880 yılından beri bu bilgi devamlı olarak Zion’s Watch Tower mecmuasında yayımlandı. Mart 1880 sayılı nüshasında: ‘Milletlerin Zamanları’ 1914 yılına kadar devam ediyor ve gökteki Krallık ancak o zaman tam olarak hüküm sürecektir” denildi. Bu makaleleri yazan Mukaddes Kitap tetkikçilerinin, o sırada ‘milletlerin zamanlarının’ sona ermesinin ne anlama geldiği konusunda, bugün Mukaddes Kitap ve tarihi hakkında sahip olduğumuz orandaki anlayışa sahip olmadıkları gerçi doğrudur. Fakat önemli olan, onlar ‘uyanık durmalarına da yardım etmişlerdi.

10. Mesih’in ‘huzurunun’ gerçek anlamı nasıl açıklandı?

¹⁰ Charles T. Russell ile birleşmiş olan bu Mukaddes Kitap tetkikçileri ve yayımladıkları mecmua da, İsa’nın samimi takipçilerinin, Mesih’in ‘huzurunun’ görünmez olacağını ve onun insan olan bir kral olarak yeryüzüne dönmeyeceğini anlamalarına yardım etti. Onlar, devamlı olarak, Efendinin ‘hizmetçilerinin’ dikkatini, Mesih’in huzurunu ve ‘sonun vaktini’ gösteren dünya olaylarına çekti.

11. (a) O sırada, yeryüzündeki krallıkların parçalanması ve İsa’nın meshedilmiş takipçilerinin ‘alınıp götürülmesi’ ifadesi henüz tam olarak anlaşılmış mıydı? (b) Bugün, Daniel 2:44 ve I. Selânikliler 4:15-17’deki kaydı nasıl daha doğru şekilde anlıyoruz?

¹¹ Gerçi gökte Krallığın kurulmasıyla yerdeki krallıkların derhal yok olacağı ve o zaman yaşayan İsa’nın meshedilmiş takipçilerinin, daha önce ölmüş ve Mesih’in huzuru sırasında diriltilecek olan meshedilmişlere katılmak üzere ‘alınıp götürülecekleri’ sanılıyordu. (II. Selânikliler 2:1) Fakat o sırada, Daniel 2:44’deki peygamberliğin gerçekleşmesinin başlangıcıyla onun sonu arasındaki dönemde büyük bir toplama işinin yapması gerektiğini ve I. Selânikliler 4:15-17’de sözü geçen ‘alınıp götürülmenin’, birinci dirilme başladıktan sonra ölen meshedilmişlerin derhal diriltilecekleri anlamına geldiğini henüz tam olarak anlamamış olmalarından dolayı onları kim suçlayabilir?—I. Korintoslular 15:36, 42-44; Romalılar 6:3.

12. (a) Mesih ev halkını teftiş etmek üzere döndüğünde sadık ‘kölesini’ ne yapmakta bulmak istiyordu? Kimin bunu yaptığını gördü? (b) Sadık “köle” sınıfı o zamandan beri ne yapmağa devam etmektedir?

¹² Bugün bizler, bu şeyleri “sadık ve basiretli köle” sınıfı aracılığıyla Tanrı’nın Sözünün ışığı gitgide parladığı için anlıyoruz. (Süleymanın Meselleri 4:18) İsa bu köle hakkında şunları söylemişti: “Onlara yiyeceği vaktinde vermek için, efendisini kendi ev halkı üzerine koymuş olduğu sadık ve akıllı hizmetçi (sadık ve basiretli köle) kimdir? O hizmetçiye ne mutlu ki, efendisi geldiği zaman onu böyle yapmakta bulacaktır. Doğrusu size derim: Efendi bütün malları üzerine onu koyacaktır?” (Matta 24:45-47) Tahtına oturan Rab İsa, MS  1919 yılında kendi ev halkını teftişe geldiği zaman, kendisini takip eden bir grubun, bahis konusu mecmua vasıtasıyla “vaktinde” verilen ruhi ‘yiyecek’ sayesinde sadakatle ‘uyanık durmağa’ çalıştığını gördü. O günden beri bu “köle” sınıfı, Efendisinin ‘ev halkına’ ve onların arkadaşlarına ‘sakınmak üzere uyanık durabilmeleri’ için sadakatle ruhi gıda vermeğe devam etmektedir.—Markos 13:33.

UYANIK MI YOKSA UYUŞUK MU OLMALIYIZ?

13. Yehova’nın Şahitlerini eleştirenler, kendilerine hangi soruları sormalıdırlar?

¹³ Hıristiyan âleminin kiliseleri ve diğer insanların, Yehova’nın Şahitlerini, bazı zaman yayınlarında belirli olayların belirli tarihlerde olabileceklerini yayımladıklarından dolayı eleştirmeleri gayet kolaydır. Fakat Yehova’nın Şahitlerinin böyle bir davranışı, acaba Mesih’in “uyanık durun”, diyerek verdiği kesin emrine uygun değil midir? (Markos 13:37) Öte yandan, acaba Hıristiyan âleminin kiliseleri, Krallığın ‘insanların yüreklerinde hüküm sürdüğünü’ öğretirken, üyelerini uyanık durmağa teşvik ettiler mi? Yoksa onlar dünyanın ‘sonu’nu beklemenin ‘anlamsız’ veya ‘önemsiz bir efsane’ olduğunu iddia ederek üyelerini ruhen uyuşuk olmağa mı sevk ettiler? ‘Son günlerin’ zaten Pentikost’ta başlamış ve Hıristiyanlık çağı boyunca devam etmiş olduğunu iddia eden irtidat etmiş kimseler de insanları uyanık durmaya teşvik ettiler mi? Yoksa ruhi uyuşukluğu mu aşıladılar?

14. Geçmişte Yehova’nın maksadının yerine gelmesini aşırı bir istekle bekleyen sadık hizmetçilerin arasında kimler de bulunuyordu?

¹⁴ Mukaddes Kitap kronolojisine dayanıyormuş gibi görünen bazı bekleyişlerin önceden bildirilen zamanda gerçekleşmemesi gerçi doğrudur. Fakat acaba Tanrı’nın maksadının yerine geldiğini görmek yönünden aşırı istekli bir davranıştan dolayı bazı hatalar yapmak, Mukaddes Kitabın gerçekleşen peygamberlikleri karşısında ruhen uykuda olmaktan daha iyi değil midir? Musa, İsraillerin çektiği sıkıntıların sonunu hesaplarken, 40 yıllık bir hata yapmamış mıydı? (Tekvin 15:13; Resullerin İşleri 7:6, 17, 23, 25, 30, 34) Gökteki krallığın kurulmasını kuvvetli bir istekle bekleyen Mesih’in resulleri de, Krallığın gerçekte ne anlama geldiği konusunda hataya düşmemişler miydi? (Resullerin İşleri 1:6; Luka 19:11; 24:21 ile karşılaştır.) Aynı şekilde İsa’nın Selânikteki meshedilmiş takipçileri de, ‘Rabbimiz İsa Mesihin gelişini’ ve ‘Yehova’nın gününü’ sabırsızlıkla beklemiyorlar mıydı?—II. Selânikliler 2:1, 2.

15. (a) Tanrı’nın maksadının ne zaman yerine geleceğini hesaplamak üzere Mukaddes Kitabın kronolojisini kullanmanın yanlış olmadığını hangi örnekler gösterir? (b) Hem geçmişteki hem de şimdiki Yehova’nın birçok sadık hizmetçileri hangi şeyi haykırdı?

¹⁵ Tanrı’nın maksadının yerine geleceği ‘muayyen vakti’ öğrenebilmek için Mukaddes Kitabın kronolojisini kullanmak, aslında yanlış değildir. (Habakkuk 2:3) Daniel de, Yeruşalim’in harap kaldığı sürenin bitimini hesaplamıştı. (Daniel 9:1, 2) Birinci yüzyılda yaşayan sadık bir Yahudi mütebakisi de, peygamberliğe dayanan bir vaktin biteceği zamanı hesapladığından dolayı Mesih’in gelişini beklemişti. (Daniel 9:25; Luka 3:15) 19. yüzyılın sonunda ve 20. yüzyılın başında yaşayan İsa’nın takipçileri de, ‘milletlerin zamanlarının’ sona ereceği vakti hesapladıklarından dolayı, Tanrı’nın Krallığının gökte hüküm süreceği zamanı bekleyerek yaşamışlardı. (Luka 21:24; Daniel 4:16, 17) Böylece uzun zamandan beri ümitle beklenen olayların gerçekleşeceği vakti öğrenebilmek amacıyla Mukaddes Kitaptaki diğer zaman göstergelerini kullanmak üzere neden bir çaba harcandığı kolayca anlaşılabilir. Geçmişte, Yehova’nın sadık hizmetçileri: “Ne vakte kadar, ya Rab (Yehova)” diye haykırmışlardı.—İşaya 6:11; Mezmur 74:10; 94:3.

NEDEN ‘HAZIR OLMALIYIZ’?

16. (a) Markos 13:32 ayetini sonun geleceği zamanla ilgilenmemiz gerekiyor şeklinde mi anlamalıyız? (b) Hangi “alamet” şimdi görünüyor? Fakat hangi başka ‘alameti’ de beklemeliyiz?

¹⁶ İsa’nın, Babanın oğluna Şeytan’ın kötü şeyler sistemine karşı ‘harekete geçmesi’ için vereceği emrin ‘gün yahut saatinin’ hiçbir insan tarafından bilinmeyeceğini açıkça söylemiş olmasından dolayı, bazıları: ‘Sonun gelişi neden bu kadar acil olarak beklenilsin?’ diye sorabilirler. Acildir, çünkü İsa devamen “sakının, uyanık durun” da demişti. (Markos 13:32-35) İsa’nın parousia’sının ‘alameti’ 1914 yılından beri görülmektedir. Şimdi bizler, Yehova’nın hükmünü infaz etmek üzere İsa’nın “geleceği’ zamanı, yani ‘İnsanoğlunun alâmetini’ bekliyoruz.

17, 18. (a) İsa, ilk yüzyıldaki takipçilerine, yaklaşan harabiyete dair alâmeti görür görmez neden Yeruşalim’den hemen kaçmalarını emretmişti? (b) Zamanımızın acilliğine dair kendi görüşümüze göre karar vermemiz neden tehlikeli olacaktır?

¹⁷ İsa ilk yüzyılda Yahudiye’deki takipçilerine, Yeruşalim’den kaçacakları vakti anlayabilmeleri için bir alamet verdiğinde, ısrarla derhal hareket etmenin gereği üzerinde durmuştu. (Luka 21:20-23) MS 66’da alametin görünmesinden beri, dört yıl geçtiğine ve Yeruşalim aslında MS 70 yılında harap edildiğine göre, bu kadar aceleye ne gerek vardı? Çünkü İsa, onların geciktikleri takdirde kaçmayı ihmal edeceklerini ve sonunda Roma ordularının eline düşeceklerini biliyordu.

¹⁸ Aynı şekilde bugün de, İsa’nın takipçilerinin, acillik konusunda kendilerine göre karar vermeleri ve sonun yakın olup olmadığına dair şüpheci bir tutum benimsemeleri çok tehlikeli olacaktır.

19. Petrus ve İsa hangi uyarıda bulundular?

¹⁹ Şimdi, 70 yıldan beri, Mesih’in huzur veya parousia’sında yaşıyoruz ve Şeytan’ın dünyası yok edecek olan “Yehova’nın günü” için onun ‘gelişi’ artık çok yakındır. Resul Petrus bu günün hırsız gibi ‘geleceğini’ söylemiş ve devamen, ‘Yehova’nın günün zuhurunu beklememizi ve şiddetle arzulamamız’ gerektiğini de bildirmişti. (II. Petrus 3:10-12) İsa da bizi şöyle uyarıyor: “Fakat sakının da humar (aşırı yemek), sarhoşluk, ve bu hayatın kaygıları ile yürekleriniz fazla ağırlaşmasın, ve o gün sizin üzerinize bir kement gibi ansızın gelmesin . . . . uyanık durun.”—Luka 21:34-36.

20. Neden müteşekkir olmalıyız? Mukaddes Yazılara uygun olan bekleyişimiz bizi nasıl koruyacak?

²⁰ Yehova’nın Şahitleri, sadık ve uyanık “köle” sınıfı vasıtasıyla ruhen uyanık tutulduklarından dolayı ne kadar mutlu ve müteşekkir olmalıdırlar! Mukaddes Yazılara uygun olan bekleyişimiz bu tehlikeli “son günler” boyunca bizi koruyacak ve ‘krallığın bu iyi haberini’ gayretle vaaz etmeğe sevk edecektir. Böylece, uyanık olmaları ve ‘adaletin duracağı’ yeni şeyler sistemine sağ geçebilmeleri için, biz de başka insanlara yardım edeceğiz.—II. Timoteos 3:1-5; Matta 24:14; II. Petrus 3:13.

ŞUNLARI HATIRLIYOR MUSUN?

İsa’nın takipçileri, Mukaddes Kitap kronolojisinin gösterdiği zamanı neden görmezlikten gelmemelidirler?

“Huzur” sözcüğü hangi özel anlamı taşımaktadır?

Tanrı’nın Krallığının gelmesi için dua etmemiz, neden hâlâ uygundur?

Kronoloji meselesinde Yehova’nın Şahitlerini eleştirenlere nasıl cevap vereceksiniz?

Zamanımızın acilliği konusunda kendimize göre karar vermek neden tehlikelidir?

[Sayfa 17’deki pasaj]

“Fakat, ey kardeşler, vakitleri ve anlar hakkında size yazılmasına ihtiyacınız yoktur. Çünkü, kendiniz sıhatle bilirsiniz ki Rabbin günü, gece hırsız nasıl gelirse, öyle gelir. İmdi öyle ise, başkaları gibu uyumıyalım; fakat uyanık duralım ve ayık olalım.”—I. Selânikliler 5:1, 2, 6.

[Sayfa 16’daki çerçeve]

İsa’nın Takipçilerinin Uyanık Durmalarını Gerektiren Şeyler

‘Milletlerin zamanlarının’ sonu—Luka 21:24.

Mesih’in huzurunun ve şeyler sisteminin sona erişinin ‘alameti’—Matta 24:3–25:46.

‘Sadık ve basiretli kölenin’ açıkça tanınması—Matta 24:45-47.

Yehova’nın idam hükmünü uygulamak üzere ‘geldiği’ zaman ‘İnsanoğlunun alâmeti’.—Matta 24:30.

[Sayfa 15’teki resim]

C. T. Russell ve arkadaşları uyanık kaldılar.