Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w90 1/12 s. 13-17
  • Gün Yaklaştıkça Birbirinizi Teşvik Edin

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Gün Yaklaştıkça Birbirinizi Teşvik Edin
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1990 (Dinsel Seri 109-112)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Tanrısal İsimden Teşvik Almak
  • Sevinç ve Mukaddes Ruhla Dolmak
  • Teşvik İçin Kuvvetli Nedenler
  • İblis’in Cesaret Kırıcı Çabalarına Karşı Koy
  • Mesih’in Kurbanlığına Sıkı Sarılın
  • Gün Yaklaştıkça Teşvik Etmek
  • Cesaretsizlik Konusunda Ne Yapılabilir?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1999
  • Birbirimizi “Daha da Çok” Teşvik Edelim
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur (İnceleme)—2018
  • Birbirinizi Yüreklendirmeye Devam Edin
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur (İnceleme)—2016
  • Sevgi ve İyi İşler İçin Harekete Geçirmek—Nasıl?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1995
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1990 (Dinsel Seri 109-112)
w90 1/12 s. 13-17

Gün Yaklaştıkça Birbirinizi Teşvik Edin

“Günün yaklaştığını gördüğünüz nispette, birbirimizi o derece ziyade teşvik ede[lim].”—İbraniler 10:24.

1, 2. Hangi gün yaklaşıyor? Öyle ise, Yehova’nın kavmi, nasıl bir tutum göstermeli?

BUGÜN ‘gelin ve hayat suyu alın’ ilanına katılanlar, kendilerini tecrit etmiyorlar. Yehova’nın zafer günü, o büyük gün yaklaştıkça, onlar Mukaddes Kitabın şu öğüdünü uygularlar: “Bazılarının âdet edindiği gibi, toplanmalarımızı terketmiyelim, fakat günün yaklaştığını gördüğünüz nispette, birbirimizi o derece ziyade teşvik ederek, sevgi ve iyi işlere tahrik için birbirimize dikkat edelim.”—İbraniler 10:24, 25.

2 Mukaddes Yazılar, o “gün”den, “Yehova’nın günü” olarak söz ediyor. (II. Petrus 3:10) Yehova, Yüce ve Her Şeye Kadir olduğu için, O’nun günü, diğer bütün günleri gölgede bırakacak kadar izzetli olmalıdır. (Resullerin İşleri 2:20) Bu, tüm evrenin Tanrısı olarak, egemenlik hakkının teyit edilmesi anlamına gelir. İşte, böylesine eşsiz bir öneme sahip olan o gün yaklaşıyor.

3. İsa’nın birinci yüzyılda yaşayan takipçileri için Yehova’nın günü nasıl yaklaşmaktaydı? Ya bugün için ne diyebiliriz?

3 Resul Pavlus, MS birinci yüzyılda yaşayan Hıristiyanlara, Yehova’nın gününün yaklaşmakta olduğunu söyledi. Onlar, o günün gelmesini hasretle beklediler, ancak o zaman bu günün gelmesine 1900 yıldan fazla bir süre vardı. (II. Selanikliler 2:1-3) Buna rağmen onlar teşvik edilmeliydi, çünkü o gün muhakkak gelecekti ve İsa’nın takipçileri bu inançta kuvvetlendikleri takdirde, bu bereketli güne erişebileceklerdi. (II. Timoteos 4:8) O zamanlar, Yehova’nın günü her geçen yıl biraz daha yaklaşıyordu; oysa şimdi, o güne gerçekten çok yaklaştığımızı söyleyebiliriz. Mukaddes Kitap peygamberliklerinin hayret verici şekilde gerçekleşmesi, bu sevinç uyandıran gerçeği doğrulamaktadır. Pek yakında, Yehova Tanrımızın ismi ebediyen takdis edilmiş olacaktır.—Luka 11:2.

Tanrısal İsimden Teşvik Almak

4. Vahiy 19:6’ya göre kim Kral oluyor ve O’nun ismi nasıl anlaşılıyor?

4 Tanrısal isim, tüm insanların ilgilerinin odak noktası olmalıdır. Mukaddes Yazıların Today’s English Version tercümesi Vahiy 19:6’yı şöyle tercüme ediyor: “Tanrı’ya hamdedin! Çünkü Her Şeye Kadir Olan Rab Tanrımız Kral oldu!” Bu 20. yüzyıl Mukaddes Kitap tercümesine göre, O, Rab veya Her Şeye Kadir olan Tanrı’dır. Diğer pek çok çağdaş tercüme gibi, bu tercüme de, Kral olarak hüküm sürmeye başlayan Tanrısal Şahsın adını vermiyor. Oysa, Tanrı’nın ismi, (Revised Standard Version, New International Version ve Mofatt’ın tercümelerinde olduğu kadar Türkçe Kitabı Mukaddes’te de) Vahiy 19:6 ayetinde geçen (“Yah’a hamdedin”, veya “Yehova’ya hamdedin” anlamındaki) “Halleluya!” haykırışında yer almaktadır. Yüzyılımızın büyük bir bölümü boyunca, Tanrı’nın ismi, Mukaddes Kitap tercümelerinin çoğunda gizli tutulmuştur. Diğer taraftan, göreceğimiz gibi, bu isim, Tanrı’nın kavmi için gerek eski, gerekse de çağdaş zamanlarda büyük bir teşvik kaynağı olmuştur.

5, 6. (a) Musa, neden temsil ettiği Tanrı’nın ismini bilme gereğini duydu? (b) Musa’nın, Tanrısal ismi açıklaması, İsrailliler üzerinde nasıl bir etki yapmış olmalı?

5 Hatırlayacağımız gibi, Musa, En Yücelerde olan Tanrı tarafından Mısır diyarında esarette bulunan İsrail kavmine gönderildiği zaman, bu insanların zihinlerinde, Musa’yı kimin gönderdiği sorusu uyanmıştı. Musa, ıstırap çekmekte olan İsrail kavminin, kendisini gönderen Tanrı’nın ismini bilmek isteyeceğini tahmin etmişti. Bu bağlamda, Çıkış 3:15’de şunları okuyoruz: “Ve yine Allah Musaya dedi: İsrail oğullarına böyle diyeceksin: Atalarınızın Allahı, İbrahimin Allahı, İshakın Allahı, Yakubun Allahı Yehova beni size gönderdi; ebediyen ismim bu, ve devirden devre anılmam budur.”

6 Onlara bu bilgi verildiğinde, İsrail kavmi çok cesaretlenmiş olmalı. Kurtarılacaklarına dair güvence veren yegane hakiki Tanrı, Yehova idi. Üstelik, sahip olduğu özel ismin anlamını işleriyle göstereceği zaman, Tanrı’yı çok yakından tanıma ümidine sahip olmak da, ne kadar yüreklendirici olmalıydı; öyle değil mi?—Çıkış 3:13; 4:29-31.

7. (a) İsa’nın şakirtlerinin Tanrısal ismi bildirdiklerini nereden biliyoruz? (b) Tanrı’nın ismi nasıl arka plana atıldı?

7 Rab İsa Mesih’in şakirtleri de Tanrısal isim olan Yehova sözcüğünün anlamıyla çok cesaretlenmişlerdi. (Yuhanna 17:6, 26) Yeryüzündeki hizmeti sırasında, İsa, şüphesiz Tanrısal ismi asla arka plana atmadı; kendi ismine öncelik verilmesi gibi bir amacı da yoktu. Önceden bildirildiği gibi, ancak gerçek Hıristiyan imanından sapma, yani irtidat başgösterdikten sonra, Tanrı’nın ismi arka plana atıldı ve hatta Hıristiyanların dillerinden tamamen silindi. (Resullerin İşleri 20:29, 30) Sözde Hıristiyanlar, Tanrı’nın Oğlunun ismine, Babanın ismini gölgede bırakacak ölçüde değer vermeye başladıklarından, Baba’ya tapınma giderek kişisel ilişkiden ve samimiyetten yoksun bir hal aldı; sonuçta bu, onlar için hiç de teşvik edici olmadı.

8. Yehova’nın Şahitleri isminin benimsenmesi, Tanrı’nın kavmi üzerinde şimdiye dek nasıl bir etki yarattı?

8 Bundan dolayıdır ki, Milletlerarası Mukaddes Kitap Tetkikçileri, 1931’de Yehova’nın Şahitleri adını benimsedikleri zaman, tarif edilmez bir sevinç duydular. Bu, sadece sevinç değil, aynı zamanda teşvik eden bir olaydı. Böylece, yeni bir isim alan Mukaddes Kitap Tetkikçileri, bundan böyle, bugün de olduğu gibi birbirlerini teşvik edebileceklerdi.—İşaya 43:12 ile karşılaştır.

9. İsa’nın gerçek takipçileri, Şahitliğini yaptıkları Şahsı nasıl tanıyorlar?

9 Sonuç olarak liderleri İsa Mesih’in yeryüzündeyken yaptığı gibi, bugün de İsa’nın gerçek takipçileri, Şahitleri olacakları Şahsın kim olduğunu anlayıp tanımayı uygun buluyorlar. (Vahiy 1:1, 2) Evet, onlar Tanrı’yı ismi Yehova olan tek kişi olarak anlayıp tanıyorlar.—Mezmur 83:18.

Sevinç ve Mukaddes Ruhla Dolmak

10-12. (a) Tanrı’nın faal kuvvetinin, İsa’nın takipçileri üzerinde nasıl bir etkisi oldu? (b) Yehova’nın sevinç aşılanmış Şahitleri, birbirlerine karşı nasıl davranmayı arzu ederler?

10 İsa, resullerinden ayrılmak üzereyken onlara şunları söyledi: “Siz gidip bütün milletleri şakirt edin, onları Baba ve Oğul ve Ruhülkudüs (mukaddes ruh) ismile vaftiz eyleyin; size emrettiğim her şeyi tutmalarını onlara öğretin; ve işte, ben bütün günler, dünyanın sonuna kadar, sizinle beraberim.”—Matta 28:19, 20.

11 İsa’nın yeni yetişen takipçilerinin, mukaddes ruhun ismiyle vaftiz edilmeleri gerektiğine dikkat edelim. Mukaddes ruh bir şahıs değildir. Yehova Tanrı’nın, İsa Mesih vasıtasıyla kullandığı faal kuvvetidir. Pentikost gününde, Yehova Tanrı, İsa Mesih vasıtasıyla faal kuvvetini İsa’nın vakfolmuş takipçilerinin üzerine döktü. (Resullerin İşleri 2:33) Onlar, bu mukaddes ruh ile doldular. Mukaddes ruhun ifadelerinden veya meyvelerinden biri de sevinçtir. (Galatyalılar 5:22, 23; Efesoslular 5:18-20) Sevinç insanı canlandıran ve gayrete getiren bir niteliktir. İsa’nın şakirtleri, mukaddes ruhun sevinci ile dolmalıydı. Resul Pavlus’un yaptığı dua, bu bağlama çok uygundur: “Ruhülkudüsün (mukaddes ruhun) kudretile ümitte artmanız için ümit Allahı sizi iman etmekte bütün sevinç ve selâmetle doldursun.”—Romalılar 15:13.

12 Sevinç aşılayan bir ruhla dolmuş olarak, bugün “büyük kalabalık” da dahil olmak üzere tüm Yehova’nın Şahitleri, kendilerine dostça davranmayan bu sistemin ortasında birbirlerini teşvik etmek isteyecek ve bunu hararetle yapacaklardır. Resul Pavlus, bir “teselli alışverişi”nden söz ederken bunu kastetmektedir.—Romalılar 1:12; 14:17; Vahiy 7:9, 10.

Teşvik İçin Kuvvetli Nedenler

13. Teşvik edilmemiz ve birbirimizi teşvik etmemiz için hangi nedenler var?

13 İsa’nın hakiki takipçileri, adil olan her şeye muhalif bir hükümdarı ve ilahı olan bu şeyler sisteminin içinde yaşadıklarından, Yehova Tanrı’nın mukaddes ruhunun rehberliği altındaki küresel cemaat içerisinde birbirlerini teşvik etme gereğini duyarlar. (İbraniler 10:24, 25; Resullerin İşleri 20:28) Gerçekten de, teşvik edilmemiz için birçok neden var. Evet, Yehova ve Oğlu ile onların kullandığı faal kuvvet olan mukaddes ruh hakkında tam bilgi aldığımızdan dolayı ne kadar müteşekkiriz! Verdikleri ümit, yüreklerimizi ne denli takdirle dolduruyor! Tapınmamız da böylece sevinçle dolup taşıyor. Resul Pavlus, mektubunda, İsa’nın takipçilerine, birbirlerini teşvik ve çok mukaddes olan imanda bina etmeleri gerektiğini söyledi. Onlar bunu, ‘günün yaklaştığını gördükleri nispette, o derece fazla’ yapmalıydılar. Üstelik, bu dünyanın siyasi güçleri, tüm sahte dinlerle birlikte sözde Hıristiyanlığı da yeryüzünden sildiğinde, birbirimizi daha da fazla teşvik etmemiz gerekecek.

14. Kimler birbirini teşvik etmeli ve nasıl?

14 Her ne kadar cemaatlerde sürüyü teşvik etme işine ihtiyarlar önderlik ediyorsa da, tıpkı İbraniler 10:24’ün teşvik ettiği gibi, aslında İsa’nın tüm takipçileri, birbirlerini teşvik etme sorumluluğu altındadır. Evet bu, İsa’nın takipçilerinden talep edilmektedir. Sen de cemaatin bir üyesi isen, cemaatteki diğer kardeşleri teşvik ediyor musun? ‘Bunu nasıl yapabilirim?’ ya da ‘Neler yapabilirim?’ diye düşünebilirsin. Her şeyden önce, ibadetlerde hazır bulunmak ve Tanrısal tanzimlere uymakla bunu yapabilirsin. Başkalarının cemaat ibadetlerine muntazaman katıldığını görmenin, seni teşvik ettiği gibi, sen de aynı şekilde başka kişileri teşvik etmiş olmaz mısın? Verdiğin vefakar tahammül örneği de başkalarını teşvik eder. Hayatın tüm problem ve güçlükleri karşısında asla gerilemeyip, sebatla Tanrısal yolda yürümeye devam etmen, başkaları için de kuvvetlendirici olacaktır.

İblis’in Cesaret Kırıcı Çabalarına Karşı Koy

15. İblis neden “büyük gazapla” doludur ve bu öfke kimlere karşıdır?

15 Yehova’nın gününün yakın olduğunu bilenler, yalnızca bizler değiliz. İblis Şeytan da bunun farkında! Vahiy 12:12, yeryüzünde vay, yani sıkıntı olacağını söyler; “çünkü İblis vaktinin az olduğunu bilerek büyük gazapla size indi”, der. Vahiy 12:17 ayetinin belirttiği gibi, İblis’in bu büyük öfkesi, ‘Tanrı’nın emirlerini tutup İsa için şahadet etme işine katılan’ kişileri hedef alıyor. Bunun için İblis, cesaretimizi kırmak istiyor. Üstelik bunu nasıl yapacağını da çok iyi biliyor! Zayıflıklarımızı ve sorunlarımızı iyi bildiğinden, bunlar üzerinde çalışıyor.

16. Şeytan, neden cesaret kırıklığını bir silah olarak kullanıyor?

16 Acaba İblis neden cesaret kırıklığını bir silah olarak kullanıyor? Çünkü bu yöntem çoğu kez işe yarıyor. Şiddetli bir muhalefet veya eziyete başarıyla göğüs germiş olan biri bile, zamanla cesaret kırıklığı tuzağına düşebilir. Şeytan, Yehova Tanrı’yı suçlamak ve insanları O’na hizmet etmekten alıkoyabileceğini ispat etmek ister. (Süleymanın Meselleri 27:11; Vahiy 12:10; ayrıca Eyub 2:4, 5 ile karşılaştır.) Eğer senin de cesaretini kırabilirse, Tanrı’ya yaptığın hizmette yavaşlamana ve hatta tamamen durarak gökteki Krallığın iyi haberini vaaz etme işinde faaliyetsiz duruma düşmene sebep olabilir.—II. Korintoslular 2:11; Efesoslular 6:11; I. Petrus 5:8.

17. Cesaret kırıklığının olumsuz etkileri, Musa’nın günlerinde nasıl görüldü?

17 Cesaret kırıklığının olumsuz etkileri, Mısır’daki İsraillilerin durumunda görülmektedir. Musa, Firavun ile konuştuktan sonra, o zalim hükümdar, İsrail’in yükünü ve üzerindeki baskıyı pek çok artırdı. Bunun üzerine Tanrı, Musa’ya, İsraillileri kurtaracağına, Kendi kavmi yapacağına, Mısır’dan kaçışlarını sağlayarak vaat ettiği diyara götüreceğine dair onlara teminat vermesini söyledi. Musa da bunları İsrail oğullarına anlattı. Ama, Çıkış 6:9 ayetinin açıkladığı gibi: “Can sıkıntısı (cesaret kırıklığı) ve ağır esirlik sebebiyle Musayı dinlemediler.” Musa bile, Yehova kendisi ile konuşup teşvik edene kadar, kavmin bu tepkisi yüzünden düştüğü cesaret kırıklığından sıyrılamadığı için, Tanrı’nın emrettiği gibi Firavun ile konuşmak istemedi.—Çıkış 6:10-13.

18. Tanrı’nın kavminin, İblis’ten kaynaklanan cesaret kırıklığına karşı koyması, neden büyük bir ihtiyaçtır?

18 İblis Şeytan, cesaret kırıklığının Tanrı’nın bir hizmetçisi üzerinde yapabileceği olumsuz etkiyi çok iyi bilir. Süleymanın Meselleri 24:10’un söylediği gibi: “Sıkıntı gününde eğer gevşersen (cesaretten düşersen), kuvvetin azdır.” Sonun sonuna çok yaklaşmış olduğumuzdan, ruhen daha kuvvetli ve dayanıklı olmalıyız. Bir yandan bedenimizin engelleyici nakamilliği, zayıflıkları ve hataları ile kişisel olarak mücadele ederken, diğer yandan Şeytan’ın da bunları kendi çıkarları doğrultusunda kullandığını düşünürsek, ne kadar çok yardıma ihtiyacımız olduğunu anlarız.

Mesih’in Kurbanlığına Sıkı Sarılın

19. Cesaret kırıklığına karşı koymamıza hangi şey yardım edecek? Neden?

19 Yehova’nın, İsa Mesih vasıtasıyla sağladığı fidye tedariği bu konuda büyük bir yardımdır. Fidye tedariğine sarsılmaz bir güven göstererek, cesaret kırıklığını yenebiliriz. Bu tedariği küçümsemek çok tehlikeli olabilir. Evet, nakamil olduğumuz sürece hatalarımız olacak ve günah işleyeceğiz. Ama asla cesaretimizi yitirip, artık kendimiz için bir ümit kalmadığını düşünerek, mücadeleyi tamamen bırakmakla Şeytan’ın tuzağına düşmemeliyiz. Günahların affı için eksiksiz bir kurbana sahip olduğumuzu biliyoruz. Fidye kurbanlığı, günahları silme kudretine sahiptir. Eğer “büyük kalabalık”tan isek, ‘kaftanlarımızı yıkayıp, onları Kuzunun kanında ağartabileceğimize’ dair tam bir imana sahip olmalıyız.—Vahiy 7:9, 14.

20. Vahiy 12:11, İblis’in cesaret kırma çabalarının yenilebileceğini nasıl gösteriyor?

20 Vahiy 12:10’da Şeytan, “kardeşlerimizin ithamcısı, onları Allahımızın önünde gündüz ve gece itham eden” olarak tanımlanır. Böyle kötü bir ithamcı ve canavar ruhlu bir vurguncunun, cesaretimizi kırma çabalarına karşı acaba nasıl zafer kazanabiliriz? Aynı babın 11. ayeti buna şöyle cevap verir: “Onlar Kuzunun kanı sebebiyle, ve onların şehadetinin sözü sebebiyle onu yendiler; ve ölüme kadar canlarını sevmediler.” Bu, Yehova’nın kavminin, Kuzunun kanı tarafından temsil edilen fidye kurbanlığına karşı tam bir güven beslemesi gerektiğini gösterir. Bu nedenle Tanrı’nın gökteki Krallığının iyi haberini mümkün olan herkesle muntazaman paylaşarak, şahadet etmekten kaynaklanan teşvik ve cesaretin gücünü muhafaza edin.

21. Farkında olmadan nasıl İblis’in kardeşlerimizi cesaretten düşürmesine alet olabiliriz?

21 Bazen bilmeyerek veya istemeyerek, İblis’in, kardeşlerimizi cesaretten düşürme çabasına katkıda bulunabiliriz. Nasıl mı? Çok eleştirici, çok talepkâr, ya da aşırı adil olmakla. (Vaiz 7:16) Hepimizin kusurları ve zayıflıkları var. İblis’in yaptığı gibi, biz de bunları kurcalamaktansa, kardeşlerimiz ve Yehova’nın bir bütün olarak teşkilatlanmış kavmi hakkında teşvik edici şekilde konuşalım. Birbirimizi yüreklendirmeye devam etmek istediğimize göre, birbirimizin cesaretini kırmaktan kaçınmalıyız.

Gün Yaklaştıkça Teşvik Etmek

22, 23. (a) Teşvik kaynağı olma görevini neden sadece ihtiyarlara bırakmamalıyız? (b) Mesih’in cemaatindeki ihtiyarlar da nasıl teşvik edilebilir?

22 Gün yaklaştıkça birbirimizi daima teşvik etmeye kararlı olalım. Verdiğin vefakar örnek ve teselli edici sözlerle başkalarını teşvik et. Bu konuda Yehova’yı ve Rab İsa Mesih’i örnek al. Teşvik etme işini sadece cemaatin ihtiyarlarına bırakma; sen de bir teşvik kaynağı ol. İhtiyarlar, bizzat kendileri de teşvike muhtaçtır. Sürünün diğer fertleri gibi, onların da zayıf veya eksik yönleri var ve onlar da çökmek üzere olan bu dünyada ailelerinin ihtiyaçlarını karşılamak gibi problemlerle başa çıkmak zorundalar. Tüm bu şeylerin yanı sıra, bir de, Pavlus’un ifade ettiği gibi, cemaatler için kaygı çekiyorlar. (II. Korintoslular 11:28, 29) Onların işi daha da zordur. Bunun için teşvike daha çok ihtiyaçları var.

23 Cemaatteki ihtiyarları, sadece onlarla işbirliği yapmakla bile çok teşvik etmiş olabilirsiniz. Böyle yapmakla İbraniler 13:17’deki şu öğüdü uygulamış olursunuz: “Size riyaset edenlere itaat edin ve tabi olun, çünkü onlar hesap verecek olanlar gibi canlarınız uğrunda bekçilik ediyorlar; ta ki bunu inleyerek değil (çünkü o size faidesiz olurdu), ancak sevinçle yapsınlar.”

24. Cesaret kırıklığıyla dolu olan bu ortamda ne yapıyor olmalıyız ve neden?

24 Cesaret kırıklığıyla dolu bir ortamda yaşıyoruz. İnsanların yürekleri, tıpkı İsa’nın önceden söylediği gibi, korkudan ve dünyaya gelmekte olan şeyleri beklemekten baygın durumdadır. (Luka 21:25, 26) İnsanı bunalıma sokan ve cesaretini kıran bunca problem olduğuna göre, “günün yaklaştığını gördüğünüz nispette, birbirimizi o derece ziyade teşvik” etmeye devam edelim. Resul Pavlus’un I. Selanikliler 5:11’deki şahane öğüdünü tutalım: “Yapmakta olduğunuz gibi, birbirinizi teselli edin ve birbirinizi bina edin.”

Sen Nasıl Cevap Verirsin?

◻ İsa’nın takipçileri neden birbirlerini şimdi daha çok teşvik etmelidirler?

◻ Tanrısal isim hakkındaki hakiki bilgi, Yehova’nın kavmini nasıl teşvik etti?

◻ Birbirimizi ferden ne şekillerde teşvik edebiliriz?

◻ İblis’in kardeşlerimizi cesaretten düşürmesine iştirak etmekten neden kaçınmalıyız?

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş