Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w97 1/4 s. 27-29
  • Okuyucuların Soruları

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Okuyucuların Soruları
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1997
  • Benzer Malzeme
  • Hatırlıyor musunuz?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1997
  • Tarihteki En Adaletsiz Duruşma
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2011
  • Tanrı’nın Toplumuna Verdiği Kanun Adil miydi?
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—2014
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1997
w97 1/4 s. 27-29

Okuyucuların Soruları

İsa’nın bir takipçisi jüride görev alması istendiğinde ne yapmalıdır?

Bazı ülkelerin hukuk sisteminde üyelerin yurttaşlardan seçildiği jüriler kullanılır. Bunun uygulandığı yerlerde, İsa’nın bir takipçisi, jüride görev alması bildirildiğinde bu çağrıya nasıl karşılık vereceğini kararlaştırmalıdır. İsa’nın iyi vicdanlı birçok takipçisi, Mukaddes Kitap ilkelerinin, Şadrak, Meşak ve Abed-nego’nun Babil devletinin buyruğuyla Dura ovasında hazır bulunmasını ve Yusuf ile Meryem’in Roma otoritelerinin emriyle Beytlehem’e gitmesini yasaklamadığı gibi, kendisinin jüride yer almasını da yasaklamadığı sonucuna vardı. (Daniel 3:1-12; Luka 2:1-4) Bununla birlikte, İsa’nın sadık takipçilerinin göz önünde bulundurabilecekleri etkenler vardır.

Jüri kullanılması yaygın bir uygulama değildir. Bazı ülkelerde, medeni hukuk ve ceza hukuku davalarında profesyonel bir hâkim ya da hâkimler heyeti karar verir. Başka yerlerde, göreneksel hukuk denen uygulama geçerlidir ve jüriler tüzel işlemlerin bir kısmıdır. Bununla birlikte, çoğu insanın jürilerin nasıl seçildiği ve işlevi konusunda pek fikri yoktur. Bu nedenle, jüride görev alma durumuyla karşılaşmış olun veya olmayın, bu konuda kısa bir açıklama yararlı olacaktır.

Tanrı’nın kavmi, Yehova’yı Yüce Hâkim olarak tanır. (İşaya 33:22) Eski İsrail’de dürüst ve taraf tutmayan deneyimli erkekler tartışmalara çözüm getirmek ve yasal sorunlarda karar vermek üzere hâkimlik yaparlardı. (Çıkış 18:13-22; Levililer 19:15; Tesniye 21:18-21) İsa’nın yeryüzünde bulunduğu sırada yargı işlevini Yahudi yüksek mahkemesi olan Sanhedrin yerine getiriyordu. (Markos 15:1; Resullerin İşleri 5:27-34) Yahudi yurttaşların jüride yer almasına ilişkin bir düzenleme yoktu.

Başka ülkelerdeyse yurttaşlardan oluşan jüriler kullanılırdı. Sokrates, 501 jüri üyesi tarafından yargılandı. Roma Cumhuriyetinde de duruşmalara jüri bakardı, fakat bu düzenleme imparatorların yönetimi sırasında kaldırıldı. Sonraları, İngiltere Kralı III. Henry suçlananın komşuları tarafından yargılanmasını sağladı. Masumiyetini dövüşerek veya çeşitli işkencelere dayanarak kanıtlamaya çalışan sanığa, onu tanıyanlar tarafından verilecek hükmün daha adil olacağı düşünüldü. Zamanla jüri sistemi, yurttaşlardan oluşan bir grubun davayı dinleyip delillere dayanarak karara vardığı bir düzenlemeye dönüştü. Profesyonel bir hâkim onlara deliller konusunda yol gösteriyordu.

Jüri türlerinde, üyelerin sayısı ve karara götüren etkenler açısından çeşitlilik görülür. Örneğin, Amerika Birleşik Devletlerinde 12 ila 23 üyeli bir jüri heyeti, bir kimsenin cezayı gerektiren bir suçtan yargılanması için yeterli kanıt olup olmadığına karar verir; onun suçlu veya masum olduğuna karar vermez. Benzer şekilde, nedeni bilinmeyen ölümleri araştırmakla görevli jüri üyeleri bir suçun işlenip işlenmemiş olduğuna karar vermek üzere delilleri değerlendirir.

Jüri denince çoğu kişinin aklına, ister medeni hukuk, ister ceza hukuku davası olsun, bir duruşmada kişinin suçlu veya masum olduğuna karar vermek üzere tanıkları dinleyen 12 yurttaştan oluşan bir heyet gelir. Bu, büyük jüriyle tezat oluşturan, küçük jüridir. Genelde, mahkeme, seçmen listelerinde bulunanlardan, sürücü belgesi olanlardan ve benzeri kimselerden seçilen bireylere jüride görev alması için çağrı yapar. Hükümlü suçlular, akıl hastaları ve buna benzer kişiler otomatikman muaf tutulur. Yerel yasaya bağlı olarak doktorlar, din adamları, avukatlar ya da küçük işyeri sahipleri gibi kimseler de muaf tutulmak isteyebilirler. (Kimisi jüri hizmetine kişisel olarak vicdanen karşı olduğundan muaf tutulabilir.) Bununla birlikte otoriteler, herkesin belki yıllar boyunca tekrar tekrar jüride görev almasını zorunlu kılmak amacıyla, muafiyet haklarını giderek kısıtlamaktadır.

Jüride görev yapmaya çağrılan herkes jüri üyesi olarak mutlaka bir duruşmada bulunmaz. Jüri üyesi olarak çağrılan gruptan bazıları belirli bir davanın potansiyel jüri üyesi olarak gelişigüzel seçilir. Sonra hâkim davacı ve davalıyı ve de onların avukatlarını tanıtır ve davanın türünü açıklar. Hâkim ve avukatlar her potansiyel üyeyi incelerler. Birinin davanın türü yüzünden hizmet etmemek için vicdani bir nedeni varsa, bunu çekinmeden söylemesinin tam zamanıdır.

Üye sayısının, bu davanın duruşmasında gerçekten hazır bulunacakların sayısına indirilmesi gerekir. Hâkim, olası çıkarı yüzünden tarafsızlığı şüpheli olanları gönderecektir. Ayrıca, her iki tarafın avukatlarının da birkaç üyeyi reddetmeye özel hakkı vardır. Jüri heyetinden çıkarılanlar başka davalar için gelişigüzel seçilmeyi beklemek üzere jüri birliğine dönerler. İsa’nın takipçilerinden bazısı bu durumda zamanını rastlantıda şahitlik etmek üzere kullandı. Birkaç gün sonra, gerçekten üye olarak hazır bulunmuş olsun veya olmasın, kişinin jüride aldığı görev tamamlanmış olur.

İsa’nın takipçileri ‘başkalarının işine karışmayıp’ ‘kendi işlerini yapmaya’ uğraşırlar. (I. Selânikliler 4:11; I. Petrus 4:15) Bir Yahudi, İsa’dan bir miras davasına bakmasını istediğinde, İsa ona, “Adam, beni üzerinize kim hâkim veya kassam koydu?” karşılığını verdi. (Luka 12:13, 14) İsa yasal davalara hakemlik etmek için değil, Gökteki Krallığın iyi haberini bildirmek için gelmişti. (Luka 4:18, 43) İsa’nın verdiği karşılık, adamı Tanrı’nın Kanununda tartışmaları çözüme bağlamak üzere belirtilmiş yöntemi uygulamaya yöneltmiş olabilir. (Tesniye 1:16, 17) Bu gibi noktalar geçerliyse de, jüride görev alma çağrısı yapıldığında bu emre olumlu karşılık vermek, başkalarının işine karışmaktan farklıdır. Bu durum daha çok, Daniel’in üç arkadaşının durumuna benzer. Babil devleti onlara Dura ovasında hazır bulunmalarını emretmişti ve onların bunu yapması Tanrı’nın Kanununa aykırı değildi. Mukaddes Kitabın gösterdiği gibi, daha sonra yaptıklarıysa başka bir konuydu.—Daniel 3:16-18.

Tanrı’nın hizmetçileri artık Musa Kanunu altında olmadıklarından, çeşitli ülkelerde dindışı mahkemelere başvurmak zorunda kaldılar. Resul Pavlus Korintos’taki ‘mukaddesleri,’ çıkabilecek anlaşmazlıklara cemaat içinde çözüm getirmeye ısrarla teşvik etti. Pavlus, dindışı mahkemelerin yargıçlarından “haksızlar” olarak söz ettiyse de, bunların dindışı sorunların ele alındığı yerler olduğunu inkâr etmedi. (I. Korintoslular 6:1) Hatta davasını Kayser’e ileterek savunmasını Roma mahkemelerinde yaptı. Mahkemelerin temelden kötü olduğu söylenemez.—Resullerin İşleri 24:10; 25:10, 11.

Mahkemeler ‘üstün otoritelerin’ bir işlevidir. Otoriteler “nispi mevkilerinde Tanrı tarafından konulmuş olarak durmaktadırlar” ve kanunlar yapıp onların uygulanmasını sağlarlar. Pavlus şunları yazdı: “İyiliğin için sana Tanrı’nın hizmetçisidir. Fakat kötü olanı yapıyorsan, kork; çünkü kılıcı amaçsız taşımıyor; çünkü Tanrı’nın hizmetçisidir, kötü olanı yapana karşı gazap ifade etmek üzere öç alıcıdır.” İsa’nın takipçileri, böyle yasal işlevlerde bulunurken ‘otoriteye muhalefet etmezler,’ çünkü ‘ona karşı durarak’ kendi aleyhlerine hüküm almak istemiyorlar.—Romalılar 13:1-4; Titus 3:1.

Tüm etkenleri hesaba katarken, İsa’nın takipçileri Kayser’in belirli bir istemine itaat edip edemeyeceklerini düşünmelidirler. Pavlus, “vergiyi talep etmekte olana vergiyi, haracı talep etmekte olana haracı, korkuyu talep etmekte olana korkuyu, şeref talep etmekte olana şerefi, herkese [üstün otoritelere] hakkını verin” öğüdünde bulundu. (Romalılar 13:7) Para olarak ödenen vergi konusundaki bilgi açıktır. (Matta 22:17-21) Kayser, yurttaşlardan sokakları temizlemek ya da Kayser’in işlevleri arasına giren işlerden bir başkasını yapmak üzere vakit ve enerjilerini vermelerini isterse, İsa’nın her takipçisi bu emre itaat edip etmeyeceğine kendisi karar vermelidir.—Matta 5:41.

İsa’nın takipçilerinden bazıları jüride hizmet etmeyi Kayser’in şeylerini Kayser’e vermek olarak gördü. (Luka 20:25) Jüri üyesinin görevi kanıtları dinleyip olayla ilgili veya yasal noktalar üzerinde dürüstçe fikir ileri sürmektir. Örneğin, büyük jüri heyetindeki üyeler, delillerin bir kimsenin duruşmaya çıkarılması için yeterli olup olmadığına karar verir, ama kişinin suçlu olup olmadığına karar vermezler. Genel bir duruşmada ne olur? Medeni hukuk davasında jüri zarar ve ziyanın bedelinin verilmesini veya tazminat ödenmesini emredebilir. Ceza hukukuna giren davalarda, jüri delillerin, mahkûmiyet kararı almaya yetip yetmediğine karar vermelidir. Bazen yasalara göre hangi cezanın uygulanması gerektiğini gösterirler. Sonra devlet ‘kötülük işleyenleri cezalandırmak’ ve ‘iyilik işleyenleri methetmek’ üzere yetkisini kullanır.—I. Petrus 2:14.

İsa’nın bir takipçisi vicdanının belirli bir jüride hizmet etmeye izin vermediğini düşünüyorsa ne olacak? Mukaddes Kitap jüri görevinden söz etmediğinden, ‘jüride hizmet etmek dinime aykırı’ diyemez. Davanın türüne göre, belirli bir davada jüride hizmet etmenin vicdanına aykırı olduğunu söyleyebilir. Eğer dava cinsel ahlaksızlık, çocuk aldırma, adam öldürme ya da Mukaddes Kitap bilgisinin onun düşüncelerine şekil verdiği başka bir konuyla ilgiliyse durum böyle olabilir. Aslında görev almak üzere seçildiği duruşmanın böyle davalarla hiç ilgisi de olmayabilir.

İsa’nın olgun bir takipçisi, hâkimlerce verilen hükmün sorumluluğunu herhangi bir şekilde paylaşıp paylaşmadığını da enine boyuna düşünür. (Tekvin 39:17-20; I. Timoteos 5:22 ile karşılaştırın.) Eğer jüri hatalı karar vermişse ve ölüm cezası verilmişse, jüriye katılan kardeş kan suçuna ortak olur mu? (Çıkış 22:2; Tesniye 21:8; 22:8; Yeremya 2:34; Matta 23:35; Resullerin İşleri 18:6) Pilatus, İsa’nın sorgulanmasında ‘bu adamın kanından beri olmak’ istedi. Yahudiler hemen, “Onun kanı bizim üzerimize ve çocuklarımızın üzerine olsun!” dediler.—Matta 27:24, 25.

İsa’nın takipçilerinden birine devlet tarafından jüride görev alması bildirildiyse, fakat hâkimin ısrarlarına rağmen onun vicdanı belirli bir davada hizmet etmeye elvermiyorsa, sonuçlarını göğüslemeye hazır olmalıdır ki, bu para ya da hapis cezası olabilir.—I. Petrus 2:19.

Sonuç olarak, jüride görev alma durumuyla karşılaşan İsa’nın her takipçisi Mukaddes Kitaba dayalı anlayışına ve kendi vicdanına dayanarak hangi yolu izleyeceğine karar vermelidir. İsa’nın takipçilerinden bazıları jüride görev alma çağrısına karşılık vererek belirli jürilerde hizmet etti. Kimisiyse ceza verilse bile bunu reddetmek zorunda olduğunu düşündü. İsa’nın her takipçisi ne yapacağına kendisi karar vermeli ve başkaları onun kararını eleştirmemelidir.—Galatyalılar 6:5.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş