“Nasıl Zaman Bulabilirim?”
1 Çeşitli faaliyetlerle dolu bu yaşamda çoğumuz zaman bulamamaktan yakınırız. Zamanın elimizdeki en değerli ve en hızlı geçen şey olduğu söylenmiştir. Öyleyse Tanrı’nın Sözünü okuyup incelemek gibi gerçekten önemli olan şeylere nasıl zaman bulabiliriz?—Fil. 1:9.
2 Kilit nokta daha fazla zaman bulmaya çalışmak değil, elimizdeki zamanda ne yapmak istediğimize karar vermektir. Haftada 168 saatimiz var; bunun yaklaşık 100 saati uyku ve çalışma ile geçiyor olabilir. Öyleyse kalan saatleri en yararlı şekilde nasıl kullanabiliriz? Efesoslular 5:15-17, “hikmetsizler gibi değil, fakat hikmetliler gibi nasıl yürüdüğünüze dikkatle bakın; fırsatı satın alın, . . . . Rabbin iradesi nedir anlayın” diye tavsiyede bulunur. Bu, Yehova’nın gerekli olduğunu söylediği şeyleri yapmak için her fırsatı tam olarak kullanmak gerektiğini gösterir.
3 İsa günlerimizi Nuh’un zamanıyla karşılaştırdı. (Luka 17:26, 27) O zamanki insanlar her gün yaşamın çeşitli sorunlarıyla meşguldüler. Fakat, Nuh çok büyük bir gemi yapacak ve vaaz edecek zamanı bulmuştu. (İbr. 11:7; II. Pet. 2:5) Nasıl? Tanrı’nın iradesine öncelik vererek ve O’na itaat edip nasıl emrettiyse “öyle” yaparak.—Tekv. 6:22.
4 Neye Öncelik Verilmeli? İsa şöyle dedi: “İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, fakat Allahın ağzından çıkan her bir sözle yaşar.” (Mat. 4:4) Her hafta ‘uygun zamanda verilen [ruhi] yiyecekler’ alıyoruz. (Luka 12:42) Bunun tamamını sindirerek gerçekten yararlanmak istiyorsak düzenli bir kişisel okuma ve inceleme programı yapmamız gerekir. Ruhi gıdaya duyduğumuz minnettarlık nedeniyle onu, ayak üstü yenen ve çabucak tüketilen hazır yiyecek gibi görmüyoruz. Tersine, gerçek bir takdir duygusu bizi inceleme yapıp ruhi şeylerden zevk almak üzere zaman ayırmaya yöneltir.
5 Ruhi gıda almak sonsuz yaşam sağlayabilir. (Yuhn. 17:3) Günlük programımızda öncelikli yeri hak eder. Her gün Mukaddes Kitap okumasına ve ibadetlere hazırlık yapmaya yer ayırmak üzere zaman bulabilir miyiz? Evet, yapabiliriz. İşte o zaman, Tanrı’nın iradesini bilip yapmaktan “büyük karşılık” elde edeceğiz.—Mezm. 19:7-11.