Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • w89 1/7 s. 11-15
  • Yehova’nın Verdiği Anlayış

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Yehova’nın Verdiği Anlayış
  • Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1989 (Dinsel Seri 97-108)
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Tanrı Üçlük Tanrısı Mıdır?
  • Yehova’nın İsminin Haklı Yeri
  • İnsan Canı Ölmez Midir?
  • Karışık Bir Dünyada Hıristiyan Davranışı
  • Mukaddes Kitap Peygamberliklerinin Gerçekleşmesi
  • Anlayışı Yehova’dan Arayalım
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1989 (Dinsel Seri 97-108)
  • Yehova İsmini Yüceltiyor
    Tanrı’nın Krallığı Hüküm Sürüyor!
  • Krallık Gökte Doğuyor
    Tanrı’nın Krallığı Hüküm Sürüyor!
  • Yehova’nın Şahitleri Neden Uyanık Durmaya Devam Ediyor
    Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1994
Daha Fazla
Gözcü Kulesi Yehova’nın Gökteki Krallığını Duyurur—1989 (Dinsel Seri 97-108)
w89 1/7 s. 11-15

Yehova’nın Verdiği Anlayış

“Ve kavmın anlayışlı adamları çoğuna öğretecekler.”—Daniel 11:33.

1, 2. (a) Tanrı’nın sevgi dolu inayetini bilmelerine rağmen, İsrailliler neden isyan ettiler? (b) Ne yapmak bizim için yararlı olur? (Yeremya 51:10)

ESKİ İsrailliler, Yehova’nın tek hakiki Tanrı olduğunu biliyorlardı. Onlar, atalarından O’nun davranışları hakkında duymuşlar ve kişisel olarak da, sevgi dolu inayetini görmüşlerdi. Fakat birçok kez büyük anlayış eksikliğiyle hareket ettiler. Yehova ile O’nun temsilcilerine karşı “isyan ettiler.” Neden? Çünkü onlar, “onun işlerini hemen unuttular.” (Mezmur 106:7, 13) Onların, Tanrı’nın bu iyiliklerini bilmedikleri söylenemez; fakat bunu takdirle düşünmediler. Sonuç olarak onlar, “kötü şeylere iştihalı oldukları”nı kanıtladılar.—I. Korintoslular 10:6.

2 Bugün Yehova, görünür teşkilatı aracılığıyla sağladığı anlayış sayesinde, kendi Şahitlerini, belirli bir kavim olarak ayırmıştır. Yehova’nın verdiği bu anlayış sayesinde, kavmini nasıl yönettiği hakkındaki bazı örnekleri tekrar gözden geçirmekle takdirimiz kuvvetlenebilir. Bunlardan biri inancımızın temeli, yani bizzat Tanrı’nın kimliğidir.

Tanrı Üçlük Tanrısı Mıdır?

3. Yaklaşık bir yüzyıl önce Yehova’nın hizmetçilerinin, Tanrı’nın kimliği hakkındaki hakikati görmelerine hangi şey yardım etti? (I. Korintoslular 8:5, 6)

3 Hıristiyan âlemi, üçlüğe inanmayanların isyankâr olduklarını ısrarla iddia etti. Fakat Yehova’nın Şahitleri, hakikat anlayışının, insanların, ilham edilmemiş korkutucu anane ve itikatları tarafından değil, Mukaddes Yazılar tarafından sağlandığını anladılar. Bu temel üzerine bina ederek, MS 1882 yılında, vakfolmuş bu Mukaddes Kitap Tetkikçileri, Watch Tower mecmuasında açık şekilde şunları belirttiler: “Okuyucularımız, bizim, Yehova Tanrı ile İsa’ya ve mukaddes ruha inandığımızı, fakat Mukaddes Kitaba uygun olarak bir kişide üç Tanrı veya bazı kişilerin söylediği gibi üç kişide bir Tanrı öğretisini tamamen reddettiğimizi biliyorlar.”—Yuhanna 5:19; 14:28; 20:17.

4. (a) Konuların derinine inen Yehova’nın Şahitleri, Üçlük ve diğer öğretilerin temeli hakkında neyi anladılar? (b) Yehova, hizmetçilerine neden böyle bir anlayış verdi?

4 Mukaddes Kitap hakikatini sevenler, konuların derinine inerek, Üçlük inancının, Hıristiyan olmayan dinlerden geldiğini buldular. Onlar, Mukaddes Kitabın dikkatli incelenişi sayesinde, bazı Mukaddes Kitap ayetlerinin Üçlükle ilgili fikirleri desteklediği sanılan yerlerde, bunun, en eski muteber metinlerde bulunduğundan değil, mütercimlerin kendi tarafgir görüşlerini yansıtmak istediklerinden ileri geldiğini fark ettiler. Bu iddia, görünüşte, İsa’ya şeref vermekle birlikte, aslında onun öğretilerine ters düşerek, Yehova’ya şerefsizlik getirmektedir. Böylece yukarıda sözü geçen Watch Tower şunları belirtiyordu: “Hakikati arayan bizler, hem kendimize hem de gerçekten bizi hikmetli kılan Babamızın Sözüne karşı dürüst davranmalıyız. Bundan dolayı, ilham altında olmayan insanların ve bozuk sistemin anane ve inançlarını bir yana atarak, Rabbimiz ve Resullerinden aldığımız sağlam sözlere sıkı bir şekilde bağlı kalalım.” Onlar, hakikati gerçekten sevdiklerinden ve beğendikleri birkaç ayete değil, Tanrı’nın Sözünün tümüne dikkat ettiklerinden, Yehova, onlara Hıristiyan âleminden kesinlikle kendilerini ayıran anlayışı verdi.—II. Timoteos 3:16, 17.

Yehova’nın İsminin Haklı Yeri

5. Tanrı’nın kişisel isminin Mukaddes Kitap tercümelerinden çıkartılması eğiliminin ardında kim vardı? (Vahiy 22:18, 19)

5 İkinci bir örneğe bakalım: Gittikçe artan Mukaddes Kitap tercümeleri, Tanrı’nın kişisel ismini gizlemeye çalıştıkları veya tamamen ortadan kaldırdıkları zaman, Yehova’nın Şahitleri bu kutsal ismin önemini daha fazla vurguladılar. Hıristiyan âlemi, Yehova’nın ismini ortadan kaldırmakla, İncil’in, insanlara daha çekici gelebileceğini iddia etti; fakat, Yehova’nın meshedilmiş hizmetçileri, tüm isimlerin en önemlisinin Mukaddes Yazılardan çıkarılması tasarısının ardında kimin bulunduğunu kolayca sezdiler. (Yeremya 23:27 ile karşılaştır.) Tanrı’nın kavmi, hakiki Tanrı’nın isminin insan hafızasından silinmesi işinin Şeytan tarafından düzenlendiğini anladı.

6. Hıristiyan âleminin yaptıklarının tam karşıtı olarak, Tanrı’nın gerçek hizmetçileri, O’nun ismini yüceltmek için ne yaptılar?

6 Hıristiyan âleminin yaptığının tam karşıtı olarak, yayımlanmasına başlandığı ilk yılından itibaren (1879) Watch Tower mecmuası Tanrısal isim olan YEHOVA’ya geniş yer verdi. 1926’da bu mecmuada, “Yehova’ya Kim Şeref Verecek?” makalesi yayımlandı. (Mezmur 135:21) 1931 yılında ise, bu Mukaddes Kitap Tetkikçileri, Yehova’nın Şahitleri ismini benimsediler. (İşaya 43:10-12) Aynı zamanda, Tanrısal isim olan Yehova’nın, kutsal olmasının büyük önemini de daha çok takdir ettiler. (İşaya 12:4, 5) 1944 yılında, Yehova’yı 6.800 kez belirten Mukaddes Kitabın American Standard Tercümesini yayımlamaya başladılar. Fakat Mukaddes Kitap yayınlarının en önemlisi, 1950’den beri yayımlanan “Yeni Dünya Tercümesi” olmuştur. Hem İbranice, hem de Yunanca Kutsal Yazılarda bu Tanrısal isme layık olduğu yer verilmiştir.

7. Tanrı’nın kişisel isminin vurgulanması ve buna bağlı olan konular, Tanrı’nın kavmine nasıl yarar sağladı?

7 Tanrı’nın kişisel isminin bu şekilde vurgulanması, dünya çapında adaleti seven milyonlarca kişinin sevinciyle karşılandı. Bu gerçek, Tanrı’yı bir Kişi olarak takdir etmelerine yardım etti. Onlar, Yehova’nın yollarını öğrendikçe, basiretle veya anlayışla davranabildiler.—Mika 4:2, 5.

İnsan Canı Ölmez Midir?

8. Çağdaş tarihin başlangıcında, Yehova’nın Şahitleri, can ve ölülerin durumu hakkında neyi anladılar?

8 Şimdi üçüncü bir örneği inceleyelim: Yehova’nın çağdaş hizmetçilerinin ilk günlerinde, Tanrı’nın Sözü için duydukları sevgi sayesinde, onların gözleri, başka önemli hakikatleri görmek için açıldı. Bir yüzyıldan beri, “sadık ve basiretli köle” canın insanların içinde, zeki ve ondan ayrılabilen ölmez bir canın var olmadığını, fakat bunun, insanın bizzat kendisi olduğunu anladı. (Matta 24:45-47) 1880 yılında söz konusu mecmua, Mukaddes Kitabın orijinal dilinden tercüme edilen Şeol ve Hades sözcüklerini inceledi; bunların, mezar anlamına geldiğini anladı. Aynı zamanda, Gehenna’ya gidecek olanların, orada işkence edilmeyecekleri, fakat tamamen yok edilecekleri de anlaşıldı.

9. 1894 yılında Watch Tower mecmuası, insan canının, yaratılışta ölmezliğe sahip olduğuna dair sahte öğretinin kökeni hakkında ne yazdı?

9 1894 yılında aynı mecmua şu soruyu ortaya attı: “O halde tüm insanların ölmezliğe, yani ta yaratılıştan, doğuştan sahip oldukları, ölmezlik fikri acaba nereden geldi?” Yayın devamen, anlayışla şu cevabı verdi: “Tarih sayfalarını çevirdiğimiz zaman, insan canının ölmezliği inancı, Tanrı’nın ilham edilmiş şahitleri tarafından öğretilmemiştir; bununla birlikte bu doktrin, tüm putperest dinlerin temelini oluşturur. Bu öğreti, Sokrates veya Eflatun gibi filozoflar değil, insanlara daha eski ve daha güçlü biri tarafından öğretildi. Fakat bunlar, bu doktrini süslediler . . . . ve bir felsefe haline getirdiler; böylece o zaman ve daha sonra yaşayan kültürlü insanlar için, bunu daha çekici ve kabul edilir hale soktular. Bu sahte öğretinin ilk kaydı, insanın bildiği en eski kitap olan Mukaddes Yazılarda bulunmaktadır. Sahte öğretmen de şüphesiz Şeytan’dır.a

10. Can hakkında ve ölülerin durumuna ilişkin dinsel yalanlardan hangi kötü sonuçlar çıktı; fakat makul insanlara yardım etmek üzere ne yapıldı?

10 Tüm insanların ölmez bir cana sahip olduklarını ve kötülerin cehennem ateşinde ebediyen işkence çekecekleri yalanını yaymakla Şeytan, Tanrı’nın ismini lekeledi. Söz konusu mecmuanın ilk başyazarı olan C. T. Russell, bunun farkına vardı. Zeki insanların, ebedi işkence çekecekleri fikrini reddettiklerini gördü, fakat aynı zamanda bu akılsız öğretinin kaynağının Mukaddes Kitapta bulunduğunu zannettiklerinden, maalesef Mukaddes Kitabı da reddettiklerini gördü. Makul insanların zihinlerindeki Karanlık Çağlara dair belirsizliği dağıtmak için birader Russell, “Cehenneme Gidiş Dönüş! Orada Kimler Bulunur” başlıklı etkili konuşmayı verdi.

11. (a) İspritizma moda olmaya başladığında, ‘sadık köle’ tarafından hangi uyarı yapıldı? (b) Kimler bu uyarıdan yararlandılar? Nasıl?

11 O zamanlarda ispritizma, moda olmaya başlamıştı. Fakat bizzat Yehova’nın Sözü vasıtasıyla imkân sağladığı anlayış sayesinde, ‘sadık köle’, insanların temas kurdukları sözde gaipteki ruhların, aslında cinler olduklarını anladı. Dürüst yürekli insanların ispritizmayla ilgili faaliyetlere karışmalarının tehlikesini belirtmek üzere umumi konuşma ve yazılarda Mukaddes Kitaba dayanan güçlü deliller sunuldu. (Tesniye 18:10-12; İşaya 8:19) Yehova’nın hizmetçilerine verdiği bu anlayışın sonucu olarak dünya çapında binlerce kişi ölümün korkusundan, ispritizmadan ve ispritizmaya bağlı aldatıcı adetlerden kurtuldu.

Karışık Bir Dünyada Hıristiyan Davranışı

12, 13. (a) Daniel 11:32, 33’ü açıkla. (b) Anlayış kazanmak için, Mukaddes Kitabın hangi temel hakikatler söz konusudur?

12 Peygamber Daniel, Tanrı’nın hizmetçilerinin hayati önemi olan dördüncü bir alanda da anlayışla davranacaklarını açıkladı. Dünyanın önde gelen siyasal kudretlerinin çatışmalarını ayrıntılarıyla tasvir ettikten sonra, Daniel 11:32, 33’te şunları söylemektedir: “Ve ahdi kötüliyenleri yaltaklanarak saptıracak.” Başka sözlerle, Totaliter kuzey kralı, kendilerinin Hıristiyan olduğunu iddia eden, fakat dünyayı seven ve onun tasvibini arayan kimseleri irtidata sürükleyerek, onların, İsa Mesih’in yönetimindeki Yehova’nın Krallık ahdini hor görmelerini sağlayacak. Devamen Daniel şöyle demektedir: “Fakat kendi Allahını bilen kavm kuvvetlenecek, ve yiğitlikler edecekler. Ve kavmın anlayışlı adamları çoğuna öğretecekler.”

13 Çok zaman bizi saran karışıklıkların doğurduğu durumları, hikmetli bir şekilde çözmek için gerekli anlayış, Mukaddes Kitabın temel hakikatlerinin takdirine bağlıdır. ‘Sadık köle’, bu hakikatleri, Tanrı’nın rehberliği sayesinde ayırt etti. Bunlardan biri, İsa’nın belirttiği gibi, bu dünyanın görünmez hükümdarı, yani İblis Şeytan’ın varlığıdır. (Luka 4:5-8; Yuhanna 12:31) Bu hakikatle uyum içinde olarak I. Yuhanna 5:19 ayeti sadece bir kısmın değil, “bütün dünyanın [hakiki cemaatin dışında bulunan bütün insanlık dünyasının] şerirde” olduğunu açıklar. (Vahiy 12:9) İsa, ardınca gelenlerin, bu “dünyadan” olmadıklarını söylediğine göre, onların tarafsızlık göstermeleri gerekir.—Yuhanna 17:16.

14. (a) 1939 ve 1941 yıllarında Yehova’nın hizmetçilerinin dikkati hangi sorunlara çekildi? (b) Bu anlayış, Yehova’nın Şahitlerinin hikmetli şekilde davranmalarına nasıl yardım etti?

14 II. Dünya Savaşı bulutları Avrupa’da koyulaşırken, Watch Tower’in 1 Kasım 1939 tarihli sayısında, Tanrısal tarafsızlığı, uygun olarak ele alındı. Bu soruna, başka esaslı bir hakikat bağlıdır: Evrensel eğemenlikle ilgili sorun ve bu sorunun çözümünde Mesihi Krallığın rolü. Buna uygun olarak, 1941’de bu sorun, Yehova’nın Şahitlerinin St. Louis, Missouri, A.B.D. de yaptıkları büyük ibadette verilen bir umumi konuşmada ve bir yıl sonra da “The New World” kitabında müzakere edildi. Bu Tanrısal anlayış, bölünmüş ve savaş içinde bulunan bir dünyada, Yehova’nın hizmetçilerini korudu! Bir yandan Hıristiyan âleminin dinsel sistemleri, milletlerarası kavgalara ve hükümetleri devirmek için kurulan gerilla hareketlerine karışarak bölünürken, Yehova’nın Şahitleri, tüm ülkelerde insanlık için yegâne barış ümidinin Tanrı’nın gökteki Krallığı olduğunu birlik içinde ilan etmeye devam ettiler. Onlar, İsa Mesih’in önceden bildirdiği “ve melekûtun (krallığın) bu iyi haberi, milletlerin hepsine şehadet olmak üzre bütün dünyada vâzedilecektir; ve son o zaman gelecektir” diyen ve hayatların kurtuluşunu sağlayacak olan peygamberlikle meşgul oldular.—Matta 24:14.

Mukaddes Kitap Peygamberliklerinin Gerçekleşmesi

15. Yehova’nın Şahitleri neden anlayışa sahip oldular?

15 Yehova’nın Şahitleri, neden böyle bir anlayışa sahiptiler? Çünkü onlar, Tanrı’nın yazılı Sözüne karşı büyük güven gösterdiler. Ona itaat ettiler ve Tanrı’nın ruhu üzerlerinde çalışıyordu. Bu ruh sayesinde onlar, hayati önemi olan Mukaddes Kitap peygamberliklerini de anladılar. Bu, tetkik edeceğimiz beşinci nokta olacak.

16, 17. (a) Yehova’nın Şahitlerinin verdikleri tarihler, neden bazen dünyevi tarihçilerin verdikleri tarihlerden farklıdır? (b) Yehova’nın Şahitleri, Mukaddes Kitaba duydukları güven sayesinde, Artakserkses’in 20. yılı ve Yeruşalim’in Babilliler tarafından harap edilmesinin tarihinin anlaşılmasında nasıl yararlandılar?

16 Arkeologlar tarafından kazılardan çıkarılan bazı tablet parçalarına dayanarak yorum yapan dünyevi tarihçiler, MÖ 464’ü Artakserkses Longimanus’un krallığının birinci yılı olduğu ve MÖ 604’ün II. Nebukadnetsar’ın krallığının birinci yılı olduğu sonucuna vardılar. Bu tarih doğru olsaydı, Artakserkses’in 20. yılı MÖ 445 yılında başlamış olacak ve Yeruşalim’in Babilliler tarafından harabiyeti de, (Nebukadnetsar’ın krallığının 18. yılında) MÖ 587 yılında olacaktı. Fakat Mukaddes Kitabı tetkik eden biri, peygamberliğin gerçekleşmesini hesaplarken, bu tarihlere dayanırsa yanılacaktır.

17 Yehova’nın Şahitleri, arkeologların, Mukaddes Kitapla ilgili bulgularıyla ilgilendiler. Fakat bu bulguların yorumu, Mukaddes Kitabın açıklamalarıyla çelişkiye düştüğünde, kronoloji veya herhangi bir konuyla ilişkisi olsun, biz, güvenle Mukaddes Kitabın söylediğini kabul ederiz. Sonuç olarak, Yehova’nın Şahitleri, Artakserkses’in 20. yılında başlayan peygamberlik döneminin MÖ 455’ten itibaren sayılması gerektiğini ve böylece Daniel 9:24-27’nin İsa’nın Mesih olarak meshedilmesinin MS 29 yılına işaret ettiğini uzun zamandan beri kabul ettiler. Bu aynı nedenle, Daniel’in kitabının 4. babında yer alan “yedi vakit”le ilgili peygamberlik de MÖ 607/606’dan itibaren hesaplanmaya başlandı ve Mesih’in gökte saltanat süren Kral olarak tahtına oturtulduğu ve dünyanın son vaktine girdiği tarihin, MS 1914’ün sonbaharına işaret ettiğini anladılar. Fakat Mukaddes Yazıların ilhamına dair besledikleri güven bu kadar sağlam olmasaydı, onlar, peygamberliğin heyecan verici bu gerçekleşmesini ayırt edemeyeceklerdi. Böylece, onların göstermiş olduğu anlayış, Tanrı’nın Sözüne gösterdikleri tam güvene bağlıydı.

18. Yehova’nın sadık hizmetçilerinin ruhi durumu hakkında İşaya 65:13, 14’te neler vaat ediliyor?

18 Kendi sadık hizmetçilerinin ruhi durumlarıyla, çıkarları yüzünden Mukaddes Yazıları kenara itenlerin ruhi durumunu karşılaştırırken, Yehova şöyle demektedir: “İşte, kullarım yiyecekler, ve siz aç kalacaksınız, işte kullarım içecekler ve siz susuz kalacaksınız; işte, kullarım sevinecekler ve siz utanacaksınız; işte kullarım yürek ferahından terennüm edecekler, ve siz yükırıklığındanyürek sızısından feryat edeceksiniz, ve ruh kırıklığından ötürü uluyacaksınız.”—İşaya 65:13, 14.

19. (a) “Sadık ve basiretli köle” Mukaddes Yazılar üzerinde önemli açıklamaları nasıl sundu? (b) Hangi tür tetkik programı ruhi gıdadan tam olarak yararlanmamıza yardım edecektir?

19 Bu kısa tarihsel tekrarlamadan anlaşıldığı gibi, “sadık ve basiretli köle”, Mukaddes Yazılara dayanan hayati önem taşıyan açıklamaları, kendi yayınlarında sundu. “Köle” sınıfının, ruhi gıdayı dağıtmak için kullandığı esas araç Watch Tower mecmuasıdır. Sen bundan tam olarak yararlanıyor musun? Her sayısını okuyor musun? Tetkik programında, orada zikredilen fakat iktibas edilmeyen ayetleri araştırıyor musun? Tetkik ettiğin şeyler üzerinde durup düşünüyor ve bunlara karşı takdirini artırıyor musun? Bunların davranışların, arzuların, günlük faaliyetlerin ve hayattaki hedeflerin üzerindeki etkisini göz önünde bulunduruyor musun? Bunları yapmakla, sadece Yehova’nın vereceği gerçek anlayışa dayanan kararlar almanda büyük yardım göreceksin.

[Dipnotlar]

a Şeytan, asla bedende ölmeyeceğine dair Havva’yı inandırdı. (Tekvin 3:1-5) Böylece, insanın, ölümden sonra yaşamaya devam eden bir cana sahip olduğu sahte öğretisini ortaya attı. 15 Eylül 1957 tarihli Watch Tower, s. 575.

NELER HATIRLIYORSUN?

□ Tanrı, Üçlük Tanrısı mıdır? Cevabını açıkla.

□ Tanrı’nın isminin haklı yeri nerededir?

□ İnsan canı ölmez midir?

□ Karışıklıklarla dolu bir dünyada Yehova, Hıristiyan davranışı için hangi derin anlayışı verdi?

□ Yehova’nın Şahitleri, Mukaddes Kitap peygamberliklerinin gerçekleşmesi hakkında nasıl anlayışa sahip oldular?

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş