Yeni Zelanda’nın Küçük Sinekkapanı
Yeni Zelanda’nın çalılıklarla kaplı veya dağlık bölgelerinde gezme fırsatınız olduysa, mutlaka o yörenin küçük yelpaze kuyruklu sinekkapanı ile karşılaşmış olmalısınız. O, sizi yüzsüzce takip ederek, yerden uçurduğunuz böcekleri kapmayı ümit eden ufacık bir kuştur. Onun cazibesine herhalde siz de kapılmış olmalısınız.
Yelpaze kuyruklu bu kuş için sinekkapanı adı çok uygundur; bu kuş rengârenk bir yelpazeye benzeyen kuyruğunu sergilmekten kendini alıkoyamaz. Uçarken titreyen cıvıltılı bir ses çıkarır ve bazen, sırf dikkatinizi çekmek için, bir dala konup, “çik, çik” diye öter. Yukarı baktığınızda da “yelpaze”sini açıp ileri geri akrobatik hareketlerle uçuşlar yapar. Bazen, ona bakmadığınız zaman, bir metre kadar yanınıza cesurca sokulur ve titrek cıvıltılı ötüşüne yeniden başlamak üzere hemen uzaklaşır.
Sinekkapan büyüklüğü aşağı yukarı bir serçe kadardır. Başı, sırtı ve kuyruğunun iki orta tüyünün ucuna kadar koyu zeytin yeşili ile kahverengi karışımı renkte gösterişli bir manto giymiştir. Kuyruğunun öbür kısmının rengi ise beyazdır. Karnında soluk sarı renkli bir yeleği, gözlerinin üstünde ise, ufak beyaz çizgileri olup boynuna da sanki beyaz bir kravat bağlanmıştır.
Yelpaze kuyruklu bu kuş genellikle ağaçlı bölgelerde yaşadığı halde, bazen aralıksız sürdürdüğü sinek avında, bahçelere hatta açık pencerelerden evlere bile girebilir. Kuşları sevenler, bahçelerinde böcek için çit olarak bazı bitkiler veya çalılar dikerek bu kuşu yakınlarına çekebilirler. Fakat şu uyarıya dikkat edilmelidir: Kediler alçaktan uçan bu sevimli küçük kuşu kolayca kaparlar. Böylece arkadaş olarak bir kediyi tercih ediyorsanız bu sevimli kuşu bahçenize çekmeye çalışmamalısınız.
Yelpaze kuyruklu sinekkapan kuşu; lifler, yosunlar, ağaç kabuğundan yapılmış ve içi at kılı ve örümcek ağı gibi şeylerle kaplanmış olan kâse şeklinde şahane ve sağlam bir yuva yapar. Bir mesvimde (genellikle Ağustos ile Ocak arasında) dört veya beş kez kuluçkaya yatabilir ve minicik yavruları ise, 15 günde yumurtadan çıkar. Yuvayı hem anne, hem baba kuş birlikte yapar. Genellikle mevsimin ilk yuvası böyle yapılır. Baba kuş bir süre sonra, yuva yapma işinden sıkılır ve yavrularını besleme görevini üstlenmeye başlar.
İnsanların bu ufak kuştan hoşlanmaları şaşılacak bir şey değildir. Bu kuşun güzelliği ve insana zevk veren özellikleri Yaratıcı olan Yehova Tanrı’ya şeref getirir.
[Sayfa 24’teki pasaj]
“Fakat şimdi sor hayvanlara, ve sana öğretsinler; ve göklerin kuşlarına, ve sana bildirsinler; yahut toprağa söyle, ve sana öğretsin; denizin balıkları da sana anlatırlar. Bütün bunlar arasında kim bilmez ki, bunu RABBİN eli yapmıştır?”—Eyub 12:7-9.