Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • g93 Ekim s. 12-14
  • Gökyüzünün Beygirleri

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Gökyüzünün Beygirleri
  • Uyanış!—1993
  • Altbaşlıklar
  • Benzer Malzeme
  • Nerede Başladı?
  • Nasıl Uçar?
  • Kazanılan Zaman—Kurtarılan Hayatlar
  • Helikopterle Uçmak Nasıl Bir Şey?
  • Motorlu Uçuş
    Uyanış!—2010
  • Hava Trafik Kontrolü Sizi Nasıl Koruyor?
    Uyanış!—2008
  • “Kör Uçuş”—Nasıl Yapılır?
    Uyanış!—1985 (Bilimsel Seri 13-16)
  • Uçağa Korkudan Mı Binmiyorsunuz?
    Uyanış!—1989 (Bilimsel Seri 29-32)
Daha Fazla
Uyanış!—1993
g93 Ekim s. 12-14

Gökyüzünün Beygirleri

“İKİ saatten beri uçuyorduk. Aniden motorun devri düşmeye başladı—bu motorda bir sorun çıkacağının ilk işaretidir. Motor durmadan önce olabildiğince yükseğe çıkabilmek için hâlâ devam eden devirlerden yararlanarak hemen yükselmeye başladım. Tam en yüksek noktaya ulaştığımızda, debriyaj kutusu birden parçaları havaya savrularak dağıldı.

Helikopteri hemen ileri hızını yaklaşık saatte 90 km’de tutarak pikeye geçirdim. Zemini zaten kontrol etmiştim ve süzülerek kolayca varılabilecek küçük bir açıklığa doğru yöneldim.

Yere 15 metre kala, iniş hızını kesmek amacıyla helikopteri arkaya doğru eğimli tutarak inebildik, zeminde kayarak, bir donga’ya (kurumuş bir nehir yatağına) 1,5 metre kala durduk.”

Bütün bunlar ancak bir dakika içinde oldu. Gerçi zorunlu iniş sırasında helikopterlerin son anda parçalandıkları doğrudur, fakat bu yaşanmış olaydan da anlayabileceğimiz gibi, motor arızalansa bile, durum yine de ümitsiz değildir. Bu olayda pilot—böyle acil durumlarda kullanmak için tecrübe uçuşlarında defalarca denediği—otorotasyonla süzülme yöntemini başarıyla uyguladı.

Güvenilir ve çok yönlü kullanılabilen bir araç olduğu halde, çoğu kişi bir kez bile helikoptere binmemiştir. Belki helikoptere kısa bir uçuş için bile olsa binmek istemeyebilirsiniz. Yine de, bu biraz garip olan hava taşıtının özelliklerini öğrenmek belki ilginizi çekebilir.

Nerede Başladı?

İlk olarak Leonardo da Vinci, 1483 yılında, büyük bir pervane ile havada dikey yükselen bir makinenin taslağını çizdi. Ancak, havacılık mühendisleri onun tasarladığı makinenin uçma yeteneği olmadığını söylemektedirler! Ne var ki, dikey uçuş fikri, mucitleri büyülemeye devam etti. Sonunda oldukça yakın bir tarihte, bu düşünce başarıyla gerçekleştirildi.

Yirmi yedi yaşındaki İspanyol Juan de la Cierva, İspanya’nın Getafe şehrinde, otojir’i başarıyla uçurduğunda, yıl 1923 idi. Onun tasarladığı sistem helikopter kuramının gelişimine çok yardımcı oldu. Fakat helikopterin bugün bildiğimiz şeklini almasına önemli katkısı olan gelişmeler, daha sonra, 1939-1941 yılları arasında Rusya doğumlu bir tasarımcı tarafından gerçekleştirildi. Acaba, bu motorlu taşıtı yerden havaya kaldıran sır ne idi?

Nasıl Uçar?

Sabit kanatları olan standart bir uçak, önce bir kalkış pistinde hızlandıktan sonra havaya kalkabilir. Gerekli hıza ulaştıktan sonra, kanatların üstünden akan hava, uçağın ağırlığını yenebilecek yeterli kuvveti üreterek, taşıtı yerden kaldırır. Bununla beraber, helikopterin kalkışı uçağın kanatlarıyla karşılaştırabileceğimiz rotor kanatlarının döndürülmesiyle sağlanır. Bu nedenle helikopter yerinden kıpırdamadan kendisini yukarı kaldıran kuvveti üretebilir. Bunu yapabilmek için rotor kanatları, kalkış açısı olarak nitelenen ve gerekli kaldırma kuvvetini sağlayan bir açıyla havayı kesmelidir. Pilot, kanatlardaki bu kalkış açısını, ya da eğimi, önünde bulunan bir kolu oynatarak değiştirebilir. Rotor kanatlarınca üretilen kuvvet, helikopterin ağırlığını, yani yerçekimi kuvvetini aştığında, helikopter yerden yükselir. Kaldırma kuvveti düşürülürse helikopter inmeye başlar.

Helikopter, rotor kanatlarının bir eksen üzerinde döndüğü dairesel düzlemin, yani rotor diskinin öne doğru eğdirilmesiyle, havada asılı durma konumundan ileri uçuşa geçirilebilir. Rotor diskinin öne doğru eğdirilmesiyle hava, yalnız helikopteri yukarıya kaldırmak için aşağıya doğru değil, aynı zamanda ileri hareketi sağlamak için hafifçe geriye doğru da itilir. (Aşağıdaki şekle bakın.) Böylece, diskin istenilen doğrultuya eğdirilmesiyle helikopter ileri, geri, yana, her yöne hareket ettirilebilir. Bunun denetimi, pilotun sağ eliyle tuttuğu kumanda kolu denilen kolla sağlanır.

Yerden yükselmeden önce halletmemiz gereken başka bir sorun daha var—ana rotorun dönme etkisinin yol açtığı tork ya da döndürme anı tepkisi. “Tork tepkisi” nedir? Örneğin, döner bir tabureye çıkıp tavandaki büyük yivli bir vidayı sıkmaya çalıştığınızı varsayın. Vidayı bir yöne doğru sıkmak istediğinizde, vücudunuz diğer yöne dönecektir. Bu bir doğa yasasıdır ve her etkiye eşit bir tepki olduğu anlamına gelir. Helikopterin durumunda ise, motor, rotor kanatlarını bir yöne döndürürken, taşıtın toplam kütlesi diğer yöne dönmeye çalışır. Bunu dengelemek üzere kullanılan en genel yöntem, kuyruğa takılan antitork rotoru ya da küçük pervanedir. Pilot, iki dümen kanadını kullanarak kuyruk rotorundan aldığı itişi ayarlayıp helikopterin hareketini kontrol altında tutabilir.

Sözü edilmesi gereken son kontrol aleti de gaz koludur. Pilot, kontrol aletlerini her kullandığında ve motora verdiği gazı buna göre ayarladığında motor devir-göstergesini dikkatle izlemelidir. Başlangıçta anlattığımız olayda motor tamamen durmazdan önce olası bir motor arızasına karşı uyaran pilotu, işte bu şekilde motor devrini sürekli izlemesiydi. Modern gaz türbinli helikopterlerde, bu işin büyük bir bölümünü otomatik motor-devir-kontrol sistemleri üstlenmiştir.

Kazanılan Zaman—Kurtarılan Hayatlar

Helikopter yerinde olarak gökyüzünün beygiri olarak adlandırılabilir. Örneğin, 1979 yılının ağustos ayında İngiliz Fastnet yat yarışı şiddetli bir fırtına yüzünden yarıda kaldı. “Yelkencilik tarihindeki en büyük felaket” olarak adlandırılan bu olayda 15 kişi yaşamını yitirdi. Helikopterler kurtarıcı olarak devreye girmeseydi, olay çok daha feci bir duruma gelecekti. Bir kurtarma işlemi sırasında pilot, köpüren dev dalgaların helikoptere çarpmaması için hem onları izlemek hem de aracını bir yukarı bir aşağı hareket ettirmek zorunda kaldı. Bir gazete bu durumu, “ne yapacağı kestirilemeyen 13 metre yüksekliğindeki dalgalar arasında bir ölüm kalım sıçramasına” benzetti.

Güney Afrika’nın Ümit Burnu etrafında seyreden dev tankerler, taze yiyecek ve yedek parça gereksinimlerini, hatta personel değişimlerini, limana uğramadan helikopterle karşılayabilirler. Fakat bunun için oldukça zor bir manevra gereklidir. Pilot, sanki güverte üzerine asılı duracak şekilde helikopterin hızını tankerin yavaşlatılmış hızına göre ayarlamalıdır. Aynı zamanda en yumuşak inişi sağlayabilmek için, geminin dalgalar üzerindeki iniş çıkışına kendini tam uyarlamalıdır.

Helikopterle Uçmak Nasıl Bir Şey?

Uçmaktan hoşlananlar için helikopterin manevra yeteneği diğer tüm motorlu uçan taşıtlardan daha heyecan vericidir. Yerden yarım metre yüksekte durup ileri geri, sağa sola yüzercesine hareket etmek ya da ekseninde 360 derece dönebilmek büyüleyici bir deneyimdir. Havalanırken ileri hareket gerekli olmadığından, kişi kendini uçağa göre çok daha güvenlikte hisseder ve özellikle zemine yakın uçarken ayakları altında uzanan manzaraya kendini kaptırır.

Uçuş dersi alan öğrenciler, kontrol aletlerinin çok duyarlı olması ve helikopterin sabit kanatlı bir uçağa oranla daha az istikrarlı olmasından, önceleri helikopterle uçmayı zor bulacaklar. Fakat işi bir kez kavradıktan sonra, daha basit olan kalkış ve iniş tekniklerinden dolayı helikopterle uçmak belki de uçakla uçmaktan daha zevkli ve kolaydır.

Helikopter bugün—gerçekten gökyüzünün beygiri gibi çalışan—çok gelişmiş bir makinedir. Gerçi Yehova’nın yarattığı yusufçuk ya da sinekkuşu gibi uçan varlıklarla karşılaştırıldığında hantal görünebilirse de, oldukça şahane bir makinedir. Şimdi siz de hakkında biraz bilgi edindiğinize göre, belki artık helikoptere binmek isteyeceksiniz.

[Sayfa 12’deki resim]

Leonardo da Vinci’nin dikey uçan makine tasarımı

[Sayfa 12’deki resim]

Havalimanı dolmuşu

[Sayfa 13’teki resim]

İngiltere Kraliyet Hava Kuvvetleri denizden kurtarma eyleminde

[Sayfa 13’teki resim]

Polis sık sık helikopter kullanır

[Sayfa 13’teki şemalar/resimler]

(Ayrıntılı bilgi için lütfen yayına bakın)

Kumanda kolu, uçuş yönünü saptayan rotor diski açısını denetler

Rotor diski

Havada asılı kalan helikopter

Geri uçuş

İleri uçuş

Kanat eğimi toplu ayar kolu

Kumanda kolu

Dümen kanatları

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş