Watchtower ONLINE KÜTÜPHANE
Watchtower
ONLINE KÜTÜPHANE
Türkçe
  • KUTSAL KİTAP
  • YAYINLAR
  • İBADETLER
  • be bölüm 29 s. 181-s. 185 p. 2
  • Ses Kalitesi

Bu kısım için bir video yok.

Üzgünüz, video yüklenirken bir hata oluştu.

  • Ses Kalitesi
  • Vaizlik Eğitim İbadetinden Yararlanın
  • Benzer Malzeme
  • Sesin Geliştirilmesi ve Mikrofonun Kullanımı
    Konuşma Yeteneğini Geliştirme Rehberi
  • Muazzam Bir Hediye—Sesiniz
    Uyanış!—1985 (Bilimsel Seri 13-16)
  • Akciğerler—Harika Bir Tasarım
    Uyanış!—1993
  • Sözcüklerin Net Söylenmesi
    Vaizlik Eğitim İbadetinden Yararlanın
Daha Fazla
Vaizlik Eğitim İbadetinden Yararlanın
be bölüm 29 s. 181-s. 185 p. 2

29. BÖLÜM

Ses Kalitesi

Ne yapmalısınız?

Sesinizi geliştirin; bunu başkasını taklit ederek değil, doğru soluk alarak ve gergin kaslarınızı gevşeterek yapın.

Neden Önemlidir?

Ses kalitenizin iyi oluşu, karşınızdaki kişilerin rahatlamasına ve sizi zevkle dinlemesine yardımcı olur. Ses kalitesindeki zayıflık iletişimi engelleyebilir ve hem konuşmacıyı hem de dinleyicileri tedirgin edebilir.

İNSANLAR yalnızca söylenenlerden değil, onların söyleniş tarzından da büyük ölçüde etkilenirler. Sizinle konuşan kişinin sesi hoş, sıcak, dostça ve nazikse, onu soğuk ya da sert ses tonuyla konuşan birinden çok daha olumlu bir tavırla dinlemez misiniz?

İstenen kalitede bir ses geliştirmek, yalnızca ses mekanizmasıyla ilgili bir konu değildir. İnsanın kişiliğiyle de bağlantılı olabilir. Kişi Mukaddes Kitap hakikatiyle ilgili bilgide ve onu uygulamada ilerledikçe, konuşma tarzında değişmeler ortaya çıkmaya başlar. Sevgi, sevinç, iyilik gibi Tanrısal nitelikler sesine yansır. (Gal. 5:22, 23) Başkalarına karşı içten bir ilgi duyarsa bu da sesinden belli olur. Süreğen bir şikâyet ruhunun yerini minnettarlığın alması, hem söylediği sözcüklerden hem de sesinin tonundan anlaşılır. (Yer. Mer. 3:39-42; I. Tim. 1:12; Yahd. 16) Bilmediğimiz bir dilde bile olsa, kulağa kibirli, hoşgörüsüz, eleştirici ve sert gelen bir sesle, alçakgönüllü, sabırlı, iyi ve sevgi dolu gelen bir ses arasındaki farkı kolayca anlayabiliriz.

Bazı durumlarda gırtlağa zarar veren bir hastalık ya da kalıtsal olarak geçen yapısal bir kusur ses kalitesinde istenmeyen bozukluklara neden olabilir. Bu tür olumsuzluklar şimdiki ortamda tümüyle düzeltilemeyecek kadar ciddi olabilir. Yine de, genellikle, konuşma organlarını doğru kullanmayı öğrenerek ilerleme kaydedilebilir.

Başlangıç olarak, sesin karakteristik özelliklerinin kişiden kişiye değiştiğini kavramak önemlidir. Hedefiniz sesinizi birinin sesine benzetmeye çalışmak olmamalı. Bunun yerine, kendine özgü nitelikleriyle kendi sesinizin potansiyelini geliştirmek olmalı. Bunu yapmanıza ne yardımcı olabilir? İki temel koşul var.

Doğru Soluk Alın. Sesinizi en iyi şekilde kullanmak için, ciğerlerinize yeterince hava doldurmalı ve soluğunuzu doğru şekilde denetlemelisiniz. Bunları yapmazsanız, sesiniz zayıf çıkabilir ve sunuşunuz kesik kesik olabilir.

Akciğerlerin en geniş kısmı göğsün üstünde değildir; bu alan omuz kemikleri nedeniyle daha geniş görünür. Tersine, akciğerlerin en geniş kısmı diyaframın hemen üstündedir. Alttaki kaburgalara bağlı olan diyafram, göğüs boşluğunu karın boşluğundan ayırır.

Soluk alırken yalnızca ciğerlerinizin üst kısmını doldurursanız, kısa sürede nefessiz kalırsınız. Sesiniz güçsüz olur ve çabucak yorulursunuz. Doğru soluk almak için, dik durmalı ya da oturmalı ve omuzlarınızı arkada tutmalısınız. Konuşmak için soluk aldığınızda yalnızca göğsünüzün üst kısmını şişirmekten kaçınmak üzere bilinçli bir çaba harcayın. Önce ciğerlerinizin alt kısmını doldurun. Bu kısım havayla dolduğunda göğüs kafesinin alt tarafı yanlara doğru genişler. Aynı anda diyafram da, mideyi ve bağırsakları hafifçe iterek aşağı doğru iner; bu durumda kemerinizde ya da giysinizin bel kısmında baskı hissedersiniz. Aslında akciğerleriniz aşağı inmemiştir; onlar göğüs kafesinin içindedir. Kendinizi sınamak için ellerinizi göğüs kafesinizin alt kısmına, her iki yana koyun. Şimdi derin soluk alın. Doğru soluk alıyorsanız karnınız içeri çekilip omuzlarınız yukarı kalkmaz. Bunun yerine, kaburgalarınızın hafifçe yukarıya ve dışarıya doğru hareket ettiğini hissedersiniz.

İkinci olarak soluk vermek üzerinde çalışın. İçinizdeki havayı hızla dışarı vererek harcamayın. Soluğunuzu yavaş yavaş verin. Gırtlağınızı gererek soluğunuz üzerinde denetim kurmaya çalışmayın. Aksi halde sesiniz çok geçmeden gergin ve aşırı yüksek perdeden çıkmaya başlar. Karın kaslarının ve kaburgalar arası kasların yaptığı basınç ciğerlerdeki havayı dışarı iterken bu işlemin hızını ayarlayan diyaframdır.

[Sayfa 183’teki şemalar]

Tıpkı bir koşucu yarış için antrenman yaptığı gibi, konuşmacı da egzersizle, soluğu üzerinde doğru bir denetim geliştirebilir. Omuzlarınızı arkaya atarak dik durun, ciğerlerinizin alt kısmını dolduracak şekilde soluk alın ve ağır ağır, düzgün bir şekilde sayı sayarak soluğunuzu yavaş yavaş verin; tek solukta mümkün olduğu kadar çok sayı sayın. Sonra aynı şekilde soluk alarak yüksek sesle okuma alıştırması yapın.

Gergin Kasları Gevşetin. Mükemmel bir ses kalitesi için diğer bir temel koşul da şudur: gevşemek! Konuşurken gevşemeyi öğrenerek gösterdiğiniz gelişme gerçekten şaşırtıcı olabilir. Zihniniz gibi bedeniniz de rahat olmalı, çünkü zihinsel gerginlik kaslarda da gerginliğe yol açar.

Zihinsel gerginliği dinleyicilerinizle ilgili doğru bir bakış açısı edinerek azaltabilirsiniz. Eğer dinleyicileriniz tarla hizmetinde karşılaştığınız kişilerse, yalnızca birkaç aydır Mukaddes Kitabı inceleyen biri bile olsanız, Yehova’nın amacıyla ilgili onlarla paylaşabileceğiniz değerli şeyler bildiğinizi unutmayın. Üstelik, farkında olsunlar ya da olmasınlar, yardıma ihtiyaçları olduğu için onları ziyaret ediyorsunuz. Öte yandan, bir İbadet Salonunda konuşuyorsanız, dinleyicilerinizin çoğu Yehova’ya hizmet eden insanlardır. Onlar dostlarınızdır ve sizin başarmanızı isterler. Dünyada hiç kimse bizim gibi her zaman böylesine dost ve sevgi dolu dinleyicilere hitap etme fırsatına sahip değildir.

Zihninizi gırtlak kaslarınız üzerinde odaklayarak gerginliğini bilinçli olarak azaltıp kaslarınızı gevşetin. Ses tellerinizin üzerlerinden hava geçerken titreştiğini unutmayın. Tıpkı bir gitar ya da kemanın, telinin gerilmesi ya da gevşetilmesiyle çıkardığı sesin tonu değiştiği gibi, sizin de gırtlak kaslarınızın gerilmesi ya da gevşemesiyle ses tonunuz değişir. Ses tellerinizi gevşetirseniz daha alçak tonlar çıkar. Gırtlak kaslarınızı gevşetmeniz burun ve geniz boşluklarınızın da açık kalmasına yardımcı olur ve bu sesinizin kalitesi üzerinde belirgin bir etki yapar.

Tüm vücudunuzu –dizlerinizi, ellerinizi, omuzlarınızı ve boynunuzu– gevşetin. Bu, sesinizin uzaklara erişebilmesi için gerekli olan rezonansa katkıda bulunur. Tüm vücut bir ses tablası gibi iş gördüğünde rezonans oluşur; gerilim ise rezonansı engeller. Gırtlakta oluşan ses tonu yalnız burun boşluklarında ve genizde değil, göğüsteki kemikli yapıda, dişlerde, damakta ve sinüslerde de yankılanır. Tüm bunlar rezonansın kalitesine katkıda bulunabilir. Bir gitarın ses tablası üzerine bir ağırlık oturtursanız, ses boğulur; uygun bir tınlama için ses tablasının serbestçe titreşmesi gerekir. Kaslarla sıkıca desteklenen vücudumuzun kemikli yapısı için de aynı şey söz konusudur. Rezonansla sesinizde uygun değişiklikler yapabilir ve farklı duygu nüanslarını ifade edebilirsiniz. Sesinizi zorlamadan geniş bir dinleyici kitlesine ulaşabilirsiniz.

KONUŞMA NASIL GERÇEKLEŞİR?

İnsan sesinin temelinde akciğerlerden çıkarılan hava bulunmaktadır. Akciğerler, havayı soluk borusu yoluyla gırtlağa, yani boğazınızın ortasındaki ses kutusuna iten birer körük gibi iş görürler. Ses kutunuzun içinde karşılıklı iki yanda ses telleri denen iki ince kas kıvrımı vardır. Bunlar başlıca ses üreticileridir. Bu kas kıvrımları gırtlaktan hava geçişini açıp kapayarak havanın girip çıkmasını ve istenmeyen cisimlerin ciğerlerin dışında tutulmasını sağlarlar. Normal solumada hava ses tellerinden geçerken ses oluşmaz. Ancak kişi konuşmak istediğinde kaslar ses tellerini gerer; akciğerden gelen hava onları geçmek için zorlandığında bu teller titreşir. Sonuç sestir.

Ses telleri ne kadar sıkı gerilirse o kadar hızlı titreşir ve daha yüksek ses tonları ortaya çıkar. Diğer yandan, daha gevşek ses telleri daha alçak tonlarda ses üretir. Ses dalgaları gırtlaktan çıktıktan sonra boğazın yutak denen üst kısmına gelir. Sonra ağza ve burun boşluğuna geçer. Burada sese temel tonu değiştiren, yükselten ve güçlendiren armonik sesler eklenir. Damak, dil, dişler, dudaklar ve çene hep birlikte ses dalgalarını kırar ve bu ses dalgaları anlaşılır bir konuşma sesi olarak ortaya çıkar.

İnsan sesi eşsizdir; çok yönlülük açısından insan yapısı herhangi bir müzik aleti onunla boy ölçüşemez. Şefkatli ve nazik sevgiden, acımasız ve şiddetli nefrete dek değişen duyguları ifade edebilir. Ses, uygun şekilde geliştirilip eğitildiğinde üç oktava kadar çıkabilir ve yalnızca güzel müzikal sesler değil, ayrıca yürekte güçlü duygular uyandıran sözler de oluşturabilir.

BELİRLİ SORUNLARIN ÜSTESİNDEN GELMEK

Zayıf bir ses. Yumuşak bir sesin zayıf olması gerekmez. Eğer hoş armonik sesler açısından zenginse insanlar tarafından zevkle dinlenebilir. Fakat etkili olması için yeterli kuvvette olması gerekir.

Sesinizin uzaklara erişme niteliğini geliştirmek için rezonansını geliştirmelisiniz. Bunu başarmak üzere, bölümün içinde anlatıldığı gibi, tüm vücudunuzu gevşetmeyi öğrenmeniz gerekir. Vücudunuzu bilinçli olarak gevşetmek kadar şarkı mırıldanma egzersizleri de yararlı olabilir. Dudaklar birbirine hafifçe dokunmalı, sıkıca bastırılmamalı. Mırıldanırken, başınızdaki ve göğsünüzdeki titreşimleri hissedin.

Bazen kişi iyi uyumamışsa ya da rahatsızsa, sesi zayıf ya da zorlanarak çıkabilir. Bu durumun düzelmesiyle sesin de düzeleceği açıktır.

Fazla yüksek perdeden çıkan bir ses. Ses tellerinde artan gerilim ses perdesini yükseltir. Gergin çıkan bir ses dinleyicilerde de gerginlik yaratır. Ses tellerindeki gerginliği azaltmak için boğaz kaslarınızı gevşeterek sesinizin perdesini alçaltabilirsiniz. Günlük sohbetlerinizde bunu bilinçli olarak yapın. Derin soluk almak da yararlıdır.

Genizden geliyormuş gibi çıkan ses. Bu sorun bazen burun tıkanıklığından kaynaklanırsa da genellikle böyle değildir. Bazen bir kimse boğaz ve ağız kaslarının gerilmesiyle, burun boşluklarını havanın rahat geçemeyeceği şekilde kapatır. Sonuçta genizden gelen bir ses çıkar. Bundan kaçınmak için gevşemek gerekir.

Sert ve hırçın bir ses. Böyle bir ses dostça bir düşünce alışverişine meydan vermez. İnsanların kendilerini düşman taraf gibi hissetmelerine yol açar.

Bazı durumlarda kişiliği değiştirme yönünde harcanan çabalara devam etme gereği temel bir etkendir. (Kol. 3:8, 13, 14) Bu yapıldığı takdirde ses mekanizmasıyla ilgili ilkeleri uygulamanın yararı olabilir. Hem boğazınızı hem de çenenizi gevşetin. Bu, sesi daha hoş bir hale getirir ve sesin dişlerin arasından zorlanarak bozuk bir şekilde çıkmasını önler.

NASIL GELİŞTİRİLİR?

  • İsa’nın takipçisine özgü kişilik nitelikleri geliştirin.

  • Akciğerlerinizin alt kısmını doldurarak uygun şekilde soluk alma alıştırması yapın.

  • Konuşurken kaslarınızı –gırtlağınızdaki, boynunuzdaki, omuzlarınızdaki ve tüm vücudunuzdaki– kasları gevşetin.

ALIŞTIRMALAR: (1) Bir hafta boyunca her gün birkaç dakika akciğerlerinizin alt kısmını dolduracak şekilde soluk alma alıştırması yapın. (2) Bir hafta boyunca en az günde bir kere, konuşurken bilinçli olarak boğaz kaslarınızı gevşetin.

    Türkçe Yayınlar (1974-2025)
    Oturumu Kapat
    Oturum Aç
    • Türkçe
    • Paylaş
    • Tercihler
    • Copyright © 2025 Watch Tower Bible and Tract Society of PA
    • Kullanım Şartları
    • Gizlilik İlkesi
    • Privacy Settings
    • JW.ORG
    • Oturum Aç
    Paylaş